Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/527 E. 2021/730 K. 30.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:
KARAR NO:
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLLERİ:
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVALI : 3-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Mahkememizin … Esas sayılı dosyasından verilen 19/11/2019 tarih ve … sayılı kararın, Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi’nin 15/10/2020 tarih ve … Esas – … Karar sayılı ilamıyla kaldırılmasına karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiş olmakla, dava mahkememiz … Esas sırasına kaydedilmekle. mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; 08/10/2016 tarihinde müvekkilinin içinde yolcu olarak bulunduğu aracın da karıştığı yaralamalı trafik kazasının meydana geldiğini; kazaya karışan araçların … ve … plakalı araçlar olduğunu; kaza nedeniyle Konya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma dosyasında her iki tarafın da kusurlu olduğunun tespit edildiğini; kaza nedeniyle müvekkilinin zararının tazmini için her iki araç sigorta şirketine de yaptıkları başvuruların sonuçsuz kaldığını; kaza nedeniyle müvekkilinin uzun süre yatalak kaldığını; bakımının eşi tarafından yapıldığını; her ikisi de öğretmen olan müvekkili ve eşinin tedavi sürecinde görevlerini icra edemediklerini ve ek ders ücretlerinden mahrum kaldıklarını; bu süre içerisinde hastane masrafları, ulaşım giderleri ve sair birçok fatura edilemeyen giderleri olduğunu; kazaya karışan araçların davalı sigorta şirketleri tarafından sigortalı olduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik fatura edilemeyen kaçınılmaz tedavi giderleri için 300,00 TL., çalışamamaktan kaynaklanan geçici ve maluliyet halinde sürekli işgöremezlik tazminatı olarak 100,00 TL. ve bakıcı gideri olarak 50,00 TL. olmak üzere toplam 450,00 TL. maddi tazminat taleplerinin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketleri yönünden sigorta poliçe limitleri ile sınırlı olarak dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline; müvekkilinin ömür boyu yaşayacağı ızdırap ve üzüntüden dolayı 10.000,00 TL. manevi tazimatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalı sürücü … tahsiline; yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş; duruşmalarda da dava dilekçesindeki bu beyanlarını tekrar etmiştir.
Davalı … mahkememize cevap dilekçesi ile özetle: Manevi tazminatın kısmi dava veya belirsiz alacak davası olarak talep edilemeyeceğini, bu nedenle manevi tazminat davasının esasa girilmeden usulden reddine karar verilmesi gerektiğini; davaya konu kazada kendisinin %25 kusurlu olduğunu, davacının içinde bulunduğu araç sürücüsünün ise %75 kusurlu olduğunu; kendisinin daha az kusurlu olduğu kazada diğer araç sürücüsünden hiç bahsedilmeyerek sanki kazada %100 kendisi kusurluymuş gibi talepte bulunulmasının hakkaniyete aykırı olduğunu; kaza nedeniyle kendisinin de mağdur olduğunu, tedavi görmek için hastanede kaldığını, işlerinin aksadığını beyanla açılan davanın reddine ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş; duruşmalarda da cevap dilekçesindeki bu beyanlarını tekrar etmiştir.
Davalı … A.Ş. Vekilinin cevap dilekçesi ile özetle; Dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu; müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusur oranı ve poliçe limitleri ile sınırlı olduğunu; bu nedenle kazaya karışan araçların mahkememizce kusur durumunun tespit edilmesi gerektiğini; davacı tarafın müvekkili şirkete başvurusunun incelenmesi sonucunda davacının maluliyeti olmadığının tespit edildiğini, bu nedenle müvekkili şirketin sorumluluğunun olmadığını; 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni zorunlu mali mesuliyet sigortası genel şartlarına göre geçici iş göremezlik talebinin sağlık teminatına dahil olup tedavi giderleri ile birlikte SGK’nın sorumluluğunda olduğunu, bu tazminatların sigorta teminatı kapsamında olmadığını; davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte davadan önce usulüne uygun olarak yapılmış bir başvuru olmadığından müvekkilinin faiz açısından sorumluluğunun ancak dava tarihi itibariyle olabileceğini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiş; yapılan duruşmalara ise katılmamıştır.
Dava dilekçesi ve duruşma davetiyelerinin usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olmasına rağmen diğer davalı … A.Ş. tarafından cevap dilekçesi sunulmadığı gibi davalıyı temsilen duruşmalara katılan da olmamıştır.
DELİLLER:
Mahkememizce davaya konu araçların trafik kayıtları, sigorta poliçeleri ve hasar dosyaları, davacının kaza nedeniyle gördüğü tedavi evrakları, kazaya ilişkin soruşturma dosyaları ilgili yerlerden celbedilmiş; SGK İl Müdürlüğüne müzekkere yazılarak davacıya ödeme yapılıp yapılmadığı sorulmuş; kolluk vasıtasıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları araştırılmış; adli trafik bilirkişisinden kusur raporu; adli tıp uzmanı bilirkişiden ve ayrıca S.Ü. Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp ABD Başkanlığı’ndan maluliyet raporları alınmış; dosya aktüerya bilirkişisine tevdi edilerek hesap raporu aldırılmış, BAM kaldırması sonrası S.Ü. Tıp Fakültesi Hastanesi Adli Tıp ABD Başkanlığı’ndan maluliyet raporları aldırılmış ve dosya aktüerya bilirkişisine tevdi edilerek rapor ve ek rapor aldırılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I-DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ;
Dava, 08/10/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklı, davacının mahrum kaldığı iddia edilen cismani zararların (geçici iş göremezlik dönemi, SGK tarafından karşılanmayan, belgeye bağlanamayan zorunlu tedavi gideri, sürekli iş göremezlik ve bakıcı gideri) zararlarının tazmini istemine ilişkindir.
II-HÜKME EMSAL ALINAN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ İLAMI
1.T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 10/10/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı kaldırma ilamında;
Yukarıda yapılan tespit, açıklama ve değinilen uyulması zorunlu yargısal içtihatlara göre somut uyuşmazlık ele alındığında;
AYM nin 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/07/2020 tarihli ve … esas … sayılı kararına göre Karayolları Trafik Kanunu’nun zorunlu trafik sigortasına ilişkin 90 ve 92. maddelerinde yer alan, “Trafik Sigortası Genel Şartları” ifadelerini iptal ettiği,iptal kararı içerine göre sigorta şirketlerinin trafik kazalarından doğan tazminat sorumluluğunun öncelikle Karayolları Trafik Kanunu,Türk Borçlar Kanunu’nun haksız fiillere ilişkin hükümlerinin uygulanacağı,dolayısıyla trafik sigortası kapsamındaki tazminatların belirlenmesinde artık ‘Genel Şartlar’ın kural olarak belirleyici olmayacağı, genel Şartlar”ın sadece Karayolları Trafik Kanunu ve Borçlar Kanunu’na aykırı olmayan hükümlerinin uygulanabileceği, dolayısıyla bu karardan sonra sigorta şirketlerinin tazminat sorumluluğunu azaltan ‘Genel Şartlar’ın birçok hükmünün uygulanamaz hale geldiği görülmüktedir.
Bu kapsamda açılan davalarda TBK nın haksız fiile ilişkin hükümleri,KTK kanunu hükümleri ile genel şartların bunlara aykırı olmayan hükümleri ile bu doğrultuda yeni genel şartlarla çeliştiği durumda Yargıtay’ın genel şartların yürürlüğe girmesinden önceki yerleşmiş içtihatları doğrultusunda uygulama yapılması gerekecektir.
Bu halde Aym ce verilen iptal kararı sonrası düzenlenecek maluliyet raporlarında 01/06/2015 tarihinden itibaren uygulanan genel şartların bu halde genel şartlarla belirlenen özürlülük ölçütü yönetmeliği ile engelliler yönetmeliğinin uygulanma imkanı kalmadığından ;
Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlardan, çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan hükümlere göre ,haksız fiil tarihi 11/10/2008 tarihinde önce ise Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında ise Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihinden sonra ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Kökleşmiş Yargıtay . HD uygulaması ve içtihatlarına göre maluliyet raporlarının düzenlenmesinde haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik ve yasa hükümlerine göre değerlendirme yapılması gerekmemktedir
Nitekim Yargıtay HD nin … esas … karar … esas … karar sayılı ilamları
Keza Düzenlenecek aktüerya raporlarına ilişkin olarak da genel şartlar ile getirilen TRH 2010 ve 1,8 teknik faizin ve bu genel şartlarla belirlenen vergilendirilmiş belgeli gelir, olmadığı takdirde asgari ücretin kazanç olarak nazara alınacağı düzenlemesinin uygulanma ihtimali kalmadığı gözetilerek ;
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun … Esas,… K sayılı kararı ve Yargıtay . Hukuk ve Hukuk dairesinin yerleşik içtihatları gereği, Population Masculine Et – Feminine (PMF 1931) Tablosu esas alınarak davacının veya müteveffanın muhtemel yaşam süresinin belirlenmesi; davacının veya müteveffanın muhtemel gelirinin her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi ile belirlenecek peşin değeri esas alınıp işleyecek dönem tazminat hesabı yapılması , davacının veya müteveffanın asgari ücret üstünde kazancı olduğunun edilmesi durumunda kaza tarihindeki gelirine dair delillerini ibrazının sağlanması, varsa; ilgili meslek odaları ve meslek kuruluşlarından,vergi dairesinden ,işyerinden kaza tarihindeki sürekli ve net kazanç durumunun sorulması, geriye doğru maaş bordrosu ve sosyal güvenlik kayıtlarının getirtilmesi, davacının veya müteveffanın kaza tarihinde fiili olarak çalışmadığının belirlenmesi halinde asgari ücretin gözönüne alınacağının düşünülmesi gerekmektedir.
Bu halde mahkemece AYM iptal kararı doğrultusunda belirlenen esaslara göre daha önce rapor tanzim eden maluliyet ve tazminat bilirkişilerinden yukarıdaki esaslara uygun ek rapor tanziminin istenerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.
Davalı Sigorta vekilinin faiz başlangıcının yanlış belirlendiği istinaf itirazları yönünden,
Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir.
Sigorta şirketinin poliçe kapsamında sorumlu olduğu tazminatı 2918 sayılı KTK 99. maddesi gereğince başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içerisinde ödemesi gerekmektedir. Bu süre içinde ödeme yapılmaz ise bu süre sonra erdikten sonra 9.gün sigorta şirketinin temerrüde düştüğü kabul edilir.
Davacı tarafın davadan önce sigorta şirketine bir başvuruda bulunmaması halinde yada başvuru ispatlanmadığı hallerde davalı sigorta şirketinin dava tarihi itibari ile temerrüte düştüğü kabul edilerek bu tarihten itibaren faize hükmolunması gerekmektedir.
(Nitekim Yargıtay . Hukuk Dairesi … Esas … Karar sayılı ilamları)
Ancak ;6100 sayılı HMK’nun 26/1 maddesinde “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir” düzenlemesine yer verilmiştir. İfade olunan yasal düzenlemeler göz önünde bulundurulduğunda; dava dilekçesinde sigorta şirketleri yönünden dava tarihinden itibaren faiz talep edilmesine rağmen temerrüt tarihleri esas alınarak yazılı şekilde talepten fazlasına olacak şekilde karar verilmesi kamu düzenine aykırıdır.(Yargıtay HD … E … K,… E … K) Davalı … sigorta vekilinin itirazı yerindedir.
Yukarıda açıklanan gerekçelerle davalı vekilinin istinaf talebinin HMK.nın 353/1.a.6.maddesi gereğince kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılması için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiştir.” denilmiştir.
2. T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 20/10/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“AYM iptal gerkçesinde vurgulandığı üzere aynı kaza ile ilgili olmak üzere işleten ve fiili yapan kişiye yönelik açılan dava ile sigortanın davalı olması durumunda uygulanacak Yönetmelik ve hesaplama tablolarındaki farklılık sorumlular arasında eşitsizliğe ve idarenin tek taraflı olarak düzenleyici olan işlemlerin sonucunda sorumlu olacak tazminat miktarlarında farklılık oluşturacaktır.
Bu halde Aym’ce verilen iptal kararı sonrası düzenlenecek maluliyet raporlarında 01/06/2015 tarihinden itibaren uygulanan genel şartların bu halde genel şartlarla belirlenen özürlülük ölçütü yönetmeliği ile engelliler yönetmeliğinin uygulanma imkanı kalmadığından ;
Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlardan, çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan hükümlere göre ,haksız fiil tarihi 11/10/2008 tarihinde önce ise Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında ise Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihinden sonra ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği (ancak Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre rapor düzenlenmesi teknik olarak mümkün olmadığı bu dönem için de yine 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği uygulanacak) hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. Kökleşmiş Yargıtay . HD uygulaması ve içtihatlarına göre maluliyet raporlarının düzenlenmesinde haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik ve yasa hükümlerine göre değerlendirme yapılması gerekmektedir.(Nitekim Yargıtay … HD nin … esas … karar … esas … karar sayılı ilamları)” denilmiştir.
Anılan Bölge Adliye Mahkemesi ilamında istinaf başvurularının reddine karar verilen hususlarla ilgili olarak yeniden herhangi bir araştırma yapılmamış, kaldırma ilamında belirtilen hususlarla sınırlı olarak yapılan yargılama neticesinde;
III.HÜKME ESAS ALINAN BİLİRKİŞİ RAPORLARI
A-KUSUR RAPORU
Dosya içerisindeki kaza tespit tutanağında dava dışı sürücü …’un asli davalı … ‘ün tali kusurlu olduğunun belirtildiği mahkemece alınan 27/04/2018 tarihli rapordaava dışı sürücü …’un %80 davalı … ‘ün %20 kusurlu olduğunun rapor edildiği kaza tespit tutanağı ve raporun birbirin teyit ettiği anlaşılmış, davacının araçta yolcu olarak bulunması sebebiyle davacıya herhangi bir kusur izafe edilmemiştir.
Olayla ilgili kaza tespit tutanağı ve raporun birbirin teyit ettiği söz konusu kazanın oluş şekline ve dosya kapsamına uygun olduğu sonucuna varılarak hüküm verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir durumun olmadığı, kaza tespit tutanağı ve raporun birbirin teyit ettiği ve örtüştüğü anlaşılmakla bu raporun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
B-MALULİYET RAPORU
Mahkememizce bölge adliye mahkemesinin kaldırma ilamı doğrultusunda davacı T.C. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine sevk edilmiş, 12/02/2021 tarihli Heyet Raporunda özetle; 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre yapılan değerlendirmede davacının sürekli maluliyet oranının %9.3 olduğu, iyileşme(geçici iş göremezlik) süresinin 6 aya kadar uzayabileceği, bu süre zarfında 2 ay süreyle bakıcıya ihtiyacı olduğu ve SGK tarafından karşılanmayan, belgeye bağlanamayan zorunlu tedavi giderinin ise 4.500,00 TL olduğu rapor edilmiş, bilirkişi raporunun ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun değerlendirme yapıldığına kanaat edilmekle 12/02/2021 Tarihli heyet raporunun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
C-AKTÜERYAL HESAPLAMA
1-Mahkememizce yukarıda hükme esas alınan kusur raporu ve maluliyet oranlarının tespitine ilişkin heyet raporu nazara alınarak dosya alanında uzman bilirkişiye tevdii edilmiş, Aktüerya bilirkişi tarafından hazırlanan 22/11/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda davacının sürekli iş göremezlik zararının 136.035,13 TL, geçici iş göremezlik maddi zararının 18.882,15 TL, bakıcı zararının 3.294,00 TL ve SGK tarafından karşılanmayan, belgeye bağlanamayan zorunlu tedavi giderinin ise 4.500,00 TL olduğu rapor edilmiş, bilirkişi raporunun ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun değerlendirme yapıldığına kanaat edilmekle bu raporun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
2-Her ne kadar dosya içerisinde 26/05/2021 Tarihli kök rapor bulunmakta ise de söz konusu bilirkişi raporunda hesaplamanın T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 20/10/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı aksine davacının muhtemel yaşam süresi TRH 2010 tablosuna göre hesaplanması sebebiyle hükme esas alınmamıştır.
D-DAVACI ISLAHI
Davacı, 20/12/2017 tarihli dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik maddi tazminat taleplerinden sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik zararı olarak toplam 100,00 TL, bakıcı zararı olarak 50,00 TL ve SGK tarafından karşılanmayan, belgeye bağlanamayan zorunlu tedavi giderinin zararı olarak ise 300,00 TL olmak üzere maddi zararları açısından 6100 Sayılı Kanunun 109/1 maddesi gereğince davacını kısmi dava olarak açmıştır.
Akabinde davacı vekili 02/10/2018 tarihli ıslah dilekçesi ile sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik zararı olarak toplam 70.780,30 TL, bakıcı zararı olarak 10.304,50 TL ve SGK tarafından karşılanmayan, belgeye bağlanamayan zorunlu tedavi giderinin zararı olarak ise 4.500,00 TL olmak üzere davasını yekünde 86.684,80 TL olarak ıslah ile artırmıştır.
Davacı vekilinin sürekli ve geçici iş göremezlik talebini ayrıştırması ve netleştirmesi için verilen süre üzerine 06/11/2019 tarihli dilekçesi ile sürekli iş göremezlik maddi zararı talebinin 51.882,09 TL olduğu, geçici iş göremezlik maddi zararı talebinin ise 18.998,21 TL olduğu ifade etmiştir.
Yapılan açıklamalar dava dilekçesi ve ıslah dilekçesi nazara alındığında davacının talepleri;
-Geçici İş Göremezlik Maddi Zararı 18.998,21 TL,
-Sürekli İş Göremezlik Maddi Zararı 51.882,09 TL
-Bakıcı gideri maddi zararı 10.304,50 TL
-SGK tarafından karşılanmayan, belgeye
bağlanamayan zorunlu tedavi giderinin
zararı olarak ise 4.500,00 TL olduğu anlaşılmıştır.
IV.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.MADDİ TAZMİNAT TALEPLERİ AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE
Yukarıda yapılan açıklamalar, hükme esas alınan bilirkişi raporları, emsal alınan Yüksek Mahkeme ilamları, kurumlardan gelen müzekkere cevapları, kolluk araştırması, sigorta poliçesi ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; 08/10/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının da içinde yolcu olarak bulunduğu araçların çarpışması neticesinde trafik kazasının meydana geldiği, kazaya karışan araçların mali mesuliyet sigortasının davalı sigorta şirketleri tarafından yapıldığı, diğer davalı gerçek kişinin ise kazara karışan … plakalı araç sürücüsü olduğu, dosya içerisindeki kaza tespit tutanağında dava dışı sürücü …’un asli, davalı … ‘ün tali kusurlu olduğunun belirtildiği Mahkememizce alınan 27/04/2018 tarihli raporda dava dışı sürücü …’un %80 davalı … ‘ün %20 kusurlu olduğunun rapor edildiği kaza tespit tutanağı ve raporun birbirin teyit ettiği davacının araçta yolcu olarak bulunması sebebiyle davacıya herhangi bir kusur izafe edilmediği, Mahkememizce bölge adliye mahkemesinin kaldırma ilamı doğrultusunda davacı T.C. Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinden 12/02/2021 tarihli Heyet Raporu alındığı, 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre yapılan değerlendirmede davacının sürekli maluliyet oranının %9.3 olduğu, iyileşme(geçici iş göremezlik) süresinin 6 aya kadar uzayabileceği, bu süre zarfında 2 ay süreyle bakıcıya ihtiyacı olduğu ve SGK tarafından karşılanmayan, belgeye bağlanamayan zorunlu tedavi giderinin ise 4.500,00 TL olduğu rapor edildiği, Mahkememizce yukarıda hükme esas alınan kusur raporu ve maluliyet oranlarının tespitine ilişkin heyet raporu nazara alınarak dosya alanında uzman bilirkişiye tevdii edildiği, Aktüerya bilirkişi tarafından hazırlanan 22/11/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda davacının sürekli iş göremezlik zararının 136.035,13 TL, geçici iş göremezlik maddi zararının 18.882,15 TL, bakıcı zararının 3.294,00 TL ve SGK tarafından karşılanmayan, belgeye bağlanamayan zorunlu tedavi giderinin ise 4.500,00 TL olduğu rapor edildiği anlaşılmakla davacının yukarıda detayı verilen ıslah dilekçesindeki talep miktarları nazara alınarak davasının kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.
2.MANEVİ TAZMİNAT TALEPLERİ AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE
Hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir.
O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve … sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, … -… )
Yukarıda yapılan açıklamalar, kazanın meydana gelmesinde taraflara izafe edilen kusur oranları, kaza neticesinde davacıda meydana gelen maluliyet oranları nazara alınarak davacının 08/10/2016 tarihinde meydana gelen kazada kaza tarihi itibariyle davacının yaşı, kazanın meydana gelmesinde zararın artmasında herhangi bir dahli ve kusuru bulunmaması, kaza sebebiyle vücudunda meydana gelen %9.3 oranındaki kalıcı maluıliyet oranı, tıbbi iyileşme süresinin 6 aya kadar uzayacak olması, geçirmiş olduğu cerrahi müdahaleler, kazanın davacı üzerinde yaratacağı travma ve psikolojik etki, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile paranın satın alma gücü de bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacı lehine takdir edilecek 5.000,00 TL manevi tazminatın davacı için zenginleşme ve davalılar için de yıkım olmayacağına kanaat edilmekle davacının manevi tazminat davasının 5.000,00 TL’sinin kabulüne, fazlaya ilişkin taleplerinin ise reddine karar verilmesi hususunda Mahkememizde vicdani kanaat hasıl olmuştur.
V.GEREKÇELİ KARARIN YAZIM SÜRESİNİN AŞILMASI
6100 Sayılı Kanunumuzun 294/4. Maddesinde; “Zorunlu nedenlerle sadece hüküm sonucunun tefhim edildiği hâllerde, gerekçeli kararın tefhim tarihinden başlayarak bir ay içinde yazılması gerekir. ” denilmiştir.
Her ne kadar hüküm sonucunun tefhim tarihi 30/12/2021 tarihi ise de Mahkeme müstemir yetkili hakiminin 24/01/2022-28/01/2022 tarihleri arasında yıllık izinde olması sebebiyle gerekçeli karar 01/02/2022 tarihinde yazılmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davacının maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜNE;
a) Davacının mahrum kaldığı 18.882,15 TL Geçici İş Göremezlik Dönemi maddi tazminatın davalılar … A.Ş ve … A.Ş (Sigorta şirketleri yönünden kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak ve faiz yönünden dava tarihi olan 20/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu olmak kaydıyla) ile davalı …’den (Davalı …’den kaza tarihi olan 08/10/2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte) müştereken ve müteselsilen tahsili ile DAVACIYA VERİLMESİNE, davacının bu talep kalemi yönünden fazla ilişkin talebinin REDDİNE,
b) Davacının mahrum kaldığı 3.294,00 TL Bakıcı Gider Kaybından kaynaklanan maddi tazminatın davalılar … A.Ş ve … A.Ş (Sigorta şirketleri yönünden kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak ve faiz yönünden dava tarihi olan 20/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu olmak kaydıyla) ile davalı …’den (Davalı …’den kaza tarihi olan 08/10/2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte) müştereken ve müteselsilen tahsili ile DAVACIYA VERİLMESİNE, davacının bu talep kalemi yönünden fazla ilişkin talebinin REDDİNE,
c)Davacının mahrum kaldığı 51.882,09 TL Sürekli İş Göremezlik Dönemi maddi tazminatın davalılar … A.Ş ve … A.Ş (Sigorta şirketleri yönünden kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak ve faiz yönünden dava tarihi olan 20/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu olmak kaydıyla) ile davalı …’den (Davalı …’den kaza tarihi olan 08/10/2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte) müştereken ve müteselsilen tahsili ile DAVACIYA VERİLMESİNE,
d)Davacının mahrum kaldığı 4.500,00 TL SGK tarafından karşılanmayan, zorunlu, belgeye bağlanamayan tedavi gideri maddi tazminatın davalılar … A.Ş ve … A.Ş (Sigorta şirketleri yönünden kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak ve faiz yönünden dava tarihi olan 20/12/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizden sorumlu olmak kaydıyla) ile davalı …’den (Davalı …’den kaza tarihi olan 08/10/2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte) müştereken ve müteselsilen tahsili ile DAVACIYA VERİLMESİNE,
2-Davacının manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile 08/10/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle takdiren 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den tahsili ile DAVACIYA VERİLMESİNE, davacının fazlaya ilişkin manevi tazminat taleplerinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 5.707,86‬TL karar ve ilam harcından, dava açılırken alınan 35,70 TL. peşin harç ile yargılama sırasında alınan 292,00 TL. tamamlama harcı olmak üzere toplam 327,7‬0TL’nin mahsubu ile bakiye 5.380,16TL karar ve ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, ancak mahkememizin … esas … karar sayılı 19/11/2019 tarihli kararı gereğince yazılan harç tahsil müzekkereleri ile toplam 5.870,36TL harcın tahsil edildiği anlaşılmakla yeniden harç alınmasına yer olmadığına, fazla alınan 490,20TL harcın talep halinde yatırana iade edilmesi için müzekkere yazılmasına,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL. başvuru harcı, 35,70 TL. peşin harç, 4,60 TL. vekalet suret harcı, 292,00 TL. tamamlama harcı toplamı 363,70 TL.’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketlerinin 78.558,24/83.558,24 oranına isabet eden 341,94TL’den davalı … ile birlikte sorumlu olduğuna, tamamından davalı …’ün sorumlu olduğuna,)
5-Davacı tarafından yapılan 784,00 TL. posta ve tebligat gideri, 1.950,00TL. bilirkişi ücreti, 2.400,00 TL Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi maluliyet raporu gideri, 289,00TL. Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi maluliyet raporu gideri olmak üzere toplam 5.423,00TL yargılama giderinden davanın haklılık oranına (83.558,24/95.734,80) göre hesaplanan 4.733,25TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, ( davalı sigorta şirketlerinin 78.558,24/83.558,24 oranına isabet eden 4.450,02TL’den davalı … ile birlikte sorumlu olduğuna, tamamından davalı …’ün sorumlu olduğuna,)
6-Davalı … A.Ş. nin yapmış olduğu 148,60TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 43,91TL posta gideri olmak üzere 192,51TL’nin davanın haklılık oranına (7.176,56/85.734,80) göre 16,11TLnin davacıdan alınarak davalı … A.Ş. ye verilmesine.
6-Davalı … Sigorta A.Ş. nin yapmış olduğu 148,60TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı giderinin davanın haklılık oranına (7.176,56/85.734,80) göre 12,44TL’nin davacıdan alınarak davalı … Sigorta A.Ş. ye verilmesine.
8-Kabul edilen maddi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13. maddesi uyarınca 11.012,57TL vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
9-Reddedilen maddi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13. maddesi uyarınca hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
10-Manevi tazminat davasının kabul edilen kısmı yönünden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 10. maddesi uyarınca 5.000,00 TL. vekalet ücretinin davalı …’den tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davacıya verilmesine,
11-Manevi tazminat davasının reddedilen kısmı yönünden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 10. maddesi uyarınca 5.000,00 TL. vekalet ücretinin davacıdan tahsil edilerek kendisini vekille temsil ettiren davalı …’e verilmesine,
12-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda, kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/12/2021

Katip Hakim