Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/693 E. 2021/412 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVALILAR :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP :
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 24/12/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; 24/06/2019 tarihinde gerçekleşen kazada sürücüsü davalı …olan diğer davalı …araç sahibi olduğu ve davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı olan …plakalı aracın tam kusurlu olduğunu, davalının müvekkilinin sahibi olduğu araca çarpması sonucu oluşan kaza sebebiyle müvekkilinin aracında maddi hasar oluştuğunu ve neticesinde aracın perte ayrıldığını, sigorta şirketi tarafından müvekkile 70.070,00TL pert bedeli ödendiğini, müvekkilinin aracını ticari olarak kullandığını, perte ayrıldıktan sonraki süreçte arabasız kalıp ticari işini yapamadığını, davalı sigorta şirketinin yapmış olduğu ödemenin yetersiz olduğunu beyanla davanın kabulüne, ileride arttırmak üzere şimdilik 100,00TL araç mahrumiyetinden dolayı müvekkilinin gelir kaybına yönelik maddi tazminat ve yine ileride arttırma üzere şimdilik 100,00TL araç hasar bedelinin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalından tahsilini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 02/07/2021 havale tarihli ıslah dilekçesinde özetle; müvekkilinin gelir kaybından doğan maddi zarar taleplerini 1.320,TL’ye, araç bedeline ilişkin taleplerini de 4.930,00TL’ye yükselttiklerini ve beyanları gibi karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :
Davalı sigorta vekili mahkememize vermiş olduğu 01/06/2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazlarının olduğunu, davaya bakmaya yetkili mahkemelerin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Mahkemelerine gönderilmesini talep etmiş, esasa ilişkin beyanlarında ise, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, kaza nedeniyle açılan hasar dosyasında alınan ekspertiz raporu ile araçtaki hasarın davacının iddia ettiği gibi olmadığının tespit edildiğini, davacının kazanın oluş şekli nedeniyle teminat dışı olan talebinin reddedildiğini, müvekkilinin kasko poliçesi kapsamında tazminat ödemekle yükümlü olmadığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte davacının taleplerinin fahiş fiyatlar olduğunu ve kabul edilemez olduğunu, davacının avans faizi taleplerini de kabul etmediklerini beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar …ve …vekili mahkememize vermiş olduğu 10/02/2020 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu trafik kazası nedeniyle davacının uğradığı zararın sigorta şirketi tarafından tamamen karşılandığını, kaza tarihinde davacıya ait aracın rayiç bedelinin 60.000,00TL – 70.000,00TL arasında olduğunu, davacı her ne kadar gelir kaybı zararının tahsilini de talep etmiş ise de dolaylı zararların tazminat olarak istenmesinin TBK’nun 52/1 maddesinin amir hükmüne aykırı olduğunu, kaldı ki davacının şirket olması nedeniyle basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğünü ihmal etmesinden dolayı kazadan sonraki dönemde araç kiralayarak şirketin zarara uğradığını iddia etmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazası sırasında oluşan araç hasarı nedeniyle araç tamiratı için gerekli zararın ve araç ikamesi nedeniyle doğan mahrumiyet zararının tazmini istemine ilişkindir.
Davacı vekilince, eldeki davada, davacının aracında meydana gelen hasar nedeniyle, …plakalı aracın işleteni …, sürücüsü …ve bu aracın sigortacısı ….’den araç tamiratı için gerekli zararın tazmini ve ayrıca belirtilen araç maliki ve sürücüsünden araç mahrumiyetinden doğan zararın tazmini talep ve dava edilmiştir.
Davalı sigorta vekili tarafından mahkememizin yetkisine yönelik itirazda bulunulmuş ise de, diğer davalıların ikametinin Konya’da bulunması nedeniyle davalının yetki itirazın kabule değer görülmemiştir. Öte yandan kaza tarihi ile dava tarihi arasında 2 yıllık süre dolmadığından zamanaşımı itirazlarının da reddi gerekmiştir.
Mahkememizce taraf vekillerinin bildirdikleri deliller toplanmış, davalı sigorta şirketinden yapılan ödemeleri de gösterir şekilde hasar dosyası celp edilmiş, Trafik ve Tescil Şube Müdürlüğünden kazaya karışan aracın trafik sicil kayıtları celp edilmiş, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nden aracın tramer kayıtları, Türkiye Reasürans Şirketler Birliğinden araç değerine ilişkin bilgi ve belgeler celp edilmiş, hasar ve mahrumiyet bedeli hususlarında uzman bilirkişilerden raporlar alınmıştır.
…plakalı aracın davalı ….tarafından …poliçe numaralı 07/07/2018 – 07/07/2019 tarihli ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğu anlaşılmıştır. Kaza tarihinde söz konusu aracın dava dilekçesinde belirtilen araç maliki adına kayıtlı olduğu ve araç sürücüsününde dava dilekçesinde belirtilen davalı olduğu dosyaya gelen yazı cevaplarından anlaşılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesine göre; Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Anayasa Mahkemesi’nin 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/7/2020 tarihli ve …E, …K sayılı Kararı ile, 2918 sayılı KTK’nın 90/1. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesine göre; İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesine göre; Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.
2918 sayılı KTK’nın 99. Maddesine göre; Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesine göre; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesine göre; Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.
Anılan yasal düzenlemelere istinaden bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen trafik kazasında, zarar görenlerin zararından, 6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesi uyarınca araç sürücüsü, 2918 sayılı KTK’nın 85. Maddesi uyarınca araç işleteni ve şartları varsa teşebbüs sahibi ve 2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesi uyarınca sigortacı müştereken ve müteselsilen sorumludur.

Davacı, davadan önce zararının ödenmesi talebini davalı sigorta şirketlerine yazılı olarak bildirdiğinden ve bildirimden itibaren 15 günlük ödeme süresi geçtiğinden iş bu davada, 2918 sayılı KTK’nun 97.maddesinde düzenlenen sigortacıya başvurma dava şartının yerine getirildiği, ayrıca dava tarihi itibariyle arabuluculuğa başvurunun zorunlu olmadığı görülmüştür.
Adli Trafik bilirkişisi tarafından dosyaya sunulmuş olan 25/11/2020 tarihli rapora göre, dava konusu kazada davalı araç sürücüsü …kavşaklara yaklaşırken hızını azaltmamak kuralını ihlalden dolayı tam kusurlu olduğu, davacı şirketin aracını kullanan dava dışı sürücünün ise kazada herhangi bir kusurunun bulunmadığı anlaşılmıştır. Düzenlenen raporun kazanın oluş şekline ve dosya kapsamına uygun görülmesi nedeniyle hükme esas alınması gerekmiştir. Hasar bilirkişisi tarafından düzenlenen 01/03/2021 tarihli kök ve 16/04/2021 tarihli ek raporlara göre, davacı şirkete ait aracın meydana gelen hasarı itibariyle tamiratının ekonomik olmadığı, kaza tarihindeki rayiç bedelinin 75.000,00TL olduğu, muadil bir aracın yeniden satın alınması için gereken sürenin 12 gün olacağı ve 12 günlük araç kira bedelinin 1.320,00TL olacağı tespiti yapılmıştır. Söz konusu rapor da denetime elverişli ve gerekçeli olduğundan hükme esas alınması gerekmiştir.
Davacının talep arttırım dilekçesi gözetilerek toplanan deliller ve hükme esas alınan raporlara göre davanın aşağıdaki şekilde kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının maddi tazminat DAVASININ KABULÜ İLE;
4.930,00 TL araç hasarından kaynaklı tazminatın davalı Sigorta şirketinin sorumluluğu kaza tarihindeki ilgili poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla, davalı Mapfre Sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 03/07/2019 tarihinden, davalı …ve …yönünden kaza tarihi olan 24/06/2019 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
1.320,00 TL araç mahrumiyetinden kaynaklı tazminatın kaza tarihi olan 24/06/2019 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar …ve …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 426,94TL karar ve ilam harcından, dava açılırken alınan 44,40TL peşin harç ile yargılama sırasında alınan 104,00TL ıslah harcı olmak üzere toplam 148,40TL’nin mahsubu ile bakiye 278,54TL karar ve ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, (davalı sigorta şirketinin 4.930/6.250 oranında 219,71TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, davalılar …ve …tamamından sorumlu olduğuna,)
3-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk giderinin davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, ( davalı sigorta şirketinin 4.930/6.250 oranında 1.041,22TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, davalılar …ve …tamamından sorumlu olduğuna,)
4-Davacı tarafından yapılan 44,40TL başvuru harcı, 44,40TL peşin harç, 6,40TL vekalet suret harcı, 104,00TL ıslah harcı, 885,00TL bilirkişi ücreti ve 274,30TL posta tebligat gideri olmak üzere toplam 1.358,50TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, ( davalı sigorta şirketinin 4.930/6.250 oranında 1.071,58TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, davalılar …ve …tamamından sorumlu olduğuna,)
5-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketinin 4.930/6.250 oranında 3.218,30TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, davalılar …ve …tamamından sorumlu olduğuna,)
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı …ve …vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/09/2021

Katip Hakim