Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/678 E. 2021/582 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:
KARAR NO:
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1
VEKİLİ :
DAVALI : 2
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ:
KARAR YAZMA TARİHİ:
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat Davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24/07/2019 tarihinde saat 08.30 sıralarında müvekkiline ait …plakalı aracın …sevk ve idaresinde normal hızında seyir halinde iken, …plakalı … sevk ve idaresindeki aracın sokak arasından aniden çıkıp kendisine çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza tespit tutanağından da açıkça anlaşılacağı üzere meydana gelen kazada davalı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunu, davaya konu kaza neticesinde müvekkilinin aracının ciddi şekilde maddi hasar gördüğünü, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Poliçesi ile sigortacının, kusurlu araç sahibinin sorumluluğuna müteselsilen ortak olduğunu, davalı … şirketi de limit dahilinde bu zarardan sorumlu olduğunu, kaza neticesinde müvekkilinin aracında meydana gelen 5.737,94-TL değer kaybının olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 1.382,60-TL hasar tespiti için ödenen yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ve yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da bu beyanlarını tekrar etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalı tarafa usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş, davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava şartı olan arabuluculuk aşamasının usulüne uygun yapılmadığını bu yüzden davanın usulden reddini talep ettiklerini, davacı tarafın işbu davayı açmadan önce diğer davalı … şirketine yazılı başvuruda bulunmadığını, özel kanundan kaynaklı olan dava şartı arabuluculuk şartının haricindeki özel dava şartını yerine getirmediğini, müvekkilinin kazada asli kusurlu olmadığını, olay fotoğraflarının davacı yanın asli kusurlu olduğunu açıkça gösterdiğini, davacının kusuru nedeniyle meydana gelen kazada davalı müvekkilinin otomobilinde de ciddi değer kayıpları oluştuğunu, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından, 24.07.2019 tarihinde meydana gelen kaza sonucu …plakalı araçta hasar meydana geldiği iddia edilerek, müvekkili sigorta şirketi nezdinde sigortalı …plakalı aracın 12.10.2018 – 12.10.2019 vadeli ve …numaralı KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesine istinaden şimdilik 5.737,94-TL değer kaybı bedeli ile 1.382,60-TL tespit giderinin ticari faiziyle birlikte tahsilinin talep edildiğini, davacı tarafından iş bu dava öncesinde müvekkil sigorta şirketine usulüne uygun başvuruda bulunulmadığını, davanın başvuru şartı gerçekleşmediğinden dolayı reddinin gerektiğini, diğer taraftan tarafların hazır bulunarak araç üzerinde bizatihi inceleme yapılmak üzere hasar miktarının tespit edilmesi, akabinde de değer kaybı bedelinin tespitinin gerektiğini, davacı tarafından sigorta şirketine başvurulmaksızın Konya . Asliye Hukuk Mahkemesi …D. İş sayılı dosyası kapsamında araç üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yapılmak suretiyle hazırlanan rapora istinaden talepte bulunulduğunu, gıyaplarında yapılan inceleme neticesinde hazırlanan bilirkişi raporunun hükme esas alınmamasını, KZMS sigortası ile işletenin veya araç sürücüsünün kusurlu davranışı bu tür sigorta ile teminat altına alınmadığını, giderler için geçerli olan teminatın her halükarda verilecek bir teminat olmayıp KZMS sigortası kapsamında müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun, sigortalısının kusuru oranında olduğunu, haksız fiil sonucu kusur konusunda bir değerlendirme yapılabilmesi için kazanın meydana geldiği yer, kaza şekli ve nedeni hususlarının bilinmesinin gerektiğini, sigorta ettiren, sigortalı ve lehtar tarafından ödenen delil tespit giderlerinin makul giderler arasında yer alabilmesi için eksper veyahut bilirkişi atamasına ilişkin bilgilerin atama yapılmadan önce sigorta kuruluşu ile paylaşılmasının gerektiğini, alacak muaccel olmadan yapılan delil tespiti giderlerine ilişkin taleplerin kabul edilememesinin gerektiğini, söz konusu olayın işleten açısından haksız fiilden kaynaklanan bir olay olduğunu, müvekkili şirketin de yasal olarak işletene düşen hukuki sorumluluğu üstlendiği göz önüne alındığında haksız fiilden kaynaklanan olaylarda ise ancak yasal faizin talep edilebileceğini, davanın usulden reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurda açılan dava davacıya ait araçta oluşan araç değer kaybı ve tespit masraflarının tazmini davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın 24/07/2019 tarihli kaza nedeniyle …plakalı araçta meydana gelen araç değer düşüklüğünün davalılardan tahsili hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, Konya . Asliye Hukuk Mahkemesi …D.İş sayılı dosyası, …ve …plaka sayılı araçların tescil belgeleri, davalı … şirketine ait poliçe ve tüm belgeler celbedilmiştir.
Davacı vekili her ne kadar davadan önce sigorta şirketine başvuru yapıldığını iddia etmiş ve buna ilişkin dilekçeyi sunmuş ise de; bu hususta ilgili yerlere müzekkere yazılmış ancak başvuruya ilişkin herhangi bir delil elde edilememiştir. Öte yandan davalı … şirketi tarafından da davadan önce başvuru yapılmadığı ve bu nedenle davanın usulden reddinin gerektiği ifade edilmiştir. Davacı vekili davadan önce başvuru yapıldığını huzurdaki davada ispat edememiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. Maddesi – (Değişik: 14/4/2016-6704/5 md.)
“Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” Hükmünü amir olup, zarar görenin dava açmadan önce sigortacıya başvuruda bulunması dava şartı haline getirilmiştir.
Davacı yan vekili de işbu davadan evvel davalı … şirketine başvuru yapıldığını kanıtlayamamıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/1 Maddesinde dava şartları düzenlenmiş, 114/2. Maddesinde de; diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olduğu ifade edilmiştir.
Yine HMK 115 (1) maddesi; Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.
(2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Hükmü gereğince sigorta şirketi bakımından davanın davadan önce sigortacıya başvuru şartı gerçekleşmediğinden dolayı usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
Diğer davalı … bakımından ise; Davadan önce arabuluculuk şartının gerçekleşip gerçekleşmediği, başka bir ifade ile usulüne uygun arabuluculuk şartının bu davalı bakımından gerçekleşip gerçekleşmediği inceleme konusu olmuştur.
Nitekim davalı … vekili cevap dilekçesinde arabuluculuk görüşmelerinin usulüne uygun yapılmadığını, arabulucunun, taraflara, arabuluculuk toplantısı için davet mektubu veya başka araçlarla toplantı günü, saati, konusu, adresi gibi hususları içeren bilgilendirme metni göndermesi gerekmekte olduğunu, bu hususun atlanmış olduğunu, davalı müvekkilinin bu nedenle dava şartı arabuluculuk görüşmelerinden haberdar olmamış ve görüşmelere katılma şansını yakalayamadığını, bu durumun dava şartı olan arabuluculuk aşamasının baştan sakat ve gerçekleşmemiş olduğunun açık kanıtı niteliğinde olduğunu, dava şartı arabuluculuk aşamasının usulüne uygun yapılmadığı taktirde dava açmanın koşullarının oluşmamış olacağını, bu hususta elinde herhangi bir yazılı belge olup olmadığının arabulucudan sorulmasını, aksi taktirde davanın USULDEN REDDİNİN gerektiği ifade edilmiştir.
Arabuluculuğun ( davalı … bakımından ) usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususunda Konya arabuluculuk bürosuna müzekkere yazılarak davalı …’nın arabuluculuk görüşmelerine davet edilip edilmediği, edildi ise ne şekilde davet edildiği, tebligat var ise buna ilişkin bilgi ve belgelerin gönderilmesinin istenilmesine karar verilmiş, yazılan müzekkereye verilen cevapta, ilgili belgelerin arabulucunun kendisinden istenebileceği ifade edilmiştir.
Bu defa arabulucunun kendisi ile yapılan yazışmada; Davalı …’nın (TC: …) Arabuluculuk Kanunu 18/A 7. Bent ve arabuluculuk yönetmeliği 24/3 bendi gereği arabuluculuk faaliyetine ilişkin bilgilendirime ve davete yönelik işlemlerin belgeye bağlanacağı hüküm altına alındığından ve davalı … vekili tarafından taraflara arabulculuk toplantısı için davet mektubu veya başkaca bir araçla toplantı günü, saati, konusu ve adres gibi hususları içeren bilgilendirme metni gönderilmediği iddia edildiğinden tarafların arabuluculuk faaliyetine ilişkin bilgilendirme ve davetine ilişkin belgelerin (fax, mail, whatsapp yazışması, telefon kayıtları v.s.) mahkememize gönderilmesi istenilmiş olup verilen cevapta;
” Mahkemenizde görülmekte olan …Esas sayılı dosyada arabulucu olarak görev yapmam nedeni ile mahkeme kaleminden telefon ile tarafımdan davet mektubunun bir sureti ve kargo evrakının bir sureti istenmiştir. İlgiliye gönderilen kargo içeriğinde bulunan davet mektubu ekte sunulmuştur. Ancak iade gelen kargo poşeti saklanmamış olup sadece ilgili evrakları saklanmıştır. Ekte kargoya ait fatura sunulmuştur.” şeklinde cevap verildiği görülmüştür.
Dolayısı ile arabulucu tarafından davalı …’nın görüşmelere davetinin eksik olduğu, davet mektubunun işbu davalıya ulaşmadığı, yine işbu davalıya başkaca vasıtalarla durumun bildirilerek hazır edilmesi sağlanmadan görüşmeler sonlandırıldığından dolayı arabuluculuğun usulüne uygun yapıldığından da bahsedilmesi düşünülemez. Tüm bu nedenlerle işbu davalı bakımından da dava şartı olan arabuluculuk görüşmeleri usulüne uygun olarak yerine getirilmediğinden dolayı davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının HMK 114/2 ve 115/2 md. gereğince USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL harçtan peşin alınan 44,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00-TL arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalılar vekilleri yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, mazereti kabul edilen davalı … vekilinin ve diğer davalı vekilinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi.25/11/2021

Katip … Hakim …