Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/61 E. 2021/436 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO:
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

ANA DAVA VE BİRLEŞEN DAVA
DAVACISI :
VEKİLİ :

ANA DAVA VE BİRLEŞEN DAVA
DAVALISI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP :
Davacı vekili ana dava yönünden mahkememize vermiş olduğu 01/04/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı faturaya dayalı alacaklarının davalı tarafından ödenmediğini, alacaklarının tahsili için Konya . İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafça haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı takibe konu faturadan kaynaklı borcu olmadığını iddia etmiş olsa da ticari defter kayıtlarının incelenmesi ile borçlu olduğunun ortaya çıkacağını beyanla, itirazın iptaline, davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili birleşen dava yönünden mahkememize vermiş olduğu 01/04/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı faturaya dayalı alacaklarının davalı tarafından ödenmediğini, alacaklarının tahsili için Konya . İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalı tarafça haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, davalı takibe konu faturadan kaynaklı borcu olmadığını iddia etmiş olsa da ticari defter kayıtlarının incelenmesi ile borçlu olduğunun ortaya çıkacağını beyanla, itirazın iptaline, davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili mahkememize vermiş olduğu 02/10/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ana dava ve birleşen davaya konu faturalardan dolayı borçlu olmadığını, taraflar arasında 2016 yılından itibaren karşılıklı ticari alışveriş olduğunu, karşılıklı olarak birbirleri ile alacaklı ve borçlu konumunda olduklarını, davalara konu faturalardan kaynaklı borçlarını ticari ilişkiden doğan alacakları ile takas ederek borçlarını sonlandırdıklarını, yapılan bu takas işleminin davacı tarafça da kabul edildiğini, yapılan bu takas işlemlerine rağmen davacı şirketin müvekkili şirkete halen borçlu durumunda olduğunu, yapılan bu takas işlemine karşı davacı tarafın itiraz etmediğini, davacı tarafın 2016 ve 2017 yılı faturalarının bekleterek 2019 yılında icra takibi başlatmasının da hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, tarafların ticari defterlerinin incelenmesi ile bu durumun ortaya çıkacağını, müvekkilinin yapılan takas işlemleri sonucunda bakiye kalan alacağa konu faturalar dayanak olmak üzere Konya . İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ve takibin kesinleştiğini, mahkememizce davacı tarafın alacaklı olduğunu tespiti haline kesinleşmiş olan icra takibine konu alacaklarından mahsuplaşma yapılmasını beyanla davaların reddine, davacının icra takiplerinden her biri için ayrı ayrı %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememiz 04/04/2019 tarih, ….esas, …karar sayılı birleştirme kararı ile dosyanın mahkememiz …esas sayılı dosyasına birleştirildiği anlaşılmıştır.
DELİLLER :
Mahkememizce taraf vekillerinin bildirmiş olduğu deliller toplanmış, Konya . İcra Müdürlüğünün …ve …esas sayılı dosyaları, Konya . İcra Müdürlüğünün …esas sayılı dosyası, ilgili vergi dairesinden tarafların ticari alım satımlara ilişkin fatura bildirimleri ve BA-BS formları, SMMM bilirkişisi ve sözleşmeler konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Ana dava ve birleşen dava, faturadan kaynaklı alacağın tahsili için başlatılmış icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı şirket tarafından, davalı adına düzenlenmiş faturalara istinaden Konya . İcra Müdürlüğünün …esas ve …esas sayılı dosyalarında ilamsız takip başlatıldığı, davalının, borcun miktarına ve ferilerine itirazı sonucunda takibin durdurulduğu, eldeki davada, davalının icra dairesine yaptığı itirazının iptali ile takibin devamının talep edildiği anlaşılmıştır.
Dava tarafları arasında karşılıklı mal ve hizmet alımı sebebiyle cari hesap ilişkisinin bulunduğu çekişmesiz olup, taraflar bu cari hesap ilişkisi kapsamında takip konusu faturalardan dolayı alacak borç durumu konusunda ihtilaf halindedir.
Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesine göre; “Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” İspat yükü kenar başlıklı HMK’nın 190. maddesine göre; “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” Belirtilen yasa hükümleri karşısında, alacağın tahsili için girişilen icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında kural olarak ispat yükü davacı alacaklıya aittir. Bununla birlikte itirazın iptali davasında davalı borçlunun ödeme savunmasında bulunması ya da borcu ortadan kaldıran diğer itirazları ileri sürmesi halinde ispat yükü yer değiştirecek ve davalıya geçecektir.
İş bu davada, davalı taraf, davacının takip konusu yaptığı faturaların bedellerinin kendi alacaklarından mahsup edildiği ve hatta davacının kendilerine borçlu olduğunu ileri sürdüğünden ispat yükü borcun sona erdiğini bildiren davalı taraf üzerindedir.
Her iki taraf vekili, müvekkillerinin alacaklarına dayanak olarak ticari defter ve belgelerine dayanmış olup; davanın her iki tarafı da tacir olduğundan ve uyuşmazlık ticari işletmeleri ile ilgili olduğundan eldeki davada ticari defterlerin delil vasfı taşıdığı izahtan varestedir.
6100 Sayılı HMK’nun 222.maddesi: “(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.(1) (4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. (5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” hükmünü içermektedir.
Dosyaya bildirilen adreslerde her iki tarafın ticari defterleri üzerinde muhasebeci bilirkişiye inceleme yaptırılmıştır. Mali Müşavir bilirkişinin 06/04/2020 tarihli raporu ile 03/12/2020 tarihli raporunun yeterli açıklıkta olmaması ve taraf vekillerinin itirazları gözetilerek dosyada üç kişilik mali müşavir bilirkişi heyetinden rapor aldırılması gereği duyulmuştur. Bilirkişi heyeti 08/03/2021 tarihli raporunda, her iki tarafın defterlerinin usulüne uygun tutulduğunu, taraflar arasında cari hesap ilişkisinin bulunduğunu, tarafların kendi ticari defterlerine göre karşı taraftan alacaklı bulunduğunu, farkın ise, 2015 yılına ilişkin davalı …’nin kayıtlarındaki toplam 23.761,00TL’lik ödeme kaydı ile yine …. kayıtlarında görülen 33.360,83TL’lik faturanın davacı şirket defterlerinde kayıtlı bulunmamasından, davacı …şirket kayıtlarındaki fatura ödemesine ilişkin 22.340,68TL’lik kaydın davalı …kayıtlarında bulunmamasından kaynaklandığını tespit etmiştir.
Davalı …cari hesap ilişkisi boyunca elektrik tüketim bedeli olarak düzenlediği bir takım faturalar davacı şirket kayıtlarında yer aldığından taraflar arasında fatura içeriği olarak elektrik tüketim bedeli olarak belirtilen bir ticari ilişkinin bulunduğu anlaşılmıştır. Bu bakımdan davacı şirketin, davalı şirketten böyle bir hizmet almadığına ve faturaların gerçek dışı olduğuna ilişkin iddiaları kabule değer görülmemiştir.
Dava taraflarına bilirkişi heyetince tespit edilen kayıtlardaki farklılığın izah edilmesi ve varsa ödemeleri ilişkin makbuz ve belgelerin sunulması imkanı tanınmış olup, davalı tarafından kayıtlarındaki ödemelere ilişkin makbuz ve dekontlar dosyaya ibraz olunmuştur. Buna karşılık davacı şirketin davalı kayıtlarında yer almayan fakat kendi kayıtlarında bulunan ödemelere ilişkin dosyaya inandırıcı mahiyette delil sunulamamıştır.
Bu itibarla ana dava ve birleşen davaya konu faturalardan dolayı cari hesap ilişkisi kapsamında karşılıklı mal alım satımı ve yapılan ödemeler dikkate alınarak takip tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten bir alacağının bulunmadığı anlaşıldığından her iki davanın reddi gerekmiştir.
Her iki davada davalı vekili kötü niyet tazminatı talebinde bulunmuş ise de, bilirkişi heyetince tespit edildiği üzere davalının alacakları nedeniyle mahsup işlemi uygulanması dolayısıyla takip tarihinde davacının davalıdan bir alacağının olmadığı sonucuna varıldığından takip başlatmakta davacının kötü niyetli olmadığı anlaşılmakla tazminat talebinin reddi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
A)1-Ana dava yönünden DAVANIN REDDİNE,
2-Ana dava yönünden şartları oluşmadığından davacı aleyhine kötü niyet tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Dava açılırken alınan 44,40TL peşin harç ve 270,88TL tamamlama harcı toplamı 319,28TL harçtan alınması gereken 59,30TL harcın mahsubu ile fazla alınan 255,98TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı vekili yararına AAÜT ne göre hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,

B)1-Birleşen mahkememiz …Esas sayılı dosyası yönünden DAVANIN REDDİNE,
2-Birleşen dava yönünden şartları oluşmadığından davacı aleyhine kötü niyet tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Dava açılırken alınan 44,40TL peşin harç ve 158,17TL tamamlama harcı toplamı 202,57TL harçtan alınması gereken 59,30TL harcın mahsubu ile fazla alınan 143,27TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı vekili yararına AAÜT ne göre hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,

C)-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde tarafarlara iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.30/09/2021

Katip Hakim