Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/53 E. 2023/484 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLİ :

DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVALI : 3-
TEMSİL KAYYIMI:
DAVALI : 4-

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
TALEP :
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu 28/03/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin davalı şirketin ortaklarından olduğunu, davalı …’ın şirketin tek yetkili müdürü olduğunu, şirket ortakları arasında anlaşmazlıklar olduğunu, genel kurul yapılması için Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile açılan davada genel kurul yapmak üzere kayyım tayin edildiğini, genel kurul yapılması işleriyle uğraşılırken davalı şirket müdürü …’ın yaklaşık 6.000.000,00TL değerindeki şirketin fabrika binasını kız kardeşinin oğlu olan diğer davalı …’e 08/03/2019 tarihinde 895.000,00TL bedelle satış işlemi yaparak tapu kaydının devredildiğini, 18/03/2019 tarihinde ise 900.000,00TL bedelle diğer davalı …’e tapu devrinin yapıldığını, bütün bu yapılan satış işlemlerinin muvazaalı olup mal kaçırmaya yönelik olduğunu, davalıların kendi aralarında yapmış oldukları anlaşma ve sözleşmelerin muvazaalı olup Yargıtay içtihatlarına göre de kabul edilemez olduğunu, fabrika binasının gerçek değerinin çok altında bir bedelle satıldığını, yine davalı …’ün güvenilir kişi olarak iş ilişkisi olduğu …’e tapu devrini yapmasının yapılan satışın muvazaalı olduğunun kanıtı olduğunu, satış işlemi yapılmasına rağmen şirket hesabına satışa ilişkin bir bedel ödenmediğini ve şirketin ticari defter ve kayıtlarında buna ilişkin bir bilgi ve belgenin de olmadığını, taşınmaz üzerinde … Bankasının 3.000.000,00TL’lik ipotek kaydının olduğunu, fabrika binasının satılmasını gerektirecek mali bir durumun da söz konusu olmadığını beyanla öncelikle Konya ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parselde bulunan 4.000,00m2 taşınmazın tapu kaydının devrinin önlenmesi için tedbir konulmasına, taşınmazın davalı şirket adına tapuya tescili ile kaydına, bunun mümkün olmaması halinde taşınmaz değerinin şimdilik 900.000,00TL olarak değerlendirilip bilirkişi aracılığıyla belirlenmesi ile arttırılmak üzere davalı şirkete verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAPLAR:
Davalı … vekili mahkememize vermiş olduğu 22/04/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaları kabul etmediklerini, müvekkilinin şirketin imzaya yetkili tek müdürü olduğunu, davalıların davayı açmak için ve şirketi temsil etmek için yetkilerinin olmadığını, davacıların dava açma ehliyetlerinin olmadığını bu nedenle usulden reddine karar verilmesini, müvekkilinin şirketin menfaatleri gereği taşınmazın satışını yaptığını, yapılan satışta herhangi bir muvazaa olmadığını, davacıların art niyetli olduklarını, müvekkilinin taşınmazın maliki olmadığını, davanın müvekkili yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın tanık dinletme taleplerine de muvafakatlarının olmadığını, tedbir talebinin de hukuka aykırı olduğunu beyanla açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili mahkememize vermiş olduğu 22/04/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki iddiaları kabul etmediklerini, yapılan satış işleminin usulü uygun olduğunu, satış işleminin davalı şirket tarafından yapıldığını, davacıların taraf olmadığını bu nedenle dava açma ehliyetlerinin olmadığını davanın usulden reddine karar verilmesini, müvekkilinin iyi niyetli üçüncü kişi olup şirket ortakları arasındaki çekişmeli bilme ihtimalinin olmadığını, müvekkile yöneltilen muvazaa iddialarını kabul etmediklerini, dava dilekçesi ile iddia edilen hususların hiçbirisinin müvekkili ilgilendirmediğini, müvekkilinin güven ilkesi gereğince taşınmazı satın aldığını, tedbir talebinin kabulü halinde müvekkilinin mağdur olacağını, tedbir talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini beyanla açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … mahkememize vermiş olduğu 22/04/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediğini, davacıların dava ehliyeti olmadığını, taşınmazı davalı şirketten satın aldığını, şirket yetkilisinin … olup satış işleminin usulünce yapıldığını, sonrasında taşınmazı …’e sattığını, alış ve satış işlemlerinde bir muvazaalı durumun söz konusu olmadığını, iddiaları kabul etmediğini, şirket ortakları arasındaki anlaşmazlıkları bilme yükümlülüğünün olmadığını, tanık dinletilmesi talebini kabul etmediğini, talep edilen tedbirin yasaya aykırı olduğunu beyanla açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı şirket kayyımı mahkememiz …/07/2023 tarihli duruşmasındaki beyanında; davaya ilişkin bu aşamada bir diyeceğinin olmadığını, takdiri mahkemeye bıraktığını beyan etmiştir.
DELİLLER;
Mahkememizce Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı, … esas sayılı dosyaları, … Tapu Müdürlüğünden davaya konu taşınmazın tapu kayıtları, Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünden davaya konu şirkete ilişkin bilgi ve belgeler, … Genel Müdürlüğünden davalı şirketin kullandığı ve kullanacağı kredilere teminat olarak davaya konu taşınmaza konulmuş ipotek olup olmadığı araştırılmış ve buna ilişkin bilgi ve belgeler celp edilmiş, bir muhasebe uzmanı ve üç gayrimenkul değerleme uzmanı bilirkişi heyeti ile mahallinde keşif yapılarak rapor alınmış, davacı tanıkları dinlenmiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ, DEĞERLENDİRİLME VE GEREKÇE :
Dava, muvazaa ve şirket yöneticisinin kötü yönetimi iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil; bu mümkün olmadığı takdirde şirket yöneticisinin sorumluluğuna dayalı tazminat davasıdır.
TTK’nun 644. Maddesi; “Aşağıda madde numaraları bildirilen anonim şirketlere ilişkin hükümler limited şirketlere de uygulanır.
a)….kurucuların, yönetim kurulu üyelerinin, yöneticilerin ve tasfiye memurlarının sorumluluğunu düzenleyen 553 üncü maddesi…” hükmünü amirdir.
TTK’nun 553. Maddesi ise: “(1) Kurucular, yönetim kurulu üyeleri, yöneticiler ve tasfiye memurları, kanundan ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal ettikleri takdirde, hem şirkete hem pay sahiplerine hem de şirket alacaklılarına karşı verdikleri zarardan sorumludurlar.
(2)Kanundan veya esas sözleşmeden doğan bir görevi veya yetkiyi, kanuna dayanarak, başkasına devreden organlar veya kişiler, bu görev ve yetkileri devralan kişilerin seçiminde makul derecede özen göstermediklerinin ispat edilmesi hâli hariç, bu kişilerin fiil ve kararlarından sorumlu olmazlar.
(3) Hiç kimse kontrolü dışında kalan, kanuna veya esas sözleşmeye aykırılıklar veya yolsuzluklar sebebiyle sorumlu tutulamaz; bu sorumlu olmama durumu gözetim ve özen yükümü gerekçe gösterilerek geçersiz kılınamaz.” hükümlerini içermektedir.
Davaya konu … Ticaret Limited Şirketi’nin üç ortaklı olduğu, ortaklarının davacılar … ve … ile davalı … olduğu, şirkette her iki davacının 3.250/10.000 oranında, davalı …’ın ise 3.500/10.000 oranında pay sahibi olduğu, şirketin kuruluşuyla birlikte 22/…/2011 tarihinden itibaren …’ın 10 yıl süre ile tek başına münferit şirket yetkilisi olarak seçildiği ve 19/06/2019 tarihine kadar bu görevini sürdürdüğü, belirtilen 19/06/2019 tarihinden itibaren ise davacı …’ın tek münferit şirketlisi olduğu, Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünden dosyaya celp edilen sicil kayıtlarından ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi nüshalarından anlaşılmaktadır.
Davacı taraf iş bu davasında terditli birincil talebi olan tapu iptali ve tescil talebini dolaylı zarar davası olarak davalı şirket lehine açmıştır. Zira buradaki talebi taşınmazın şirket adına tapuya tescilidir. Buna karşılık terditli ikincil talep, doğrudan zarar iddiasıyla davalı şirket ile taşınmazı devralan diğer davalılara karşı tazminat davası olarak açılmıştır.
Her ne kadar dava tarihi itibariyle davacı …’ın yönetim kurulu üyesi veya şirket müdürü olarak şirkette idari bir görevi bulunmasa da, dava tarihinden sonra adı geçen davacının münferit tek yetkili konumuna gelmesi sebebiyle ortaya çıkan menfaat çekişmesi gözetilerek davacı vekiline, zarar davasında husumet yönelttiği şirketi iş bu davada temsil etmek üzere temsil kayyımı davası açmak üzere mehil verilmiştir. Bunun üzerine Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas … karar sayılı 15/06/2023 kesinleşme tarihli kararı ile davalı şirketi iş bu dosyada temsil etmek üzere Konya Barosuna kayıtlı Av. …’ın temsil kayyımı olarak atandığı, kendisine yemininin yaptırılarak göreve başlatıldığı anlaşılmakla bu aşamadan itibaren davalı şirketi adı geçen temsil kayyımının temsil etmesi sağlanmıştır.
Dosyaya celp edilen tapu kayıtları ve resmi devir senetlerinden, dava konusu Konya İli, … İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı 4.000m2 yüzölçümüne sahip prefabrik imalathane ve arsası niteliğindeki taşınmazın 24/11/2005 tarihli tescil işlemi ile dava konusu şirket adına kayıtlı iken 08/03/2019 tarihli ve … yevmiye sayılı resmi devir senedi ile davalı şirket namına şirket yetkilisi … tarafından 900.000,00TL bedelle davalı …’e devredildiği, bilahare 18/03/2019 tarih ve … yevmiye sayılı resmi devir senedi ile davalı … tarafından yine 900.000,00TL bedelle davalı …’e devredildiği, taşınmazın şerhler hanesinde … Bankası A.Ş. lehine 3.000.000,00TL bedelli ipotek kaydının bulunduğu anlaşılmıştır. Bahse konu taşınmaz, dava tarihi ve hüküm tarihi itibariyle halen davalı … adına kayıtlıdır.
Dava konusu taşınmazda bulunan ipotek kaydına ilişkin bilgi ve belgeler ilgili banka şubesinden celp edilmiş olup; söz konusu ipoteğin davalı şirket lehine kullandırılan ticari kredilerden kaynaklı alacağın teminatı olmak üzere … Bankası A.Ş. lehinde konulduğu, taşınmazın şirketten devri sırasında ipotek yüküyle birlikte davalı …’e devredildiği anlaşılmıştır.
Dava tarafları, yapılan tapu devri işleminin muvazaalı olup olmadığı, devrin şirket menfaatine olup olmadığı, devir bedelinin o dönemki piyasa rayiçlerine göre düşük olup olmadığı, devir bedelinin şirkete ödenip ödenmediği ve şirket yararına kullanılıp kullanılmadığı konularında ihtilaflıdır.
Davacılar dava tarihi itibariyle şirket ortağı olup; şirket yöneticisinin ve tapuyu devralanların şirkete ait taşınmazı fikir ve eylem birliğiyle muvazaalı olarak devrettikleri iddiasındadır. Dolayısıyla, şirket ortağının, yöneticinin eylemi sebebiyle uğranılan dolaylı zararın giderimi mahiyetindeki tapu iptali talebini, devri gerçekleştiren şirket yöneticisi ile tapuyu devralana yöneltmesinde bir sakınca yoktur. Sözün özü, davada aktif husumet ve pasif husumet yönünden bir eksiklik bulunmamaktadır. Tapu iptali ve tescil davası şirket lehine açılmıştır, bu talep yönünden şirkete husumet yöneltilmemiştir.
Yargıtayın yerleşik uygulamasına göre muvazaa iddiaları zamanaşımına tabi değildir.
Dava konusu taşınmaz başında mahkememizce keşif icra edilerek keşfe iştirak eden bir muhasebe uzmanı ve üç gayrimenkul değerleme uzmanından oluşan bilirkişi heyetinden rapor aldırılmıştır. Dosya kapsamına uygun olduğundan hükme esas alınan 15/10/2019 tarihli raporda bilirkişi heyeti, davalı … Ltd Şti’nin ticari defterlerin incelenmesinde, dava konusu taşınmazın aktife giriş tarihinin 31…..2008 ve aktife giriş bedelinin ise 392.114,66 TL tespit edildiğini, dava konusu taşınmazın 08.03.2019 tarihinde … isimli kişiye satıldığını ancak satış ile ilgili herhangi bir fatura düzenlenmediğini, 2018 ve 2019 yıllarına ait defter kayıtlarında satış ile ilgili bir kayıt bulunmadığını, taşınmazın halen ticari defter ve envanter kayıtlarına göre davalı … Ltd Şti’nin aktifinde kayıtlı olduğunu, dava konusu taşınmazın devir tarihi olan 08/03/2019 itibariyle değerinin 4.690.000,00TL olduğunu, 2.devir tarihi olan 18/03/2019 itibariyle de değerinin 4.690.000,00TL olduğunu, dava tarihi olan 28/03/2019 itibariyle değerinin de yine 4.690.000,00TL olduğunu tespit etmişlerdir.
UYAP sistemi üzerinden dosya arasına alınan nüfus kayıt örneklerinden, dava konusu taşınmazı davalı şirket yöneticisinden devralan …’ün, yönetici …’ın kız kardeşinin oğlu (yeğeni) olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz huzurunda dinlenen davacı tanıkları, davalı …’ın, diğer aile üyeleriyle arasında doğan husumet sonrasında şirkete ait taşınmazı hiçbir bedel almaksızın yeğeni davalı …’e devrettiğini, tahminlerine göre taşınmazın devir tarihinde en az 5.000.000,00TL değerinde olduğunu, satış rakamı olarak gösterilen 900.000,00TL’nin gerçeği yansıtmadığını, …’ün bu taşınmazı devralacak ekonomik gücünün olmadığını, diğer davalı …’in de davalılarla ortak hareket ettiğini, …’in yaptığı iş ve mesleği gözetildiğinde bu taşınmazı satın almasının kendisine bir faydasının olmayacağını, yapılan tapu devirlerinin aile üyelerini mağdur etme ve mal kaçırma maksatlı yapıldığını ifade etmişlerdir.
Dosyaya celp edilen Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davalı … tarafından 26/04/2019 tarihli tahliye taahhütnamesine dayalı olarak davalı … San. Tic. Ltd. Şti. aleyinde 21/05/2019 tarihinde kiralananın tahliyesi istemli icra takibi başlatıldığı, söz konusu icra takibinin itirazsız olarak kesinleştiği, buna karşılık takibin infaz ettirilerek kiralananın tahliyesinin sağlanmadığı, davalı … vekiline bu durumun açıklanması ve kira olarak tahsil edilen paraların ne şekilde tahsil edildiğinin izah edilmesi için 22/12/2021 tarihli duruşmada kendisine mehil verildiği, bunun üzerine sunulan 22/02/2022 tarihli dilekçesinde … vekilinin davalı şirketten kira bedeli tahsilatı yapılmadığını, icra takibinin infaz ettirilmediğini, davalı şirketin tahliyesinin sağlanmadığını dosyaya bildirdiği görülmüştür.
Dava taraflarının iddia ve savunmaları ile mahkememizce celp edilen ve taraflarca dosyaya ibraz olunan deliller ve de icra edilen keşif ve sonrasında aldırılan bilirkişi heyeti raporu bir bütün halinde değerlendirildiğinde; dava konusu taşınmazın, davalı şirketin imalathane olarak kullandığı ve en büyük sermayesini teşkil eden ve ayrıca şirketin kuruluş gayesini gerçekleştirmek ve ekonomik hayatını sürdürebilmek için gerekli en önemli varlığının olması, taşınmazın satışına ilişkin olarak tüm ortakların bilgi ve rızasıyla yapılmış bir genel kurul toplantısının ve genel kurul kararının bulunmaması, taşınmazın devir tarihindeki yaklaşık değeri 4.690.000,00TL olduğu halde 900.000,00TL bedelle davalı şirketten davalı …’e devredilmesi, satış bedelinin taşınmazın gerçek değerinden oldukça düşük olması, kaldı ki taşınmaz satışından elde edilen gelirin şirket kayıtlarında görülmediği gibi taşınmazın halen davalı şirket envanterinde kayıtlı görünmesi, üstüne üstlük taşınmaz üzerinde 3.000.000.00TL bedelli Halkbankası lehine konulmuş ipotek şerhinin bulunması ve bu ipotek yüküyle birlikte devirlerin gerçekleştirilmesi, satıştan elde edilen gelirin nerede kullanıldığına dair davalı şirket yöneticisi tarafından dosyaya makul ve inandırıcı bir bildirimde bulunulmaması, şirketten taşınmazı devralan …’ün taşınmaz devrini yapan şirket yöneticisi davalı …’ın öz yeğeni olması, …’ün taşınmazı devraldıktan yaklaşık on gün sonra diğer davalı …’e yine aynı 900.000,00TL bedelle taşınmazı devretmesi, dinlenen tanıkların inandırıcı ve samimi görülen beyanlarında …’ün bu değerdeki bir taşınmazı alacak mali gücünün olmadığını, …’in yaptığı işin bu taşınmazı almasını gerektirmediğini, davalıların fikir ve eylem birliğiyle hareket ettiklerini ifade etmeleri, davalı … ile taşınmaz devrinden hemen sonra davalı …. Ltd. Şti. arasında kira sözleşmesi düzenlenmesi ve davalı şirketin taşınmazı fiilen kullanmaya devam etmesi, kiralama işlemine rağmen kira paralarının ödendiğine dair ne … ne de davalı şirket yöneticisi tarafından inandırıcı bir açıklamada bulunulmaması, bu denli yüksek değerli ve yüksek kira getirili taşınmazın bedelsiz olarak davalı şirketin kullanımına sunulmasının olağan dışı olması, tahliye taahhüdüne dayalı olarak başlatılan icra takibinin işlemsiz bırakılması hususları hep birlikte dikkate alındığında, davalı şirket yöneticisi … ile diğer davalılar … ve …’in irade birliği içerisinde dava konusu şirkete ait taşınmazı tapudaki muvazaalı devir işlemleriyle şirketin malı olmaktan çıkardıkları sonuç ve kanaatine varılmakla davacı vekilinin birincil talebi haklı bulunduğundan ikincil talebi yönünde bir değerlendirme yapılmaksızın aşağıdaki hükmün tesisi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının birincil talebinin kabulü ile; Konya ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile taşınmazın … TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ adına TAPUYA KAYIT VE TESCİLİNE,
2-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 320.373,90TL harçtan dava açılırken peşin olarak alınan 15.369,75TL ve yargılama sırasında alınan 64.724,50TL tamamlama harçları toplamı olan 80.094,25TL harcın mahsubu ile bakiye 240.279,65TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 44,40TL başvuru harcı, 6,40TL vekalet suret harcı, 15.369,75TL peşin harç, 64.724,50TL tamamlama harçları, 314,00TL keşif harcı, 1.600,00TL bilirkişi ücretleri ve 467,35TL posta-tebligat gideri ve 73,10TL tedbir harcı olmak üzere toplam 82.599,50TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 281.800,00TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili, davalı … vekili, davalı … vekili ile davalı şirketi temsilen temsil kayyımının yüzüne karşı, davalı …’ün yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince (2) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere ve oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 12/07/2023

Başkan Üye Üye Katip