Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/471 E. 2022/663 K. 08.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/471 Esas
KARAR NO : 2022/663
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … – … …
2- … – … …
VEKİLLERİ :
DAVALILAR : 1- … – … …
2- … – … …
3- … – … …
VEKİLLERİ :
DAVA İHBAR OLUNANLAR : 1- … -…
2-
3- … -…

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:
Davacılar vekilinin davalılar aleyhine açtığı işbu dava üzerine T.C. Konya . Asliye Hukuk Mahkemesinin 18/06/2019 tarih … Esas … Karar sayılı görevsizlik kararı ve HMK nun 20. maddesindeki iki haftalık yasal süresi içinde başvuruda bulunulması üzerine dava dosyası kararda görevli gösterilen mahkememize gönderilmekle, dava dosyası mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde; Müvekkillerinin … San.Tic.Ltd.Şti.’nin hissedarları ve yetkili müdürleri olduğunu, müvekkillerinin 30/12/2009 tarihinde davalılara işyerinin satımını yaptıklarını, tüm hisselerin davalılara devredilip, müdürlük görevlerinden azledildiklerini, müvekkillerinin devrettikleri şirketin vergi borcunu ödemek zorunda kaldıklarını, müvekkillerinin işyeri satım-devir sözleşmesi ve noter hisse devri sözleşmesine davalı borçluların uymamasından dolayı Konya Vergi Dairesi Başkanlığı Alaaddin Vergi Dairesine 23/03/2018 tarihinde 1.537,82TL, 27/04/2018 tarihinde 1.555,47TL, 28/08/2018 tarihinde 5.094,86TL, 09/08/2018 tarihinde 48.505,77TL olmak üzere toplam 58.193,21 TL ödemek zorunda kaldıklarını, devir sözleşmesine göre sorumlu olmadıkları bu borçları icra tehditi altında ödediklerini ve maddi zarara uğradıklarını bu nedenle Konya .İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını, bu takibe davalıların itiraz etmeleri neticesinde takibin durduğunu beyan ederek, icra dosyasına yapılan itirazın iptaline, %20 ‘den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; Dava konusu şirketin halen faal olup davacıların ödedikleri borçların sorumlusunun da dava dışı şirket olduğunu, dava dilekçesi ekinde sunulan ödeme dekontlarında borçların hangi döneme ait olduğu, zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, tüm ödemelerin davacılar tarafından yapılıp yapılmadığının belli olmadığını beyan ederek, davanın reddine, icra dosyasına yapılan itirazın kabulü ile takibin iptaline, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetine, dava masrafları ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın dava dışı … San. Tic. Ltd. Şti’nin kamu borçlarını ödediğini iddia eden davacıların, ödenen kamu borçlarının tahsili amacıyla davalılar hakkında başlatmış olduğu icra takibine vaki itirazın iptali davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise dava dışı şirketin borçlarının ödendiği tarihte kamu borçlarını karşılamaya yeter herhangi bir malvarlığı olup olmadığı, davacıların ödediği kamu borçlarını davalılardan talep edip edemeyeceği, talep edebilir ise talep edebileceği miktarın ne olduğu hususlarında olduğu görüldü.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 22/09/2016 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Limited şirketlerde kanuni temsilciler şirket müdürleri ise de getirilen bir düzenleme ile kanuni temsilciye ilaveten ortaklar da kamu borcundan sorumlu tutulmuştur. Buna göre limited şirketin malvarlığından tahsil edilemeyen kamu alacakları ortaklardan, ortaklık payı oranında istenebilecektir (6183 SK. m.35).
Temsilcinin ödediği vergi için asıl mükellefe rücu etme hakkı bulunmaktadır (213 sayılı VUK. M.10). Dolayısıyla yukarıda belirtildiği üzere tüzel kişi temsilcileri, ödedikleri kamu alacağının “tamamını” öncelikle asıl mükelleften rücuen talep edebilirler.
Kanuni temsilcilerin asıl mükellef dışındaki diğer sorumlulardan talepte bulunabilmesi için öncelikle bu kamu alacağının asıl yükümlüden tahsilinin mümkün olmaması gereklidir. Zira asıl yükümlüsünden tahsili mümkün olduğu halde bu alacağı kamu idaresine ödeyen kanuni temsilcilerin, asıl yükümlü dışındaki diğer sorumlulardan rücuen talepte bulunmaları mümkün değildir.
Ödenen kamu alacağının asıl yükümlüden tahsil imkanı bulunmadığı anlaşıldıktan sonra, diğer yükümlülerden rücu oranının ne olacağı konusunda ise bir ayrıma gidilmelidir. Buna göre limited ve kolektif şirketlerde temsilcilerin kamu alacaklarından sorumluluğu ortaklık sıfatına bağlı olduğundan, bu kişilerden ancak ortaklık payları oranında rücuen talepte bulunulabileceği kabul edilmelidir. Diğer bir deyişle limited ve kolektif şirketlerde kamu alacağından her ortak kendi payı oranında sorumlu olup payı haricinde ödediği kısım için diğer ortaklara rücu edebilir.
O halde, mahkemece, davacının ödediğini iddia ettiği vergi ve SGK borçlarının ödendiği tarihte şirketin ödeme gücünün bulunup bulunmadığı ilgili kurumlardan sorulup araştırılarak ve gerektiğinde şirketin defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, şirketin anılan tarihlerde ödeme gücünün olmadığının anlaşılması halinde ise ödeme makbuz ve belgelerini davacının ibraz ettiği de gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 28/10/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Mahkemece, davanın BK. 126/4 (TBK 147/4 md.) maddesi gereğince 5 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğu, davalının zaman aşımı itirazının yerinde olmadığı, tüm ortakların aynı zamanda münferiden müdür ve kanuni temsilci olmaları sebebiyle, vergi borcundan hisseleri nispetinde değil borcun tümünden müştereken ve müteselsil olarak tüm mal varlıkları ile sorumlu oldukları, ayrıca uzlaşması yapılan borcun kesinleştiği ve tamamının yatırılmasının gerektiği, davacının ödemiş olduğu şirket borcu nedeniyle diğer ortaklara rücu edebileceği, aksinin kabulünün iyi niyet kuralları ile de bağdaşmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne, davalının icra takibine yaptığı itirazın 5.265,00 TL asıl alacak, icra gideri, vekalet ücreti ile, asıl alacağa 05/12/2013 takip tarihinden tahsil gününe kadar yürütülecek değişen oranlarla yasal faiziyle birlikte iptaline, hüküm altına alınan alacak miktarının %20’si üzerinden hesaplanan 1.053,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, tarafların münferiden şirketi temsile yetkili müdür konumunda bulunmalarına ve şirketin 2007 yılı sonunda ortaklar tarafından fiilen tasfiye edildiği ve şirketin mal varlığının kalmadığının anlaşılmış olmasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.İCRA DOSYASININ İNCELENMESİNDE; Davaya dayanak T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde takip alacaklısının davacılar olduğu, takip borçlularının davalılar olduğu, takip dayanağının ise davacılar tarafından 27/04/2018, 23/03/2018, 28/06/2018, 09/08/2018, 02/02/2018 tarihlerinde dava dışı şirketin ödenen kamu borçlarına ilişkin olduğu, takibin alacak aslı 58.193,21 TL, işlemiş faiz 290,59 TL olmak üzere 58.483,80 TL üzerinden 14/08/2018 Tarihinde başlatıldığı, usulüne uygun yapılan tebligat neticesinde takipten haberdar olan davalıların ayrı ayrı yapmış oldukları itirazlar neticesinde 17/08/2018 tarihinde durduğu, davalıların borca itirazının davacılara tebliğ edilmediği, eldeki davanın ise 16/11/2018 tarihinde 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı görülmekle işin esasına geçildir.
2.ZAMANAŞIMI DEFİ YÖNÜYLE YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Taraflar arasında görülmekte olan davanın dava dışı … San. Tic. Ltd. Şti’nin kamu borçlarını ödediğini iddia eden eski ortak davacıların, ödenen kamu borçlarının tahsili amacıyla yine dava dışı şirketin eski ortağı davalılara yönelttiği itirazın iptali davası olduğu, 6098 Sayılı TBK’nın 147/4 maddesi gereğince zamanaşımı süresinin 5 yıl olduğu, eldeki davanın ise zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmakla davalıların zamanaşımı definin yerinde olmadığı değerlendirilmiştir.
3.ORTAKLIK HİSSE DEVİR SÖZLEŞMELERİNİN TİCARET SİCİL GAZETESİ İLANLARININ İNCELENMESİNDE;
a- Dosya içerisinde yer alan 30/12/2009 Tarihli -İşyeri Satım-Devir Sözleşmesi- başlıklı adi yazılı sözleşmenin incelenmesinde özetle dava dışı şirketin mevcut SGK ve vergi borçlarının alıcı tarafından ödeneceği, devirden sonra doğacak borçlardan da alıcının sorumlu olduğu ifade edilmiştir.
b- Dosya içerisinde yer alan T.C. Konya . Noterliğinin 19/01/2010 Tarih ve … Yevmiye Nolu Hisse Devir Senedinin İncelenmesinde özetle; Davacılardan …’un dava dışı şirketteki 125 hissesinden 84 hissesini 8.400,00 TL bedelle davalılardan …’a devrettiği, dava dışı şirketin kuruluşundan devir tarihine kadar doğmuş ve doğacak olan her türlü mali, hukuki ve cezai mesuliyetin ve mükellefiyetler ile devir tarihinden sonrakilerin devir alana ait olacağının satış senedinde açıkça yazıldığı anlaşılmıştır.
c- Dosya içerisinde yer alan T.C. Konya . Noterliğinin 19/01/2010 Tarih ve … Yevmiye Nolu Hisse Devir Senedinin İncelenmesinde özetle; Davacılardan …’nun dava dışı şirketteki 125 hissesinden 83 hissesini 8.300,00 TL bedelle davalılardan …’e devrettiği, dava dışı şirketin kuruluşundan devir tarihine kadar doğmuş ve doğacak olan her türlü mali, hukuki ve cezai mesuliyetin ve mükellefiyetler ile devir tarihinden sonrakilerin devir alana ait olacağının satış senedinde açıkça yazıldığı anlaşılmıştır.
ç- Dosya içerisinde yer alan T.C. Konya . Noterliğinin 19/01/2010 Tarih ve … Yevmiye Nolu Hisse Devir Senedinin İncelenmesinde özetle; Davacılardan …’un dava dışı şirketteki 125 hissesinden kalan 41 hissesini 4.100,00 TL bedelle davalılardan …’e devrettiği, dava dışı şirketin kuruluşundan devir tarihine kadar doğmuş ve doğacak olan her türlü mali, hukuki ve cezai mesuliyetin ve mükellefiyetler ile devir tarihinden sonrakilerin devir alana ait olacağının satış senedinde açıkça yazıldığı anlaşılmıştır.
d- Dosya içerisinde yer alan T.C. Konya . Noterliğinin 19/01/2010 Tarih ve … Yevmiye Nolu Hisse Devir Senedinin İncelenmesinde özetle; Davacılardan …’nun dava dışı şirketteki 125 hissesinden kalan 42 hissesini 4.200,00 TL bedelle davalılardan …’e devrettiği, dava dışı şirketin kuruluşundan devir tarihine kadar doğmuş ve doğacak olan her türlü mali, hukuki ve cezai mesuliyetin ve mükellefiyetler ile devir tarihinden sonrakilerin devir alana ait olacağının satış senedinde açıkça yazıldığı anlaşılmıştır.
e- Dosya içerisinde yer alan Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin 12/02/2010 Tarih ve 7500 Sayılı Gazetesinin 492. Safyasında dava dışı şirketin hisse devrinin ilan edildiği ve 19/01/2010 tarihi itibariyle yeni ortaklar …, … ve …’ün oybirliği ile eski ortak ve müdürler olan … ve …’u müdürlükte azlettikleri, 493. Sayfada ise şirketi temsile yeni müdürün … olduğu ifade edilmiştir.
4.BİLİRKİŞİ İNCELEMESİ VE TANIK BEYANLARI; Mahkememizce yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 22/09/2016 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı çerçevesinde davacıların ödediğini iddia ettiği vergi ve SGK borçlarının ödendiği tarihte dava dışı şirketin ödeme gücünün bulunup bulunmadığının tespiti için ilgili vergi dairesi başkanlıkları, ilgili SGK Müdürlükleri, İlgili İcra Müdürlüklerine müzekkereler yazılmış ve gelen yazı cevapları ile dava dışı şirketin defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Dosya içerisinde yer alan 22/04/2021, 17/09/2021 ve 13/10/2022 Tarihli Bilirkişi Raporlarında özetle;
a-Dava dışı şirketin kamu borcunun ödemesinin gerçekleştiği 2018 yılı ticari defter ve belgelerinin açılış onaylarının yaptırıldığı ancak yevmiye defterinin kapanış onayının yaptırılmadığı,
b-Dava dışı şirketin hisse devrinin gerçekleştiği 12/01/2010 tarihinde 53.678,51 TL kamu borcu olduğu,
c- Dava dışı şirketin 31/12/2017 Tarihinde varlıkları toplamının 155.665,07 TL olduğu, borçlarının 185.692,31 TL olduğu, varlıklarının borçlarını karşılama oranının %84 olduğu, bu sebeple dava dışı şirketin borca batık olduğu ve borç ödeme gücünün bulunmadığı,
ç- Dava dışı şirketin 31/12/2018 Tarihinde varlıkları toplamının 126.431,98 TL olduğu, borçlarının 200.634,98 TL olduğu, varlıklarının borçlarını karşılama oranının %63 olduğu, bu sebeple dava dışı şirketin borca batık olduğu ve borç ödeme gücünün bulunmadığı rapor edilmiş, söz konusu rapor Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığına kanaat edilmekle hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
e- Dava dışı şirketin hali hazırda yetkilisi ve ortağı olan, davalılardan daha sonra hisseleri devralan, davalıların talebi üzerine Mahkememizce dava ihbar edilen ve tanık olarak dinlenilen … ve …’in 05/07/2022 Tarihli duruşmada alınan beyanlarında özetle; Dava dışı şirketin aktif olmadığı, herhangi bir faaliyeti bulunmadığı, 2017 yılından beri herhangi bir faaliyeti olmadığı, dava dışı şirketin borçlarından dolayı terkin edilemediği ve bu yüzden şeklen aktif göründüğü ifade edilmiştir.
f-Tanık beyanları ve bilirkişi raporunun değerlendirilmesinde dava dışı şirketin kamu borçlarının ödendiği tarihte aktif olmadığı ve borca batık olduğu Mahkememizce anlaşılmıştır.
5.NETİCE; Yukarıda yapılan açıklamalar, amir kanun hükümleri, bilirkişi raporu, icra dosyası ve Yüksek Mahkeme içtihatları nazara alındığında davacıların dava dışı … San. Tic. Ltd. Şti’nin eski ortakları oldukları, T.C. Konya . Noterliğinin 19/01/2010 Tarih ve … Yevmiye Nolu Hisse Devir Senedi, T.C. Konya . Noterliğinin 19/01/2010 Tarih ve … Yevmiye Nolu Hisse Devir Senedi, T.C. Konya . Noterliğinin 19/01/2010 Tarih ve … Yevmiye Nolu Hisse Devir Senedi, T.C. Konya . Noterliğinin 19/01/2010 Tarih ve … Yevmiye Nolu Hisse Devir Senedi ile dava dışı şirketteki hisselerini davalılara devrettikleri, söz konusu devir sözleşmelerinde dava dışı şirketin kuruluşundan devir tarihine kadar doğmuş ve doğacak olan her türlü mali, hukuki ve cezai mesuliyetin ve mükellefiyetler ile devir tarihinden sonrakilerin devir alanlara ait olacağının satış senedinde açıkça yazıldığı, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin 12/02/2010 Tarih ve 7500 Sayılı Gazetesinin 492. Safyasında dava dışı şirketin hisse devrinin ilan edildiği ve 19/01/2010 tarihi itibariyle yeni ortaklar …, … ve …’ün oybirliği ile eski ortak ve müdürler olan … ve …’u müdürlükte azlettikleri lakin 6183 Sayılı Kanun gereğince yapılan hisse devir sözleşmesinin dava dışı idare nezdinde hükmü olmadığı, bu sebeple dava dışı idare tarafından davacıların ortak olduğu döneme ilişkin vergi ve SGK borçlarının doğduğu, bunun üzerine davacıların bu SGK ve Vergi borçlarını 27/04/2018, 23/03/2018, 28/06/2018, 09/08/2018, 02/02/2018 tarihli dekontlar ile toplamda 58.193,21 TL olmak üzere kamu idaresine ödediği ve akabinde ödeme tarihinden itibaren işlemiş faiz 290,59 TL de eklenmek suretiyle toplamda 58.483,80 TL üzerinden T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyası ise davalılar hakkında takibe geçtiği, davalılar tarafından takibe yapılan itiraz neticesinde eldeki davanın açıldığı, Mahkememizce yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 22/09/2016 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı çerçevesinde alınan 22/04/2021, 17/09/2021 ve 13/10/2022 Tarihli Bilirkişi Raporlarından anlaşıldığı üzere dava dışı şirketin borcun ödendiği tarihte borca batık olduğu görülmekle davacıların dava dışı şirkete ait ödedikleri kamu borçlarını davalılardan talep edebilecekleri anlaşıldığından davalarının kabulüne karar verilmesi hususunda Mahkememizde vicdani kanaat hasıl olmuştur.
6.DAVALILAR VEKİLİNİN İTİRAZLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ;
a- Bilirkişi Raporu ve Borca Batıklık Yönüyle; Her ne kadar davalı vekili dava dışı şirketin ticari defter ve belgelerinin usul ve yasaya uygun tutulmaması sebebiyle delil mahiyeti olmadığını, dava dışı şirketin borca batık olmadığını iddia etmiş ise de söz konusu şirket defter ve belgelerini tutmakla yükümlü olanların yukarıda detayı verilen Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin 12/02/2010 Tarih ve 7500 Sayılı Gazetesinin 492 ve 493. Safyasında yapılan ilanlar gereğince davalıların kendileri olduğu, davalıların usul ve yasaya uygun tutulmadığı gerekçesiyle yapmış olduğu itirazların 4721 Sayılı TMK’nın 2. Maddesinde yerini bulan dürüstlük ilkesiyle bağdaşmayacağı gibi ticari defter ve belgelerin 6100 Sayılı Kanunun 222. Maddesi gereğince aleyhe delil olarak değerlendirilebileceği kaldı ki yukarıda detayı verilen bilirkişi raporu ile tanık beyanları da nazara alındığında dava dışı şirketin kamu borçlarının ödendiği tarihte herhangi bir faaliyetinin olmadığı ve borca batık olduğu anlaşılmakla bu yöndeki itirazlarına Mahkememizde itibar edilmemiştir.
b- Davalıların Hisseleri Oranında Hesaplama Yapılması Yönüyle; Her ne kadar davalılar vekili tarafından davalıların hisseleri oranında talep edilebilecek borcun belirlenmesi gerektiği ileri sürülmüş ise de söz konusu hükmün hali hazırda ya da aynı dönemde ortak olup da şirket borcunu ödeyen ortağın diğer ortaklara yönelik rücu taleplerinde gündeme gelebileceği lakin somut olayda davacıların tüm hisselerini davalılara devretmesi sebebiyle herhangi bir ortaklıkları kalmadığı, ilgili hisse devir sözleşmeleri ve 6098 Sayılı TBK’nın 162/1-2 maddeleri gereğince davalıların, davacılara karşı müşterek ve müteselsil borçlu olduğu bir başka ifade ile alacaklılara karşı borcun tamamından borç sona erinceye kadar ayrı ayrı sorumlu oldukları, kendileri tarafından borcun hisselerine düşenden fazla ödenmesi halinde bu hususun 6098 Sayılı TBK’nın 167/1 ve devamı maddeleri gereğince borçlular arasındaki iç ilişkide gündeme geleceği anlaşılmakla davalıların bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
c- Faiz başlangıcı açısından davacıların kamu borçlarının ödendiği tarih itibariyle icra dosyasında faiz talebinde bulunduğu, rücu davalarında borcun ödendiği tarihten itibaren faiz işletilebileceği anlaşılmakla davacıların davalarının kabulüne karar verilmiş, dava konusu borcun kamu borcu olması sebebiyle likit olduğu, yukarıda detayı verilen hisse devrine ilişkin noter senetleri gereğince davalıların bu borçtan sorumlu olduklarını ve ayrıca üstlendiklerini bildikleri halde takibe itirazında haksız olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı Kanunun 67/2. Maddesi gereğince T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında Mahkememizin kabulü ve itirazın iptali davası sonucu tespit edilen asıl borç miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanan 11.638,64 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hükümler tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın KABULÜNE,
a) T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında davalılar(borçlular) tarafından yapılan itirazın İPTALİNE, takibin kaldığı yerden AYNEN DEVAMINA,
b) Davalıların(borçluların) takibe itirazında haksız olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı Kanunun 67/2. Maddesi gereğince; T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında Mahkememizin kabulü ve itirazın iptali davası sonucu tespit edilen asıl borç miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanan 11.638,64 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 3.975,18-TL harçtan, peşin olarak alınan 701,38-TL harç ve icra harcı olarak alınan 292,42-TL harç olmak üzere toplam 993,80-TL’nin mahsubu ile bakiye 2.981,38-TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 5,20-TL vekalet harcı, 701,38-TL peşin harç, 292,42-TL icra harcı, 2.300,00-TL bilirkişi gideri, 461,55-TL yazışma ve tebligat gideri olmak üzere toplam 3.796,45-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 9.310,91-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
7-Karar Kesinleştiğinde; İlgili icra dosyalarının mahallerine İADESİNE,
8-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı.08/11/2022

Katip … Hakim …