Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/157 E. 2021/395 K. 14.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :
DAVACI-KÜÇÜKLER:
VASİ :
VEKİLİ :

DAVACI:
VEKİLİ :

DAVALI:
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVALI:
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ: 08/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP :
Davacılar vekili mahkememize vermiş olduğu 14/05/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinden …’ın kızı, diğer müvekkilleri olan küçüklerin annesi olan muris …davaya konu kaza nedeniyle vefat ettiğini, müvekkilleri küçüklerin anne ve babasının boşandığını, velayetlerinin de muris …kız kardeşi olan …’da olduğunu, küçüklerin muris annesinin yanında yaşadığını, tüm bakım ve gözetimini murisin sağladığını, babalarının hiçbir desteğinin olmadığını, kaza nedeniyle Konya . Asliye Ceza Mahkemesinin …esas sayılı dosyası ile açılan davada davalı araç sürücüsü … için mahkumiyet kararı verildiğini, murisin ölümüne neden olan …plakalı aracın davalı … üzerine tescilli olduğunu, küçüklerin ilköğretim öğreniminde olduklarını, babasız büyüyen küçüklerin tek desteği olan annelerini de kaybetmeleri nedeniyle psikolojik olarak çöktüklerini, müvekkili …’ın da muris kızı ve torunları ile birlikte yaşadığını ve kızının desteğinden yoksun kaldığını, kazaya sebep olan aracın sigortalayanı olan davalı … şirketine yapmış oldukları başvuru sonucu yapılan desteğin de yetersiz olduğunu beyanla davanın kabulüne, küçükler için 1.000,00’erTL, … için 500,00TL destekten yoksun kalma tazminatının tüm davalılardan, küçükler için 40.000,00’erTL, … için 30.000,00TL manevi tazminatın davalılar … ve ….tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili mahkememize vermiş olduğu 14/06/2021 havale tarihli ıslah dilekçesinde özetle; aktüerya bilirkişinden alınan rapor doğrultusunda dava dilekçesinde davacı küçük … için talep ettikleri destekten yoksun kalma tazminat bedelini 5.388,07TL’ye, davacı … için talep ettikleri destekten yoksun kalma tazminat bedelini de 29.250,64TL’ye yükselttiklerini beyanla talep ettikleri gibi karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAPLAR:
Davalı … vekili mahkememize vermiş olduğu 03/07/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kurumun tüzel kişiliği olup davada taraf ehliyeti olmadığını, kazaya karışan …plaka sayılı aracın müvekkili kurumun mülkiyetinde olup halen devam ettiğini, davaya konu kazada araç sürücüsünün kusurlu olmadığını, ceza dosyasında alınan kusur raporunda murisin asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, davacı tarafın manevi tazminat taleplerinin sebepsiz zenginleşmeye sebep olacak şekilde olmaması gerektiğini ancak taleplerin fahiş talepler olduğunu beyanla dava ehliyeti olmayan müvekkil yönünden davanın reddine, aksi kanaat olursa müvekkil yönünden hukuki dayanaktan yoksun açılan davanın reddine karar verilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. vekili mahkememize vermiş olduğu 05/07/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davaya konu kaza nedeniyle davacı taraflara toplam 39.198,00TL destekten yoksun kalma tazminatı ödendiğini, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun kalmadığını, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte öncelikle kaza ile ölüm arasındaki illiyet bağının ispatlanması gerektiğini, ölüm sebebinin kaza nedeniyle olmadığını, kaza nedeniyle kusur durumunun ATK aracılığıyla tespit edilmesini, murisin gelir durumunun tespit edilmesini, davacıların kaza sonrasında almış oldukları tazminat bedelinin mahsup edilmesini, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe teminat limitleri ile sınırlı olduğunu beyanla davanın esastan ve usulden reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili mahkememize vermiş olduğu 09/09/2019 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin valilik koruması polis memuru olduğunu, kazada müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, ceza dosyasında alınan kusur raporunda da bu durumun tespit edildiğini, kazada murisin asli kusurlu olduğunu, davacı tarafın manevi tazminat taleplerinin fahiş fiyatlar olup kabulünün mümkün olmadığını, manevi tazminat takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının ve kaza taraflarının kusur durumunun tespit edilmesini, müvekkilinin devlet memuru gelirinin olmasının da göz önünde bulundurulmasını beyanla davanın reddine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce taraf vekillerinin bildirdikleri deliller toplanmış, kazaya karışan aracın trafik kayıtları celbedilmiş, davalı … şirketine müzekkere yazılarak, poliçe ve bu poliçe kapsamında müracaat ve ödeme olup olmadığı araştırılmış, Konya . Sulh Hukuk Mahkemesinin …esas sayılı dosyası, Konya . Sulh Hukuk Mahkemesinin …. esas sayılı dosyası, …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, Konya . Aile Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, Konya . Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası mahkememiz dosyasına celp edilmiş, tarafların sosyal ve ekonomik durumları tespit edilmiş, davalı … kazaya karışan aracın kaza tarihinde ve halen kullanılıp kullanılmadığı tespit edilmiş, SGK …İl Müdürlüğünden murisin SGK Hizmet Dökümleri celp edilmiş, Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesinden kusur raporu, aktüerya bilirkişisinden hesap raporu alınmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, trafik kazası sonucu meydana gelen ölüm nedeniyle, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davaya konu trafik kazasının, 15/02/2017 günü saat 07:10 sıralarında davalı sürücü … yönetimindeki …plaka sayılı otomobil ile …caddesi üzerinde …kavşağı yönünden en son şeritten seyrederek olay yeri tramvay durağı önüne geldiğinde yaya olarak yolun karşısına geçmeye çalışan müteveffa …aracının sağ ön kısmı ile çarpması sonucu gerçekleştiği, kaza sonucu davacıların desteği …vefat ettiği, anlaşılmıştır.
Davacı vekili, davalı sürücü …, davalı araç maliki …. ve davalı zorunlu mali sorumluluk sigortacısı …den destekten yoksun kalma tazminatı; davalılar araç maliki ve araç sürücüsünden manevi tazminat, talebinde bulunmuşur.
…plakalı aracın davalı … tarafından …nolu 06/10/2016 06/10/2017 tarihli ZMSS poliçesi ile sigortalandığı, kaza tarihi itibari ile ZMSS poliçesi ölüm nedeniyle kişi başı teminat limitinin 310.000,00TL olduğu anlaşılmıştır.
Olaya ilişkin Ankara Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen 03/01/2020 tarihli ….sayılı rapor uyarınca; davalı sürücü …yola gereken dikkatini vermemesi ve hızını far ışığı görüşüne göre ayarlamaması nedenleriyle %20 oranıda kusurlu olduğu, müteveffa …ise trafik yoğunluğu ve seyreden araçların hızını, mesafesini dikkate almaksızın ilk geçiş hakkı araçlarda olduğu halde karşıya geçiş için gerekli öngörüde bulunmadan kontrolsüzce bölünmüş yola girmesi nedeniyle %80 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Raporun hükme esas alınabilir nitelikte olduğu kanısına varılmıştır.
2918 sayılı KTK’nın 85/1. Maddesine göre; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.
2918 sayılı KTK’nın 85/5. Maddesine göre; İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.
2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesine göre; Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Anayasa Mahkemesi’nin 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/7/2020 tarihli ve …E, … K sayılı Kararı ile, 2918 sayılı KTK’nın 90/1. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesine göre; İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesine göre; Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.
2918 sayılı KTK’nın 99. Maddesine göre; Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesine göre; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesine göre; Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.
6098 sayılı TBK’nın 53. Maddesine göre; Ölüm hâlinde uğranılan zararlar özellikle şunlardır: 1. Cenaze giderleri. 2. Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar. 3. Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar.
6098 sayılı TBK’nın 55. Maddesine göre; Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.
Anılan yasal düzenlemelere istinaden bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen trafik kazasında, zarar görenlerin zararından, 6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesi uyarınca araç sürücüsü, 2918 sayılı KTK’nın 85. Maddesi uyarınca araç işleteni ve şartları varsa teşebbüs sahibi ve 2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesi uyarınca sigortacı müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Trafik kazası nedeniyle zarara uğradığını iddia eden hak sahipleri tarafından açılan tazminat davalarında ispat yükü 6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesi uyarınca zarar gören üzerinde olup, zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat etmek zorundadır.
Haksız eylem nedeniyle oluşan zararın tazminine karar verebilmek için, hukuka aykırı kusurlu eylem sonucu oluşan zarar ve hukuka aykırı kusurlu eylem ile zarar arasında uygun illiyet bağının mevcut olması gerekir.
Destekten yoksun kalma tazminatı, haksız fiil sonucu bir kişinin ölümü sonucunda ölenin yardımından mahrum kalanlara ödenecek bir tazminat türüdür. Bu tazminatın kaynağı olan 6098 sayılı TBK m. 53 öngörmüş olduğu hal, ölüm sonucu vukua gelen bir kısım zararların tazminini hükme bağlamaktadır. Bu hükme göre, ölenin yardımından faydalananlar, bu yüzden yoksun kaldıkları faydayı, tazminat olarak, sorumludan isteyebilirler. Kanun metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir. Yani haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kimse BK’nın 45/2 maddesine dayanarak uğradığı zararın ödetilmesini isteyebilir.

Destekten yoksun kalma zararının hesabında, destekten yoksun kalanlara müteveffanın sağlığında sağlamış olduğu yardımın miktarı belirlenmelidir. Bu belirlemede destek ile destek olunan kimse arasındaki yakınlığın derecesi, aralarındaki manevi bağ, davacıların yaşları, dahil oldukları sosyal ve ekonomik çevre, yaşam standartları, cinsiyetleri gibi bakım ilişkisine ve miktarına etkili olabilecek unsurlar da göz önünde bulundurulacaktır. Hayatın olağan akışı içinde, destek sayılan kimsenin baktığı kimselere gelirini belli paylara bölerek baktığı pek söylenemese de tazminat hesabında bir paylaştırma yapmak zorunlu hale gelmektedir.
Buna göre öncelikle gelirin tamamının, yardım görenlere tahsis olunmuş varsayılamayacağı, ölenin gelirinden bir bölümünü kendisine ayıracağı, bu tahsisten vazgeçilemeyeceği ve bu suretle yardımın (payların) geliri yutmaması ilkesi dikkate alınmalıdır. Ayrıca ölenin kendi geçim masraflarından artan miktarın tamamının (hiçbir tasarruf düşüncesine yer bırakmadan) destek görenlere dağıtılması da kabul olunamaz. Öte yandan, destek görecek kimselere ayrılacak miktar da bunların ihtiyaçlarının toplamı kadar olmalıdır. Bunun dışında destekten yoksun kalanlardan bir kısmının davacı olup diğer kısmının davacı olmadığı durumda talepte bulunmayan destek görenlerin paylarının da hesaplamada göz önünde tutulması gerekmektedir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin yerleşmiş içtihatlarına göre; çocuklar için destekten yoksun kalacakları sürenin belirlenmesinde yaşları, okuldaki eğitim durumları, içinde yaşadıkları sosyal ve ekonomik koşulların ayrı ayrı değerlendirilmesi, yüksek öğrenim yapacaklar ise, 25 yaşının doldurulmasına kadar; yüksek öğrenim yapmamakta ise yerleşik ve kabul gören uygulamaya göre, erkek çocukları için 18 yaşın, kız çocukları için 22 yaşın desteğin sona ereceği yaş olarak kabul edilerek hesaplama yapılması gerekmektedir.
Davacı … ve … müteveffa …annesi, diğer davacı … ise müteveffanın kızı olduğundan destek tazminatı talep etme haklarının bulunduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacılar tarafından davalı … yönünden de kaza tarihinden itibaren işleyecek faiz talep edilmiş ise de davalı … şirketinin kendisine yapılan başvurudan sonraki 8.iş günü sonunda 27/04/2017 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilmiştir.
Aktüerya hesap bilirkişisinin 20/05/2021 tarihli raporu ile davacı oğul …’nın bakiye destekten yoksun kalma tazminatı alacağının 5.388,07TL olduğu, davacı anne …’ın ise bakiye destekten yoksun kalma tazminatı alacağının 29.250,64TL olduğu buna karşılık davacı … için davalı … tarafından yapılan tazminat ödemesi ile davacının zararı tamamen karşılandığından …’nın tazminat alacağının kalmadığı tespit edilmiştir. Hesap raporunun denetime elverişli ve dosya kapsamına uygun olduğu kabul edilerek hükme esas alınmıştır. Bu itibarla davacılar … ve …’ın destekten yoksun kalma tazminatı talepleri davacılar vekilinin ıslahı gibi kabul edilmiştir. Davacı …’nın destek tazminatı talebi ise reddedilmiştir.
Davacılar vekilinin manevi tazminat talebinin değerlendirilmesinde ise; Borçlar Kanunu 56.maddesinde şahsi menfaatleri ihlal edilen kimseye ihlalin ve kusurun özel ağırlığının haklı kılması halinde Hakimin manevi tazminata hükmedeceği düzenlenmiş olup; Hakim para miktarının belirlenmesinde hakkaniyet ilkelerini nazara almak durumundadır. Hükmedilecek para miktarı ne ceza ne de tazminattır. Amaç zarara uğrayanda huzur duygusu oluşturmak ve ruhi ızdırabın dindirilmesini sağlamaktır. Açıklanan nedenlerle TBK. 56/1 maddesi gereğince, tarafların kusuru, kazada ölen müteveffanın davacılara yakınlık derecesi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kaza tarihinde paranın satın alma gücü gibi hususlar dikkate alınarak davacıların manevi tazminat taleplerinin aşağıda belirtilen şekilde kısmen kabulü gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı … yönünden destekten yoksun kalma tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Davacılar … ve … yönünden destekten yoksun kalma tazminatı talebinin KABULÜ ile ; davacı … için 5.388,07 TL, davacı … için 29.250,64 TL olmak üzere toplam 34.638,71 TL maddi tazminatın davalı … şirketinin sorumluluğu kaza tarihinde geçerli poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla, davalı … şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 27/04/2017 tarihinden, diğer davalılar yönünden kaza tarihi olan 15/02/2017 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacılara verilmesine,
3-Davacıların manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ ile; davacı … için 10.000,00 TL, davacı … için 30.000,00 TL, davacı … için 30.000,00 TL olmak üzere toplam 70.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 15/02/2017 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 7.147,87TL karar ve ilam harcından dava açılırken alınan 384,25TL peşin harç ve yargılama sürecinde alınan 114,00TL ıslah harcı olmak üzere toplam 498,25TL harcın mahsubu ile bakiye 6.649,62TL karar ve ilam harcının davalılar … ile …’den tahsili ile hazineye gelir kaydına, (davalı … (34.638,71/104.638,71 oranında) 2.201,23TL’den davalı … ile birlikte sorumlu olduğuna, davalı …’un tamamından sorumlu olduğuna) (diğer davalı … harçtan muaf olduğuna,)
5-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin haklılık oranına göre hesaplanan (104.638,71/145.638,71) 948,40TL’sinin davalılardan, kalan 371,60TL’nin davacılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, (davalı …nin (34.638,71/104.638,71) oranında 313,95TL’den sorumlu olduğuna, diğer davalıların tamamından sorumlu olduğuna,)
6-Davacı tarafından yapılan 44,40TL başvuru harcı, 384,25TL peşin harç, 6,40TL vekalet suret harcı, 114,00TL ıslah harcı olmak üzere toplam 549,05TL’nin davalılar … ile ….’den alınarak davacıya verilmesine, (davalı … (34.638,71/104.638,71 oranında) 181,75TL’den davalı … ile birlikte sorumlu olduğuna, davalı …’un tamamından sorumlu olduğuna) (diğer davalı … harçtan muaf olduğuna,)
7-Davacı tarafından sarfedilen 512,95TL posta ve tebligat gideri, 690,00TL bilirkişi ücreti ve 318,00TL Adli Tıp Kurumu fatura bedeli olmak üzere toplam 1.520,95TL yargılama giderinin haklılık oranına göre hesaplanan (104.638,71/145.638,71) 1.092,77TL’lık kısmının davalılardan alınarak davacılara verilmesine, (davalı …(34.638,71/104.638,71 oranında) 361,74TL’den diğer davalılarla birlikte sorumlu olduğuna, diğer davalılar ve …’un tamamından sorumlu olduğuna), kalan bölümün davacılar üzerine bırakılmasına,
8-Davacı … vekili yararına kabul edilen destekten yoksun kalma tazminat talebi yönünden AAÜT’ye göre hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacı …’ya verilmesine,
9-Davacı … vekili yararına kabul edilen destekten yoksun kalma tazminat talebi yönünden AAÜT’ye göre hesaplanan 4.387,60TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacı …’a verilmesine,
10-Davacı … vekili yararına kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden AAÜT’ye göre hesaplanan 4.500,00TL vekalet ücretinin davalılar …ve …’tan alınarak davacı …’ya verilmesine,
11-Davacı … vekili yararına kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden AAÜT’ye göre hesaplanan 4.500,00TL vekalet ücretinin davalılar …ve …’tan alınarak davacı …’ya verilmesine,
12-Davacı … vekili yararına kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden AAÜT’ye göre hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davalılar …ve …’tan alınarak davacı …’a verilmesine,
13-Davalılar …, …ve … vekilleri yararına AAÜT’ye göre reddedilen destekten yoksun kalma tazminat talebi yönünden hesaplanan 1.000,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile davalılar …, …ve …’a verilmesine,
14-Davacı …’nın manevi tazminat davasının reddedilen bölümü nedeniyle; davalılar …ve … vekilleri yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile davalılar …ve …’a verilmesine,
15-Davacı …’nın manevi tazminat davasının reddedilen bölümü nedeniyle; davalılar … ve … vekilleri yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile davalılar … ve …’a verilmesine,
16-Davacı …’ın manevi tazminat davasının reddedilen bölümü nedeniyle; davalılar … ve … vekilleri yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 4.080,00TL vekalet ücretinin davacı …’dan tahsili ile davalılar ….ve …’a verilmesine,
17-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacılar vekilinin, davalı … vekilinin ve davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesi’nde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.14/09/2021

Katip Hakim