Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/152 E. 2021/421 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO:
KARAR NO:
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR:
VEKİLLERİ:
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ:
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı …sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan …plakalı araç ile müvekkilin sevk ve idaresindeki …plakalı aracın çarpışmaları sonucu trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonucunda müvekkili ve arkadaşının yaralandığını ve araçta hasar meydana geldiğini, müvekkilinde kemik kırığı meydana geldiğini, ….Eğitim ve Araştırma Hastanesinde 5 gün tedavi gördüğünü, kapatılan Konya . Sulh Ceza Mahkemesinin …Esas sayılı dosyasında davalının kusurunun sabit görülüp kendisine HAGB kararı verildiğini belirterek, kazanın meydana geldiği 31/03/2013 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte müvekkiline 1.000,00-TL maddi tazminatın ve 10.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilene karar verilmesini talep etmiş olmakla, duruşmada da bu beyanlarını tekrar etmiştir.
Davacı vekili, 05/12/2017 tarihli ıslah dilekçesiyle maddi tazminat talebini 27.057,27-TL’ ye artırmış ve ıslah harcını da yatırmıştır.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalı … usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; …plakalı aracın sürücüsü olduğunu, olay günü motosikleti kullanan kişinin ehliyetinin dahi bulunmadığını, tanzim olunan trafik kaza tutanağında her iki tarafın da kusurlu olduğu belirtilmiş olsa da kusurunun bulunmadığını, davacının kusurlu olması sebebiyle maddi ve manevi tazminat isteme hakkının olmadığını bu sebeplerle dosyanın kusur yönünden uzman bilirkişiye gönderilmesini ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….’ne usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karıştığı belirtilen …plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kayıt ve şartıyla bir an için müvekkili sigorta şirketinin dava konusu maddi tazminat talebi ile sorumlu olduğu düşünülse bile, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalının kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, davacının olay tarihinden itibaren faiz talebinin reddi ile davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili her ne kadar araç sahibi olup kusursuz sorumlu ise de tazminattan sorumlu tutulabilmesi için aracı kullanan …’ın kusurunun olması gerektiğini, davacının çok süratli ve kontrolsüz olması sebebiyle kazanın meydana geldiği ve davacının ehliyetsiz olduğunun belirterek, davacının kazadan kaynaklanan sebeplerle sağlık gideri, hastane vb. zarara uğramadığını, aracın tamiri vs için zarara uğramadığını, aracın zaten davacıya ait olmadığını, davacının olay tarihinde çocuk olması sebebiyle bir iş kaybı durumu yaşanmadığını, davacının olaydan kaynaklanan maddi bir zararının olmadığını ve manevi zararının da olmaması sebebiyle davanın reddini ve yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Kusurun belirlenmesi amacıyla mahallinde keşif yapılmış bilirkişi raporunu mahkememize ibraz etmiş, kaza tespit tutanağı ile bilirkişi raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi için Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak, Karayolları Fen Heyetinden seçilen 3 kişilik bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır.
Davacının geçici ve sürekli işgöremezlik süresinin ve oranının tespiti hususunda Adli Tıp Uzmanı bilirkişiden rapor alınmıştır.
Davacının talep edebileceği tedavi giderinin belirlenmesi hususunda adli tıp uzmanı bilirkişiden, davacının diğer talep edebileceği miktarların belirlenmesi amacıyla aktüerya uzmanı bilirkişiden rapor alınmıştır.
Konya (Kapatılan) . Sulh Ceza Mahkemesinin …Esas …Karar sayılı dosyası getirtilerek incelenmiştir.
Davacının sevk ve idaresindeki motorsiklete davalılardan …’ın kullandığı, diğer davalılardan …ait, diğer davalı tarafından sigortalanan aracın çarpması sonucu yaralandığını beyan ederek geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik, tedavi gideri ve manevi tazminat talebinde bulunduğu, Konya Büyükşehir Belediyesinden gelen yazı cevabına göre kazanın meydana geldiği kavşaktaki dur levhasının kazadan sonra konulduğu, buna göre inceleme yapan bilirkişi heyeti raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davacının % 25, davalı …’ın ise % 75 oranında kusurlu olduğu, alınan Adli Tıp uzmanı bilirkişi raporuna göre davacının % 6 oranında malul kalacak ve 9 ay iş ve güçten kalacak şekilde yaralandığı, davacının kask takmamasının maluliyet oranını % 3.3′ ten % 6′ ya çıkardığı, alınan bilirkişi raporları ve ıslah dilekçesine göre davacının 5.355,83-TL geçici iş göremezlik, 19.451,44-TL sürekli iş göremezlik ve 2.250,00-TL tedavi gideri talep edebileceği, davacının kask takmamasının zararının artmasında etkili olduğu, fakat davacının % 3.3 maluliyete göre hesaplama yapan bilirkişi raporuna göre ıslah talebinde bulunduğu anlaşıldığından yeniden müterafik kusur indirimi yapılmamış, davacının yasal faiz talebinde bulunduğu, davacının dava tarihinden önce sigorta şirketini temerrüde düşürdüğünü ispat edemediği, davacının manevi tazminat talebinin incelenmesinde, olayın oluş biçimi, kusur durumları, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, manevi tazminatın ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanması amacı da olmadığı gözönüne alınarak takdiren 4.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 31.03.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine ilişkin karar verilmiştir.
Kararın istinaf edilmesi üzerine mahkememizce verilen karar Ankara BAM .HD.’nin …E., …K. Ve 19/04/2019 tarihli ilamı ile kaldırılmıştır. İstinaf ilamında özetle;
“Haksız fiilin bir türü olan trafik kazaları sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan yaralanmalar dikkate alınarak, oluşturulacak uzman doktor heyetinden, olay tarihinde yürürlükte olan çalışma gücü ve maluliyet oranının belirlenmesine ilişkin mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerektiği halde, kanuna açıkça aykırı olarak bilirkişi tarafından başka bir uzmandan görüş alınarak düzenlenen raporun yok hükmünde sayılması gerekir. Bu nedenle en önemli delil olan çalışma gücü kaybı raporu usulüne uygun olarak alınmadan karar verilmiş olmasının, HMK’nun 353/1-a-6. maddesi gereği delillerin hiçbirinin toplanmamış olduğu kabul edildiğinden” kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
Kaldırma kararı sonrası mahkememizce maluliyet raporu alınması için dosya İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kuruluna gönderilmiş olup sunulan raporda özetle; Sürekli sakatlık oranının %3,3 oranında olduğu, geçici iş göremezlik süresinin 9 ay olduğu beyan edilmiştir.
Maluliyet raporu sonrası dosya hesap yönünden aktüerya bilirkişisine verilmiş, bilirkişi raporunu dosyaya ibraz etmiştir. Raporda; geçici iş göremezlik zararının 5.355,83-TL, sürekli iş göremezlik zararının 36.614,88-TL, bakıcı giderinin 6.798,60-TL ve kaçınılmaz tedavi giderinin 2.250,00-TL olduğu belirlenmiştir.
Davacı vekili tarafından dosyaya ibraz edilen 14/07/2021 tarihli dilekçe ile az yukarıda ifade edildiği şekilde toplamda 51.019,31-TL tazminat miktarının belirlendiğini, ancak huzurdaki davada bakıcı gideri taleplerinin olmadığını, bozma ilamı öncesinde taraflarınca ıslah yapıldığını ve bu nedenle fazlaya ilişkin talepleri için ayrıca dava açacaklarını, fazlaya ilişkin hakları saklı tutulmak kaydı ile kazanın meydana geldiği 31/03/2013 tarihinden ( sigorta şirketi için temerrüt tarihi olan 11/12/2013 ) itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 27.057,27-TL maddi tazminatın ( ıslah olduğu için ilk verilen karardaki maddi tazminat miktarı ) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ve 10.000,00-TL manevi tazminatın kazanın meydana geldiği 31/03/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı sigorta şirketi bakımından davadan önce temerrüt olgusu ispatlanamadığından dolayı dava ile temerrüde düştüğü kabul edilerek faiz başlangıcı olarak dava tarihi nazara alınmıştır.
Cismani zarara uğrayan kişi; yaralanması nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik (Maluliyet) zararını isteyebilecektir. Geçici iş göremezlik zararı olarak belirlenen sürenin sonundan başlayarak muhtemel yaşam tablosuna göre belirlenecek süre için maluliyet zararı hesabı yapılmaktadır. Maluliyet hali “gelişen durum” olarak kabul edilmektedir. Kişinin malul olmadan önceki işinde çalışmaya devam etmesi bu zararın olmadığına işaret etmez, maluliyetten kasıt EFOR KAYBIDIR. Alınan İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu raporu ile davacının sürekli sakatlık oranının %3,3 oranında olduğu, geçici iş göremezlik süresinin 9 ay olduğu beyan edilmiştir.
Davacı vekilinin manevi tazminat talebine gelince;
Şahsi menfaatleri ihlal edilen kimseye ihlalin ve kusurun özel ağırlığının haklı kılması halinde hakimin manevi tazminat olarak verilmesine hükmedeceği para miktarının belirlenmesinde hakkaniyet gözetilmelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hak ve nesafetle hüküm vereceği Medeni Kanun’un 4. maddesinde buyurulmuştur. Ödettirilecek para miktarı ise aslında ne tazminat, ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine olarak zarara uğrayanda bir huzur duygusunu doğurmaktır. Aynı zamanda ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Manevi tazminatın miktarını tayin etme de hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Takdir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır.
Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir.Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli, manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarının belirlemesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir. Davacının kaza nedeniyle zarar gördüğü bir gerçektir, kaza nedeniyle davacı manevi olarak elem ve ızdırap duymuştur. Yukarıda açıklanan ilkeler konulduktan sonra, dosyamızda olayın şartları, tarafların kazadaki kusur durumu, maluliyet oranı ve tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında, davacı için 4.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği yönünde mahkememizde kanaat oluşmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirmede; Davacı vekilince davalılar aleyhine açılan işbu davada, 31/03/2013 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kaza sebebiyle müvekkili İbrahim Hakan’ın, SGK tarafından karşılanmayın ve fatura edilemeyen kaçınılmaz tedavi giderinden doğan zararı, geçici ve sürekli iş göremezlik zararının tazmini talep edilmiş olup, mahkememizce toplanan deliller alınan bilirkişi raporuna göre geçici iş göremezlik zararının 5.355,83-TL, sürekli iş göremezlik zararının 36.614,88-TL, bakıcı giderinin 6.798,60-TL ve kaçınılmaz tedavi giderinin 2.250,00-TL olduğu belirlenmiş, ancak davacı vekili tarafından ilk karar öncesi ıslah yapıldığı beyanla 27.057,27-TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ve 10.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesi talebi de dikkate alındığında aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-)Davacının maddi tazminat davasının KABULÜ İLE,
Davalı sigorta şirketinin poliçe limiti ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte sorumlu olması kayıt ve şartıyla,
5.355,83-TL geçici iş göremezlik, 19.451,44-TL sürekli iş göremezlik ve 2.250,00-TL tedavi gideri olmak üzere toplam 27.057,27-TL tazminatın kaza tarihi olan 31.03.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE,
2-)Davacının manevi tazminat davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ İLE,
4.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 31.03.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ve ….müştereken ve müteselsilen alınarak DAVACIYA VERİLMESİNE, davacının manevi tazminat yönünden fazlaya ilişkin talebinin REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.121,52-TL karar ve ilam harcından dava açılırken alınan 187,90-TL peşin harç ve yargılama sürecinde alınan 89,05-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 276,95-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.844,57-TL karar ve ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye gelir kaydına, (davalı … (27.057,27/31.057,27 oranında) 1.607,00-TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, davalılar … ve ….tamamından sorumlu olduğuna)
4-Davacı tarafından yapılan 25,20-TL başvuru harcı, 187,90-TL peşin harç, 3,80-TL vekalet suret harcı ve 89,05-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 305,95-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, (davalı …A.Ş.’nin (27.057,27/31.057,27 oranında) 266,55-TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, davalılar … ve …. tamamından sorumlu olduğuna)
5-Davacı tarafından sarfedilen 1.602,00-TL posta ve tebligat gideri, 1.350,00-TL bilirkişi ücretleri ve 195,40-TL keşif harcı, 98,10-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 3.245,50-TL yargılama giderinin haklılık oranına (31.057,27/37.057,27) göre hesaplanan 2.720,02-TL’lık kısmının davalılardan alınarak davacıya verilmesine, (davalı …A.Ş.’nin (27.057,27/31.057,27 oranında) 2.369,70-TL’den diğer davalılar ile birlikte sorumlu olduğuna, davalılar … ve …. tamamından sorumlu olduğuna)
6-)Davalı … tarafından sarfedilen 53,00-TL posta ve tebligat gideri, 98,10-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 151,10-TL yargılama giderinin haklılık oranına (6.000/37.057,27) göre hesaplanan 24,46-TL’lık kısmının davacıdan alınarak davalı … verilmesine,
7-)Davalı … tarafından sarfedilen 86,95-TL posta ve tebligat gideri, 98,10-TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı olmak üzere toplam 185,05-TL yargılama giderinin haklılık oranına (6.000/37.057,27) göre hesaplanan 29,96-TL’lık kısmının davacıdan alınarak davalı …. verilmesine,
8-)Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre maddi tazminat talebi yönünden hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
9-)Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden hesaplanan 4.000,00TL vekalet ücretinin davalılar … ve ….alınarak davacıya verilmesine,
10-)Davalılar … ve … vekili yararına AAÜT’nin 10/2 maddesine göre reddedilen manevi tazminat talebi yönünden hesaplanan 4.000,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar …ve ….. verilmesine,
11-)Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; davacı vekilinin ve davalı …, davalı …vekilinin yüzüne karşı, mazereti kabul edilen … vekilinin yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi.23/09/2021

Katip Hakim