Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/126 E. 2021/457 K. 06.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

-{YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR}-
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:
KARAR NO:

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM
TARİHİ :
Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin …Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
HEYETİMİZCE GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Davalı tarafın itirazı neticesi Konya . İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasından icra takibinin durdurulduğunu, takibin durdurulması üzerine dava şartı olan zorunlu arabuluculuk çözüm yoluna başvurulduğu, ancak anlaşmaya varılamadığını, davalı şirketin inşaat yapım işi yapan müteahhit olduğunu, …ili, …İlçesi, …Mh. …Ada, …Parsel de kayıtlı taşınmaz üzerinde bağımsız bölümler yapmayı üstlendiğini, faturalarda teslim alanın imzası olan …’in davalı şirketin işlerini takip eden, şirket adına hareket eden, onun vekili ve temsilcisi sıfatıyla işlerini yapan taşeronu olduğunu, şirketi resmi ve özel işlerinde de temsil ettiğini, davalı şirketin yükleniciliğini üstlendiği inşaatta kullandıkları hazır betonu, demiri ve diğer bir kısım malzemeleri müvekkilinden temin ettiğini, takibe konu faturalarda açıkça belirlenen malzemelerin davalı şirkete davacı müvekkili tarafından temin edildiğini, takibe konu faturaların davalı şirketin kayıtlarında yoksa bile yükleniciliğini üstlendiği inşaatta kullanılan malzeme miktarının tespiti sonrasında bu malzemelerin müvekkili tarafından davalı şirkete temin edildiğinin anlaşılabileceğinden bahisle müvekkilinin alacağı …Sıra Numaralı 08.06.2017 Tarihli 86.498,70 Miktarlı Fatura, …Sıra Numaralı 25.07.2017 Tarihli 35.877,70 Miktarlı Fatura, …Sıra Numaralı 01.08.2017 Tarihli 13.027,50 Miktarlı Fatura, …Sıra Numaralı 04.08.2017 Tarihli 39.377,50 Miktarlı Fatura, …Sıra Numaralı 18.11.2017 Tarihli 45.782,25 Miktarlı Fatura, …Sıra Numaralı 19.11.2017 Tarihli 37.536,00 Miktarlı Fatura, …Sıra Numaralı 18.04.2018 Tarihli 101.937,65 Miktarlı Fatura, …Sıra Numaralı 24.04.2018 Tarihli 15.860,00 Miktarlı Fatura, …Sıra Numaralı 12.07.2018 Tarihli 13.210,01 Miktarlı Fatura, …Sıra Numaralı 16.07.2018 Tarihli 31.080,00 Miktarlı Fatura, …Sıra Numaralı 18.07.2018 Tarihli 5.980,00 Miktarlı Fatura, …Sıra Numaralı 23.07.2018 Tarihli 61.410,00 Miktarlı Fatura, …Sıra Numaralı 24.07.2018 Tarihli 4.160,00 Miktarlı Fatura, …Sıra Numaralı 31.07.2018 Tarihli 12.324,99 Miktarlı Faturalardan davalı şirketin haksız itirazının iptali ile %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ayrıca yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı cevap dilekçesi ile özetle; Davacının açtığı Konya . İcra Dairesinin …Esas sayısına kayıtlı takip dosyasına vaki borca itirazlarının iptali konulu davanın haksız olduğundan reddini talep ettiklerini, davacının dava dilekçesinin 2.sayfasında liste halinde bildirdiği 14 adet faturadan sadece ilk 5 bentte yer alan 220.563,65-TL bedelli faturaların aralarındaki ticari ilişkinin tamamından ibaret olduğunu, diğer 6-14. Bentler arasında belirtilen faturalarda şekilde taraflar arasında herhangi bir ticari ilişki söz konusu olmadığını, 1-5. bentlerde yer alan faturalara karşılık olarak Konya . İcra Dairesi’nin …Esas sırasına kayıtlı takip dosyası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe konan 48.590,00-TL bedelli …seri numaralı çek, Konya . İcra Dairesi’nin …Esas sırasına kayıtlı takip dosyası ile genel haciz yolu ile takibe konan …seri numaralı 50.000,00-TL bedelli ve …seri numaralı 50.000,00-TL bedelli çekler verildiğini, söz konusu 148.590,00-TL bedelli çeklere ilişkin takipler söz konusu olduğu için işbu takip bu miktarlar yönünden mükerrer olduğunu, yine bu faturalar konusunda ticari ilişki sonrasında o dönemki yetkilileri tarafından şu anki yetkiliye devredildiği için temin edilememiş olan çeklerin verildiğini, ayrıca bu firmaya 01.06.2017 tarihinde 30.000,00-TL havale yapıldığını, davalı şirketin ticari ilişki sonrasında devredilmiş olması ve eski yetkililer ile irtibat kurulamaması sebebiyle söz konusu ticari ilişkiye dair sağlıklı bir bilgi temin edilemediğinden davalı şirketin davacı şirkete herhangi bir borcunun söz konusu olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İşbu dava; icra takibine konu faturalardan dolayı davacının bir alacağının olup olmadığı ve davalının davacıya ödeme yapıp yapmadığıyla ilgili itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; taraf vekillerinin bildirdiği deliller toplanmış, Konya . İcra Müdürlüğünün …Esas, …Esas, …Esas sayılı dosyaları celp edilerek incelenmiş, dosya SMMM bilirkişine tevdi edilerek rapor alınmış, dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Dava tarafları arasında, dava ve takip konusu faturadaki mal alış verişinin olup olmadığı, faturalardan kaynaklı olarak davalının davacıya bir borcunun olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesine göre; “Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.” İspat yükü kenar başlıklı HMK’nın 190. maddesine göre; “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” Belirtilen yasa hükümleri karşısında, alacağın tahsili için girişilen icra takibine itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasında kural olarak ispat yükü davacı alacaklıya aittir. Bununla birlikte itirazın iptali davasında davalı borçlunun ödeme savunmasında bulunması ya da borcu ortadan kaldıran diğer itirazları ileri sürmesi halinde ispat yükü yer değiştirecek ve davalıya geçecektir.
İş bu davada ispat yükü iki yönlü olup, davalı taraf, ticari alım satım ilişkisini kabul edip ödediğini bildirdiği 14 adet toplam bedeli 220.563,65TL olan faturalara ilişkin ödeme iddiasını, davacı taraf ise, davalının kabul ettiğinin dışında kalan icra takibine konu faturalardan dolayı davalıdan alacaklı olduğu iddiasını ispatla yükümlüdür.
6100 Sayılı HMK’nun 222.maddesi: “(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.(1) (4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. (5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” hükmünü içermektedir.
Davanın her iki tarafı tacir olduğundan ve uyuşmazlık her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğundan ticari nitelikteki iş bu davada tarafların ticari defterlerinin delil vasfında olduğu izahtan uzaktır. Bu sebeple dosyada mali müşavir bilirkişi görevlendirmesi yapılarak bilirkişiden ticari defterler ve dosyaya sunulan belgeler nazara alınarak taraflar arasındaki alacak borç durumunun tespiti konusunda rapor düzenlemesi istenilmiştir.
Davalı şirkete ticari defterlerini sunması için iki haftalık kesin süre verilmiş olup defterlerin sunulmaması halinde HMK’nun 220 ve 222. maddeleri gereğince defter ibrazından kaçınmış sayılarak toplanan delillere göre karar verileceği ve sözü edilen yasal düzenleme uyarınca defter ibrazından kaçınılması halinde diğer tarafın defterlerinin kendileri açısından aleyhe delil olabileceği ihtar edilmiştir. Davalıya çıkarılan tebligat usulünce tebliğ edilmiş ancak davalı tarafından ticari defterlerine ilişkin olarak dosyaya herhangi bir bildirimde bulunulmamıştır.
Davacı taraf süresinde ticari defterlerinin bulunduğu adresi bildirdiğinden SMMM bilirkişi tarafından defterler yerinde incelenmek suretiyle 02/01/2020 tarihli rapor dosyaya sunulmuştur. Bilirkişi, raporunda, taraflar arasında davacı satıcı, davalı şirket ise alıcı olmak üzere 2017 ve 2018 yıllarında gerçekleşen bir ticari ilişkinin olduğunu, davacının ticari defterlerinde davalı şirkete düzenlenmiş olan ve Konya . İcra Dairesi’nin …E. sayılı dosyasından takibe konu edilen 14 adet toplam 504.062,30TL bedelli faturaların tamamının davalı şirketi borçlandırılmak suretiyle veresiye satış olarak kayıtlı olduğunu, davacının defterlerine göre açık cari hesap bakiyesi 245.450,54TL ve cari hesap borcuna yazılmayan 80.000,00TL olmak üzere toplam 325.450,54TL alacaklı olduğunu tespit etmiştir. Raporun, dosya kapsamına uygun, gerekçeli ve denetlenebilir olması sebebiyle mahkememizce hükme esas alınması gerekmiştir.
Davalı taraf usulüne uygun yapılan ihtarata rağmen ticari dava niteliğindeki eldeki bu davada tacir olmasına rağmen defter ibrazından kaçındığı için HMK’nun 222. maddesi gereğince davacının sunduğu ve mahkememizce incelettirilip usulüne uygun tutulduğu tespit edilen ticari defterlerin sahibi lehine geçerli delil olduğu kabul edilmiştir. Bu itibarla davacının defterlerindeki bedeli tahsil edilmeden iade edildiği belirtilen çeklere ilişkin kayıtların doğru olduğu ve bu kayıtların davacı lehine delil olduğu kabul edilmiştir. Kaldı ki davacı vekilinin bu konuda davalıya yönelttiği yemin teklifi davalı tarafından eda edilmediğinden bu husus kesinleşmiştir. Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde davacının alacak iddiasının sübuta erdiği kabul edilmiş ve defter kayıtlarında görülen miktar kadar davacının davalıdan alacaklı olduğu anlaşılmıştır. Takip talebinde her ne kadar fatura alacaklarının faizi ile birlikte tahsili istenilmiş ise de takipten önce davalının usulüne uygun olarak temerrüde düşürüldüğü ispat edilemediğinden tespit edilen asıl alacak üzerinden itirazın iptaline karar vermek gerekmiştir. Dava ve takip konusu alacak likit olduğundan davacı yararına icra inkar tazminatı ödenmesine ilişkin de karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABULÜ KISMEN REDDİ İLE; Davalının Konya . İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile, takibe 325.450,54 TL asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9 ve değişen oranlarda yasal faiz üzerinden devam olunmasına. Davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,
2-Hükmolunan meblağın %20 sine tekabül eden 65.090,11 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı/Alacaklı icra harcının, dava harcına mahsubunu açıkça talep ettiğinden, 492 Sayılı Harçlar Kanununun ilamsız takiplerde peşin harç başlıklı 29. maddesinin 3. fıkrasındaki “İlama dayanmıyan takiplerde alacaklı mahkemeye müracaata mecbur kalırsa, peşin alınan harç kendisine iade olunur. Veya alacaklının isteği üzerine mahkeme harçlarına mahsup edilir.” hükmü gereğince icra takibi üzerine peşin alınan 2.744,37 TL ile dava açarken peşin alınan 5.863,76 TL olmak üzere toplam 8.608,13 TL harcın, alınması gereken 22.231,53 TL karar ve ilam harcına mahsubu ile bakiye 13.623,40 TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına ve Harçlar Kanununun 28 ve 130. maddeleri, HMK nun 302. maddesi ve Bölge Adliye ve Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdarî ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 206. maddesi hükümleri gereğince işbu kararın harç yükümlüsüne tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmemesi halinde bir ayın bitiminden sonraki 15 gün içinde mahkememizce harcın yükümlüsünden tahsili için harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
-Harçlar Kanunun 29. maddesi gereğince davacı alacaklının icra müdürlüğünün ilgili dosyalarına yatırdığı binde beş tahsil harcı mahkeme harçlarına mahsup edildiğinden bu hususun icra müdürlüğünce resen dikkate alınmasına,
4-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk giderinin haklılık oranına göre (325.450,54/504.062,30 oranında) hesaplanan 852,27TL’sinin davalıdan, 467,73TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvuru harcı, 6,40 TL vekalet suret harcı, 5.863,76TL peşin nispi harç ve 2.744,37TL icra dairesine yatırılan harç olmak üzere toplam 8.658,93TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından sarfedilen 1.000,00TL bilirkişi ücreti, 343,20TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 1.343,20TL’nin haklılık oranına göre (325.450,54/504.062,30 oranında) hesaplanan 867,24TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalının yaptığı herhangi bir yargılama gideri olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 31.231,54TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili taraflara iadesine,
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere yapılan duruşma sonunda oy birliği ile verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı.06/10/2021

Başkan … Üye … Üye … Katip …