Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/400 E. 2022/239 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR: 2-
3-
VEKİLİ : Av.EMRAH ULUCA –
DAVA :Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan Maddi ve Manevi Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) Davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13/11/2014 günü müvekkili … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobili ile sürücü davalı … olan diğer davalı …’a ait … plakalı çekicinin ön kısmı ile çarpması sonucu yaralanmalı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza esnasında davacı müvekkili …’a kırmızı fasılalı ışık yandığını, bu şekilde KTK.nun 57/1-b maddesini (bölünmüş yola çıkan sürücüler bu yoldan geçen araçlara, tali yoldan ana yola çıkan sürücüler ana yoldan gelen araçlara ilk geçiş hakkını vermemek) ihlal ettiği, … plakalı araç sürücüsü …’un ise aynı kanunun 52/1-b maddesini (araçların hızlarını aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamak) ihlal ettiği şeklinde rapor verildiğini, bu kaza neticesinde davacı müvekkili …’ın % 64 oranında engelli kaldığını, … plaka sayılı aracın ZMMS’nin davalı … Sigorta A.Ş. tarafından … sayılı ZMSS ile yapıldığını, davalı sigorta şirketine yapılan müracaat üzerine sigorta şirketi tarafından davacı müvekkiline 02/05/2016 tarihinde 176822 sayılı dosyadan 35,708,00-TL. ödeme yapıldığını, ancak kusur ve engel durumuna göre davacı müvekkiline yapılan ödemenin yetersiz olduğunu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Sorumluluğa ilişkin anlaşmalar” başlıklı 111. maddesinde yer alan “Tazminat miktarlarına ilişkin olup da, yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten başlayarak iki yıl içinde iptal edilebilir.” düzenlemesi gereği, davalı sigorta şirketi ile yapılan anlaşma veya uzlaşmanın da iptalini talep ettiklerini, trafik kazası nedeniyle % 64 oranında engelli hale gelen davacı müvekkilinin şimdilik 1.000,00 TL sürekli iş göremezlik, 500,00 TL geçici iş göremezlik ve 500,00 TL Kaçınılmaz tedavi gideri olmak üzere toplam 2.000,00 TL maddi tazminatın, davalı sigorta şirketi yönünden ödemenin yapıldığı 02/05/2016 tarihinden itibaren ve poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere, diğer davalılar yönünden ise kaza tarihinden itibaren mevduata uygulanacak en yüksek avans faizi ile birlikte tahsiline, 30.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan … ve …’dan kaza tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da bu beyanlarını tekrar etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalı tarafa usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş, davalı … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının davasını ispat etmesi gerektiğini, davacının tüm zararlarının karşılandığını, davacı tarafın davaya dayanak yaptığı trafik kazası sonrasında oluşan zararlarının davalı müvekkillerinin sürücüsü ve maliki oldukları … plakalı aracın ZMSS şirketi olan diğer davalı tarafından karşılandığını, bu sebeple davacının fazlaya ilişkin taleplerinin haksız ve yersiz olup reddinin gerektiğini, faiz başlangıç tarihi ve faizin nev’inin doğru talep edilmediğini, davanın Kasko şirketine ihbarını talep ettiklerini, izah edilen nedenlerle davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının davadan önce yaptığı başvuru üzerine şirket nezdinde … numaralı hasar dosyası açıldığını, davacının maluliyet talebi ile ilgili yapılan aktüer raporunda, davacı için maluliyet tazminatı hesaplandığını ve bu tutarın davacı tarafa 35.708,00 TL olarak 02/05/2016 tarihinde ödendiğini, maluliyet sebebiyle ödeme yapıldığını, ödeme yapılmasına rağmen dava açıldığını, davacı tarafın dava konusu kazada malul kalması nedeniyle geçici iş göremezlik tazminatını talep ettiğini, davacının işbu talebinin Yeni Trafik Sigortası Genel Şartları uyarınca teminat dışı olduğunu, Yeni Trafik Sigortası Genel Şartları A.5.b maddesi uyarınca “Sağlık Giderleri Teminatı; Üçüncü kişilerin trafik kazası dolayısıyla bedenen eski haline dönmesini teminen protez organ bedelleri de dahil olmak üzere tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu alana kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamemen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında olduğunu, sağlık giderleri teminatının Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumluluğunda olup ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve … Sorumluğunun 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. Maddesi hükmü gereğince sona erdiğini, işbu maddede de görüleceği üzere tedavi giderleri nedeniyle tüm sorumluluğun SGK da olduğunu, müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğu kalmadığını, sigorta poliçesinde yazılı teminat tutarının maluliyet halinde doğrudan doğruya hak sahiplerine ödenmeyeceğini, davacı taraf sürekli maluliyet halinde zararını ispat etmesi gerektiğini, tazminat hesabında malul kalanın emniyet kemerini takmaması malul kalmasında bu durumun etkili olması sebebiyle müterafık kusurlu olması nedeni ile hesap yapılırken asgari % 25 oranında indirim yapılması gerektiğini, müvekkili şirketin dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olduğunu, davanın ispatı halinde müvekkilinin öncelikle ferilerden sorumlu tutulmamasını, olmaz ise asıl alacak, yargılama giderleri ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Huzurda açılan dava; cismani zarar nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacının sevk ve idaresindeki araç ile davalılardan …’un sevk ve idaresindeki, diğer davalılardan …’a ait diğer davalı tarafından sigortalanan aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının yaralanması nedeniyle maddi ve manevi tazminat ve sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin yeterli olup olmadığı hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların bildirdikleri deliller toplanmış, kazaya karışan araçlara ait trafik tescil kayıtları, davacıya ait hasta takip dosyası ve belgeler, sigorta şirketine ait poliçe ve hasar dosyaları, tarafların sosyal ekonomik durumları, SGK kayıtları, Ilgın CBS’nın … soruşturma sayılı dosyası ve tüm belgeler celbedilmiştir.
Davanın devamı esnasında davalılardan … vefat ettiğinden dolayı davacı vekili işbu davalı hakkındaki açılan davadan feragat etmiştir.
Dosya tarafların kusur durumunun belirlenmesi için Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığına gönderilerek rapor alınmıştır. Sunulan 19/07/2019 tarihli raporda özetle;
Davacı sürücü …’ın %75(yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu,
Davalı sürücü …’un ise %25(yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu ifade edilmiştir.
Rapora yapılan itirazlar üzerine bu defa dosya İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığına gönderilerek rapor alınmıştır. Sunulan 06/07/2020 tarihli raporda özetle;
Davacı sürücü …’ın %75(yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu olduğu,
Davalı sürücü …’un ise %25(yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğu ifade edilmiştir. Hem Ankara ATK Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı raporu, hem de İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı raporu birbirini teyit eder mahiyettedir. Ayrıca raporlar kaza tespit tutanağı ile de ayniyet teşkil etmektedir. Bu nedenle raporlara yapılan itirazlar nazara alınmamıştır.
Akabinde dosya maluliyet raporu için Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Adli Tıp A.B.D.’na gönderilmiş olup sunulan rapora göre;
Davacının kalıcı sakatlığının ( Sürekli iş göremezlik ) %67 oranında olduğu, iyileşme süresinin 9 ayı bulacağı, bu sürenin geçici iş göremezlik süresi olarak değerlendirilmesi gerektiği, ayrıca bu 9 aylık sürenin ilk 3 ayında davacının başkasının yardımına ihtiyaç duyacağı belirtilmiş, ayrıca emniyet kemeri kullanımının şahısta oluşan işitme kaybı arızasında arızanın şiddetini azaltıcı etki oluşturabileceği, diğer yaralanmalarında ise herhangi bir koruyucu etkisinin olmadığı ifade edilmiştir.
Maluliyet raporu sonrası aktüerya bilirkişisinden tazminat hesap raporu alınmıştır. Sunulan 14/02/2022 tarihli raporda özetle;
– Sürekli iş göremezlik maddi zararı 162.805,06-TL
– Geçici iş göremezlik maddi zararı 2.131,03-TL
– Kaçınılmaz tedavi gideri maddi zararı 1.250,00-TL olarak hesaplanmıştır.
Aktüerya raporu sonrasında davacı vekili taleplerini 22/02/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile tazminat raporundaki belirlenen oranda artırmıştır.
Davalı … vekili dosyadaki raporlar arasında çelişki olduğunu ifade etse de işbu dosya için alınan rapor Anayasa Mahkemesinin 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/07/2020 tarihli ve 2019/40 esas, 2019/40 karar sayılı kararına göre Karayolları Trafik Kanunun 90 ve 92 maddelerinde yer alan “Trafik Sigortası Genel Şartları” ifadeleri iptal edildiğinden dolayı Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanmak Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre alınmış bir rapordur. Dolayısı ile bahsi geçen raporların hangi yönetmelik hükümlerine göre alındığı ve hangi kıstasların nazara alınarak hazırlandığı belli olmadığından ve de farklı yönetmelik hükümlerine göre alınan raporlar arasında dahi farklı maluliyet oranları olabileceğinden dolayı işbu itiraz nazara alınmamıştır.
Davacı vekili ilk yetersiz ödemenin yapıldığı 02/05/2016 tarihinden itibaren faiz talebinde bulunmuştur. Dolayısı ile anılan tarihte temerrüt gerçekleşmiştir. Davalı sigorta şirketine sigortalı araç ticari araç olduğundan dolayı temerrüdün gerçekleştiği 02/05/2016 tarihinden itibaren maddi tazminatlar bakımından avans faizine hükmetmek gerekmiştir.
Ayrıca davacı taraf eksik ödemenin yapıldığı 02/05/2016 tarihinden itibaren KTK’nun 111/2. Maddesi gereğince 2 yıllık süre içerisinde işbu davayı açmış bulunmaktadır.
6111 Sayılı Kanun gereği yasanın yayımlandığı tarihten önce ve sonra meydana gelen tüm trafik kazaları nedeni ile sunulan belgeli sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacaktır. Bu nedenle davacının dava konusu tedavi giderlerinden belgeli/faturalı sağlık giderlerinin tümünden Sosyal Güvenlik Kurumu, belgesiz/paramedikal giderlerden ise aracın işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı sorumludur. Yargıtay . Hukuk Dairesinin emsal ilamlarında da aynı hususta benzer mahiyette değerlendirmelerde bulunulmuştur. Dolayısı ile davalılar NEÜ Üniversitesi Adli Tıp Kurumu raporu ile belirlenen kaçınılmaz tedavi gideri bedellerinden de sorumlu olacaktır.
Cismani zarara uğrayan kişi; yaralanması nedeniyle geçici ve sürekli iş göremezlik (Maluliyet) zararını isteyebilecektir. Geçici iş göremezlik zararı olarak belirlenen sürenin sonundan başlayarak muhtemel yaşam tablosuna göre belirlenecek süre için maluliyet zararı hesabı yapılmaktadır. Maluliyet hali “gelişen durum” olarak kabul edilmektedir. Kişinin maluliyet olmadan önceki işinde çalışmaya devam etmesi bu zararın olmadığına işaret etmez, maluliyetten kasıt EFOR KAYBIDIR. Alınan Necmetttin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi ATK raporu ile davacının % 67 oranında MALÜL olduğu, iyileşme süresinin 9 ayı bulacağı belirlenmiştir.
Davalı şahıslar vekili müterafik kusur indirimi yapılması talebinde de bulunmuştur. Oysa NEÜ Üniversitesi Adli Tıp Kurumu raporundaki bu hususa ilişkin değerlendirme nazara alındığında bu talebin de reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı vekili davalı şahıslardan manevi tazminat talebinde de bulunmuştur.
Şahsi menfaatleri ihlal edilen kimseye ihlalin ve kusurun özel ağırlığının haklı kılması halinde hakimin manevi tazminat olarak verilmesine hükmedeceği para miktarının belirlenmesinde hakkaniyet gözetilmelidir. Çünkü kanunun takdir hakkı verdiği hususlarda hakimin hak ve nesafetle hüküm vereceği Medeni Kanun’un 4. maddesinde buyurulmuştur. Ödettirilecek para miktarı ise aslında ne tazminat, ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine olarak zarara uğrayanda bir huzur duygusunu doğurmaktır. Aynı zamanda ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Manevi tazminatın miktarını tayin etme de hükmedilecek miktarın uğranılan zararla orantılı, duyulan acıyı hafifletecek nitelikte olması gerekir. Takdir edilecek manevi tazminat hakkaniyete uygun olmalıdır.
Tazminatın sınırı onun amacına uygun olarak belirlenmelidir.Manevi tazminatın takdiri yapılırken tarafların sosyal ve ekonomik durumları gözetilmeli, manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Manevi tazminatın miktarının belirlemesinde her olaya göre değişen özel hal ve şartlar gözetilmelidir. Davacının meydana gelen kazada manevi olarak zarar gördüğü bir gerçektir. Yukarıda açıklanan ilkeler konulduktan sonra, davacının meydana gelen kaza nedeniyle duyduğu ızdırap, acı ve elem nedeniyle tarafların kusur durumu, maluliyet oranı, olayın meydana geliş şekli ve yine tarafların sosyal ve ekonomik durumları da dikkate alınarak hakkaniyet gereği davacı için 15.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği yönünde mahkememizde kanaat oluşmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirme neticesinde dosya kül halinde değerlendirildiğinde, dosyadaki tüm bilgi ve belgeler, alınan raporlar mucibince açılan davanın ıslah dilekçesi de nazara alınmak suretiyle maddi tazminat yönünden kabulüne, manevi tazminat bakımından ise taleplerin kısmen kabülüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Davacının davasının ıslah dilekçeside nazara alınmak suretiyle KABULÜ İLE;
1-)162.805,06-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 2.131,03-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 1.250,00-TL faturalandırılamayan tedavi gideri olmak üzere toplam 166.186,09-TL tazminatın davalı sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe limiti ile sınırlı olmak kayıt ve şartı ve temerrüt tarihi olan 02/05/2016 tarihinden diğer davalı … bakımından ise kaza tarihi olan 13/11/2014 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte işbu davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-)Davalı … adına açılan davanın feragat nedeni ile reddine,
3-)Davacı için takdir edilen 15.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 13/11/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-)Alınması gereken 12.376,82-TL harçtan peşin alınan 546,48-TL harç ve 560,78-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.107,26-TL harcın mahsubu ile bakiye 11.269,56-TL harcın davalı … Sigorta ve …’tan tahsili hazineye gelir kaydına, (davalı sigorta şirketinin 166.186,09/181.186,09 oranında 10.336,58-TL’den diğer davalı ile birlikte sorumlu olduğuna, davalı …’un tamamından sorumlu olduğuna,)
5-)Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 546,48-TL peşin harç, 5,20-TL vekalet harcı ve 560,78-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 1.148,36-TL’nin davalı … Sigorta ve …’tan alınarak davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketinin 166.186,09/181.186,09 oranında 1.053,29 TL’den diğer davalı ile birlikte sorumlu olduğuna, davalı …’un tamamından sorumlu olduğuna,)
6-) Davacı tarafından sarfedilen 700,00-TL bilirkişi ücreti ve 2.397,46-TL NEÜ ATK gideri, 637,50-TL ATK masrafı, 935,20-TL posta – tebligat gideri olmak üzere toplam 4.670,16-TL yargılama giderinin haklılık oranına (181.186,09/196.186,09) göre hesaplanan 4.313,09-TL’nin davalı … Sigorta ve …’tan alınarak davacıya verilmesine, (davalı sigorta şirketinin 166.186,09/181.186,09 oranında 3.956,02-TL’den diğer davalı ile birlikte sorumlu olduğuna, davalı …’un tamamından sorumlu olduğuna,)
7-)Davacı vekili yararına maddi tazminat yönünden AAÜT’ye göre hesaplanan 19.737,68-TL vekalet ücretinin davalı … Sigorta ve …’tan alınarak davacıya verilmesine,
8-)Davacı vekili yararına manevi tazminat yönünden AAÜT’ye göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalı …’tan alınarak davacıya verilmesine,
9-)Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden reddedilen manevi tazminat yönünden hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
10-)Davalı … vefat ettiğinden hakkında yargılama gideri ve vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
11-)Davacı tarafından yatırılan ve dosyada artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
12-)Davalılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
Dair;davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda , kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi. 31/03/2022

Katip Hakim