Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/75 E. 2022/224 K. 24.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :

KÖK MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DAVA YÖNÜNDEN:
DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :

BİRLEŞEN MAHKEMEMİZİN … ESAS SAYILI DAVA YÖNÜNDEN:
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı/karşı davalı taraf (anlatım kolaylığı için bundan sonra kısaca davacı denilecektir) vekilinin davalı/karşı davacı taraf (anlatım kolaylığı için bundan sonra kısaca davalı denilecektir) aleyhine açtığı menfi tespit davası mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle ve davalı taraf vekilinin de davacı taraf aleyhine açtığı itirazın iptali davası da Mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle ve sözü geçen … Esas sayılı dava dosyası da aralarındaki hukuki, fiili ve şahsi bağlantı nedeniyle mahkememizin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmekle, iki dava dosyasının birleştirilmesi üzerine, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememizin … Esas sayılı dava dosyası yönünden dava dilekçesi ile özetle; Müvekkilinin 2013 yılından beri davalıdan belirli aralıklarla ticari işletmesinde sunmak üzere sigara satın aldığını, çalıştığı bakkal ve marketlerden çalışmaya başlamadan önce boş olarak bir nevi teminat olarak bedelsiz bono almakta olduğunu, müvekkilinden de çalışmaya başlamadan evvel icra takibine konu bonoyu vadesi açık olmak üzere aldığını, müvekkilinin belirli aralıklarla işletmesinin ihtiyacına göre davalı şirketten pazarlamacısı … vasıtası ile sigara aldığını, düzenli olarak bedellerini ödediğini, satın aldığı sigaraları genellikle peşin olarak ödediğini, peşin ödenmemesi halinde ise faturanın altında vadesinin açıkça gösterildiğini, müvekkilinin davalı şirket ile uzun süredir çalıştığını, pazarlamacısı … ile muhatap olduğunu, müvekkilinin hiçbir borcu olmadığını, davalı şirketin tamamen kötüniyetli olarak … tarafından sahte faturalar düzenlendiğini öğrendikten sonra müvekkiline böyle bir bilgi vermeden hesap mutabakatı için gelindiğini belirterek hiçbir fatura, hesap getirmeksizin aniden geldiğini, 17.358,62 TL gibi bir miktardan söz edildiğini, (faturadan bahsedilmeksizin söz edildiğini) müvekkilinin halen çalıştıklarını sandığı …’ı aradığını, … ın 1.985,00 TL bakiye olduğunu söyediğini, gelen kişinin de bunu duyduğunu ve durumu doğruladığını, müvekkilinin 1.985,00 TL miktarı kabul ettiğini not düştüğünü, müvekkilinin kabul ettiği 1.985,00 TL ödemeyi de aldığını, borç kalmadığını beyan ettiğini, belgeyi müvekkiline bırakıp gittiğini, daha sonra davalı şirketin müvekkiline bedelini tahsil ettiği satışlar yaptığını, tamamen haksız olarak elinde bedelsiz olarak tuttuğu bono senedinin vadesinin 11.01.2017 olarak doldurup icraya konduğunu, müvekkilinin davalıya ne bono senedi sebebi ile ne de başka bir sebeple asla borcu olmadığını, kendi çalışanının sahte olarak düzenlediği ve hatta davalının kendi çalışanının fatura düzenlediği hususunda savcılığa şikayette bulunduğu evraklar sebebi ile müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun olmasının mümkün olmadığını, bu nedenlerle Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasından müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile asgari %20 oranında tazminatın davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini, öncelikle teminatsız olarak olmadığı takdirde uygun görülecek teminat mukabilinde Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının dava sonuna kadar durdurulmasına, bunun mümkün olmaması halinde yine öncelikle teminatsız olmak üzere aksi takdirde uygun görülecek teminat mukabili icra dosyasına yatacak olan paranın ödenmemesi hususunda ihtiyati tedbir konulmasına, dava masrafları ile vekalet ücretinin karşı taraftan tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili mahkememizin … Esas sayılı dava dosyası yönünden cevap dilekçesi ile özetle; Müvekkili şirket ile davacı taraf arasında tütün mamulleri alım-satımına dayalı ticari iş mevcut olduğunu, bu ticari iş hesabıyla müvekkili şirketin sattığı ürünlerin satış bedellerini gösteren fatura ve cari hesap düzenlendiğini, Fatura ve cari hesaplar incelendiğinde müvekkilinin 15.373,62 TL bakiye alacağının olduğunun anlaşılacağını, Müvekkili şirket alacağının 10,000,00 TL’lik kısmı için Konya . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından kambiyo senedine dayalı takip ve kalan 5.373,62 TI’lik kısmı içinde Konya . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından ilamsız takip başlattığını, ancak borçlu olmadığının tespiti için iş bu dava açıldığını, her ne kadar davacı tarafça borcu olmadığının tespitine yönelik olarak iş bu dava açılmış olsa da davacı tarafın davaya konu bononun icra takibine konu edildiği Konya . İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına yapılmış olan ödemenin icra müdürlüğünce taraflarına gönderildiğini ve takibin infazen sonlandırıldığını, davacı tarafın tedbir taleplerinin yerinde olmadığını, davacı tarafça yapılan ilamsız icra takibine itiraz edilmediğini, davacı tarafın müvekkili şirketin eski çalışanı … hakkındaki beyanlarının da gerçeklikle bağdaşmadığını, dava dışı … ın müvekkili şirkette satış temsilcisi sıfatı ile çalışmakta iken müvekkili şirkete ait tahsilatları kendi uhdesinde tutarak şirkete teslim etmediğinden dolayı iş akdinin bu olayın tespit edildiği gün sonlandırıldığını ve davacı taraf ile diğer tüm bayilerin müvekkili şirket tarafından bilgilendirildiğini, davacı tarafa sipariş ettiği tütün ürünlerinin fatura karşılığı da teslim edildiğini, davacı tarafın … hakkırıda sahte fatura düzenlediği iddialarının da yersiz ve asılsız olduğunu, davacı tarafça müvekkili şirket tarafından … hakkında yapılmış olan suç duyurusu dosyası incelendiğinde hargi gerekçelerle suç duyurusunda bulunulduğunun görüleceğini, ticari faaliyetlerinin tamamının ve tütün alışverişinden kaynaklı tüm faturaların müvekkili firma tarafından tanzim edildiğini, … ın herhangi bir şekilde fatura tanzim etmek gibi yetki ve durumunun da olmadığını, ilgili faturanın müvekkilinin ticari defterlerine işlendiğini, bu nedenlerle davacı tarafça takip alacağının ödenerek taraflarınca tahsil edildiğinden dolayı davacı tarafın itirazının iptaline, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına, borçlu aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin mahkememizin … Esas sayılı dava dosyası yönünden dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili şirketle davalı borçlu arasında ticari iş ilişkisinin bulunduğunu, cari hesap ve faturaların incelendiğinde müvekkilinin davalıdan 15.373,62 TL bakiye alacağının bulunduğunu, davalı borçlunun ticari ilişki çerçevesinde müvekkili lehine düzenlemiş olduğu 10.000,00 TL bedelli bonoya ilişkin alacağın tahsili için Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, kalan bakiye 5.373,62 TL için ise Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibine başlanıldığını, kambiyo senedine dayanılarak yapılan takip dosyasının davalı borçlunun borcunu ödemesiyle kapandığını ancak davalı borçlunun ilamsız icra takip dosyasında borca, faizine ve tüm ferilerine itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalı borçlunun itirazlarının hukuki mesnetten uzak ve kötü niyetli olduğunu, taraflar arasındaki cari hesap dökümü ve faturalara bakıldığında borcun açık olarak görüldüğünü beyan ederek fazlaya dair haklarının saklı kalması kaydı ile davalı borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin mahkememizin … Esas sayılı dava dosyası yönünden cevap dilekçesi ile özetle: Müvekkili tarafından Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından yapılan takiple ilgili olarak Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasından menfi tespit davası açıldığını, icra tehditi altında dosyanın kapatılmak zorunda kalınmış ise de davanın istirdat davası olarak devam ettiğini, müvekkilinin 2013 yılından beri davacıdan belirli aralıklarla ticari işletmesinde satmak üzere sigara satın aldığını, davalı şirketin Konya’daki 120’ye yakın bakkal ve marketle çalıştığını, çalıştığı bu bakkal ve marketlerden çalışmaya başlamadan önce boş teminat bonosu aldığını, müvekkilin de çalışmaya başlamadan önce vadesi açık olmak üzere boş bir bono alındığını, müvekkilinin çalışmaya başladığından beri belirli aralıklarla işletmesinin ihtiyacına göre davalı şirketten sigara aldığını, satın aldığı sigraları genellikle peşin olarak ödediğini, peşin ödenmemesi halinde faturanın altında vadenin açıkça gösterildiğini, 11/01/2017 tarihinde davacı çalışanı …’in gelerek müvekkiline herhangi bir faturaya veya başka birşey söylemeden borç bakiyesi olarak 17.358,62 TL gibi bir miktardan söz ettiğini, müvekkilinin kabul etmediğini, 14.968,14 TL’lik aldığı fatura sebebiyle 1.985,00 TL borcu kaldığını söylediğini, bunun üzerine davacı şirket çalışanı …’in, diğer bir davacı şirket çalışanı olan ve devamlı olarak müvekkilinin satışlarıyla ilgilenen …’ı arayarak müvekilinin 1.985,00 TL borcunun olduğunu ve başkaca borcunun bulunmadığını söylediğini, bunun üzerine müvekkilinin de nakit olarak bu miktarı davacı şirket çalışanı …’e ödeyerek herhangi bir borcunun kalmadığını, buna ilişkin düzenlenen belgede borç bakiyesi olarak 17.358,62 TL yazdığını ancak “bayi rakamın 1.985,00 TL’sini kabul ediyor” diye not düşüldüğünü, ancak 27.01.2017 tarihinde müvekkiline Konya . İcra Müdürlüğünün … ve … esas sayılı dosyalarından iki adet ödeme emrinin tebliğ edildiğini, Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından müvekkili ile davalı şirketin çalışmaya başlamadan önce teminat maksadı ile alınan bono senedinin vade tarihinin 11.01.2017 olarak sonradan doldurulmak suretiyle icraya konulduğunu, ayrıca aynı tarihte işbu davaya konu Konya . İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasından cari hesap dökümü adı altında açıklama ile 5.393,92 TL takip çıkışı ile ilamsız takipte ödeme emri ile bulunan icra takibine itiraz edildiğini, bunun üzerine müvekkilinin davacı şirketle görüştüğünde, müvekkiline 17.358,62 TL’lik faturanın fotokopisinin ibraz edildiğini, müvekkiline ibraz edilen faturanın sahte fatura olduğunu, faturadaki malların işerinde teslim edildiğini ve yazılı yerin altındaki imzanın da müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin kayıtlarında böyle bir faturanın bulunmadığını, müvekkili tarafından yapılan görüşmede, davacı şirket çalışanı …’ın davacı şirkete sahte faturalar düzenlediğini ve bu sebeple davacı şirket tarafından işine son verildiğinin öğrenildiğini, davacı şirket elemanlarının sahte faturalar düzenlendiğini kabul etmesine rağmen müvekkiline yardımcı olmadıklarını, bunun üzerine müvekkili tarafından … ve … hakkında bedelsiz senedi kullanmak ve sahte fatura düzenlemek suçlaması ile Konya C.Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasından şikayette bulunulduğunu, savcılık tarafından müvekkilinin şikayetinin …’nin … aleyhindeki şikayet dosyası olan … soruşturma sayılı dosyası ile birleştirildiğini beyan ederek davacının haksız davasının reddine, asgari %20 tazminatın davacıdan alınarak müvekkiline verilmesi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
-I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ-
1.Taraflar arasında görülmekte olan esas davanın, T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasına dayanak 09/11/2013 Tanzim, 11/01/2017 Vade, 10.000,00 TL bedelli ihdas nedeni malen olan, keşidecisi davacı/karşı davalı …, lehdarı ise davalı/karşı davacı …olan bono dolayısıyla borçlu olmadığının tespiti ile bu senet dolayısıyla ödemek zorunda kaldığı 11.490,19 TL’nin istirdadı davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise bu senetten dolayı davacı/karşı davalı …’ın, davalı/karşı davacı …herhangi bir borcu olup olmadığı var ise miktarının ne olduğu hususlarında olduğu anlaşılmıştır.
2.Taraflar arasında görülmekte olan birleşen davanın ise; davacı/karşı davalı …tarafından faturaya dayalı olarak başlatılan T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasına davalı/karşı davacı …’ın yapmış olduğu vaki itirazın iptali davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise takibe konu faturadan dolayı davalı/karşı davacı …’ın herhangi bir borcu olup olmadığı var ise miktarının ne olduğu hususlarında olduğu anlaşılmıştır.
-II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI-
1.T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05/03/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Bu maddeler birlikte dikkate alındığında defi kavramının; senedin hükümsüzlüğüne ilişkin defiler, senet metninden anlaşılan defiler ve senedin önceki hamillerinden biriyle mevcut ilişkiden doğan defiler şeklinde üçlü bir ayırıma tabi tutulduğu söylenebilir.
Klasik bir ayrım olarak ise defilerin, etkili olduğu kişiler açısından mutlak ve nispi defiler olmak üzere ikiye ayrıldığı belirtilmelidir. Geçersizlik defileri ve senet metninden anlaşılan defiler olarak karşımıza çıkan mutlak defiler, kambiyo senedini ödemekle yükümlü olan şahsın kendisinden senet bedelini talep eden her hamile karşı ileri sürebileceği defilerdir. Nispi defiler ise, aynı zamanda şahsi defi olarak da adlandırılırlar ve adından da anlaşılacağı üzere herkese değil sadece belli bir senet alacaklısına karşı ileri sürülebilirler. Türk Ticaret Kanunu’nun yukarıda değinilen ilgili hükümleri incelendiğinde şahsi defilerin, borçlu ile önceki hamiller arasında doğrudan doğruya mevcut münasebetlere dayanan defilerden oluştuğu görülmektedir. Kural, bu defilerin müracaatta bulunan hamillere karşı ileri sürülememesi ise de istisnası senedi iktisap ederken hamilin bilerek borçlunun zararına hareket etmiş olması hâlidir….
Davacıların senedin temel ilişki çerçevesinde borcun ifa edilmesi suretiyle bedelsiz kaldığı yönündeki savunması da şahsi defi mahiyetinde olduğundan temel ilişkinin tarafı olan alacaklılar dışında kalan yetkili hamil …’a karşı kural olarak ileri sürülemez.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 29/06/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“İspat yükü kendisinde olan davacı borçlu, senedin teminat amacıyla verildiğini ispat edememiş ise de, davalı alacaklı vekili takip konusu senedin müvekkilinin aracına verdiği zararı karşılamak için teminat amacıyla verildiğini kabul etmiştir. Bu durumda mahkemece, davalı alacaklıya senet ile teminat altına alınan ve meydana gelen kazadan doğan alacak ve miktarını yasal delillerle ispat etme olanağı tanınmalı, alacağını ispat yönünde delillerini sunma imkânı verilerek sonucunda bir karar verilmelidir.
3.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 10/06/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Borçlar Hukukunda, yardımcı kişinin işin görülmesi sırasında başkalarına vermiş olduğu zarar nedeniyle çalıştıranın sorumluğu; BK’ nın 55 ve 100. (TBK’ nın 66 ve 116.) maddelerinde düzenlenmiştir. BK’ nın 55. maddesine dayanan sorumluluk, sözleşme dışı sorumluluk halini düzenlemektedir. Burada, gerçekleşen zarardan önce, zarar gören üçüncü kişi ile adam çalıştıran arasında hiçbir hukuki (özellikle de sözleşmeye dayalı) ilişki yoktur. BK’ nın 100. (TBK’nın 116.) maddesine dayanan sorumluluk ise, bir sözleşme sorumluluğudur. Burada, yardımcı kişi kullanan çalıştıran ile yardımcı kişinin fiilinden zarar gören arasında daha önceden kurulmuş bir sözleşme ilişkisi mevcuttur. BK’nın 55. ve 100. maddeleri arasındaki diğer bir önemli fark da, kurtuluş kanıtı bakımındandır. Zira, BK’nın 55. maddesinde çalıştırana kurtuluş kanıtı tanınmış iken, 100. maddesinde çalıştırana kurtuluş kanıtı tanınmamış, farazi kusur kabul edilmiştir. BK’nın 55. maddesinde, objektif özen yükümlülüğünü yerine getirdiğini veya objektif özen yükümlülüğünü yerine getirseydi dahi zararın gerçekleşeceğini kanıtlayan çalıştıran sorumluluktan kurtulurken, BK’nın 100. maddesinde çalıştıran, yardımcı kişi yerine geçip, onun davranışında bulunmuş olsaydı, bu davranış kendisine kusur olarak olarak yükletilebilecek idiyse sorumlu olur. Diğer bir anlatımla, BK’nın 100. maddesinde çalıştıran, kendisinin kusursuz olduğunu ispat etmekle sorumluluktan kurtulamaz.” denilmiştir.
4.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 19/01/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Tacir olan taraflar arasında uzun süredir devam eden ticari mal alım satımına dayalı sözleşme ilişkisi bulunduğu, davacı şirketin almış olduğu malların karşılığında oluşan borcunu davalı şirketin muhasebe biriminde çalışan dava dışı …’a bazen nakit, bazen de kıymetli evrak düzenleyip teslim etmek suretiyle ödediği, davaya konu ödemenin de keşide edilen çekin dava dışı …’a teslimi suretiyle gerçekleştirildiği, ancak çekin … tarafından sahte ciro ile 3. kişiye devredilmesi suretiyle davaya konu olayın meydana geldiği, bu olay nedeniyle davalı şirketin, çalışanı … hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle savcılık makamına şikayette bulunduğu ve sonrasında açılan kamu davasına katıldığı, dolayısıyla dava dışı çalışanın, davalı şirket tarafından davacı şirketten alacaklarını tahsil etmek üzere yetkilendirilmiş olduğu, dosya kapsamı ile sabittir.
Bu durumda, mahkemece; uyuşmazlığın BK.nun 100. maddesinden kaynaklandığı gözetilerek, çalışanının davacı şirkete vermiş olduğu zarardan sorumlu tutulamaması için, çalışanının yaptığı işi, bizzat kendisi yapmış olsa idi, zararın yine de meydana geleceğini kanıtlamakla yükümlü olan davalı şirketin, eldeki davada böyle bir savunma ve delil getirmemesi nedeniyle meydana gelen zarardan sorumlu olduğunun kabul edilmesi ve toplanan taraf delilleri değerlendirilmek suretiyle ulaşılacak sonuç çerçevesinde tazminat kalemleri hakkında hüküm tesis edilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile istemin tümden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
5.T.C. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 25/10/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Tacir olan davalı şirket tarafından alacaklı olmadığı halde davacı aleyhine icra takibine girişilmesi davalının kötü niyetli olduğunu göstermektedir. Bu durum karşısında mahkemece; davalı aleyhine İİK’nın 72/5. maddesi uyarınca kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı gerekçeyle bu yöne ilişkin talebin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.” denilmiştir.
-III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE-
1.Taraflar arasında 2013 yılından beri devam eden tütün mamulleri alım-satımına dayalı ticari ilişki olduğu, bu ilişki sebebiyle cari hesap ilişkisi bulunduğu anlaşılmaktadır. Gerek birleşen dava gerekse de esas dava dosyasından anlaşıldığı üzere davalı/karşı davacı …tarafından cari hesap ilişkisi çerçevesinde 20/12/2016 Tarih ve … Seri numaralı fatura bedelinden 15.373,62 TL’lik kısmının ödenmediği iddiasıyla, davacı/karşı davalı …’dan alınan 10.000,00 TL’lik bono kambiyo senetlerine mahsus icra takibi, bakiye kalan kısım yönüyle ile ilamsız icra takibine geçilmiştir.
2.Dosya içerisinde yer alan 11/01/2017 Tarihli “Mutabakat Metninin” incelenmesinde 20/12/2016 Tarih ve … Seri numaralı faturada teslim edilen mallarının bedelinin 17.353,62 TL olduğu, davacı/karşı davalı … tarafından çıkarlan borcun 1.985,00 TL’sinin kabul edildiği, bakiye kalan 15.373,62 TL’sinin kabul edilmediği anlaşılmıştır. Tüm dosya kapsamı ve mutabakat metni nazara alındığında davalara konu 20/12/2016 Tarih ve … Seri numaralı faturada yer alan malların teslimi ve bedeli hususunda taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığı, taraflar arasındaki ihtilafın ise bakiye kalan ve dava konusu edilen 15.373,62 TL tutarın … tarafından ödenip ödenmediği noktasında olduğu anlaşılmıştır.
3.Esas davada yer alan cevap dilekçesi ile karşı davanın dava dilekçesi nazara alındığında dava konusu senedin dava konusu ticari ilişki sebebiyle verildiği, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 29/06/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05/03/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı nazara alındığında keşideci olan …’ın lehdar ve hamil olan …ye karşı şahsi defileri ileri sürebileceği anlaşılmakla taraflar arasındaki temel ilişki irdelenmiş, borcun ödenip ödenmediği hususunun değerlendirilmesine geçilmiştir.
4.Davacı/karşı davalı …, dava konusu borca ilişkin olarak teslim aldığı malların bedelini davalı/karşı davacının işçisi olan, malları teslim eden ve para tahsil etme yetkisi bulunan … isimli şahsa ödediğini, bu nedenle bakiye kalan ve mutabık olmadıkları kısımlar yönüyle herhangi bir borcunun olmadığını, dava dışı … kendisinin yapmış olduğu ödemeleri şirket kayıtlarına geçirmemesi durumunu yine davalı/karşı davacı şirket yetkilisinin gelip durumu anlanması üzerine öğrendiğini, bu nedenle mutabakat metninde bakiye kalan kısım yönüyle anlaşamadıklarını, davalı/karşı davacı şirketin kendi çalışanı hakkında suç duyurusunda bulunduğunu ifade etmiştir.
5.T.C. Konya Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma dosyası içerisinde yer alan;
a.Davalı/karşı davacı şirketin müdürü … ve satış şefi … tarafından dava dışı …’ın savunma istem tutanağının incelenmesinde özetle; 07/01/2017 Tarihinde saha denetimi esnasında …’ın da yer aldığı 9 adet bayiye ilişkin olarak bayilerin yaptığı ödeme ve borç bakiyelerinin karşılaştırılması neticesinde mutabakatsızlık tespit edildiği, yapılan şifai görüşmede “Acil ödemem gereken şahsi borçlarımdan dolayı şirketin parasını kullandım” şeklinde savunma yapıldığı, yine şirket yetkilileri tarafından 9 bayinin ödemeleri nakit olarak yapmasına rağmen …’ın faturaları vadeliye çevirdiğinin” tespit edildiği ifade edilmiştir.
b.Yazılı savunma istemi üzerine davalı/karşı davacı şirket çalışanı tarafından yapılan 07/01/2017 Tarihli Yazılı Savunmada özetle; Davacı/karşı davalı …’ın da adının yer aldığı 9 bayiden yapılan tahsilatları borçlarından düşmeyerek kendisinin kullandığını, tahsilatları şirkete teslim etmediğini, bayilerin bu durumdan haberdar olmadığını ifade etmiştir.
6.Davalı/karşı davacı şirketin kurum içi disiplin soruşturmasından anlaşıldığı üzere bayilerin yapmış olduğu ödemelerin, tahsil yetkisi bulunan şirketin kendi çalışanı … tarafından tahsil edildiği ancak bu tahsilatların şirkete teslim edilmediği ve kayıtlara işlenmediği, bayilerin de bu durumdan haberdar olmadığı anlaşılmaktadır. Söz konusu eylem sebebiyle davalı/karşı davacı şirket tarafından çalışanı …’ın iş akdi fesh edilmiş ve ilgili hakkında T.C. Konya Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmuştur.
7.Mahkememizce her iki tarafın da tacir olması sebebiyle ticari defter ve belgeleri incelenmiş, dava konusu fatura dolayısıyla taraf defterlerinde herhangi bir kayıt olup olmadığı hususu araştırılmış, dosya içerisinde yer alan 20/10/2020 Tarihli Bilirkişi Raporunda özetle; Dava konusu faturanın davacı/karşı davalı …’ın defterlerinde kayıtlı olmadığı lakin davalı/karşı davacı şirketin defterlerinde kayıtlı olduğu, dava konusu senedin davalı/karşı davacı şirketin kayıtlarında yer almadığı, dava konusu fatura dolayısıyla davalı/karşı davacı şirketin kayıtlarında 15.373,62 TL olarak …’ın borçlandırıldığı, bu borç tutarının icra dosyalarında ifade edilen tutarla ile mutabakat metninde yer alan tutarlar ile örtüştüğü rapor edilmiştir. Anılan rapordan anlaşıldığı üzere dava konusu fatura dışında taraflar arasında bir alacak/borç ilişkisi yoktur.
8.Yukarıda yapılan açıklamalar, amir kanun hükümleri, soruşturma dosyası, Yüksek Mahkeme içtihatları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Taraflar arasında 2013 yılından beri devam eden tütün mamulleri alım-satımına dayalı ticari ilişki olduğu, bu ilişki sebebiyle cari hesap ilişkisi bulunduğu, davacı/karşı davalı …’ın almış olduğu ürünlere ilişkin olarak ödemeleri davalı/karşı davacı Şirket’in tahsil yetkisi bulunan çalışanı …’a yaptığı lakin çalışanın tahsil etmiş olduğu paraları şirket hesabına aktarmadığı ve kendi şahsi borçları için kullandığı, bu durumun şirket tarafından fark edilmesi üzerine çalışan …’ın savunmasının alındığı, çalışanın yapmış olduğu savunmasında bu durumu ikrar ettiği ve …’ın da aralarında bulunduğu 9 bayiden tahsil etmiş olduğu paraları şahsi borçlarını ödemek için kullandığının anlaşıldığı, bunun üzerine şirket tarafından …’ın iş akdine son verildiği ve ilgili hakkında T.C. Konya Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğu görülmüştür. Şirket çalışanının paraları uhdesine geçirmesine rağmen davalı/karşı davacı şirket tarafından ödenen paraların şirket hesabına geçmediği iddiasıyla yeniden davacı/karşı davalı …’dan dava konusu 20/12/2016 Tarih ve … Seri numaralı faturadaki tutarın ödenmesi istenmiş, … tarafından dava konusu edilen 15.373,62 TL tutarın daha önce ödenmiş olması sebebiyle ödemede bulunmaması üzerine eldeki dava açılmıştır. Tarafların ticari defterlerinin incelenmesinde dava konusu edilen ve taraflar arasında ihtilaf bulunan 20/12/2016 Tarih ve … Seri numaralı faturadan kaynaklı 15.373,62 TL dışında herhangi bir borç/alacak olmadığı anlaşılmıştır. Yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 10/06/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamından ve T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 19/01/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamından ve 6098 Sayılı TBK’nın 116/1 maddesi gereğince davalı/karşı davacı şirketin tahsil yetkisi de bulunan …’ın eylemlerinden dolayı sorumlu olduğu, ilgilinin tahsil etmiş olduğu paraları şirket hesabına aktarmaması şekilde gerçekleşen eylemdeki şirket zararının şirket ile çalışanını ilgilendirilen iç ilişki olduğu, bayi tarafından yapılan ödeme ile borcun sona erdiği, şirket çalışanının tahsil ettiği parayı uhdesine geçirmesinde …’ın herhangi bir sorumluluğu olmadığı ve dolayısıyla borcu olmadığı, talebin mükerrer tahsil talebi olduğu anlaşılmakla (Esas Dava Yönüyle) davacı/birleşen dosya davalısı …’ın davasının kabulü ile; 11.490,19 TL’nin davalı/birleşen dosya davacısı …den alınarak davacı/birleşen dosya davalısı …’a verilmesine, (Karşı Dava Yönüyle) Davalı/birleşen Dosya Davacısı …nin Davasının Reddine karar verilmesi hususunda Mahkememizde vicdani kanaat hasıl olmuştur.
9.Dosya içerisinde yer alan T.C. Konya Cumhuriyet Başsavcılığının soruşturma dosyası ve davalı/karşı davacı şirketin kurum içi disiplin soruşmasında yer alan bilgi ve belgelerden … tarafından yapılan ödemenin şirket çalışanı tarafından uhdesine geçirdiğini ve …’ın borçlu olmadığını bilmesine rağmen eldeki takipleri açmasında haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılmakla yukarıda detayı verilen T.C. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 25/10/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da nazara alınarak gerek esas dava yönüyle gerekse de birleşen dava yönüyle kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiştir.
10.BEKLETİCİ MESELE YÖNÜNDEN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; T.C. Konya Cumhuriyet Başsavcılığının … Esas sayılı soruşturma dosyasının halen derdest olduğu, soruşturma dosyasının incelenmesinde davacının ve davalının da aralarında bulunduğu müştekiler tarafından davalının çalışanı olan dava dışı … hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarından soruşturma yürütüldüğü, her ne kadar 6100 Sayılı Kanunun 165/1 maddesi gereğince bekletici mesele yapılmasına karar verilmiş ise de 6098 Sayılı Kanunun 116/2 maddesi de nazara alınarak ilgili soruşturma dosyasının neticesinin yargılamaya bir yenilik katmayacağı anlaşılmakla bu yöndeki ara karardan vazgeçilerek yargılamaya devam olunmuştur.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
A-ESAS DAVA YÖNÜYLE
1-DAVACI/Birleşen Dosya Davalısı …’ın davasının KABULÜ ile; 11.490,19 TL’nin DAVALI/Birleşen Dosya Davacısı …DEN ALINARAK DAVACI/Birleşen Dosya Davalısı … VERİLMESİNE,
2-DAVALI/Birleşen Dosya Davacısı …nin icra takibinde haksız ve kötüniyetli olduğuna kanaat edilmekle 2004 Sayılı Kanunun 72/5. Maddesi gereğince; T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında Mahkememizin kabulü ve istirdat davası sonucu tespit edilen asıl borç miktarı(10.000,00 TL) üzerinden %20 oranında hesaplanan 2.000,00 TL kötüniyet tazminatının DAVALI/Birleşen Dosya Davacısı …den alınarak DAVACI/Birleşen Dosya Davalısı …’ VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 784,89 TL harçtan peşin alınan 170,78TL harcın mahsubu ile eksik 614,11TL bakiye karar harcının DAVALI/Birleşen Dosya Davacısı …DEN ALINARAK Hazineye gelir kaydına.
4-Davacı tarafından yapılan 170,78TL harç gideri, 31,40TL başvurma harcı gideri, 4,60TL vekalet harcı, 311,75TL tebligat ve posta gideri, 600,00TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.118,53TL yargılama giderinin DAVALI/Birleşen Dosya Davacısı …DEN alınarak davacıya verilmesine.
5-Davacı vekili yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVALI/Birleşen Dosya Davacısı …DEN alınarak davacıya verilmesine.
B-BİRLEŞEN DAVA YÖNÜYLE;
1-Davalı/BİRLEŞEN DOSYA DAVACISI …nin davasının REDDİNE,
2-Davalı/BİRLEŞEN DOSYA DAVACISI …nin icra takibinde haksız ve kötüniyetli olduğuna kanaat edilmekle 2004 Sayılı Kanunun 67/2. Maddesi gereğince; T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasında Mahkememizin kabulü ve itirazın iptali davası sonucu tespit edilen asıl borç miktarı(5.373,62 TL) üzerinden %20 oranında hesaplanan 1.074,72 TL kötüniyet tazminatının Davalı/BİRLEŞEN DOSYA DAVACISI …den alınarak Davacı/BİRLEŞEN DOSYA DAVALISI …’ VERİLMESİNE,
3-Peşin alınan 92,12TL harçtan alınması gereken 80,70 TL harcın mahsubu ile fazladan alınan 11,42‬TL harcın talep halinde Davalı/BİRLEŞEN DOSYA DAVACISI …ye iadesine.
4-Davalı/BİRLEŞEN DOSYA DAVACISI …tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına.
5-Davacı/BİRLEŞEN DOSYA DAVALISI … tarafından yapılmış bir gider olmadığından bu konuda bir karar verilmesine yer olmadığına.
6-Davacı/BİRLEŞEN DOSYA DAVALISI … kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin Davalı/BİRLEŞEN DOSYA DAVACISI …den alınarak Davacı/BİRLEŞEN DOSYA DAVALISI … a verilmesine.
D-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı.24/03/2022

Katip … Hakim …