Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/714 E. 2022/421 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO:
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACILAR : 1-
2-
3-
VEKİLİ :
DAVALI : … – … …
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARAR YAZMA TARİHİ :
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı …’nın 2014 yılından beri tanışıp arkadaş olduklarını, müvekkilinin 2014 yılında … marka aracını davalının sahibi olduğu galeriye sattığını, bu olaydan sonra samimi olduklarını, birlikte oturup kalkmaya başladıklarını, müvekkili davacının davalının zor durumda olan esnaflara %12 faizle para verdiğini öğrendiğini, 2014 yılı sonuna doğru müvekkilinin işlerinin bozulduğunu, para aramaya başladığını, bankalardan kredi temin edememesi üzerine davalıdan 10 gün, 15 gün, 20 gün vade ile tefeye para aldığını, bu hesap hareketlerinin müvekkilin … Şubesindeki hesabı üzerinden ve elden evraksız olarak yapıldığını, müvekkilinin 14.01.2016 tarihinde davalıdan bir yıl vadeli 40.000 TL faizle para aldığını, 15.02.2016 tarihinden itibaren aylık 6.500 TL bedelli 12 adet bono ile 78.000 TL borçlandığını, bu borçlanma sırasında müvekkilinin abisi …’nun senetlere kefil olduğunu, bu bonolardan 8 tanesinin ödendiğini, dava konusu edilen bonolar, aslı 40.000 TL olan borç için verilen ve anaparadan ve ödenen 12.000 TL ana paraya eklenen faizden sonra kalan 26.000 TL ye ilişkin olduğunu, müvekkilinin ekonomik sıkıntıya girmesi sebebiyle davalıdan 40.000 TL alıp, bunun karşılığında 78.000 TL borçlandığını, alınan 40.000 TL ve fazlasını ödediğini, dava konusu edilen 26.000 TL bedelli 4 adet bononun yüksek faizle alınan paranın faizi olduğunu, bu nedenle yüksek faizin ahlaka ve adaba aykırı olup TBK 27. Maddesi gereğince 26.000 TL bedelli 4 adet bonodan sebep borçlu olmadıklarını ve söz konusu senetlerin iptalini talep ettiklerini, yine müvekkilinin davalıdan 26/02/2016 tarihinde 60.000 TL borç aldığını bunun karşılığında ise 10/04/2016 tarihinden itibaren ödenmeye başlanmak üzere her biri 11.500 TL olmak üzere 12 adet bonoyu imzalayarak verdiğini, bu alışveriş neticesinde davacının davalıya 138.000 TL borçlandığını, davalının davacı hesabına 60.000 TL nin havale yolu ile gönderildiğini, davacının 11.500 TL bedelli senetlerden 6 adedini ödeyerek geri aldığını, halen 6 adet senedin davalıda olduğunu, davalı hakkında Konya Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, bu nedenle ahlaka ve adaba aykırı olup TBK 27. Maddesi gereğince bahsi geçen 6 adet senet için de borçlu olmadıklarını ve söz konusu senetlerin iptalini talep ettiklerini, neticeten 6.500 TL bedelli 4 adet bono ile 11.500 TL bedelli 6 adet bononun icraya konulmaması ve herhangi bir surette icraya konulması halinde takibin durdurulmasına, ihtiyati tedbir konularak dava sonuna kadar takibin durdurulmasına, dava konusu bonolar dolayısıyla müvekkilinin davalıya ya da senet hamili 3. kişi ya da kişilere borçlu olmadığının tesbitine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, duruşmada da bu beyanlarını tekrar etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ:
Davalı tarafa usulüne uygun olarak davetiye tebliğ edilmiş, davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İspat yükünün davacılarda olduğunu, davacıların iddialarını yazılı belge ile ispatlamaları gerektiğini, dava konusu bonoda nakden veya malen kaydı bulunmadığından ispat külfetinin davacıda olduğunu, kural olarak bir vakıadan kendi lehine hak çıkaran tarafın o vakıayı ispat etmekle mükellef olduğunu, menfi tespit davalarında da aynı durumun geçerli olduğunu, borçlunun bir hukuki ilişkinin varlığını kabul etmiş, ancak bu hukuki ilişkinin senette görülenden farklı bir ilişki olduğunu ileri sürmüşse, bu kez hukuki ilişkinin kendisinin ileri sürdüğü ilişki olduğunu ispat külfetinin davacı borçluya düştüğünü, senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikteki iddiaların senetle yani yazılı belge ile ispatının gerektiğini, tanıkla ispatın mümkün olmadığını, tanık dinlenmesine de rızalarının bulunmadığını, davacıların iddialarının tamamen gerçek dışı, hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacıların davalıya olan borçlarını ödememek veya en azından zaman kazanmak adına işbu hukuki dayanaktan yoksun davayı açtığını, haksız davanın reddinin gerektiğini, davacının 15 Temmuz’a kadar senetleri düzenli olarak ödediğini, 15 Temmuz’dan sonra müvekkilini arayıp işlerin iyiye gitmediğini bu sebeple kendisine bir ay kadar süre verilmesini istediğini, müvekkilinin de bu bir aylık süreyi verdiğini, davacının bu süre geçtikten sonra da ödemeleri yamadığını ve müvekkilinin telefonuna da cevap vermemeye başladığını, müvekkili ile aralarının açıldığını, müvekkilinin davacının abisi ile irtibata geçip durumu anlattığını, davacıya güveninin kalmadığını söylediğini, davacının abisinin kefil olarak imza atmayı kabul ettiğini, 11.500,00 TL lik senetlerden 6 tanesine kefil olarak imza attığını, davacının abisi kefil olduktan sonra da senetleri ödemediğini, müvekkilinin tefecilik yaptığından bahisle iftira attığını, açılan davanın reddi ile takiplerin tedbir yoluyla durdurulduğundan davacıların % 20 icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmelerine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ÇEKİŞMELİ HUSUSLAR, TOPLANAN DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Eldeki dava davacıların davalıya borçlu bulunmadığının tespiti davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacıların Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas, … Esas, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas ve … Esas sayılı dosyası ile takibe konulan 6.500 TL bedelli 4 adet bono ile 11.500 TL bedelli 6 adet bonodan sebep davalıya borçlu olup olmadığı hususunda olduğu anlaşılmıştır.
Taraflarca bildirilen deliller toplanmış, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas, … Esas, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas ve … Esas sayılı dosyaları, Konya CBS … sor sayılı dosyası, taraflar arasındaki yazışmalar ve tüm belgeler dosya arasına alınmıştır.
Davacı … tarafından Konya Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyası ile davalı hakkında bedelsiz senedi kullanmak, hakaret, tefecilik yapmak ve tehdit suçlaması ile yapılan suç duyurusunun akibeti işbu dava bakımından beklenilmiş, bahsi geçen savcılık dosyasından kolluk araştırması, tanık ifadeleri, mesaj dökümleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre şüphelinin ( davalının ) üzerine atılı suçları işlediğine dair şikayetçinin soyut iddiası dışında kamu davası açılmasını gerektirir nitelik ve yeterlilikte delil bulunmadığından dolayı kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. İşbu Kyok kararına karşı Konya .Sulh Ceza Hakimliğinin … D.İş sayılı dosyası ile itiraz edilmiş, ancak kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından dolayı itiraz 11/01/2022 tarihli karar ile kesin olarak reddedilmiştir.
Kural olarak hukuk hakimi, ceza hakiminin beraat kararı ile bağlı değildir. Ancak, ceza ilamının maddi olayları saptayan kısmı hukuk hakimini bağlar. Yine ceza mahkemesi kararı, fiili olaylar (vakıalar) yönünden hukuk hakimini bağlar. Davacı yanlar işbu davada borçlu bulunmadıklarının tespitini talep etmişler, ancak bu iddialarını hem ceza dosyası hem de yazılı belge ile ispatlayamamışlardır.
Huzurdaki davada davacılar vekili Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas, … Esas, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas ve … Esas sayılı dosyası ile takibe konulan 6.500 TL bedelli 4 adet bono ile 11.500 TL bedelli 6 adet bonodan sebep davalıya borçlu borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. Ancak bu iddiasını yukarıda izah edildiği üzere kanıtlayamamıştır. Kambiyo senetleri, sebepten mücerret olup ticari hayatta yaygın olarak kullanılan kıymetli evrak olup, alacaklısının başkaca herhangi bir izaha ve kanıta ihtiyaç duymaksızın alacağını elde etmesini sağlayan senetleridir. Ayrıca bu senetler borcun varlığını kanıtlayan belgeler olup aksinin ispatı ise yalnızca başka bir senetle ya da yazılı bir belge ile mümkündür.
Konuya ilişkin olarak Yargıtay . H.D. … E. … K. 02.06.2016 tarihli ilamı ve başkaca ilamlarda da zikredildiği üzere ” …T.T.K. ‘da düzenlenen kambiyo senetlerine ilişkin hükümlere uygun düzenlendiği, davalının senetlerde lehtar olduğu görülmektedir. Öte yandan, kambiyo senedinin davacının ticari defterine kaydedilmemiş olması onu hükümden düşürmez. Bu durumda mahkemece davacının senede karşı iddialarını HMK. ‘nın 201. maddesi uyarınca yazılı delille kanıtlaması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. ” şeklinde ve yine
Yargıtay . H.D. … E. … K. 23.02.2012 tarihli ilamında”…davalının ödeme vasıtası olmasının yanı sıra ispat aracı olma özelliğini de taşıyan çeklere dayanmasına ve temel ilişki bakımından kendisini bağlayıcı bir beyanda bulunmamasına göre, davalının dava konusu çekleri ticari defterlerine işlememesinin sonuca etkili olmadığının kabulü gerekir. ” şeklinde kararları mevcuttur.
Dolayısı ile zikredilen kararlarda ve başkaca ilamlarda da görüleceği üzere kambiyo senetlerinde soyutluk prensibinin geçerli olması, borçlu olmadığını iddia eden kişinin bu durumu aynı hüviyetteki belge ile, başka bir ifade ile yazılı delillerle ispat etmesinin gerekmesi, davacının takibe konu senetlerden dolayı borçlu olmadığını yazılı bir belge ile ispat edememesi karşısında ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı vekili davacılar aleyhine %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İcra ve İflas Kanunu’nun 72. maddesinde menfi tespit ve istirdat davaları hakkında düzenleme mevcuttur.
Madde 72 – (Değişik: 18/2/1965-… md.) Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.
72/4 maddesi ise; ” (Değişik: 9/11/1988-… md.) Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez.” Hükmünü havidir.
Davacılar vekili tarafından mahkememizden Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas, … Esas, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas ve … Esas sayılı dosyaları için tedbir kararları alınmış ve uygulanmış olduğundan dolayı ve de dava davacılar aleyhine neticelendiğinden dolayı, davacılar aleyhine tazminata karar vermek gerekmiştir.
Dosya kül olarak değerlendirildiğinde; Davacılar vekilince davalı aleyhine açılan işbu davada, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas, … Esas, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas, Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas ve … Esas sayılı dosyası ile takibe konulan 6.500 TL bedelli 4 adet bono ile 11.500 TL bedelli 6 adet bonodan sebep davalıya borçlu olmadığı iddia edilmiş, toplanan deliller, Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma sayılı dosyasından verilen kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar ve itiraz üzerine Konya . Sulh Ceza Hakimliğinin … D.İş sayılı dosyasından verilen itirazın reddi kararı ve tüm dosya kapsamı mucibince davacıların az yukarıda izah edilen nedenlerle davasını ispatlayamaması nedeniyle açılan davanın reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-)Davacıların davasının REDDİNE,
2-)19.000,00-TL kötü niyet tazminatının davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
3-)Dosyamızda verilen tüm tedbirlerin kaldırılmasına,
4-)Peşin alınan 1.622,37-TL harçtan alınması gereken 80,70-TL harcın mahsubu ile fazla alınan 1.541,67-TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacılara iadesine,
5-)Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-)Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden dolayı karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 12.975,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
7-)Davacılar tarafından yatırılan ve dosyada arta kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde Konya Bölge Adliye Mahkemesinde İstinaf yasa yolu açık olmak üzere yapılan yargılama sonunda karar verildi.16/06/2022

Katip … Hakim …