Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/103 E. 2023/121 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
1-
2
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı işbu dava mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili … ün 28.02.2009 tarihinde … plaka sayılı araçta yolcu olarak bulunmaktayken … isimli şahsın kullandığı … plaka sayılı belediye otobüsü çarpışması neticesinde trafik kazası meydana geldiğini, ilgili kazada …, …, … vefat ettiğini, müvekkilinin ise ilgili kazadan dolayı ağır yaralı olarak kurtulduğunu, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu … plaka sayılı araç ilgili trafik kazasında asli kusurlu olduğunu, kazada müvekkilinin öncelikle sürücü sanık gibi yargılanarak … plaka sayılı aracın sürücüsü kabul edildiğini, bu sebeble de 4 yıl 2 ay ceza aldığını, ancak sonradan Yargıtay’ın bozma ilamıyla beraber Konya . Ağır Ceza Mahkemesi’nin bozma ilamına uymasıyla beraber müvekkilinin asli kusurlu aracın sürücü kabul edilmeyerek beraat ettiğini, yani asli kusurlu olan … plaka sayılı araçta yolcu olarak kabul edildiğini, müvekkilinin araç şoförü olmadığının sabit olduğunu, ceza mahkemesinin beraat kararı ile bunun sabitlik kazandığını, bu açıklamalar ışığında kaza sonrası davalı sigorta şirketine müracaat edilmiş ise de olumlu bir cevap alınamadığını, Bu müracaattan 8 gün sonra davalı şirketin temerrüde düştüğünü, müvekkilinin ilgili kazdan ötürü orta derecede motor disfazi, ağır paraparezi, idrar inkontinansi, geçirilmiş beyin ödemi, özür durumuna göre tüm vücut sürekli kayıp oranı %97,6 (özür durumunun artması durumunda fazlaya ilişkin haklarımızı saklı tutarak) oranında ağır özürlü kaldığını, sürekli olarak bakıcı gereksinimi olduğunu, müvekkilinin bakiye yaşam süresine, beden gücü kayıp oranına, müvekkilinin tamamen kusursuz olduğu dikkate alınarak çalışma gücünü yitirdiğinden dolayı bakiye çalışma süresi, geçmiş dönem, gelecek dönem (aktif), gelecek dönem (pasif) olmak üzere yargılama sırasında toplanacak delillere göre uzman bir bilirkişi aracılığıyla hesaplandıktan sonra fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, maddi tazminat tutarı belirlendikten sonra, eksik kalan harcı yatırılarak hüküm verilmesini, müvekkilinin geçirdiği bu kaza yüzünden birçok sağlık gideri oluştuğunu, sigorta şirketinin müvekkiline bakıcı giderini limit dâhilinde yani kaza tarihinde geçerli olan 150.000,00 TL faiz ve diğer feriler ile ödemek zorunda olduğunu, kazaya neden olan … plakalı aracın kaza tarihi olan 28.01.2009 tarihinde geçerli poliçe ile zorunlu mali sorumluluk trafik sigortası … Sigorta Şirketi’ne yaptırılmış olmasından dolayı, müvekkilinin tamamen kusursuz olduğu dikkate alınarak davalı şirketin Asli Kusurdan sorumluluğu nispetinde Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasından kaynaklı maddi tazminat ve tedavi giderleri istendiğini, davalı sigorta şirketinin kaza tarihinde yürürlükte olan limite ilişkin maddi tazminat 150.000,00 TL olduğunu, sağlık (Tedavi) giderleri için de 150.000,00 TL olduğunu, davalı şirketin sorumluluğu toplamda 300.000,00 TL olduğunu, bu nedenlerle müvekkilinin trafik kazası sonucu kalıcı bedensel zararlar nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 6100 sayılı kanunun 107/1. maddesine göre belirsiz alacak) toplanacak delillere ve bakiye çalışma süresi geçmiş dönem, gelecek dönem (aktif), gelecek dönem (pasif) olmak uzman bilirkişi hesabına göre belirlenecek Sürekli İş Göremezlik tazminatın (10 TL) ve Geçici İş Göremezlik tazminatının (10)TL olmak üzere davalı şirketin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının ölüm-sakatlık teminatından maddi tazminatının ve davalı şirketin temmerüd tarihinden itibaren işletilecek avans faizinin sigorta şirketinden tahsilini, müvekkilinin trafik kazası sonucu harcanan ve harcanacak tedavi masraflarının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, 6100 sayılı kanunun 107/1. maddesine göre uzman bilirkişilerce hesaplanarak tedavi giderleri kapsamında başta bakıcı gideri olmak üzere SGK’ca karşılanmayan tüm tedavi giderlerinin davalı şirketin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının Tedavi (sağlık) teminatından (10) TL olmak üzere tedavi giderlerinin ve davalı şirketin temmerüd tarihinden itibaren işletilecek avans faizinin sigorta şirketinden tahsilini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile özetle; Davanın görevsiz mahkemede açıldığını, işbu davada Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olmadığını, görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğunu, davanın müvekkili şirket yönünden husumet yokluğuyla reddinin gerektiğini, zira, müvekkili şirketin araç işleten sıfatını taşımadığını, araç işleten sıfatı aracı kiralayan …’e ait olduğunu, aracı kiralayan … ve kaza sırasında aracı kullanan diğer davalı Sinan İnci’nin müşterek ve müteselsil hukuki sorumlulukları bulunduğunu, kaza tarihi itibariyle müvekkili şirkete ait … plakalı aracın … Sigorta A.Ş. tarafından sigortalı olduğunu, davanın ilgili sigorta şirketine ihbarının gerektiğini, bu nedenlerle öncelikle kiralama ilişkisine istinaden konu davaya bakmakla görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemeleri olduğundan mahkememizce görevsizlik kararı verilmesini, bu mümkün olmaz ise öncelikle davanın araç kiralayan sıfatıyla müvekkili şirket açısından husumet yokluğundan reddini, bu mümkün olmaz ise davanın araç kiracısı ve işleten sıfatı ile kiracı …’e ve aracı sigortalayan sigorta şirketi … Sigorta A.Ş’ye ihbarını haksız ve hukuka aykırı davanın reddi ile yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 27/04/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile özetle; Fazlaya ilişkin hakları ve dava hakkı saklı kalmak üzere 6100 Sayılı Kanunun 107/1. maddesi uyarınca, Sürekli İş Göremezlik Maddi Tazminatını 150.000,00 TL Kaçınılmaz Tedavi Gideri + Bakıcı Gideri 12.722,85 TL talepleri bakımından taleplerini artırdıklarını, bilirkişinin hesaplamaları doğrultusunda toplam 162.722,85 TL’ye olay tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline hükmedilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davanın 28/02/2009 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının uğradığını iddia ettiği cismani zararlarının tazmini için açılan maddi tazminat davası olduğu,
Taraflar arasındaki ihtilafın ise 28/02/2009 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı tarafından sigortalanan … plakalı araç sürücüsünün kim olduğu, davalının bu araçta hangi konumda bulunduğu, kazanın meydana gelmesinde davacıya atfı mümkün bir kusur olup olmadığı, davacının iddia ettiği bir maddi zararı olup olmadığı, var ise miktarı ve davalıdan tahsilinin talep edilip edilemeyeceği hususlarında olduğu anlaşılmıştır.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 28/02/2019 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Dosya kapsamından davacının … plakalı araçta yolcu olarak bulunmakta iken dava dışı sürücü … sürücüsü olduğu söz konusu aracın tek taraflı kaza yapması neticesi yaralandığı, davalı sigorta şirketinin kaza yapan aracın ZMMS şirketi olduğu, davacının da söz konusu araçta yolcu olduğu dikkate alındığında olayda herhangi bir kusuru olduğundan bahsedilemeyeceği bu halde kusur raporunun alınmasının gerekmediği anlaşılmakla davalı tarafın buna yönelik istinafı itirazları yerinde değildir.” denilmiştir.(Benzer yönde bkz. T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 08/11/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı)
2.T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 30/06/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Yargıtay HGK 17/06/2015 tarih … Esas,… Kararında da belirtildiği üzere eğer sağlık kurulu raporunda belirlenen maluliyet oranı ile mahkemece alınan adli tıp heyet raporundaki maluliyet oranı arasında “misli fark varsa” bu çelişki Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu (ya da üst kurul) tarafından giderilmelidir.
Somut olayda, Mahkemece yargılama aşamasında Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas ve Uzman Üniversite Heyeti tarafından davacının % 23,2 maluliyetinin bulunduğunun tespit edildiği, davacının daha öncesinde olaya ilişkin Seydişehir Devlet Hastanesi’nden raporda ise % 54 oranında çalışma gücünü kaybettiği belirlenmiştir.
Bu nedenle, sağlık raporu ile alınan heyet raporları arasında misli fark bulunmuş olması hususları birlikte nazara alınarak, anlatılan sebeplerle, her ne kadar Adli Tıp Kurulu 2. Üst Kurulu tarafından çelişkinin giderilmesi için rapor alınmış ise de, alınan rapor doğru yönetmelik esas alınarak hazırlanmamış olduğundan, bu sebeple hükme elverişli olamayacağından, bu sebeple Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği”ne uygun olarak, davacının yaralanmasına neden olan davaya konu kazaya bağlı yaralanması nedeniyle oluşan maluliyetin belirlenerek, raporlar arasındaki çelişkinin Adli Tıp Kurumu rapor sunun Üst Kuruldan alınacak ek raporla giderilmesi gerektiğinden, davacı ve davalının maluliyete yönelik itirazının kabulüne karar vermek gerekmiştir. ” denilmiştir.
3.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 04/02/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Dava açılmakla, belirsiz alacak davasında, alacağın tamamına ilişkin zamanaşımı süresi kesilmekte iken, kısmi davada, talep edilmeyen kısım için zamanaşımı süresi işlemeye devam eder. Belirsiz alacak davasında, davalı tarafça dava açıldıktan sonra ileri sürülen zamanaşımı def’i sadece ilk talebi değil bedel artırım talebini de kapsar ve süresinde zamanaşımı def’in de bulunmaması halinde arttırılan bedel için sonradan zamanaşımı def’inde bulunulamaz.” denilmiştir.
4.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 27/01/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Davaya konu kaza 03.08.2008 tarihinde gerçekleşmiş, dava 15.03.2011 tarihinde açılmıştır. Davaya konu kazada beş kişinin ölmüş olmasına göre, cezayı gerektiren fiilin 5237 Sayılı TCK’nun 66/d maddesine göre 15 yıllık ceza zamanaşımı süresine tabi olması ve davanın bu süre içerisinde açılmış olmasına göre, mahkemece işin esasına girilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde yanlış gerekçe ile davanın zamanaşımına uğradığından bahisle reddine karar verilmiş olması isabetli değildir.” denilmiştir.
5.T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 06/10/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Somut dosyamızda davacı için müterafik kusur ve hatır taşımasına yönelik indirimlerin yapılmış olması uygun ise de bu indirimlerin davacının tespit edilen tazminat miktarından yapılması,bundan sonra sigorta poliçe kapsamında kalıp kalmadığına bakılması gerekir.” denilmiştir.
6.T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 27/12/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Davalı tarafın müterafik kusur yönünden yaptığı itirazlar bakımından ise; dosya içerisinde bulunan kaza tespit tutanağına göre, araçta bulunanların emniyet kemerlerinin takılı olup olmadığı “belirsiz” olarak işaretlenmiştir. Davacını emniyet kemerinin takılı olmadığına dair dosya kapsamında herhangi bir delil olmayıp, emniyet kemerinin takılı olmadığının ispatı davalı güvence hesabı üzerindedir. Davalı tarafça, yargılama aşamasında sunulmuş herhangi bir delil bulunmadığından ve emniyet kemerinin takılı olmadığının tespiti yapılamadığından, davalının bu yöndeki itirazının reddi gerekmektedir.” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE NETİCE
1.DAVACININ … PLAKALI ARAÇ SÜRÜCÜSÜ OLUP OLMADIĞI AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; 28/02/2009 tarihli kaza tespit tutanağının incelenmesinde davalı tarafından sigortalanan … plakalı araç sürücüsünün tespit edilemediği ve davacının da içinde bulunduğu 5 kişinin araçta yolcu olarak yer aldığı ifade edilmiştir. Dava konusu kaza sebebiyle yürütülen kovuşturma neticesinde T.C. Konya . Ağır Ceza Mahkemesinin 10/11/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamıyla “araç sürücüsü olduğu iddiasıyla yargılanan” davacı hakkında kazaya karışan araç sürücüsü olduğu tespit edilemediğinden 5271 Sayılı CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraatine karar verilmiş, söz konusu karar ise T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 17/11/2016 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Künyesi verilen ceza dosyası ve bu dosya kapsamında toplanan deliller ve yine kazaya ilişkin 28/02/2009 tarihli kaza tespit tutanağında … plakalı araç sürücüsünün tespit edilememesinin yanı sıra davacının da içinde bulunduğu 5 kişinin araçta yolcu olarak gösterilmesi ve dahi söz konusu kaza tespit tutanağının aksinin davalı tarafından dosya içerisinde yer alan ve ibraz edilen delillerden aksinin ispat edilememesi sebebiyle davacının söz konusu araç sürücüsü olmadığı ve araçta yolcu konumunda bulunduğu Mahkememizce kabul edilmiştir.
2.KUSUR DURUMU AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE; Dosya içerisinde yer alan Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinin 07/03/2017 Tarihli kusur raporunda … plakalı otomobil sürücüsünün %75 (Yüzde yetmiş beş) oranında kusurlu, dava dışı sürücü …’nin %25 (Yüzde yirmi beş) oranında kusurlu olduğunun rapor edilmesi, Mahkememizin (1) nolu madde başlığı altındaki kabulü gereğince davacının araçta yolcu olarak bulunması ve yukarıda detayı verilen T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 28/02/2019 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında yolcu olan davacıya atfı mümkün bir kusur söz konusu olamayacağından davacının kusursuz olduğu kabul edilmiştir.
3.MALULİYET RAPORU AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE;
a.Adli Tıp Kurumunun 11/06/2019 Tarihli Raporunda özetle; 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre yapılan değerlendirmede davacının sürekli maluliyetinin %47 oranında olduğu, iyileşme(geçici iş göremezlik) süresinin 18 aya kadar uzayabileceği, bu süre zarfında başkasının bakımına muhtaç olmadığı rapor edilmiştir.
b.T.C. NEÜ Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimliğinin 18/03/2021 Tarihli Sağlık Kurulu Raporunda özetle; 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre yapılan değerlendirmede davacının sürekli maluliyetinin %73 oranında olduğu, iyileşme(geçici iş göremezlik) süresinin 18 aya kadar uzayabileceği, bu süre zarfında başkasının bakımına muhtaç olduğu, 18 aylık iyileşme süresi zarfında kaçınılmaz tedavi giderinin 9.000,00 TL olacağı rapor edilmiştir.
c.Maluliyet Raporları Arasındaki Çelişkinin Giderilmesi İçin Üst Kuruldan Rapor Aldırılması; Mahkememizce maluliyet raporları arasındaki misli fark ve çelişkinin giderilmesi için yukarıda detayı verilen T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 30/06/2022 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak Mahkememizin 20/01/2022 Tarihli duruşmasının (1) nolu ara kararı ile Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Üst Kurulundan 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine rapor aldırılmış, 19/12/2022 Tarihli Üst Kurul Raporunda davacının sürekli maluliyetinin %47 oranında olduğu, iyileşme(geçici iş göremezlik) süresinin 18 aya kadar uzayabileceği, bu süre zarfında başkasının bakımına muhtaç olmadığı rapor edilmiştir. Söz konusu raporun Yüksek Mahkemenin denetimine elverişli, ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun olarak hazırlandığına kanaat edilmekle kalıcı iş göremezlik, geçici iş göremezlik ve bakıcı gideri maddi zararlarının hesabı açısından bu raporun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
d.Tedavi Gideri Maddi Zararı Yönüyle Hangi Raporun Hükme Esas Alındığı Açısından Yapılan Değerlendirmede; Mahkememizce Adli Tıp Kurumundan davacının kaçınılmaz tedavi giderinin hesaplanması talep edilmiş ise de bu yönde bir hesaplama yapılmamıştır. Lakin yukarıda detayı verilen 11/06/2019 Tarihli ATK raporu, 19/12/2022 Tarihli Üst Kurul raporu ve T.C. NEÜ Meram Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimliğinin 18/03/2021 Tarihli Sağlık Kurulu Raporunda iyileşme(geçici iş göremezlik) süresinin 18 aya kadar uzayabileceği yönündeki tespitinin tüm raporlarda ortak olması karşısında 18/03/2021 tarihli sağlık kurulu raporu ile hesaplanan18 aylık iyileşme süresi zarfında kaçınılmaz tedavi giderinin 9.000,00 TL olacağı yönündeki tespitlerin somut olaya uygun olduğuna kanaat edilmekle bu yöndeki maddi tespitin hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
4.AKTÜERYA HESABI AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE;
a.Mahkememizce yukarıda hükme esas alınan kusur raporu ve maluliyet oranlarının tespitine ilişkin heyet raporu nazara alınarak dosya alanında uzman bilirkişiye tevdii edilmiş, Aktüerya bilirkişi tarafından hazırlanan 06/07/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda davacının sürekli iş göremezlik maddi zararının 515.444,97 TL, geçici iş göremezlik maddi zararının 10.050,82 TL olduğu rapor edilmiş, bilirkişi raporunun ayrıntılı, gerekçeli ve yöntemine uygun değerlendirme yapıldığına kanaat edilmekle bu raporun hükme esas alınmasına karar verilmiştir.
b.Her ne kadar dosya içerisinde 06/01/2020 Tarihli bir başka Aktüeryal bilirkişi raporu bulunmakta ise de söz konusu bilirkişi raporunda hesaplamanın Mahkememizce hükme esas alınmayan kusur bilirkişi raporu nazara alınarak yapılması sebebiyle bu rapor hükme esas alınmamıştır.
5.NETİCE; Yukarıda yapılan açıklamalar, hükme esas alınan bilirkişi raporları, emsal alınan Yüksek Mahkeme ilamları, kurumlardan gelen müzekkere cevapları, kolluk araştırması, sigorta poliçesi ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; 28/02/2009 tarihinde meydana gelen kaza neticesinde davacının yaralandığı, söz konusu kazanın meydana gelmesinde davacıya atfı mümkün bir kusur olmadığı, kazanın meydana gelmesi neticesinde 11 Ekim 2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre yapılan değerlendirmede davacının sürekli maluliyetinin %47 oranında olduğu, iyileşme(geçici iş göremezlik) süresinin 18 aya kadar uzayabileceği, bu süre zarfında başkasının bakımına muhtaç olmadığı, 18 aylık iyileşme süresi zarfında kaçınılmaz tedavi giderinin 9.000,00 TL olduğunun rapor edildiği, 06/07/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda davacının sürekli iş göremezlik maddi zararının 515.444,97 TL, geçici iş göremezlik maddi zararının 10.050,82 TL olduğunun rapor edildiği, davacının 27/04/2021 tarihli bedel artırım dilekçesi ile 14/11/2021 tarihli Talep Açıklama dilekçesi de nazara alındığında davasının kısmen kabulü ile davacının mahrum kaldığı 10,00 TL Geçici İş Göremezlik Dönemi maddi zararı, SGK tarafından karşılanmayan belgeye bağlanamayan tedavi gideri zararı 9.000,00 TL ile 150.000,00 TL Sürekli İş Göremezlik Dönemi maddi tazminatın davalı … Sigorta Şirketinden (Kaza Tarihinde Geçerli Poliçe Teminat Limitleri İle Sınırlı Olmak Kaydıyla) dava tarihi olan 22/03/2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
6.DAVALININ ZAMANAŞIMI, HATIR TAŞIMASI VE MÜTERAFİK KUSUR İTİRAZLARI AÇISINDAN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE;
a.Zamanaşımı Defi Açısından Yapılan Değerlendirmede; Her ne kadar davalı vekili tarafından 27/04/2021 tarihli bedel artırım dilekçesi üzerine artırılan kısım için zamanaşımı defi ileri sürülmüş ise de eldeki davanın 6100 Sayılı Kanunun 107/1 maddesi gereğince belirsiz alacak davası olarak açıldığı, dava tarihinin 14/03/2016 tarihi olduğu, kaza tarihinin 28/02/2009 tarihi olduğu, kaza sebebiyle birden fazla kişinin yaşamını yitirdiği ve yaralandığı, söz konusu kaza sebebiyle ceza zamanaşımı süresinin 15 yıl olduğu, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 04/02/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 27/01/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alındığında eldeki davada davacının hak taleplerinin zamanaşımna uğramamış olduğuna kanaat edilerek davalının bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir.
b.Müterafik Kusur ve Hatır Taşıması Açısından Yapılan Değerlendirmede; 28/02/2009 tarihli kaza tespit tutanağında kemer durumunun belirsiz olduğu, davalı tarafından dosyadaki mevcut delil durumuna göre aksinin de ispat edilemediği ve yine her ne kadar davacı, kazaya karışan araçta yolcu ise de hatır taşıması indirimi ile müterafik kusur indiriminin gerçek zarar üzerinden yapılması ve akabinde bakiye kalan zararın poliçe limitlerinin altında kalıp kalmadığının değerlendirilmesinin gerektiği, bir başka ifade ile poliçe üst limiti üzerinden müterafik ya da hatır taşıması indirimi yapılmasının mümkün olmadığı, davacının gerçek zararının 534.495,79 TL olduğu, bu tutar üzerinden yapılan indirimde dahi poliçe limitinin çok üzerinde kaldığı anlaşılmakla T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 06/10/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ile T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 27/12/2021 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı da emsal alınarak davalının bu yöndeki savunmalarına itibar edilmemiş ve Mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hükümler tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, 28/02/2009 tarihinde meydana gelen trafik kazası dolayısıyla;
a) Davacının mahrum kaldığı 10,00 TL Geçici İş Göremezlik Dönemi maddi tazminatın davalı … Sigorta Şirketinden (Kaza Tarihinde Geçerli Poliçe Teminat Limitleri İle Sınırlı Olmak Kaydıyla) dava tarihi olan 22/03/2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile DAVACIYA VERİLMESİNE,
b) Davacının SGK tarafından karşılanmayan belgeye bağlanamayan tedavi gideri zararı 9.000,00 TL maddi tazminatın davalı … Sigorta Şirketinden (Kaza Tarihinde Geçerli Poliçe Teminat Limitleri İle Sınırlı Olmak Kaydıyla) dava tarihi olan 22/03/2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile DAVACIYA VERİLMESİNE,
c) Davacının mahrum kaldığı 150.000,00 TL Sürekli İş Göremezlik Dönemi maddi tazminatın davalı … Sigorta Şirketinden (Kaza Tarihinde Geçerli Poliçe Teminat Limitleri İle Sınırlı Olmak Kaydıyla) dava tarihi olan 22/03/2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile DAVACIYA VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
d)Davacının Bakıcı Gideri Tazminatı talebinin REDDİNE,
2-)Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken ‬10.861,97TL karar ve ilam harcından, dava açılırken alınan 29,20TL peşin harç, 555,68TL ıslah harcı olmak üzere toplam 584,88TL harcın mahsubu ile bakiye 10.277,09TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-)Davacı tarafından yapılan 29,20TL peşin harç, 29,20TL başvuru harcı, 555,68TL ıslah harcı toplamı olan 614,08‬-TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-)Davacı tarafından sarfedilen 830,00-TL posta ve tebligat gideri, 4,30TL vekalet harcı, 440,00TL bilirkişi ücreti, 3.836,00TL adli tıp gideri, 2.365,00TL N.E. Üniversitesi Tıp Fakültesi hastane gideri olmak üzere toplam 7.901,00-TL yargılama giderinden davanın haklılık oranına (159.010/162.732,85) göre hesaplanan 7.720,25-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlasının davacı üzerinde bırakılmasına,
5-)Davalı sigorta tarafından sarfedilen 4,30TL vekalet harcı giderinden davanın haklılık oranına (3.722,85/162.732,82) göre hesaplanan 0,10-TL’nin davacıdan alınarak davalı sigortaya verilmesine, fazlasının davalı üzerinde bırakılmasına,
6-)Davacı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 24.851,50TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-)Davalı vekilleri yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 3.722,85TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
😎 Taraflarca yatırılan gider avansından artan bölümün karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
9-)6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. KONYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ . HUKUK DAİRESİ NEZDİNDE istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı.
21/02/2023

Katip Hakim