Emsal Mahkeme Kararı Konya 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/517 E. 2022/387 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA KARAR
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM : … …
KATİP : … …

MAHKEMEMİZİN KÖK DAVA … ESAS SAYILI DOSYASI YÖNÜNDEN:
DAVACI : … – … …
VEKİLİ :
DAVALI : … – … …
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :

MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞTİRİLEN MAHKEMEMİZİN …
ESAS SAYILI DOSYA YÖNÜNDEN:
DAVACI : … – … …
VEKİLİ :
DAVALI : … – … …
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :

MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞTİRİLEN T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİNİN … ESAS SAYILI DOSYA YÖNÜNDEN:
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇE YAZIM TARİHİ:

Davacı taraf vekilinin davalı taraf aleyhine açtığı itirazın iptali davası mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle ve yine davacı vekilinin davalı aleyhine açtığı itirazın iptali davası da Mahkememizin … Esas sırasına kaydedilmekle ve yine davacı vekilinin davalı aleyhine açtığı itirazın iptali davası da Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sırasına kaydedilmekle sözü geçen … Esas ve … Esas sayılı dava dosyalarının da aralarındaki hukuki, fiili ve şahsi bağlantı nedeniyle mahkememizin … Esas sayılı dosyası ile birleştirilmekle, üç dava dosyasının birleştirilmesi üzerine, mahkememizce yapılan aleni/açık yargılama sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkememizin kök … Esas sayılı dava dosyasındaki dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili … Yapı Kooperatifinin ortağı olan davalı … un müvekkili kooperatif genel kurulunun 30/06/2012 tarihli toplantısında yasal çoğunlukla alınan karar gereği her ortağın ödemesi gereken maktu 10.000,00 TL aidat borcunu ödemediğinden Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas numaralı dosyasından takibe geçildiğini, süresinde davalının itirazı üzerine duran takibin devamını karar verilmesi için işbu davayı açtıklarını, davalının da içinde bulunduğu bir grup ortağın 30/06/2012 tarihli genel kurul toplantısında yasal çoğunlukla alınan her ortağın maktuen 10.000,00 TL toplanmasına dair kararın iptali için açtıkları davanın mahkememizin … Esas sayılı dosya sürerken davalı … … un davadan feragat ettiğinden davalı … … yönünden genel kurul toplantısında alınan 10.000,00TL aidat ödenmesine dair kararın kesinleştiğini, bu nedenlerle Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas numaralı takip dosyasından 10.000,00TL asıl alacak takip tarihine kadar tahakkuk eden 1.057,81 TL yasal faizi olmak üzere toplam 11.057,81 TL lık alacak için iptaline kötü niyetli itiraz eden davalıdan asıl alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin kök … Esas sayılı dava dosyasındaki davalının cevap dilekçesi ile özetle; … Yapı Kooperatifine üye olduğunu, Kooperatifin 35 üyeden oluştuğunu, ancak kooperatif üyelerinin çoğunluğunun … Yapı Kooperatif başkanı …’nın yakın akrabaları (22) kişi olduğunu, ancak bu kişilerin görünürde üye olduğunu, temsil yetkisinin tek başına … tarafından kullanıldığını, bu nedenle Kooperatif Genel kurulundan istediği kararları çıkardığını, takibin dayanağını teşkil eden 12/06/2013 tarihli genel kurul kararıyla çevre düzenlemesi adı altında üyelerden 10.000 TL alınmasına karar verildiğini, daha sonraki tarihlerde yine bir Genel Kurul karayla üyelerden çevre düzenlemesi adi altında bir 10.000 TL daha alınmasına karar verildiğini, üyeler olarak bu duruma itiraz ettiklerini ve üyeler olarak 12/06/2013 tarihli Genel Kurul Kararının iptali için Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esasından dava açtıklarını, kooperatif üyelerinden birçoğunun tapusunu teslim aldığını ve bu binalar için iskan ruhsatıda alındığını, halen içerisinde ikamet edildiğini, kooperatifin çevre düzenlemesi adı altında yapacağı herhangi bir iş bulunmadığını, bundan sonra site içerisinde yapılacak işlerin kooperatifin değil site yönetiminin işi olduğunu, … ile yapmış olduğu görüşmede 2. 10.000 TL’yi ödemesi durumunda ilk 10.000 TL’yi üyelerden almayacağını ifade ettiğini, söz vermesi üzerine ikinci 10.000 TL nin tarafından ödendiğini ve açmış olduğu davadan vazgeçtiğini, ancak bir süre önce alınmayacağı ifade edilen ve karşılığında açmış olduğu davadan vazgeçtiği 10.000 TL için ilamsız takip yapıldığını, tüm bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, hiçbir alacağı olmadığı halde kötü niyetle icra takibi yapan ve itirazın iptali davası açan davacıdan %20 den az olmamak üzere kötüniyet tazminatı alımarak tarafına verilmesine, yargılama harç ve giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin birleşen … Esas sayılı dava dosyasındaki dava dilekçesi ile özetle; Müvekkili … Yapı Kooperatifi’nin ortağı olan davalı …’un, müvekkili … Yapı Kooperatif Genel Kurulunun 12/06/2013 günlü toplantısında yasal çoğunlukla alınan karar gereği her ortağın ödemesi gereken aylık 1.000,00 TL ve toplam 7.000,00 TL aidat alacağı aslı ve yasal faizini ödemediğinden dolayı Konya . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından takibe geçildiğini, davalının süresinde yaptığı itirazı üzerine duran takibe devam edebilmek için itirazının iptalini talep etmek gerektiğini, haksız rant kazanmak için kötü niyetle itiraz eden davalıdan asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı alınarak müvekkiline verilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizin birleşen … Esas sayılı dava dosyasındaki davalının cevap dilekçesi ile özetle; davacının açmış olduğu davanın ve Genel Kurul kararı ile istenilen miktarın yasal bir dayanağının olmadığını, kurmuş oldukları kooperatifin 17 üyeden müteşekkil iken davacı Kooperatif Yönetim Kurulu Başkanı’nın çoğunluğu sağlamak amacıyla usulsüz üye kaydı yaparak genel kurulda çoğunluğu ele geçirdiğini ve genel kurul yapılmadan kağıt üzerinde genel kurul kararları oluşturarak üyelerden para alınmasına karar verdiğini, söz konusu kooperatif evlerinin kendilerine teslim edildiğini, yapı kullanım izninin alındığını ve içinde oturulmasına karşılık kooperatifin dava konusu kararla çevre düzenlemesi adı altında kendilerinden para istediğini, site içerisinde yapılacak bir işlem var ise bu işlemler site yönetimi kararına istinaden yapılması gerekirken kooperatifin usulsüz genel kurul kararları ile para talep ettiğini, üyeler olarak 12/06/2013 tarihli genel kurul kararının iptali için Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını, dosyanın halen derdest olduğunu ve bu davanın bekletici mesele yapılmasını, davacının kötü niyetli olduğunu ve davacının aleyhine açılan takip miktarının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasındaki dava dilekçesi ile özetle; Davalı …’un, Müvekkili Kooperatifin, periyodik aidat ödemekle yükümlü ortağı olduğu halde, …, … , …, … … ve … adlarındaki diğer beş ortakla birlikte , maktu bedel ödediğinden, periyodik aidat ödemekle yükümlü olmadığını iddia ederek 30.6.2012 günlü Genel Kurul Toplantısında alınan, her bir ortaktan 10.000,00 TL aidat alınmasına dair Kararın iptaline karar verilmesini dava ettiklerini, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda … – Esas, … -Karar, YY. . Hukuk Dairesinin Onama Kararının düzeltilmesi yönündeki tarafların talepleri de reddedilerek 06.7.2020 ‘de kesinleştiğini, Davalının Davasının reddine karar verildiğinden, periyodik aidat ödemekle mükellef ortak olduğunun anlaşıldığını, Davalının, 30.6.2012 ‘de yapılan 2011 Yılı Olağan Genel Kurul Kararı gereği ,derhal ödemesi gereken 10.000,00 TL; 31.3.2014, 30.4.2014 ve 31.5.2014’de ödemesi gereken aylık 1.000,00 TL aidat toplamı = 3.000,00 TL ve 30.6.2014 ‘ten 31.5.2016 ‘ya kadar, (24) yirmi dört ay boyunca, her ay ödenmesi gereken 600,00 TL’lik aidat alacakları toplamı = 14.400,00 TL ile 31.5.2019’dan başlayıp 31.7.2020’ye kadar süren (15) on beş aylık (1.250,00 TL x 15 ay) toplamı 18.750,00 TL olmak üzere genel toplam =46.150,00 TL aidat asıl alacaklarının 14.8.2020’de Konya . İcra Müdürlüğünün … numaralı dosyasından takip başlatarak talep ettiklerini, davalı borçsuz olduğunu bildirip itiraz ettiğinden takibin durdurulduğunu, bu nedenlerle davalarının kabulüyle, davalının Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından 14/08/2020’de başlattıkları takibe ödemelerini daha da geciktirmek amaçlı kötüniyetle yapılmış itirazın iptalini, takibin, 46.150,00 TL aidat asıl alacak ve 16.753,72 TL takibe kadar tahakkuk etmiş olan yasal faizi olmak üzere toplam= 62.903,72 TL takip çıkışlı alacak üzerinden hesaplanarak, aynen devamına ; asıl alacağın (%20) yüzde yirmisinden az olmamak üzere 9.230,00 TL kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak Müvekkiline verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasındaki davalı vekilinin cevap dilekçesi ile özetle; Zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davacı tarafın alacaklarının zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin tercihli üye olduğunu, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi Hakimliğinin … Esas ve … Esas sayılı dosyaları içerisinde yer alan bilirkişi raporu ve protokolünde müvekkilinin tercihli üye ve diğer 5 üye gibi tercihli üye olması sebebi ile davacı kooperatife herhangi bir borcunun bulunmadığını, müvekkilinin tercihli üye olması nedeniyle davacı tarafın iddiaları gerçekleri yansıtmadığını, bu nedenlerle fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla cevaplarının kabulünü, mesnetsiz davanın reddi ile davacının %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesi ile dava masraf ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
I.DAVANIN NİTELENDİRİLMESİ
Taraflar arasında görülmekte olan davaların;
1.Mahkememizin esas dava dosyasının; Davalı kooperatifin 30/06/2012 tarihinde üyelerden 10.000,00 TL aidat toplanmasına dair almış olduğu genel kurul kararına dayalı olarak davalı tarafından ödenmediği iddia edilen aidat alacağının tahsili amacıyla yapılan T.C. Konya 7. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptali davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise davalının peşin bedelli mi normal üye mi olduğu, herhangi bir aidat borcu olup olmadığı, var ise miktarının ne olduğu ve davalıdan tahsilinin talep edilip edilemeyeceği hususlarında olduğu,
2.Mahkememiz dosyası ile birleşen T.C. Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas-… Karar(eski Esas Aynı Mahkemenin … Esas-… Karar) Sayılı Dava Yönünden Yapılan Değerlendirmede;Davalı kooperatifin 12/06/2013 tarihinde üyelerden aylık 1.000,00 TL’den toplam 7.000,00 TL aidat toplanmasına dair almış olduğu genel kurul kararına dayalı olarak davalı tarafından ödenmediği iddia edilen aidat alacağının tahsili amacıyla yapılan T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptali davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise davalının peşin bedelli mi normal üye mi olduğu, herhangi bir aidat borcu olup olmadığı, var ise miktarının ne olduğu ve davalıdan tahsilinin talep edilip edilemeyeceği hususlarında olduğu,
3.Mahkememiz Dosyası İle Birleren T.C. Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas-… Karar Sayılı Dava Yönünden Yapılan Değerlendirmede; Davalı kooperatifin 30/06/2012 ve 12/06/2013 tarihinde üyelerden 46.150,00 TL aidat toplanmasına dair almış olduğu genel kurul kararına dayalı olarak davalı tarafından ödenmediği iddia edilen aidat alacağının tahsili amacıyla yapılan T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın iptali davası olduğu, taraflar arasındaki ihtilafın ise davalının peşin bedelli mi normal üye mi olduğu, herhangi bir aidat borcu olup olmadığı, var ise miktarının ne olduğu ve davalıdan tahsilinin talep edilip edilemeyeceği hususlarında olduğu anlaşılmıştır.
II.HÜKME EMSAL ALINAN YÜKSEK MAHKEME İLAMLARI
1.T.C. Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 13/04/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesi hukmü uyarınca, ortakla hak ve yükümlülüklerinde eşit konumdadırlar. Yönetim kurulu bu ilkenin dışına çıkmak istediği takdirde, bu hususu, genel kurul gündemine alarak, genel kurulun tartışılmasına açıkça sunması gerekmekte veya genel kurulun yapılan uygulamayı açıkça veya zımnen benimsemesi icap etmektedir. Bu nedenle, sabit ve peşin aidat ödemek suretiyle ortaklığa alınmadaki bu usule uyulmuşsa, böyle bir ortağın (devam eden inşaatların finansmanına katılımı için) üyelik aidat yükümlülüğü devam eder. Açıklanan usule uyulmuşsa, ortaklığa alımdaki bu farklılık, ortaklığa alındıktan sonra üyelik aidatı istenmesini mümkün kılmaz ise de, kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve alt yapı giderlerinden ortağın sorumluluğu devam eder. Genel kurulca açık yetki verilmedikçe yada benimsenmedikçe 1163 sayılı Yasanın 23. maddesine aykırı şekilde yönetim kurulunun diğer ortaklardan farklı statüde ortaklığa kabul kararı vermesine veya akçeli konularda bir ortağı farklı statüde konumlandırmasına geçerli hukuki sonuç bağlanamaz. Öte yandan, kooperatifin en yetkili ortağı genel kuruldur. Genel kurulda, hakkaniyetin gerektirdiği ölçüde gerekli kararlar alınabileceği gibi, daha önce alınan ve uygulanan kararların değişen koşullara ve eşitlik ilkesi gerektiğinde, değişen koşullarda eşitlik sağlanmak üzere değiştirilmesi mümkün ve geçerli olup, bu durumda kazanılmış hakların ihlalinden söz edilemez. Aksi halde bu ilkelere uyulmadan alınan sonraki genel kurul kararı, kazanılmış hakları ihlal edeceğinden yok hükmündedir. Bu durumda, peşin ödemeli ortakların durumunu ağırlaştırabilecek ve 1163 sayılı kooperatifler kanunu’nu 23. madesinde yer alan eşitlik kuralına aykırı olabilecek şekilde alınan bir genel kurul kararı, daha önce oluşan üyelik statüsünden davacı yararına olan sonuçlarını olumsuz olarak etkilediğinden yok hükmündedir.” denilmiştir.
2.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 30/01/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Somut olayda davanın açıldığı tarih itibariyle talep edilen aidat miktarına göre sulh hukuk mahkemesi davaya bakabilmektedir. Ancak davalı peşin bedelli ortak olduğunu iddia etmekte olup taraflar arasında üyeliğin niteliği bakımından bir uyuşmazlık mevcuttur. Bu durumda; yani 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesi uyarınca ortaklar, hak ve yükümlülüklerde eşit konumdadır. Yönetim kurulu bu ilkenin dışına çıkmak istediği takdirde, bu hususu genel kurul gündemine alarak, genel kurulun tartışmasına açıkça sunması gerekmekte veya genel kurulun yapılan uygulamayı açıkça ya da zımnen benimsemesi gerekmektedir. Bu nedenle, sabit ve peşin bedel ödemek suretiyle ortaklığa alınmadaki bu usule uyulmamışsa, böyle bir ortağın (devam eden inşaatların finansmanına katılımı için) üyelik aidat yükümlülüğü devam eder. Açıklanan usule uyulmuşsa, ortaklığa alınmadaki bu farklılık, ortaklığa alındıktan sonra üyelik aidatı istenmesini mümkün kılmaz ise de kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve altyapı giderlerinden ortağın sorumluluğu devam eder. Genel kurulca açık yetki verilmedikçe ya da benimsenmedikçe, 1163 Sayılı Kanun’un 23. maddesine aykırı şekilde yönetim kurulunun diğer ortaklardan farklı statüde ortaklığa kabul kararı vermesine veya akçalı konularda bir ortağı farklı statüde konumlandırmasına geçerli hukuki sonuç bağlanamaz. Genel kurulca önceden ya da sonradan açıkça alınan bir karar ile üyenin peşin bedelli ortak olarak kabul edilmediğinin belirlenmesi halinde, üyeden inşaat finansmanı için uzunca bir süre aidat istenilmemişse ya da bilançolarda, hesap cetvellerinde, faaliyet raporlarında, genel kurullarda ve üye kayıt defterlerinde bu yönde bir borç kaydı yer almamışsa, üyenin peşin bedelli ortak olduğunun kooperatifçe zımnen benimsendiği ve sadece genel yönetim ve altyapı giderlerinden sorumlu olduğu sonucuna varılması gerekir.
Davalının davacı kooperatife peşin bedelli üye olup olmadığının yukarıda belirtilen ilkelere göre araştırma ve tartışma görevi 1163 Sayılı Kanun’un 99. maddesi uyarınca Asliye Ticaret Mahkemesine aittir. Mahkemenin bu nedenlerle görev hususunu re’sen gözetip görevsizlik nedeniyle davanın reddine verilmesi gerekirken davanın esası hakkında karar vermesi doğru görülmemiştir.” denilmiştir.
3.T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 05/07/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine aykırılığın da tespit edilmemesine ve peşin bedelli ortak olan davacının kazanılmış haklarını ihlâl eder nitelikteki daha sonraki genel kurul kararlarının peşin bedelli ortaklar yönünden yok hükmünde olmasına göre, asıl ve birleşen davanın kabulüne ilişkin kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, HMK.’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince asıl ve birleşen davada davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.” denilmiştir.
4.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 23/12/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“İlk derece mahkemesi kararına karşı asıl ve birleşen davada davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi .Hukuk Dairesi tarafından, peşin bedelli ortak olan davacının kazanılmış haklarını ihlâl eder nitelikteki daha sonraki genel kurul kararlarının peşin bedelli ortaklar yönünden yok hükmünde olduğu , asıl ve birleşen davanın kabulüne ilişkin kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunu esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davada davalı vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. ” denilmiştir.
5.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 06/10/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; dava konusu miktarın ödendiği … ödeme tarihinde kooperatifin yönetim kurulu başkanı olduğunun sabit olduğu, onun hesabına gönderilen bu miktarların kooperatifin muhasebe hesaplarına aktarılmamasının kooperatif tüzel kişiliği ile yönetim kurulu başkanı arasında bir iç ilişki sorunu olduğu, bu iç ilişkinin dışında kalan … açısından söz konusu miktarların ödenmiş olduğu, iç ilişkinin … ve haleflerini bağlamayacağı, ayrıca kooperatif tüzel kişiliği imzalı ve ceza davasına konu yapılan yazıda davaya konu miktarların dönemin yönetim kurulu başkanı olan … zimmetinde bulunduğunun bizzat kooperatif tarafından kabul edildiği, ödemelerin kooperatif hesabına aktarılmadığı savunmasına tüzel kişilerde sürekliliğin esas olması nedeniyle itibar edilemeyeceği gerekçesiyle, davanın kabulü ile, davacıya üyelik devreden … davalı kooperatife 18.05.2007 tarihinde yaptığı 8.000,00 TL, 12.03.2008 tarihinde yaptığı 975,00 TL, 20.05.2009 tarihinde yaptığı 700,00 TL tutarındaki ödemeler nedeni ile davacının davalı kooperatife bu tutarlar kadar borçlu olmadığının tespitine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 06.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.” denilmiştir.
6.T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 28/11/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Söz konusu sözleşmede iki yönetim kurulu üyesinin imzasının bulunduğu, her ne kadar bononun kooperatifi bağlamayacağı kabul edilse de, iç ilişki gereği senedin denetim hizmeti üzerine verildiğinin sabit olduğu ve davacının ödediği bedeli sebepsiz zenginleşme ilkesi gereği isteyebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile takibin 49.611,16 TL’lik kısmına yönelik itirazın iptaline ve icra inkâr tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraflar vekillerinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraflar vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlerden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28.11.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. ” denilmiştir.
7.T.C. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 25/10/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında;
“Tacir olan davalı şirket tarafından alacaklı olmadığı halde davacı aleyhine icra takibine girişilmesi davalının kötü niyetli olduğunu göstermektedir. Bu durum karşısında mahkemece; davalı aleyhine İİK’nın 72/5. maddesi uyarınca kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı gerekçeyle bu yöne ilişkin talebin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. ” denilmiştir.
III.DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
1.Yüksek Mahkemenin, Mahkememizin 09/07/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamının bozulmasında dair T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 31/05/2017 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamında bahsetmiş olduğu ve neticesinin beklenilmesi gerektiği ifade edilen T.C. Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/01/2016 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamının incelenmesinde özetle; Dosyamız davalısı … tarafından açılan davanın feragat nedeniyle reddine, bizim davamız dışında olan kooperatif üyesi diğer davacıların açmış oldukları davalarının ise tercihli(peşin) bedelli üye olmaları sebebiyle 30/06/2012 ve 12/06/2013 Tarihli Genel Kurul kararı ile aidat toplanmasına ilişkin alınan kararlar dolayısıyla borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmiş, söz konusu kararın temyiz edilmesi üzerine T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 10/10/2019 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamıyla onanmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
2.Davalı cevap dilekçelerinde peşin bedelli(tercihli) üye olduğunu, kendisinden aidat talep edilemeyeceğini iddia etmesi üzerinde davacı kooperatife ait defter ve belgeler üzerinde alanında uzman bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmış, dosya içerisinde yer alan 23/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalının, davacı kooperatife üye olduğu, 23/03/2006 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısının 5. Gündem maddesi ile kooperatif yönetim kuruluna tercihli üye alımı yetkisi verilmesi hususunda oybirliği ile karar alındığı, kooperatif ile davalı arasında akdedilen protokol hükümlerinin 6. Maddesinde 260.000,00 TL bedel ile davalının üye olarak alındığı, ilgili maddede protokolde ifade edilen 260.000,00 TL bedel dışında davalıdan herhangi bir bedel talep edilmeyeceğinin açıkça kararlaştırıldığı, söz konusu protokolün T.C. Konya Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün 19/01/2021 tarihli yazısı ekinde yer aldığı ve aynı zamanda davacı kooperatifin 12/07/2009 Tarihli Genel Kurul Kararına da konu olduğu, davalının bu protokol gereğince kararlaştırılan 260.000,00 TL bedeli kooperatif kayıtlarına göre 10/10/2010 tarihi itibariyle yerine getirdiği ve herhangi bir borcu kalmadığı ve böylelikle davalının, davacı kooperatife peşin bedelli(tercihli) üye olarak kabul edildiği anlaşılmıştır.
3.Nitekim her ne kadar davalı T.C. Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin 27/01/2016 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı dosyasında feragat etmiş ise de kendisi gibi aynı statüde bulunan 12/07/2009 tarihli Genel Kurul Toplantısıda bahsedilen dava dışı diğer üyelerin de peşin bedelli(tercihli) üye olduğu kabul edilmiştir.
4.Taraflar arasında somut uyuşmazlıkta çözülmesi gereken sorun davalının Genel Kurul Kararı ile kooperatife peşin bedelli üye olarak kabul edilmesinden sonraki dönemde yeni alınan Genel Kurul Kararları ile kendisinden aidat talep edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. Yukarıda detayı verilen hükme emsal alınan T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 13/04/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı, T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 30/01/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı, T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 05/07/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ve T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 23/12/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamından açıkça anlaşıldığı üzere usulüne uygun olarak genel kurul kararı ile peşin bedelli üye olarak kabul edilen kooperatif ortağının kazanılmış haklarını ihlal eder mahiyette sonradan aidat alınacağına ilişkin genel kurul kararları peşin bedelli üyeler yönünden yok hükmünde olacaktır.
5.Bu nedenle yapılan açıklamalar ve somut olayımız bir bütün olarak değerlendirildiğinde; Davalının, davacı kooperatife üye olduğu, 23/03/2006 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısının 5. Gündem maddesi ile kooperatif yönetim kuruluna tercihli üye alımı yetkisi verilmesi hususunda oybirliği ile karar alındığı, kooperatif ile davalı arasında akdedilen protokol hükümlerinin 6. Maddesinde 260.000,00 TL bedel ile davalının üye olarak alındığı, ilgili maddede protokolde ifade edilen 260.000,00 TL bedel dışında davalıdan herhangi bir bedel talep edilmeyeceğinin açıkça kararlaştırıldığı, söz konusu protokolün T.C. Konya Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün 19/01/2021 tarihli yazısı ekinde yer aldığı ve aynı zamanda davacı kooperatifin 12/07/2009 Tarihli Genel Kurul Kararına da konu olduğu, davalının bu protokol gereğince kararlaştırılan 260.000,00 TL bedeli kooperatif kayıtlarına göre 10/10/2010 tarihi itibariyle yerine getirdiği ve herhangi bir borcu kalmadığı ve böylelikle davalının, davacı kooperatife peşin bedelli(tercihli) üye olarak kabul edildiği, yukarıda detayı verilen T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 13/04/2015 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı, T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 30/01/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı, T.C. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 05/07/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı ve T.C. Yargıtay . Hukuk Dairesinin 23/12/2020 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamından açıkça anlaşıldığı üzere usulüne uygun olarak genel kurul kararı ile peşin bedelli üye olarak kabul edilen kooperatif ortağının kazanılmış haklarını ihlal eder mahiyette sonradan aidat alınacağına ilişkin genel kurul kararları peşin bedelli üyeler yönünden yok hükmünde olacağı, gerek esas dava gerekse de birleşen davalarda davalının peşin bedelli üye olarak kabul edilmesinden sonra kooperatif genel kurulunun 30/06/2012 ve 12/06/2013 tarihli kararları ile davalıdan ayrıca aidat toplamasının mümkün olmadığı anlaşılmakla davacının gerek esas gerekse de birleşen davalarının ayrı ayrı reddine karar verilmesi hususunda Mahkememizde vicdani kanaat hasıl olmuştur.
6.Her ne kadar bir an için peşin bedelli(tercihli) üyelerden kooperatifin amacına ulaşıncaya kadar yapılan genel yönetim ve alt yapı giderlerinden sorumluluğu devam etmekte ise de gerek esas gerekse de birleşen davalarımızı itirazın iptali davası olduğu, bu nedenle ödeme emri ile talep edilenden fazlasına hükmolunamayacağı, söz konusu takiplerdeki alacak isteminin “aidat” alacağına ilişkin olduğu ve “genel yönetim ve alt yapı giderlerinin” takiplere konu edilmemesi sebebiyle bu yönde ayrıca bir değerlendirme yapılmamıştır.
7.Gerek esas gerekse de birleşen davalar yönüyle davalının cevap dilekçesinde yasal süre içerisinde kötüniyet tazminatı talep ettiği, yukarıda detayı verilen T.C. Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesinin 25/10/2018 Tarih ve … Esas-… Karar sayılı ilamı çerçevesinde yapılan değerlendirmede kooperatif defterlerinden davalının herhangi bir borcu bulunmamasına rağmen davacının, peşin bedelli üye olan davalı aleyhine takibe girişmesinde haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılmakla her bir dava ve takip yönünden ayrı ayrı olmak üzere takibe dayanak esas alacak miktarının %20’si oranında davacının kötüniyet tazminatı mahkum edilmesine karar verilmiş ve Mahkememizde oluşan vicdani kanaatin tezahürü olarak aşağıdaki hükümler tesis edilmiştir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
A-ESAS DAVA YÖNÜNDEN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davacının icra takibinde haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı İİK’nın 67/2. Maddesine göre T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine konu asıl alacak miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanmak suretiyle 2.000,00 TL KÖTÜNİYET TAZMİNATININ DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
B-MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEŞEN T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … ESAS-… KARAR(ESKİ ESAS AYNI MAHKEMENİN … ESAS-… KARAR) SAYILI DAVA YÖNÜNDEN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davacının icra takibinde haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı İİK’nın 67/2. Maddesine göre T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine konu asıl alacak miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanmak suretiyle 1.400,00 TL KÖTÜNİYET TAZMİNATININ DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
C-MAHKEMEMİZ DOSYASI İLE BİRLEREN T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … ESAS-… KARAR SAYILI DAVA YÖNÜNDEN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davacının icra takibinde haksız ve kötüniyetli olduğu anlaşılmakla 2004 Sayılı İİK’nın 67/2. Maddesine göre T.C. Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine konu asıl alacak miktarı üzerinden %20 oranında hesaplanmak suretiyle 9.230,00 TL KÖTÜNİYET TAZMİNATININ DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
Ç-YARGILAMA GİDERİ VE SAİR HUSUSLAR YÖNÜNDEN YAPILAN DEĞERLENDİRMEDE;
1-Mahkememizin kök dava dosyası … Esas yönünden yapılan değerlendirilmede;
a-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcına karşılık peşin alınan 24,30TL harcın ve icra dairesine yatırılan 55,20TL’nin mahsubu ile eksik kalan 1,20TL harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
b-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
c-Davalı tarafından sarfedilen 70,50TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
d-Davalı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
2-Mahkememizin birleşen dava dosyası … Esas sayılı dosyası yönünden yapılan değerlendirilmede;
a-Peşin alınan 86,80TL harçtan alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile fazla alınan 6,10‬TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
b-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
c-Davalı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Birleşen Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası yönünden yapılan değerlendirilmede;
a-Peşin alınan 1.074,24TL harçtan alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile fazla alınan 993,54‬TL harcın kararın kesinleşmesi ve talep halinde davacıya iadesine,
b-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00TL arabuluculuk giderinin davacıdan tahsil edilerek hazineye gelir kaydına.
c-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
d-Davalı vekili yararına AAÜT’ye göre hesaplanan 8.977,48TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-6100 Sayılı HMK’nın 323–333. maddeleri gereğince hükmün verilmesinden kesinleşmesine kadar olan dönemde davacının sorumlu olduğu yargılama giderleri de ödendikten sonra var ise karar kesinleştiğinde; Kullanılamayan ve bakiye kalan gider avansının Hukuk Muhakemeleri Kanunun Gider Avansı Tarifesinin 5. Maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra talep eden tarafından hesap numarası bildirilmiş ise iade elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle, talep eden tarafından hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı avanstan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak İADESİNE,
DAİR; Taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın 7201 Sayılı Kanununun 11. Maddesi gereğince taraf vekillerine tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde T.C. Konya Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinden istinaf kanun yoluna müracaat etme hakları açık olmak üzere Türk Milleti adına verilen karar duruşma tutanağına geçirilerek açıkça okunup usulen anlatıldı.
07/06/2022

Katip … Hakim …