Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/582 E. 2023/644 K. 13.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … – TC No : …, …
: 2- … – TC No : …, …
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; davalı tarafından müvekkiller aleyhine haksız şekilde Konya . İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası üzerinden icra takibine borçlandığını , ancak takibe konu senetlerdeki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek; öncelikle Konya . İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasında; HMK 209. Madde birinci fıkra uyarınca senedin herhangi bir işleme alınmaması için icra işlemlerinin, satış işlemlerinin ya da paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesine, bu mümkün değilse; İcra İflas Kanunu ilgili hükümleri uyarınca teminatsız olarak icranın durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, bu mümkün değilse dosyada bulunan satışların durdurulması yönünde karar verilmesine, bu da mümkün değilse icra dosyasında tahsil olacak meblağın alacaklıya ödenmemesi yönününde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, Konya . İcra Müdürlüğü … E- Sayılı dosyasında müvekkilin borçlu olmadığının tespitini, senedin ve icra dosyasının tespit sonucu iptaline karar verilmesine, %20 den az olmamak üzere ve fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalarak davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; eldeki davada arabulucuya başvurulmaması nedeniyle davanın usulden reddi gerektiğini, davada ispat yükünün davacı da olup yazılı bir kanıt dosyaya sunulmadığını, davanın hukuka aykırı olduğunu belirterek; ihtiyati tedbir talebinin reddine, davanın tüm talepleriyle birlikte yöntemince ispatlanamamış olması nedeniyle reddine, davacı tarafın davaya konu alacağın %20 ‘sinden az olmamak kaydıyla tazminata mahkum edilmesine, yargılama ve vekalet ücreti masraflarının davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; menfi tespit istemine ilişkindir.
6102 sayılı kanunun 5/A maddesine göre; (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.(2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun Dava Şartı Olarak Arabuluculuk başlıklı 18/A-2.maddesine göre; ” Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir. ” şeklinde düzenlenmiştir.
Eldeki davada istemin menfi tespit niteliğinde olduğu ve konusunun para alacağına ilişkin olduğu bu bakımdan dava şartı arabuluculuk kapsamında dava açılmadan arabulucuya başvurulmasının dava şartı olduğu, ancak arabulucuya başvurulmadan davanın açıldığı anlaşıldığından davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın arabulucuk dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Peşin alınan 469,64 TL harçtan, alınması gereken 269,85 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 199,79 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde davacılara İADESİNE,
3-Davacılar tarafından yapılan harç ve yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendini vekille temsil ettiğinden, karar tarihi itibarıyla yürürlükte olan A.A.Ü.T’nin 7/2 maddesine göre tayin ve taktir olunan 4.400,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacılar tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacılara İADESİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/10/2023

Katip … Hakim …

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.