Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/392 E. 2023/428 K. 05.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
DAVA : Tazminat (Sözleşmenin Feshinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmenin Feshinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkili davacının davalı arasında 03.09.2022 tarihinde, 1005 daire için faturalandırma ve okuma hizmet sözleşmesi yapıldığını, sözleşme çerçevesinde müvekkili şirketin ısı tüketimi için okuma ve faturalandırma hizmeti vermeyi vaad ettiğini, müvekkili tarafından sözleşmeye konu hizmeti eksiksiz şekilde yerine getirdiğini, ancak davalının sözleşmeyi haksız şekilde feshettiğini belirterek; davanın kabulü ile, tek taraflı haksız fesih dolayısıyla 12 aylık toplam 92.661 TL cezai şartın davalı taraftan alınarak yasal faizi ile birlikte davacı müvekkiline verilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİLİMESİ VE GEREKÇE:
Dava, faturalandırma ve okuma sözleşmesinden kaynaklı cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkin alacak isteminden ibarettir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun … E … K sayılı ilamı; ” … Tüm bu açıklamalar kapsamında somut olaya gelince; dava tarihinde yürürlükte olan 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun (6762 sayılı TTK) 4/1. maddesine göre, bu Kanun’da öngörülen hususlardan doğan davaların tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmasızın ticari dava sayıldığı belirtilmiştir. Menfi tespit davasına konu bono da 6762 sayılı TTK’nın 688 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Davacı site yönetimi ile davalı şirket arasındaki uyuşmazlık 6762 TTK’nın 4. maddesi gereğince mutlak ticari işlerden olan bonodan kaynaklanmakta ise de, taraflar arasında kömür alım satımına yönelik temel ilişki bulunmaktadır. Davacı site yönetimi, menfi tespite konu bonoların kömür alımı nedeniyle verildiğini, davalı şirket de kömür alım satımından kaynaklanan akdi ilişki nedeniyle alacaklı olduğunu iddia etmektedir. Davacı site yönetimi, ticari ve mesleki amaçlarla hareket etmeyip tüketici ve dava konusu alacağın dayanağı kömür alım satım işleminin 4077 sayılı Kanun’un 3. maddesi kapsamında bir tüketici işlemi olduğundan ve tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevli bulunduğundan eldeki davaya bakmakla görevli mahkeme tüketici mahkemeleridir….” şeklinde,
Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin … E … K sayılı ilamı; ” … Somut olay değerlendirildiğinde, davacı ile davalı arasındaki uyuşmazlık, özel güvenlik hizmeti alım sözleşmesinden kaynaklandığına ve davalı … … Sitesi söz konusu sözleşmede ticari ve mesleki olmayan amaçlarla hareket eden tüketici konumunda olup, hizmeti sağlayan davacı ise ticari amaçla hareket eden anonim şirket olduğuna göre dava, 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kalmaktadır. O halde, görevli mahkeme tüketici mahkemesidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olduğundan taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerekir. Mahkemece, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, davanın esasına girilerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. …” şeklinde,
Ankara BAM . Hukuk Dairesi’nin … E … K sayılı ilamı; ” … Bu kapsamda site yada apartman yönetimleri Yargıtay Yüksek . Hukuk Dairesinin yerleşik içtihatlarında da kabul edildiği üzere tüketici olup, taraflar arasında düzenlenen “… Toki . Etap Site Alanı . Bölge … Blok Çatı Tadilatı İşi ve Çevre Duvarı” yapım işine ilişkin eser sözleşmesi de tüketici işlemidir. Aynı yasanın 73/1. maddesine göre tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda Tüketici Mahkemeleri görevlidir.
Görev hususu, kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca ileri sürülmese dahi, mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden gözönünde tutulması gerekir. Bu durumda, yukarıda belirtilen yasa hükümleri gereğince davaya bakmakla görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu belirlenmek suretiyle davanın göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. … ” şeklinde ve yine
Ankara BAM . Hukuk Dairesi’nin … E … K sayılı ilamı ise; ” … Somut olayda, davacı site yönetimi ile davalı şirket arasında yönetim hizmeti alım sözleşmesi imzalandığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır. (Bkz. Yargıtay (kapatılan) . Hukuk Dairesi’nin 25.02.2016 tarih, … Esas, … Karar sayılı ilamı, 10.05.2017 tarih, … Esas, … Karar sayılı ilamı, 02.05.2014 tarih, … Esas, … Karar sayılı ilamı da bu yöndedir.) Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. O halde mahkemece, davada Tüketici Mahkemesi görevli olup, Asliye Hukuk Mahkemesi görevli olmadığından, davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esası incelenmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. …” şeklindedir.
Somut olayda, taraflar arasındaki ihtilafın 03/09/2022 tarihli enerji faturalandırma ve okuma sözleşmesinden kaynaklandığı, davalı site yönetiminin ticari ya da mesleki amaçlarla hareket ettiğinin kabul edilemeyeceği, dolayısıyla site yönetiminin tüketici, davaya konu hizmet alım sözleşmesinin tüketici işlemi niteliğine haiz olduğu, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda görevli mahkemelerin tüketici mahkemeleri olduğu sonucuna varıldığından, uyuşmazlığın çözümünde Mahkememizin görevli olmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın, 6100 sayılı HMK uyarınca Mahkememizin görevli olmaması nedeniyle USULDEN REDDİNE, görevli mahkemenin TÜKETİCİ MAHKEMESİ olduğunun TESPİTİNE,
2-Görevsizlik kararı kesinleştiğinde 6100 sayılı HMK 20. Maddesi uyarınca talep halinde DOSYANIN YETKİLİ VE GÖREVLİ KONYA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİ’NE GÖNDERİLMESİNE,
3-6100 sayılı HMK 20 Maddesi uyarınca, Mahkememizce verilen görevsizlik kararı sonucunda taraflardan birinin karar verildiği anda kesin ise tebliğ tarihinden, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren mahkemeye başvurarak dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesinin gerektiği, aksi taktirde davaya görevli mahkemede devam edilmemesi halinde re’sen davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin taraflara İHTARINA,
4-6100 sayılı HMK 20, 31/2.madde ve bendleri uyarınca, davanın açılmamış sayılması hakkında karar verilmesi halinde, yargılama giderleri konusunda karar tayinine,
5-6100 sayılı HMK’nun 331.maddesi gereğince; harç, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hakkında yetkili ve görevli mahkemece KARAR TAYİNİNE,
Dair; gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince (2) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi.05/07/2023

Katip Hakim

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.