Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/100 E. 2023/539 K. 14.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 3-
: 4-
VASİSİ :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde görevli Polis Memuru …’in sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı aracın … ’ın sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı aracın ve …’in sevk ve idaresinde bulunan … plaka sayılı araçların çarpışması neticesinde 29/11/2021 tarihinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, maddi hasarlı trafik kazasında meydana gelen 3.835,00 TL araç hasarının tahsili için Konya …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden alacağın tahsili için başvuruda bulunulduğunu, ancak davalı taraflarca ödeme emrine itiraz edilerek icra takibi usul ve yasaya aykırı şekilde durdurulduğunu, kaza nedeniyle … plaka sayılı kamyonette meydana gelen 3.835,00 TL tutarındaki zarardan sigorta şirketleri poliçe kapsamıyla sınırlı olmak üzere taraflar müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını belirterek; borçlunun itirazının iptali ile 3.835,00 TL alacağın tahsili için takibin devamına, haksız ve kötüniyetli borçluların %20’den aşağıya olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, mahkeme masrafıyla vekalet ücretinin borçlu/davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özet olarak; Müvekkili …’in söz konusu kazada kusuru yokken, kusur raporu yapılmadan davacı tarafından direkt olarak icra takibi başlatıldığını, kaldı ki, müvekkil …’in sevk ve idaresindeki aracın sigortalı olduğunu, davacı sigortaya başvurmadan müvekkiline başvurduğunu, davaya konu trafik kazasında müvekkillerin kusuru bulunmadığını, Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından dava konusu kazaya ilişkin oransal olarak kusur tespitinin yapılmasının gerektiğini, davacı tarafın kötü niyetli ve hukuku aldatmaya yönelik olarak işbu davayı ikame ettiğini belirterek; davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özet olarak; müvekkili sigorta şirketine eksik evrak ile başvuru nedeniyle davada usulden red kararı verilmesinin gerektiğini, davanın yetki ve görev yönünden reddinin gerektiğini, Karayolları Trafik Kanunu 91. Madde gereği ve aynı kanunun 85. Maddesinde düzenlenen işletenin sorumluluğunu mevzuat ve genel şartlar çerçevesinde Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası poliçesini düzenleyen müvekkili şirketin sigortalı aracın işletilmesinden dolayı üçüncü şahısların uğradığı zararları tazminle mükellef olduğu araç başına teminat limitinin de 43.000,00 TL olduğunu, başvuru sahibinin talebinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, zira; müvekkili şirkete yapılan başvuru üzerine … Nolu dosya açılmış olup şirket tarafından 25.05.2022 tarihinde kusur durumunu gösterir mahkeme bilirkişi raporu aslı gönderilmesinin talep edildiğini, ancak davacı tarafından istenilen evrakların sunulmadığını, gerekli ekspertiz raporu alınamadığından ödemenin de yapılamadığını, öncelikle davada kusur incelemesinin yapılmasının gerektiğini, hasar tazminatı talebi için zmss poliçesi genel şartlar uygulanmasının gerektiğini, zarara ilişkin gerekli belgelerin müvekkiline sunulduğu tarihten itibaren 8 iş günü sonunda temerrüt başladığından kaza tarihinden faiz talebinin haksız olduğunu belirterek; davanın reddi ile davacı aleyhine %20 den aşağı olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına karar verilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline talep ve beyan etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özet olarak; kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkili şirketin sorumluluğu sigortalısının kusuru ve bakiye poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazaya karışan … plaka sayılı araç müvekkili şirket nezdinde karayolları motorlu araçlar zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin bu poliçedeki maddi zararlara ilişkin teminat limiti ise kaza tarihi itibariyle araç başına 43.000,00 TL olduğunu, dosya üzerinde yapılan tüm ödemelerin poliçe teminat limitinden mahsup edilmesinin gerektiğini, öncelikle mükerrer ödeme ve sebepsiz zenginleşmenin engellenmesi için konu kaza nedeniyle zarar sorumluları tarafından zarar görene ödeme yapılıp yapılmadığı hususunun tespitinin gerektiğini belirterek; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline talep ve beyan etmiştir.
TOPLANAN DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali isteminden ibarettir.
Davaya konu Konya …. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takibinin 3.835,00 TL asıl alacak, 231,68 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 4.066,68 TL üzerinden başlatıldığı, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın hükümden düşürülmesi için de eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen trafik kazasında, zarar görenlerin zararından, 6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesi uyarınca araç sürücüsü, 2918 sayılı KTK’nın 85. Maddesi uyarınca araç işleteni ve şartları varsa teşebbüs sahibi ve 2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesi uyarınca sigortacı müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Trafik kazası nedeniyle zarara uğradığını iddia eden hak sahipleri tarafından açılan tazminat davalarında ispat yükü 6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesi uyarınca zarar gören üzerinde olup, zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat etmek zorundadır.
Yine bu tür davalarda 2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesi uyarınca, zarar görenin dava açmadan önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvuru yapması gerekmekte olup bu husus sonradan giderilmesi de mümkün olmayan dava şartlarındandır. Ayrıca yazılı başvurudan hemen sonra dava açılması mümkün olmayıp 15 günlük sürenin dolmasından sonra dava açılabilecektir. Sigortacı kendisine yapılan yazılı başvuruya karşı 15 gün içinde cevap vermek ve 2918 sayılı KTK’nın 99. Maddesine göre 8 iş günü içinde de tazminatı ödemek zorundadır. Sekiz iş günü içinde sorumlu olduğu tazminatı ödemeyen sigortacı 9. Gün itibariyle temerrüde düşecektir.
Hak sahipleri tarafından talep edilebilecek tazminatlar ise 2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesi uyarınca 2918 sayılı KTK ile 6098 sayılı TBK’nın haksız fiile ilişkin hükümleri uygulanacaktır.
Davaya konu 29/11/2021 tarihli trafik kazasına ilişkin adli trafik bilirkişisi tarafından düzenlenen kusur oranlarını belirtir raporuyla, kazanın oluşmasında … plakalı araç sürücüsü …’in %75 oranında, … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın %25 oranında kusurlu oldukları, … plaka sayılı araç sürücüsü …’in ise kusursuz olduğu, davacı tarafa ait … plaka sayılı araçta oluşan toplam 3.425,50 TL hasar tutarının 3.425,50 TL olduğu tespit edilmiştir.
Her ne kadar bilirkişi raporunda hasar tutarının 3.425,50 TL olduğu belirtilmiş ise de, bu hasar tutarının KDV tevkifatı dikkate alınmak suretiyle belirlendiği, araçta oluşan hasar tutarının KDV dahil 3.835,00 TL olduğu, bu tutarın üzerinden tevfikat yapılmasının mümkün olmadığı, davalıların gerçek zarar tutarından sorumlu oldukları sonucuna varıldığından hasar tutarının 3.835,00 TL olduğu kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davaya konu kazanın oluşmasında davacıya ait aracın sürücüsü dava dışı …’in kusursuz olduğu, müteselsil sorumluluk ilkesi gereğince davalıların oluşan zararın tamamından sorumlu oldukları, kaza sonucunda davacıya ait araçta 3.835,00 TL tutarında hasar oluştuğu, davalıların bu hasardan sorumlu oldukları sonucuna varıldığından takibe itirazın asıl alacak üzerinden iptaline karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar taraflarca tazminat isteminde bulunulmuş ise de alacağın likit kabul edilmemesi nedeniyle davacının, takibin haksız ve kötüniyetli olduğunun kabulü mümkün olmadığından ise davalının tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜ ile, Konya …. İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takibine davalılar tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin 3.835,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Tarafların tazminat istemlerinin ayrı ayrı reddine,
3-Alınması gereken 261,96 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Arabuluculuk görüşmelerinden dolayı Hazine tarafından (suçüstü ödeneğinden) yapılan 3.200 TL. yargılama giderinin, davalı … Sigorta A.Ş. İle davalı … Sigorta A.Ş.’den müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydına, bu amaçla 492 s. Harçlar Kanunu’nun 28/a maddesi gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
5-Davacı tarafından yapılan 2.375,75 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı taraf, kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 3.835,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair ; davacı vekili ile bir kısım davalıar vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/09/2023

Katip Hakim

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.