Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/98 E. 2022/632 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ:
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :
KARARIN MAHİYETİ : KISMEN KABUL

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkili davacını şirketin davalı ise davaya dayanak … İli … İlçesi … Mah … Ada … Parsel sayılı taşınmazın yapı sahipleri olduğunu, yapı firması olan müvekkilinin söz konusu taşınmazında yapı sahibi konumunda bulunan davalı arasında Yapı Denetimi Hizmeti Sözleşmesi’nin imzalandığını, buna göre iş sahibinin uyuşmazlık konusu taşınnmazda yapacağı inşaatın yapı denetim hizmetlerini, müvekkili şirketın yapacağını ve ücretini alacağını, dava konusu taşınmazla ilgili olarak davalı taraf gerek yapı sahibi olması gerekse sözleşme gereğince, almış olduğu yapı denetim hizmeti nedeniyle sorumlu bulunduklarını, bilindiği üzere yapı denetim hizmet sözleşmesinin, karşılıklı iki tarafa borç yükleyen bir iş görme sözleşmesi olduğunu, yapı denetimi hakkındaki kanun gereğince, yapı denetim hizmet bedelini ödeme borcu yapı sahibine yüklendiğini, bu nedenle yapı denetim hizmet sözleşmesinin mecburi tarafı olan yapı sahibinin (davalı taraf), iş bu sözleşmeye aykırı davranarak yapı denetim hizmet bedelini ödememesi halinde ilgili yapı denetim şirketinin (davacı), yapı sahibi aleyhine icra takibi yoluyla alacağını tahsil etme imkânı verdiğini, anılan hususlarda taraflarınca Cihanbeyli Arabuluculuk Bürosu … Başvuru ve … arabuluculuk numaralı dosyası ile arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, ancak davalı şirketin dava konusu bedeli ödemeye yanaşmaması nedeniyle taraflar arasında anlaşmanın sağlanamadığını belirterek; davamızın kabulü ile davalı tarafın şimdilik 1.000,00 TL yapı denetim bedeli ücretinin Cihanbeyli Belediyesi tarafından yapılan hak ediş tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacı tarafa verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; davacının talepleri belirlenebilir nitelikte olduğundan hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, davacı tarafından varlığı iddia edilen alacağın zamanaşımına uğradığını, dava dilekçesinde ileri sürülen hususlar maddi gerçekleri yansıtmadığını, taleplerin hukuka aykırı olup kötü niyetli ve haksız kazanç sağlamaya yönelik olduğunu, T.C. Çevre Ve Şehircilik Bakanlığı Konya İl Müdürlüğü tarafından belirlenmiş olan görevli … Ltd. Şti. (davacı) ile müvekkili … Tic. A.Ş. arasında yönetmelikte belirlenen ve Bakanlıkça matbu olarak yayınlanmış “Yapı Denetim Hizmet Sözleşmesi” 22.05.2015 tarihinde akdedildiğini, sözleşmeye konu edilen yapının bulunduğu taşınmaz ‘… Mah. … … Yolu … Ada … Parsel’de bulunan müvekkili şirkete ait 2656 m2 ebattaki fabrika sahası olup bu taşınmaza ilişkin olarak Konya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünde … YİBF (Yapıya İlişkin Bilgi Formu) numarası ile kayıt oluşturulduğunu, Konya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün … YİBF no’lu kaydına ve ödeme talebine istinaden bahsi geçen yapıya dair Yapı Denetim Hizmet Bedelinin 5.800,00 TL tutarındaki Yönetmelikte belirlenen oranı 25.05.2015 tarihinde Cihanbeyli Mal Müdürlüğüne müvekkil şirketçe yatırıldığını, bu ödemeye dair Cihanbeyli Mal Müdürlüğü Muhasebe Fişi ve Ödeme Dekontu ekte sunulduğunu, müvekkili şirket de taraflar arasındaki ilişkiden kaynaklanan tüm borçlarını Kanun ve Yönetmelik hükümlerine göre tam ve zamanında ödediğini, taraflarınca 5.800,00 TL tutarındaki ödemeden sonra İdare tarafından müvekkili şirkete gönderilen bir ödeme emri ya da ödeme talebi de bulunmadığını, kaldı ki böyle bir ödemenin talep edilebilmesi için davacı tarafın yerine getirmesi gereken yükümlülüklerin idare nezdinde de ifa edilmediğini, davacı tarafın sözleşme ile yükümlendiği denetim yükümlülüğünü ortada bırakmış olup müvekkili şirketin zararlarının doğmasına neden olduğunu belirterek; davanın dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, dava ve alacak hakları saklı kalmak kaydıyla haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, alacak isteminden ibarettir.
Taraflar arasındaki ihtilaf; 22/05/2015 tarihli yapı denetimi hizmet sözleşmesine istinaden davacı tarafça sözleşmeye konu edimin yerine getirilip getirilmediği, yerine getirilme oranının ne olduğu, bu oran dikkate alındığında davacının hak kazandığı iş bedelinin ne kadar olduğu, daha önce yapılan ödemenin iş bedelini karşılayıp karşılamadığı, dava tarihi itibariyle davacının alacaklı olup olmadığı ile varsa alacak tutarının ne kadar olduğu hususlarından ibarettir.
Taraflar arasındaki ihtilaf kapsamında ilgili kurumlara ait kayıtlar getirtilerek bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Bu kapsamda tanzim edilen 26/05/2022 tarihli bilirkişi raporu ile sözleşmeye konu işin % 95’lik kısmının tamamlandığı, % 10’luk hakedişe istinaden davalı tarafından Mal Müdürlüğü’ne 5.800,00 TL tutarında para yatırıldığı, bu tutarın 2.728,92 TL2lik kısmının davacıya ödendiği, 85,46 TL tutarında idare kesintisi ve 85,46 TL tutarında bakanlık payı kesintisi yapıldığı, Mal Müdürlüğü hesabında halen 2.900,16 TL tutarında bakiyenin bulunduğu, 23/01/2018 tarihli fesih hakediş tutarının 36.893,14 TL olduğu, bu tutardan idare ve bakanlık payı mahsup edildiğinde davacının talep edebileceği tutarın 34.679,56 TL olduğu tespit edilmiştir.
26/05/2022 tarihli bilirkişi raporu anlatım bakımından yeterli görülmediğinden ek rapor tanzim edilmesine karar verilmiş, 31/05/2022 tarihli bilirkişi ek raporu ile Mal Müdürlüğü hesabında bulunan 2.900,84 TL tutarındaki paranın mahsubundan sonra davacının alacağının 33.992,98 TL olduğu belirlenmiştir.
26/05/2022 tarihli bilirkişi raporu yeterli derecede anlaşılır görülmediğinden yeni bir ek rapor daha tanzim ettirilmesine karar verilmiş ve 07/06/2022 tarihli bilirkişi raporu ile davacının bakiye alacağının 31.779,38 TL olduğu tespit edilmiştir.
Her ne kadar her üç raporun sonuç kısmı birbirinden farklı ise de; bu farklılık rapor içeriklerindeki hatalardan kaynaklanmamakta olup, basit hesap hatalarından kaynaklanmaktadır. Şöyle ki, 26/05/2022 tarihli bilirkişi raporunda davacının alacağı 34.679,56 TL olarak belirlenmiş, ancak halen Mal Müdürlüğü hesabında bulunan 2.900,16 TL tutarındaki ödeme bu tutardan mahsup edilmemiştir. bu ödeme mahsup edildiğinde davacın davalıdan talep edebileceği tutarın (34.679,56-2.900,16=) 31.779,40 TL olduğu anlaşılmaktadır. 26/05/2022 tarihli ek raporda ise ilgili idare payları dikkate alınmadan Mal Müdürlüğü hesabındaki para mahsup edildiğinden sonuç 33.992,98 TL olarak bulunmuştur. Esasen davacının talep edebileceği tutarın tespitinde ilgili idare ve bakanlık payının mahsubu gerekir. Bu kapsamda fesih hakedişinden 1.106,79 TL ilgili idare ppayı ile 1.106,79 TL bakanlık payının mahsubu gerekir. Bu yönde yapılan hesaplama sonucunda davacının talep edebileceği tutar (36.893,14-1.106,79-1.106,79-2.900,16=) 31.779,40 TL olduğu sonucuna varılmaktadır. Zaten bu yönde yapılan hesaplama sonucunda 07/06/2022 tarihli ikinci ek rapor ile davacının talep edebileceği tutarın 31.779,40 TL olduğu belirtilmiştir. (her ne kadar son ek raporda 31.779,38 TL belirlenmiş ise de ek raporun 2. sayfasında basit hesap hatası yapıldığından sonuç farklı çıkmıştır.)
Her ne kadar her üç raporun sonuçları arasındaki farklılıkların kaynağı Mahkememizce tespit edilmiş ise de raporalar arasındaki farklılığın neden kaynaklandığı konusunda tarafların denetimine açık bir rapor tanzim ettirilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. bu yönde tanzim edilen 24/08/2022 tarihli bilirkişi raporu ile; daha önce tanzim edilen her üç rapor arasındaki farklılığın sebepleri gerekçeli olarak açıklanmış ve davacının alacağının 34.679,56 TL olduğu belirlenmiştir. Ancak bu raporun sonuç kısmı da hatalı olmuştur. Zira Mal Müdürlüğü hesabında bulunan 2.900,16 TL’nin davalının borçlu olduğu tutardan mahsup edilmesi gerekir. bu yönde resen yapılan mahsup neticesinde davacının davalıdan talep edebileceği bakiye alacağın (34.679,56 – 2.900,16 =) 31.779,40 TL olduğu sonucuna varılmıştır.
Davacı 10/06/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 33.992,98 TL’ye çıkarmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; taraflar arasında imzalanan 22/05/2015 tarihli yapı denetim hizmeti sözleşmesine istinaden davacı tarafça denetim hizmeti sunulduğu, yapılan iş kapsamında davalı tarafından Mal Müdürlüğü hesabına 5.800,00 TL tutarında ödeme yapıldığı, 05/04/2016 tarihinde % 10’luk hakediş düzenlendiği, bu hakediş kapsamında davacıya 2.728,92 TL tutarında ödeme yapıldığı, ilgili idare payı kesintilerinden sonra Mal Müdürlüğü hesabında bakiye 2.900,16 TL tutarında para kaldığı, her iki tarafın yetkilileri tarafından imzalanan 23/01/2018 tarihli fesih seviye tespit tutanağına göre sözleşmeye konu işin % 95’lik kısmının davacı tarafça tamamlandığının sabit olduğu, fesih hakedişi kapsamında davacının talep edebileceği alacak tutarının 34.679,56 TL olduğu, ancak halen Mal Müdürlüğü hesabında bulunan 2.900,16 TL’nin bu tutardan mahsup edilmesi gerektiği, bu yönde yapılan hesaplama sonucunda davacının bakiye alacağının 31.779,40 TL olduğu sonucuna varılmış ve dava kısmi dava olarak nitelendirilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile 31.779,40 TL’nin, 1.000,00 TL’lik kısmının dava tarihi olan 08/02/2022 tarihinden itibaren, 30.779,40 TL’lik kısmının ise ıslah tarihi olan 10/06/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 2.170,85 TL karar ve ilam harcından, peşin ve ıslahla alınan 644,13 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.526,72 TL eksik harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Arabuluculuk görüşmelerinden dolayı Hazine tarafından (suçüstü ödeneğinden) yapılan 1.320 TL. yargılama giderinin 85,96 TL’lik kısmının davacıdan, 1.234,04 TL’lik kısmının ise davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, bu amaçla 492 s. Harçlar Kanunu’nun 28/a maddesi gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
4-Davacı tarafından yapılan 644,13 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE
5-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL harç gideri ve 1.661,75 TL yargılama olmak üzere toplam 1.742,45 TL yargılama giderinden kabul ret oranına göre hesaplanan 1.628,98 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı tarafından yapılan toplam 63,50 TL yargılama giderinden kabul ret oranına göre hesaplanan 4,13 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Davacı taraf kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı taraf kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 2.213,58 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/10/2022

Katip Hakim

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.