Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/874 E. 2023/254 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … E. – … K.
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO:

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACILAR: 1- … – (T.C. Kimlik No: …)
2- … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLLERİ:
DAVALI :
VEKİLLERİ:
DAVA :ANONİM ŞİRKET YÖNETİM KURULU ve GENEL KURUL KARARLARININ YOKLUKLA MALUL OLDUĞUNUN TESPİTİ veya İPTALİ
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacılar tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacılar vekili 16/12/2022 tarihli dilekçesiyle; davacıların davalı şirketin azınlık oyuna sahip ortakları olduklarını, şirketin diğer ortaklarıyla davacılar arasında çok sayıda ihtilaf ve davalar bulunduğunu, hisse çoğunluğunu elinde bulunduran diğer ortakların şirket gelirlerini ve giderlerini ticari defterlere gerçeğe uygun olarak aktarmadıklarını, davalı şirket yönetim kurulunun 11/10/2021 gün ve 22 sayılı kararı ve 03/08/2022 gün ve 27 sayılı kararı ile 17/10/2022 tarihli genel kurulunda alınan kararların ortaklık haklarına, şirketler hukukuna ve dürüstlük kurallarına aykırı kararlar olmaları nedeniyle hukuka aykırı olup, bütün bu kararların yok hükmünde olduğunu beyan ederek, davalı şirket yönetim kurulunun 11/10/2021 gün ve 22 sayılı yönetim kurulu kararı ile 03/08/2022 gün ve 27 sayılı yönetim kurulu kararının ve 17/10/2022 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların öncelikle yok hükmünde olduklarının tespitine, aksi takdirde iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalı şirket vekili, davacı tarafın iddialarının gerçeği yansıtmadığını, şirket yönetiminde veya defter kayıtlarında herhangi bir usulsüzlüğün bulunmadığını, genel kurul toplantısına katılan davacıların usulüne uygun muhalefet şerhi koymadıklarını beyan ederek, dava konusu yönetim kurulu ve genel kurul kararlarının yokluk veya iptaline ilişkin davanın usul ve esastan reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Davalı şirkete ait ilgili ticaret sicil kayıtları ve dava dilekçesinde yazılı olup, taraflar arasındaki ihtilafları gösteren davalara ilişkin karar ve ilgili belge suretleri dosyamıza getirtilmiş, davalı şirketin Anasözleşmesi Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’nden çıkartılarak dosyamıza konulmuş, davalı vekili tarafından da dava konusu yönetim kurulu ve genel kurul karar suretleri dosyamıza ibraz edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde;
Dava, “Anonim Şirket Yönetim Kurulu ve Genel Kurul Kararlarının Yoklukla Malul Olduğunun Tespiti veya İptali ” davasıdır.
Somut olayda ; dava konusu 11/10/2021 gün ve 22 sayılı yönetim kurulu kararı ile davalı şirket hissedarları Cuma Yılmaz ve Mehmet Kale tarafından şirket için yapılan belgeli ve belgesiz masrafların, dava dışı borçlulardan tahsil edilememesi halinde, şirket ortaklarının bu masraflardan şirket hisseleri oranında sorumlu olacaklarına dair karar alındığı, 03/08/2022 gün ve 27 sayılı yönetim kurulu kararı ile de 11/10/2021 tarih ve 22 sayılı yönetim kurulu kararından sonra yapılan ödemelerin güncellenerek yeni karar alınması gerektiği açıklanarak ayın şekilde sadece miktar güncellemesi ile karar alındığı, diğer yönetim kurulu kararından farklı olarak 03/08/2022 tarihli yönetim kurulu kararında ayrıca bu kararların genel kurulun bilgi ve onayına sunulmasına da karar verildiği görülmüştür.
Dava konusu kararlardan 17/10/2022 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların ise yeterli çoğunluk sağlanarak alındığı, genel kurul toplantısına bakanlık temsilcisinin davet edildiğine dair bir belge dosyamıza sunulmadığı ve bakanlık temsilcisinin toplantıya katılmadığı, bu genel kurulda 11/10/2021 tarihli ve 03/08/2022 tarihli yönetim kurulu kararlarında oy çokluğuyla onaylanmasına da karar verildiği anlaşılmıştır.
A)Dava konusu yönetim kurulu kararları yönünden yapılan değerlendirmede;
a) 11/10/2021 gün ve 22 sayılı yönetim kurulu kararı yönünden yapılan incelemede;
Dava konusu 11/10/2021 gün ve 22 sayılı yönetim kurulu kararı ile bir kısım ortakların yaptıkları harcamaların asıl borçlulardan tahsil edilememesi halinde ortakların hisseleri oranında sorumlu olacağı karara bağlanmış, ancak bu kararın genel kurulun bilgi ve onayına sunulmasına karar verilmemiştir.
Sonradan alınan yönetim kurulunun 03/08/2022 gün ve 27 sayılı kararıyla, 11/10/2021 gün ve 22 sayılı yönetim kurulu kararından sonra yapılan ödemeler nazara alınarak sözü geçen kararın güncellenerek yeni bir karar alınmasına karar verilmiş ise de; 03/08/2022 gün ve 27 sayılı yönetim kurulu kararında, 11/10/2021 gün ve 22 sayılı yönetim kurulu kararının tamamen iptaline veya ortadan kaldırılmasına açıkça yer verilmediğinden, davacı tarafın 11/10/2021 gün ve 22 sayılı yönetim kurulu kararı yönünden de talepte bulunmakta hukuki yararı bulunduğu sonucuna varılarak, öncelikle 11/10/2021 gün ve 22 sayılı karar yönünden inceleme yapılmıştır.
6102 s. TTK’nin anonim şirketlerde yönetim kurulunun görev ve yetkilerine ilişkin 374. maddesine göre, “(1) Yönetim kurulu ve kendisine bırakılan alanda yönetim, kanun ve esas sözleşme uyarınca genel kurulun yetkisinde bırakılmış bulunanlar dışında, şirketin işletme konusunun gerçekleştirilmesi için gerekli olan her çeşit iş ve işlemler hakkında karar almaya yetkilidir.”
6102 s. TTK’nin anonim şirketlerde yönetim kurulunun devredilemez ve vazgeçilemez yetkilerini düzenleyen ilişkin 375/1 maddesine göre de, “…c) Muhasebe, finans denetimi ve şirketin yönetiminin gerektirdiği ölçüde, finansal planlama için gerekli düzenin kurulması… f) Pay, yönetim kurulu karar ve genel kurul toplantı ve müzakere defterlerinin tutulması, yıllık faaliyet raporunun ve kurumsal yönetim açıklamasının düzenlenmesi ve genel kurula sunulması, genel kurul toplantılarının hazırlanması ve genel kurul kararlarının yürütülmesi…” yönetim kurulunun devredilemez ve vazgeçilemez yetkileri içerisinde yer almaktadır.
6102 s. TTK’nin anonim şirketlerde genel kurulun devredilemez ve yetkilerini düzenleyen 408/2-d maddesine göre ise, “Çeşitli hükümlerde öngörülmüş bulunan devredilemez görevler ve yetkiler saklı kalmak üzere, genel kurula ait aşağıdaki görevler ve yetkiler devredilemez: … Finansal tablolara, yönetim kurulunun yıllık raporuna, yıllık kâr üzerinde tasarrufa, kâr payları ile kazanç paylarının belirlenmesine, yedek akçenin sermayeye veya dağıtılacak kâra katılması dâhil, kullanılmasına dair kararların alınması” bulunmaktadır.
6102 s. TTK’nin yönetim kurulu kararının batıl olduğunun tespitini gerektiren halleri düzenleyen 391/1 maddesine göre; “(1) Yönetim kurulunun kararının batıl olduğunun tespiti mahkemeden istenebilir. Özellikle; … c) Pay sahiplerinin, özellikle vazgeçilmez nitelikteki haklarını ihlal eden veya bunların kullanılmalarını kısıtlayan ya da güçleştiren, d) Diğer organların devredilemez yetkilerine giren ve bu yetkilerin devrine ilişkin, kararlar… batıldır.”
Dava konusu 11/10/2021 gün ve 22 sayılı yönetim kurulunda alınan kararların yukarıda yazılı yasal düzenlemelerde açıklandığı üzere, anonim şirketlerde yönetim kurulunun yetkileri içerisinde yer alan kararlardan olmadığı gibi bu kararların finansal planlama için gerekli düzenin kurulması niteliğinde kararlar da olmadığı, 6102 s. TTK’nın 408/2/d maddesine göre ise finansal tablolara, yönetim kurulunun yıllık raporuna, yıllık kâr üzerinde tasarrufa, kâr payları ile kazanç paylarının belirlenmesine, yedek akçenin sermayeye veya dağıtılacak kâra katılması dâhil, kullanılmasına dair kararların alınması anonim şirket genel kurulunun devredilemez yetkileri içerisinde olduğu sonucuna varılmıştır.
Diğer yandan, 6102 s. TTK’nın 391/1 maddesine göre; pay sahiplerinin, özellikle vazgeçilmez nitelikteki haklarını ihlal eden veya bunların kullanılmalarını kısıtlayan ya da güçleştiren, diğer organların devredilemez yetkilerine giren ve bu yetkilerin devrine ilişkin, kararlar da batıl olduğundan dava konusu 11/10/2021 gün ve 22 sayılı yönetim kurulu kararının (davacı tarafından yokluğunun tespiti istenilmesine rağmen) butlanının tespitine karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar 12/04/2023 tarihli duruşma tutanağında, kısa karar olarak bu yönetim kurulu kararının tarihi 11/10/2021 yerine 11/10/2022 yazılmış ise de; bu hususun, 6100 s. HMK’nin 304/1. maddesi gereğince mahkemece re’sen ve gerekçeli karar tebliğ edilmediği için tarafların dinlenilmesine gerek olmaksızın re’sen düzeltilebilecek hükümdeki yazı hatası olarak görülmüş, gerekçeli kararda bu husus düzeltilerek bu yönetim kurulu kararının tarihi 11/10/2021 olarak yazılmıştır.
b) Dava konusu yönetim kurulu kararlarından 03/08/2022 gün ve 27 sayılı yönetim kurulu kararı yönünden yapılan incelemede ise;
11/10/2021 gün ve 22 sayılı yönetim kurulu kararında yazılı hususlarda hesap güncellemeleri yapılarak yine ortakların sorumluluğuna ilişkin kararlar alınmış ise de, bu yönetim kurulu kararının 14. maddesinde ayrıca, “işbu yönetim kurulu kararının ileride yapılacak olan şirket genel kurul toplantılarından birinde, genel kurulun bilgi ve onayına sunulmasına” karar verildiğinden, 03/08/2022 gün ve 27 sayılı kararın yukarıda yazılı anonim şirket genel kurulunun münhasır yetkisi içerisinde olan bir konuda alınmış veya bu haliyle ortakların haklarını zedeleyen bir karar olarak görülmemiştir. Bu nedenlerle 03/08/2022 gün ve 27 sayılı yönetim kurulu kararının yokluğunun (doğrusu butlanının) tespitine yönelik terditli ilk talep reddedilerek, terditli 2. talep olan bu kararın iptali talebinin incelenmesine geçilmiş, aynı gerekçelerle ve özellikle ortaklar yönünden bağlayıcı bir karar olmaması, genel kurulun bilgi ve onayına sunulmak üzere alınmış bir karar olması nedeniyle, yönetim kurulunun 03/08/2022 gün ve 27 sayılı yönetim kurulu kararının iptaline ilişkin terditli 2. talebin de reddine karar vermek gerekmiştir.
B) Davalı şirketin 17/10/2022 tarihli genel kurulu kararı yönünden yapılan değerlendirmede ise;
Yukarıda açıklandığı üzere, genel kurul toplantısına bakanlık temsilcisinin çağrıldığına dair herhangi bir delil sunulmadığı, bakanlık temsilcisinin de toplantıda bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dava konusu 17/10/2022 tarihli genel kurulda alınan kararların içeriği itibariyle, Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul Ve Esasları İle Bu Toplantılarda Bulunacak Bakanlık Temsilcileri Hakkında Yönetmelik’in 32. maddesine göre, bakanlık temsilcisinin katılımının zorunlu olduğu kararlardan olmadığı anlaşılmış ise de, davalı şirket Anasözleşmesi’nin 12. maddesine göre, “gerek olağan gerek olağanüstü genel kurul toplantılarında Sanayi ve Ticaret Bakanlığı komiserinin bulunması ve toplantı zabıtlarının ilgililerle birlikte imza etmesi şarttır. Komiserin gıyabında yapılacak genel kurul toplantılarında alınan kararlar ve komiserin imzasını taşımayan toplantı zabıtları geçerli değildir.”
Konya BAM . HD’nin 20/01/2023 gün ve … E. … K. sayılı emsal kararında da belirtildiği üzere, davalı şirketin Anasözleşmesi’nin 12. maddesi gereğince bütün olağan ve olağanüstü genel kurul toplantılarında bakanlık temsilcisinin bulunması zorunlu olup, Anasözleşme’ye göre bakanlık temsilcisi olmadan alınan kararların geçerli olmadığı sonucuna varılmıştır.
Yargıtay HGK’nun 08.03.2022 gün ve … E. … K. sayılı emsal içtihadına göre de, (katılımı zorunlu olduğu halde) bakanlık temsilcisi olmadan alınan kararlar yoklukla malul olduğundan, dava konusu bu genel kurul kararına yönelik terditli ilk talebinin kabulü ile 17/10/2022 tarihli genel kurulda alınan kararların tamamının yoklukla malul olduğunun tespitine karar vermek gerekmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacıların davasının KISMEN KABUL, KISMEN REDDİ ile davalı … Tic. A.Ş.’nin;
a) 11/10/2021 gün ve 22 sayılı yönetim kurulu kararının tamamının BATIL OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
b) 17/10/2022 tarihli genel kurulda alınan bütün kararların YOKLUKLA MALUL OLDUĞUNUN TESPİTİNE,
c) 03/08/2022 gün ve 27 sayılı yönetim kurulu kararının iptaline ilişkin (bu karar yönünden terditli 2.) talebin REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 179,90 TL. maktu karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL. harcın mahsubu ile kalan 99,20 TL. harcın davalı şirketten alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 301,70 TL. yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre takdiren (1/2’si olan) 150,85 TL. yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, kalan 150,85 TL. yargılama gideri ile 80,70 TL. peşin harçtan ibaret toplam 231,55 TL. yargılama giderinin davalı şirketten alınarak davacılara (eşit oranda) verilmesine,
4-Gerekçeli karar tebliği için davacılar avansından yapılacak 20 TL. yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre takdiren (1/2’si olan) 10 TL. yargılama giderinin davalı şirketten alınarak davacılara (eşit oranda) verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri tespit edilemediğinden bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca;
a) Davanın kabul edilen kısmı üzerinden, davacılar vekilleri için 9.200 TL. maktu vekalet ücretinin davalı şirketten alınarak davacılara (eşit oranda) verilmesine,
b) Davanın reddedilen kısmı üzerinden, davalı vekilleri için 9.200 TL. maktu vekalet ücretinin davacılardan (eşit oranda) alınarak davalı şirkete verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın, 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde ve re’sen davacıya iadesine,
Dair ; davacılar vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, Konya BAM ilgili Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere ve oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.12/04/2023

Başkan … Üye … Üye … Katip …