Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/851 E. 2023/494 K. 05.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ … Esas – … Karar
T.C.
KONYA “TÜRK MİLLETİ ADINA”
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı aleyhine 16.08.2018 tarihinde Konya . Asliye Ticaret Mahkemesinde açtığı dava Mahkemenin … E. … K. Sayılı kararıyla sonuçlandığını, Mahkemenin 07.04.2022 tarihli gerekçeli kararı ile “…Davacının davasının talep arttırım dilekçesi de nazara alınmak suretiyle KABULÜ İLE; 1-) 61.500,00-TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, …” karar verildiğini, kararın onandığını, ilamın Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla ilamlı takibe konu edildiğini, davalı tarafından icra dosyasına, asıl alacak, takipten önce işleyen faiz, takipten sonra işleyen faiz, icra harç ve masrafları, yargılama giderleri, ilam vekalet ücreti ve icra vekalet ücretine istinaden 13.10.2022 tarihinde toplam 111.364,94 TL ödenerek dosyanın infaz edildiğini, dava ve takip neticesinde davacıya 61.500,00 TL Asıl alacak, 20.896,52 TL Takipten önce işlemiş faiz, 2.577,52 TL Takipten sonra işlemiş faiz olmak üzere 84.974,04 TL toplam para ödendiğini, davalının temerrüte düştüğü, ödeme yükümlülüğünün doğduğu sigortaya başvuru tarihinde veya en geç ilk davanın açıldığı tarihte ödemesi gereken tutar ile fiilen ödemenin yapıldığı tarih arasında geçen 4 yılı aşkın sürede paranın alım gücünde afaki değer kaybı yaşandığını, hasar başvurusunun yapıldığı veya en geç davanın açıldığı tarihte ödeme yapılmış olsa idi ödenecek para ile (sovtaj bedeli de eklenerek) hemen hemen aynı özellikte bir araç alınabilirken fiili ödeme tarihinde ele geçen para ile araç alabilme imkanının kalmadığını, davacının çok ciddi maddi zararları oluştuğunu, dolayısıyla davacının TBK 122/1 maddesi kapsamında yasal faizle karşılanamayan munzam zararının (aşkın zararın) davalı tarafça giderilmesi gerektiini belirterek, şimdilik 20.000 TL bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirkete ait … plakalı aracın davalı sigorta şirketince kasko poliçesi ile sigortalı olduğunu, 07/06/2018 tarihine karıştığı trafik kazası sonucunda arızalandığını ve Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’ne açılan ve sonuçlanan dava neticesinde kararın istinafça da onanması üzerine icra takibine konu edilmesi neticesinde toplam 84.974,04 TL ödeme yapıldığını belirterek, yapılan ödemenin o tarihte emsal araçlara kıyasla yeterli olduğunu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde;
Dava, “Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)” davasıdır.
Mahkememizce Anadolu Sigorta Şirketine, Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’ne yazılar yazılarak gerekli bilgi ve belgeler getirtilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Somut olayda; davacı taraf ile davalı arasında düzenlenen kasko poliçesi kapsamında ödeme talebine bağlı olarak Konya .Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas nolu dosyasında dava açıldığı, dava neticesinde davalı tarafından davacıya ödemede bulunulduğu, ancak munzam zarar kapsamında davacının zararının tam olarak karşılanmadığından bahisle mahkememizde alacak davası açıldığı, Türk Borçlar Kanununu 122. maddesinde, zararın temerrüt faizinden fazla olduğu takdirde munzam zarar talep edilebileceğinin düzenlendiği, Yargıtayın yerleşik kararlarına göre, munzam zararın olası bir zarar olmadığı, davacının iddia ve talep ettiği gibi karşılanan kısmı aşan zarar varsa bu husus inandırıcı bir biçimde kanıtlanabilirse ve de davalının kusuru/temerrüdü ile zarar arasında illiyet bağı kurulabilirse, bu koşullarda munzam zarar talep edilebileceğinin hüküm altına alındığı, davalının sigorta şirketi olduğu ve kasıtlı olarak zararın oluşmasına sebebiyet verdiğine ilişkin bir delil bulunmadığı, davacının asıl alacağının tespitinin sigorta şirketi açısından yargılamayı gerektirdiği, davalının kusurlu (Kasıtlı) eylemi ile zararın oluştuğuna ilişkin yeterli delil bulunmadığı, yargılama süreci kapsamında davacının alacağına geç kavuşmasının tek başına munzam zarar oluştuğuna yeterli delil oluşturmayacağı, ekonomik olumsuzluklardan olan enflasyon, yüksek faiz, para değerindeki düşüş gibi olgulara dayalı ve somut bir biçimde iddia ve ispat edilmediği müddetçe, TBK nun 122. maddesi kapsamında munzam zararın kanıtı olarak ileri sürülemeyeceği ve anılan şartlar sebebiyle ortaya çıkan olumsuzlukların alacaklı zararı olarak kabul edilemeyeceği, dolayısıyla TBK nun 122. maddesinde karşılanması öngörülen faizi aşan aşkın zararın, genel ekonomik olumsuzlukların (Enflasyon oranı, yüksek ve değişken döviz kurları, mevduat faizleri, paranın satın alma gücünde meydana gelen azalma) dışında davacının durumuna özgü somut vakıalarla ispatlaması gerektiği ve tazminat alacağını oluşturan trafik kazasında sigorta şirketinin bir dahlinin olmaması ve bu anlamda bir kusur yüklenememesi nedeniyle, davalının kusurundan kaynaklı olarak munzam zararın oluştuğunun kanıtlanamadığı, munzam zarar talep edilebilmesinin koşullarının oluşmadığı kanaatine varılmış, davacının davasının reddine karar verilmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 269,85 TL. nispi karar ve ilam harcından, peşin alınan 341,55 TL. harcın mahsubu ile kalan 71,70 TL. fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili için 9.200 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Arabuluculuk görüşmelerinden dolayı Hazine tarafından (suçüstü ödeneğinden) yapılan 3.120 TL. yargılama giderinin, davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, bu amaçla 492 s. Harçlar Kanunu’nun 28/a maddesi gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın, 6100 s. HMK’nın 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde ve re’sen davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 05/09/2023

Katip Hakim

Bu belge 5070 sayılı kanun uyarınca Elektronik İmza ile imzalanmıştır.