Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/836 E. 2023/230 K. 06.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ:
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA İHBAR OLUNAN:
VEKİLLERİ :
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkili kuruluşa ait toplam 33 adet trafo merkezinde yanlış tarife uygulandığının sabit olduğunu, tamamen kendi hatası-kusuru ile yanlış tarifeden fatura düzenleyen davalının bu durumdan haksız kazanç elde ettiğini, davalı şirketin yanlış tarife uygulamasının EPDK Yönetmeliği, Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği, Elektrik Piyasası Bağlantı ve Sistem Kullanım Yönetmeliği, Elektrik Dağıtımı ve Perakende Satışına İlişkin Hizmet Kalitesi Yönetmeliği hükümlerine aykırılık teşkil ettiğini ve açıkladığı nedenlerle davalı şirketçe EPDK tarafından hazırlanan ve Tedaş tarafından uygulanan fonsuz tarifelerin 2.maddesindeki bağlantı şekli olan “Dağıtım Sistemi Kullanıcıları – İletim Şalt Sahalarının dağıtım şirketinin kullanımdaki OG baralarına özel hattı ile bağlı tek bir tüzel kişi” başlığı altındaki “Ticarethane” tarife grubu yerine 4.maddesindeki bağlantı şekli olan “Diğet Tüm Dağıtım Sistem Kullanıcıları” başlığı altındaki “Ticarethane” tarife grubu üzerinden fatura kesilmesi yani yanlış tarife uygulanarak hatalı fatura kesilmesi nedeniyle Temmuz 2014-Haziran 2015 dönemine ait faturalardan kaynaklanan ve müvekkili kuruluşça fazla ödenen 129.419,90 TL bedelin her bir fatura için ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte müvekkili kuruluşa iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; davanın süresinde açılmadığını, EPDK tarafından hazırlanan ve Tedaş tarafından uygulanan fonsuz tarifelerin 2.maddesindeki bağlantı şekli olan “Dağıtım Sistemi Kullanıcıları – İletim Şalt Sahalarının dağıtım şirketinin kullanımdaki OG baralarına özel hattı ile bağlı tek bir tüzel kişi” başlığı altındaki “Ticarethane” tarife grubu ve 4.maddesindeki bağlantı şekli olan “Diğet Tüm Dağıtım Sistem Kullanıcıları” başlığı altındaki “Ticarethane” tarife grubu üzerinden fatura kesilmesi işlemiyle ilgili olarak müvekkiline husumet düşmediğini, yanlış tarife uygulandığı farzedilse bile bunun davacının kusurundan kaynaklandığını, kimsenin kendi kusurundan yararlanarak menfaat temin edemeyeceğini, davacının abone grubuna itiraz etmediğini ve kesilen tüm faturaları ticari defterlere işleyerek benimsediğini, iddia kabul edilse dahi zararın doğmasına ve büyümesine davacının sebep olduğunu ve açıkladığı nedenlerle davanın reddi ile davanın … ihbarına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 16/10/2019 tarihli dilekçesiyle, 129.419,90 TL olarak açmış olduğu davasını 92.333,04 TL artırarak 221.752,94 TL’ye ıslah etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, istirdat isteminden ibarettir.
Açılan dava ilk önce Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E sırasına kaydedilmiş, bu sıra üzerinden yapılan yargılama neticesinde 12/03/2020 gün ve … E … K sayılı karar ile davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş, karara karşı istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Konya BAM . HD.’nin 07/11/2022 gün ve … E … K sayılı kararı ile ” … davacının istirdadını talep ettiği faturaların davalı tarafından kesildiği ve tahsil edildiği, bu nedenle davalıya husumet yöneltilebileceği … ” gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
Kaldırma kararı sonrasında dava Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E sırasına kaydedilmiştir.
Davacı 33 adet trafo merkezine ilişkin olarak davalı şirketin yanlış tarife üzerinden faturalandırma yapması nedeniyle fazladan ödeme yapımak zorunda kaldıklarını, faturalandırmanın yanlış yapılmasından davalı şirketin kusurlu olduğunu iddia ederek fazladan tahsil edilen fatura bedellerinin istirdadını istemiş, davalı ise davanın süresinde açılmadığını, faturalara itiraz edilmeksizin ödendiğini, tarife grubunun belirlenmesi yönünden kendisinin bir yetkisinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Taraflar arasındaki ihtilaf; EPDK tarafından hazırlanan tarifelerin davalı şirket tarafından yanlış uygulanıp uygulanmadığı, usulsüz tarife uygulandığının tespiti halinde davalının bu durumdan sorumlu olup olmadığı, usulsüz tarife nedeniyle davacıdan fazla tahsilat yapılıp yapılmadığı, varsa fazla tahsilat tutarının ne kadar olduğu, davalının fazla tahsilat tutarını iade etmesinin gerekip gerekmediği, varsa fazla ödeme yönünden hakkaniyet indirimi yapılmasının gerekip gerekmediği ve davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı hususlarından ibarettir.
Taraflar arasında abonelik sözleşmesi bulunduğu konusunda uyuşmazlık yoktur. Dava konusu ihtilafta uygulanacak zamanaşımı süresi, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunması nedeniyle TBK 146. maddesi gereğince 10 yıl olup, dava konusu elektrik faturasının tahakkuk ve tahsil tarihleri itibariyle 10 yıllık zaman aşımı süresinde alacağın tahsili mümkündür. Nitekim Sakarya BAM . HD.’nin … E … K sayılı ilamı da bu yöndedir. Bu kapsamda, davacı tarafça 2014/Temmuz 2015/Haziran arası döneme ilişkin olarak istirdat isteminde bulunulması karşısında davanın 10 yıllık zamanaşımı süresi içinde açıldığı sabit olduğundan davalının zamanaşımı itirazı yerinde görülmemiştir.
Dosya kapsamına uygun olduğundan hükme esas alınan 24/06/2019 tarihli bilirkişi raporu ve 12/02/2020 tarihli bilirkişi ek raporu ile, dava konusu tesisatların fonsuz tarifelerin 2. maddesindeki bağlantı şekli olan ”iletim şalt sahalarının dağıtım şirketinin kullanımındaki OG baralarına özel hattı ile bağlı tek bir tüzel kişi durumundaki kullanıcılar” kapsamında olduğu, düzenlenen faturaların ise fonsuz tarifelerin 4. maddesindeki bağlantı şekli olan ”diğer tüm dağıtım sistemi kullanıcıları” kapsamında düzenlendiği, bu bakımdan faturalandırma yapılırken yanlış tarife uygulandığı, tarifenin yanlış uygulanması nedeniyle davacıdan 221.752,94 TL tutarında fazla tahsilat yapıldığı tespit edilmiştir.
6098 sayılı TBK’nın 114. maddesine göre; Borçlu, genel olarak her türlü kusurdan sorumludur. Borçlunun sorumluluğunun kapsamı, işin özel niteliğine göre belirlenir. İş özellikle borçlu için bir yarar sağlamıyorsa, sorumluluk daha hafif olarak değerlendirilir. Haksız fiil sorumluluğuna ilişkin hükümler, kıyas yoluyla sözleşmeye aykırılık hâllerine de uygulanır.
6098 sayılı TBK’nın 52. maddesine göre ise;Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir.
Somut olayda, davacının basiretli tacir olarak, uygulanan tarifeyi tespit edebilecekken uzun süre doğru tarifenin uygulanması için gereken dikkat ve özeni göstermemesi nedeniyle, 6098 sayılı TBK’nın 114. maddesi (818 sayılı BK’nun 98/2) delaletiyle TBK’nın 52. (BK’nın 44.) maddesi uyarınca, bilirkişi tarafından hesaplanan tutardan takdiren % 25 oranında hakkaniyet indirimi yapılması gerekmiştir. Bu kapsamda resen yapılan hesaplama neticesinde davacının talep edebileceği alacak tutarının 166.314,70 TL olduğu sonucuna varılmıştır.
Davacı vekili, 16/10/2019 tarihli ıslah dilekçesiyle dava değerini 221.752,94 TL’ye çıkarmıştır.
6098 sayılı Borçlar Kanununun 117.maddesin uyarınca ”Muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer” Bu kapsamda temerrüt, ya bir ihtar ile ya da dava açılması vs. suretiyle gerçekleşir. Davacı 24/04/2017 tarihli yazı ile 175.685,67 TL’nin 05/05/2017 tarihine kadar ödenmesini talep etmiştir. Davacı tarafça bu yazıya ilişkin barkod numarası verilmiş, usul ekonomisi ilkesi gereğince … Şubesi’nden bu gönderiye ilişkin bilgiler getirtilmiş ve yazının 27/04/2017 tarihinde davalı tarafa teslim edildiği anlaşılmıştır. Yazı ile verilen mehil müddeti dikkate alınarak davalının 05/05/2017 tarihi itibariyle temerrüde düştüğü kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; faturalandırmanın yanlış tarife üzerinden yapılması nedeniyle davacıdan 221.752,94 TL tutarında fazla tahsilat yapıldığı, davacının kendisinden beklenen özeni göstermemesi nedeniyle fazla tahsilat tutarından % 25 oranında hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği sonucuna varıldığından davanın 166.314,70 TL üzerinden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, 166.314,70 TL’nin, 05/05/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 11.360,96 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 3.786,99 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.573,97 TL eksik harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan 3.822,89 TL harç gideri ve 6.730,45 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 10.553,34 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf, kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T.’ne göre tayin ve taktir olunan 25.947,21 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/04/2023

Katip Hakim

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.