Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/80 E. 2022/314 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ:

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH:
KARARIN MAHİYETİ : RED

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkili hakkında … tarafından … Şubesinden verilme 18/09/2014 keşide tarihli 152.000,00 TL bedelli çeke istinaden Konya . İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, bu icra takipte kasıtlı olarak adresin müvekkili ile hiçbir alakası olmayan bir yer gösterildiğini, bu adreste güya müvekkili çalışanı olduğunu söyleyen … isimli şahsa tebliğ edildiğini, müvekkilinin usulsüz tebligat yapılarak gerçekleştirilen icra takibinden taşınmazları, araçları ve banka hesapları üzerine konulan 2017 Kasım Ayında, yani takip tarihinden tam üç yıl sonra haberdar olduğunu, bu esnadan takip alacağının 18/10/2017 tarihinde aynı zamanda … Tic. San. Ltd. Şti’nin muhasebecisi olan … tarafından …’ya temlik edildiğini, müvekkilinin davaya konu çekin karşılıksız çıkması üzerine bu çeke karşılık olmak üzere … Şubesi’ne ait 13/02/2015 ve 28/02/2015 keşide tarihli 75.000,00’er TL bedelli iki adet çeki arkasına … Tic. San. Ltd. Şti ve … Ticaret – … cirolarını yapmak suretiyle … Bankasına teslim ettiğini ve 152.000,00 TL’lik … Bankası çekini iade aldığının …’in kayıtlarına geçtiğini, davalının yetkili hamil olduğunu kabul manasına gelmemek üzere takibe dayanak çek bedelinin davacı müvekkili tarafından lehtar bankaya ödendiğini, çekin karşılıksız kalması nedeniyle takibin iptalinin gerektiğini ve açıkladığı nedenlerle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile davalının dava konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle; davacının iddialarının hukuki temelden uzak bulunduğunu, temlik işlemi için vekile özel yetki verilmesine gerek olmadığını, davacının mahkemeden gizlediği konunun vekaletnameler ile taşınmaz alım satım, araç alım satım ve bankacılık işlemleri, çek ciro etme, şirket borçlandırma ile özel yetki gerektiren işlemlerle alakalı olarak … isimli şahsın yetkilendirildiği hususu olduğunu, bu nedenle temlikin geçersiz olduğu iddiasına dayanılmasının mümkün olmadığını, müvekkilinin yetkili ve meşru hamil olduğunu, ayrıca davacının dava konusu çeke karşılık iki ayrı çekle ödeme yaptığı ve borcu kalmadığı iddiasını yazılı delille ispatlaması gerektiğini ve açıkladığı nedenlerle davanın reddi ile davacı aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava menfi tespit isteminden ibarettir.
Dava ilk önce Mahkememizin … E sırasına kaydedilmiş, bu sıra üzerinden yapılan yargılama neticesinde 25/04/2019 gün ve … E … K sayılı karar ile davanın ve tarafların tazminat istemlerinin reddine karar verilmiştir.
Davacı tarafın istinaf başvurusu üzerine Konya BAM . H.D.’nin … E … K sayılı kararı ile ”Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesi uyarınca herkes iddiasını ispatla yükümlüdür.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190. maddesine göre; “İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir. Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.” şeklindedir.
Menfi tespit davasında da anılan Yasa hükümlerindeki ispat yüküne ilişkin kuralın uygulanması gerekir. Buna göre, menfi tespit davasında ispat yükü kural olarak alacaklı olduğunu iddia eden tarafa yani davalıya düşer. Ancak davalının alacağı senede dayanıyorsa ispat yükü yer değiştirerek senetten dolayı borçlu olmadığını iddia eden davacı tarafa düşer (Yargıtay . Hukuk Dairesinin … Esas … Karar sayılı ilamı).
Davacının … tarafından hakkında … Şubesinden verilme 18/09/2014 keşide tarihli 152.000,00 TL bedelli çeke istinaden Konya . İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, takip alacağının 18/10/2017 tarihinde aynı zamanda … Tic. San. Ltd. Şti’nin muhasebecisi olan … tarafından …’ya temlik edildiğini, müvekkilinin davaya konu çekin karşılıksız çıkması üzerine bu çeke karşılık olmak üzere … Şubesi’ne ait 13/02/2015 ve 28/02/2015 keşide tarihli 75.000,00’er TL bedelli iki adet çeki arkasına … Tic. San. Ltd. Şti ve … Ticaret – … cirolarını yapmak suretiyle … Bankasına teslim ettiğini ve 152.000,00 TL’lik … Bankası çekini iade aldığının …’in kayıtlarına geçtiğini, davalının yetkili hamil olduğunu kabul manasına gelmemek üzere takibe dayanak çek bedelinin davacı müvekkili tarafından lehtar bankaya ödendiğini, çekin karşılıksız kalması nedeniyle takibin iptalinin gerektiğini ve açıkladığı nedenlerle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile davalının dava konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep ettiğini, davalının ise davanın reddini talep ettiği, dava konusu çekin … Ltd.Şti. yetkilisi tarafından bankaya ibraz edildiği, çekin karşılıksız çıkması üzerine banka sorumluluk tutarı ödenerek çekin şirket yetkilisine iade edildiği, ibrazdan sonra dava konusu çekin davacının yetkilisi olduğu … Tic.Ltd.Şti’nin vekili olan … tarafından …’a temlik edildiği, TBK’nın 504.maddesi gereğince alacağın temliki için vekile özel yetki verilmesine gerek bulunmadığı, (Yargıtay .Hukuk Dairesinin 01/02/2005 tarih … Esas … Karar sayılı ilamı) … tarafından borçlular hakkında Konya . İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile takip yapıldığı, takip alacağının 18/10/2017 tarihinde … tarafından …’ya temlik edildiği, ibrazdan sonra yapılan cironun alacağın temliki hükümlerine tabi olması ve alacağın … tarafından … ya temlik edilmesi nedeniyle davacının şahsi defilerini davalıya karşı ileri sürebileceği, davacının şikayeti üzerine Konya Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma dosyasında şüpheliler …, … ve … hakkında resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarından yapılan soruşturmada kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, bu karara karşı yapılan itirazın da Konya .Sulh Ceza Hakimliğince reddedildiği, davacının yemin deliline de dayandığı, yemin delilinin HMK’nın 225 ve devamı maddelerinde düzenlendiği, yeminin kesin delillerden olduğu, yemin deliline dayanan taraf, iddia veya savunmasının diğer delillerle ispatlanmamış olması nedeniyle bu delile sıra gelmiş olduğunu başka türlü bilemeyeceğinden; mahkeme, yemin teklif etmek hakkı bulunduğunu istek sahibine hatırlatmakla yükümlü olduğu, şu durumda kural olarak, yemin teklifi hakkı kullandırılmadan karar verilemeyeceği, hal böyle olunca davacı taraf çek bedelinin ödendiğini bu nedenle davalıya borcunun bulunmadığını iddia ettiğinden ispat yükünün davacıya düştüğü, davacının yazılı delille borcunu ödediğini ispat edemediğinden, davacıya yemin teklif etme hakkı olduğu hatırlatılarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği… ” gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
Kaldırma kararı sonrasında dava Mahkememizin … E sırasına kaydedilmiştir. BAM kararına istinaden davacıya yemin delili hatırlatılmış ancak davacı yemin teklifinde bulunmamıştır. Bu nedenle davacı çek nedeniyle borçlu olmadığına yönelik iddiasını yazılı delillerle ve yemin delili ile ispatlayamadığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
İİK’nın 72/5. Maddesine göre; dava (menfi tespit davası) borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz. Anılan yasal düzenleme uyarınca, borçlu lehine tazminata hükmedebilmek için davanın borçlu lehine sonuçlanması gerekmekte olup somut olayda tazminat şartlarının gerçekleşmemesi nedeniyle davacının tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
İİK’nın 72/4. Maddesine göre; Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez. Somut olayda davalı taraf tazminat talebinde bulunmuş ise de; dava içerisinde takibe yönelik her hangi bir tedbir istenilmediği ve tedbir kararı verilmediği anlaşıldığından 2004 s. İİK’nin 72/4. maddesindeki şartları oluşmayan tazminat talebinin de reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Tarafların tazminat istemlerinin reddine,
3-Peşin olarak alınan 2.595,78 TL harçtan, alınması gereken 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.515,08 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan harç ve yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden, A.A.Ü.T’ne tayin ve taktir olunan 18.390,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/04/2022

Katip … Hakim …

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.