Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/719 E. 2023/309 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ … Esas – … Karar
T.C.
KONYA “TÜRK MİLLETİ ADINA”
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesiyle; arabulucu huzurunda yapılan görüşmeler neticesinde taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığını, davalı … Organizasyon isimli ticari işletme sahibi … ile davacı şirket … Basın şirketi arasında 22/03/2022 tarihinde davacı şirketin 6 ay boyunca davalı ticari işletmenin sosyal medya yönetimini yapmasını ve yönetimini yaptığı sosyal medya üzerinden 9-12 adet paylaşım yapmasını, davalı ticari işletmenin de buna karşılık olarak bedel ödemekle yükümlü olacağını konu edinen “Reklam Satış Sözleşmesi” akdedildiğini, davalı işletme ise yine aynı sözleşme kapsamında her ay için 4.000 TL KDV ödemeyi taahhüt ettiğini, davacı şirketin sözleşme gereği edimini yerine getirdiğini, davacı şirket mart ve nisan ayı için sözleşmede belirtilmiş olan paylaşım sayısına göre süresiz kullanıma uygun hareketli videolar hazırlamış ayrıca; broşür tasarımı, sözleşme örneği, bilet ve afiş tasarımı, sponsor tasarımları, kurumsal alt bant tasarımı yaparak bu edimleri davalıya teslim ettiğini, her iki aya ait çalışmalarına ilişkin olarak 01/04/2022 tarihinde 9.440 TL fatura kestiğini, davalı tarafa gönderdiğini, davalı, faturayı aynı gün içerisinde yani 01/04/2022 tarihinde tebliğ aldığını, sözleşmede imzası bulunan … sözleşme uyarınca yerine getirmesi gereken yükümlülüğü faturası dahi kesilmiş olmasına rağmen yerine getirmediğini, davalı Konya . Noterliği’nin 04/04/2022 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile “Taraflar arasında akdedilmiş olan sözleşmenin mart ayı için yalnızca 9 günü kapsadığını, nisan ayının ise henüz sona ermemiş olduğunu bu kapsamda davacı şirket tarafından edimlerin yerine getirilmemiş olmasına karşın haksız bir şekilde fatura düzenlenmiş olduğunu” belirterek düzenlenmiş olan faturayı davacı şirkete iade etmiş ve sözleşmeyi de tek taraflı olarak feshettiğini bildirdiğini, davalının, taraflar arasındaki sözleşmeyi haksız bir şekilde feshettiği ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 18/2. maddesinde düzenlenmiş olan “Her tacirin, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir.” hükmüne açık bir şekilde aykırı davrandığını, cevap olarak . Noterliğinin 26/04/2022 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile “yapılan çalışmaların hem mart hem nisan ayını kapsadığını, edimlerin fazlasıyla yerine getirilmiş olduğunu bu nedenle 9.440,00 -TL bedelin ödenmesi gerektiğini, aksi durumda yasal yollara başvurulacağını” belirterek davalıdan, sözleşmeden kaynaklanan bedel ödeme yükümlülüğünü yerine getirmesini talep edildiğini, davalı işletme haksız feshini bildirmiş olduğu ihtarname ile her ne kadar Mart ayı için yapılan işlerin yalnızca 9 günü kapsadığını Nisan ayı için ise ayın henüz sona ermemiş olması nedeniyle davacı şirketin talep etmiş olduğu bedele hak kazanmadığı iddia edilmiş olsa da bu iddianın gerçekleri yansıtmadığını, zira davacının aylık 9-12 adet paylaşım taahhüdünde bulunduğunu, iş verenin borcunun ay sonunda muaccel hale geleceğine ilişkin herhangi bir taahhüt söz konusu olmadığını, davacı şirketin taahhüdü yalnızca 6 ay boyunca aylık 9-12 adet paylaşımda bulunmaya yönelik olup bu paylaşımları ne kadar süre içerisinde yapmış olduğunun borcun ifası yönünden bir değeri bulunmadığını belirterek, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla sözleşmenin feshedilmiş olması sebebiyle şimdilik 100 TL maddi tazminatın bedelini ve davacı şirketin teslim etmiş olduğu eserlerin karşılığı olan 9.440 TL 01/04/2022 tarihinden itibaren işleyecek günlük %2 akdi ticari faiz( aylık %60) davalıdan alınarak davacıya verilmesi talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Görevli Mahkemenizin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, görev açısından itirazlarının bulunduğunu, davalının tacir sıfatına haiz olmadığını bu yönden görevsizlik nedeniyle davanın reddine karar verilmesini esas davacının iddiası ve sözleşmede geçen imza tarihinden itibaren 1 ay içerisinde 9 – 12 arası, bir aya eşit düşecek şekilde paylaşım yapılması olduğunu, buradaki amacın sitenin görülebilirliğini, daha fazla insana ulaşmasını ve sürekli işlem görerek tıklanma sayısını artırarak reklamın amacına ulaşmasını sağlamak olduğunu, sözleşmenin imza tarihi 22.03.2022 tarihi olup, davacının belirli aralıklarla ve siteyi sürekli açık tutarak 22.04.2022 tarihine kadar en az 9 – 12 paylaşımı, müvekkilin istediği şekilde eksiksiz, ayıpsız ve müşteriye hitap edecek yani müvekkile menfaat sağlayacak şekilde yapması, sonrasında ücreti hak ederek fatura keşide etmesi gerekirken hem de 2 aylık fatura keserek göndermesi hukuka ve hakkaniyete açıkça aykırı olduğunu, davacının sözleşmeye aykırı davranışları karşısında davalı gelir kaybı yaşadığını, sözleşmede bulunmayan hizmetler yerine getirildikten sonra 4.000,00 TL daha ücret talep edildiğini, davalı böyle bir anlaşma olmadığını ve bu şekilde olacaksa henüz başlanmadan sözleşmeyi sonlandırmak istediğini belirtiğini, davacı yan kabul etmediğini, işe başlanmış bu sefer ifalar ayıplı, eksik ve hiç şekilde yapıldığını, davalının hiç bir menfaat sağlayamadığını, davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde;
Dava, “Alacak” davasıdır.
Mahkememizce Konya Vergi Dairesi Başkanlığı’na, Konya Ticaret Sicili Müdürlüğü’ne, Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığı’na yazılar yazılarak gerekli bilgi ve belgeler getirtilerek dosyamız arasına konulmuştur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı, Kanununun 5/1. maddesinde de Asliye Ticaret Mahkemesinin tüm ticari davalara bakmakla görevli olduğu düzenlenmiştir.
Ticaret Mahkemelerinin hangi davalara bakacağı TTK 4. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre “(1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; a) Bu Kanunda, b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde, c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde, d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta, e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde, f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır. (2)
Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 18/6/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir.” düzenlemesi ile Ticaret Mahkemelerinin baktığı davalar ya iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bir dava olacak yada TTK da düzenlenen hususlar ile TTK 4. maddesinde sayılan istisnalar kapsamında ki davalar olacaktır.
Somut olayda uyuşmazlığın; davacı şirket ile davalı şahıs arasına “Reklam Satış Sözleşmesi” imzalandığı, sözleşme kapsamında davacının edimini yerine getirmesiyle birlikte davalı adına fatura düzenlenmesine rağmen davalının ödemesi gereken bedeli ödememesi iddiasıyla açılan alacak davasından kaynaklandığı, Mahkememizce ilgili kurumlarla yapılan yazışmalar neticesinde davalı tarafın tacir olmadığı anlaşılmakla, mahkememizin görevli olmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davanın, 6100 sayılı HMK uyarınca Mahkememizin görevli olmaması nedeniyle USULDEN REDDİNE, görevli mahkemenin ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğunun TESPİTİNE,
2-Görevsizlik kararı kesinleştiğinde 6100 sayılı HMK 20. Maddesi uyarınca talep halinde DOSYANIN YETKİLİ VE GÖREVLİ KONYA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE GÖNDERİLMESİNE,
3-6100 sayılı HMK 20.maddesi uyarınca; taraflardan birinin görevsizlik kararının tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesinin gerektiği, iki haftalık süre içerisinde dosyanın yetkili ve görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilebileceğinin taraflara İHTARINA,
4-6100 sayılı HMK’nun 331.maddesi gereğince; harç, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hakkında yetkili ve görevli mahkemece KARAR TAYİNİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/05/2023

Katip Hakim

Bu belge 5070 sayılı kanun uyarınca Elektronik İmza ile imzalanmıştır.