Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/71 E. 2023/108 K. 24.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ … Esas – … Karar
T.C.
KONYA “TÜRK MİLLETİ ADINA”
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO:
HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
3-
4-
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
2-
3-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 27/01/2022 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalılardan, …’ın sürücüsü olduğu … plakalı araçla, 14/07/2021 tarihinde yaklaşık 139 Km/Saat hızla kavşağa girerek, kavşak içerisinde bisikletiyle dönüşünü tamamlamak üzere olan …’e çarparak ölümüne sebebiyet verdiğini, otomobil sürücüsünün Seydişehir Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanarak cezalandırılmasına karar verildiğini, alınan raporlarda davacıların desteği ve kardeşi olan ölen bisiklet sürücüsünün asli kusurlu bulunduğunu, raporların kabul edilmesinin mümkün olmadığını, yapılan incelemelerde tespit tutanağı başlıklı 17/07/2017 tarihli hız tespit tutanağına hiç değinilmediğini, bu tutanağa göre otomobil sürücüsünün 38,5 metreyi 1 saniyede kat ettiğini, bu durumda sürücünün hızı 138,6 Km/Saat olduğunu, hız sınırlarının aşıldığını, tanıkların da önce fren sesini sonrasında çarpma sesini duyduklarını belirttiklerini, fren ölçümlerinin doğru olarak yapılmadığını, kamera görüntülerinden de anlaşılacağı üzere, bisiklet sürücüsü, otomobil sürücüsünden çok daha önce kavşağa girdiğini, otomobil sürücüsü davalının ise, sonradan çok büyük bir hızla kavşağa girerek kazayı meydana getirdiğini, kazanın kavşak girişinde değil kavşağın sonunda, bisiklet sürücüsünün dönüşünü tamamlamak üzereyken meydana geldiğini, kavşağın bulunduğu yerin aynı zamanda okul bölgesi olduğunu, ayrıca bisiklet sürücülerinin sinyal lambası takmak zorunda olmadığını, soruşturma dosyası içerisindeki bisiklet tamircisinin 15/07/2017 tarihli tutanağında vefat eden bisiklette, mevzuata uygun reflektörlerin mevcut olduğu belirtildiği halde bilirkişi raporlarında bilimsellikten uzak bir şekilde, bisiklette sinyal lambasının olmadığının belirlendiğini, araç sürücülerinin kavşaklarda geçiş önceliğine uymamaları halinde asli kusurlu sayılırlar kuralının ihlal edildiğini, mevzuat hükümlerine göre, davalı otomobil sürücüsü bilinçli taksirle hareket ettiğini, dava açılmadan önce taraflarınca destekten yoksun kalma tazminatı için, davalılardan … Sigorta A.Ş.’ye başvurulmuş olup, sigorta şirketi tarafından, davacı tarafa, 27/04/2021 tarihinde 71.028,79 TL ödeme yapıldığını, ödemeye ilişkin belge imzalanırken fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğunu, kazada vefat eden bisikletli …’in davacılardan … ve … ’nın çocukları olduğunu, ölen … , kaza anında asgari ücretle çalıştığını, anne ve babasına parasal katkı yaptığı gibi, yerleşik Yargıtay karalarına göre, desteklik yalnız parasal olmayıp, yardım ve hizmet ederek de destek olunabileceğinden, eğer yaşasaydı bu desteği devam edeceğinden anne ve baba olan davacıların … ve … için destekten yoksun kalma tazminatı talep ettiklerini, ayrıca manevi tazminat taleplerinin de bulunduğunu belirterek, fazlaya ilişkin haklarının saklı olmak üzere; Sigorta Şirketinin ödemiş olduğu bedel düşülerek, 500 TL maddi tazminatın … Sigorta A.Ş. yönünden kaza tarihindeki sigorta limitini aşmamak üzere, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile diğer davalılara yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı … ödenmesine, yine fazlaya ilişkin haklarının saklı olmak üzere; Sigorta Şirketinin ödemiş olduğu bedel düşülerek, 500 TL maddi tazminatın … Sigorta A.Ş. yönünden kaza tarihindeki sigorta limitini aşmamak üzere, temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile diğer davalılara yönünden kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı … ödenmesine; davacı … için 40.000 TL, davacı … için 40.000 TL, davacı … için 30.000 TL, davacı … için 30.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili 06/07/2022 tarihli dilekçesiyle; maddi tazminat davasından kayıtsız ve şartsız olarak feragat ettiklerini, manevi tazminat taleplerinin aynen devam ettiğini belirtmiştir.
Davalı … Sigorta vekili 14/02/2023 tarihli dilekçesiyle; feragat dilekçesi sunulması halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti, arabuluculuk ücreti taleplerinden feragat etmiş olduklarını belirtmiştir.
Davalılar … ve … vekili 28/02/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kaza sebebiyle ceza dosyası kapsamında yapılan hız tespitinin doğru olmadığını, davalı 300 metre yukarıda olan kasiste hızını 10-15 km’ye düşürdükten sonra bu hıza istese de ulaşamayacağının aşikar olduğunu, kazanın davalının kusurundan değil, hiçbir şoförün öngöremeyeceği ve kaçınamayacağı bir sebeple müteveffanın tek taraflı kusuru ile meydana geldiğini, olaydan sonra trafik bilirkişileri tarafından kusur durumunu gösterir rapor ibraz edildiğini, ceza mahkemesince ATK’dan aldırılan kusura ilişkin verilen rapora göre de müteveffa KTK’nın 84/e’de belirtilen 53/1-B (sola dönüş kurallarına riayet etmemek maddesini) ihlal etmesi nedeniyle asli kusurlu olarak görüldüğünü, ayrıca davacıların tazminat taleplerinin zaman aşımına uğradığını, davacıların sigorta şirketini ibra etmesi ile davalıların da maddi tazminat konusunda bir yükümlülüğünün kalmadığını, ayrıca merhum …’in olay tarihinde 16 yaşında olduğunu, sürekli ve büyük bir gelirinin de hiç bir şekilde bulunmadığını, merhumun davacılara maddi yönden herhangi bir desteğinin olması da söz konusu olamayacağını, destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin yerinde olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımı süreleri geçtikten sonra açılmış olduğunu, kanun gereği sigorta şirketine başvuru zorunluluğunun olduğunu, davacılar tarafından yapılmış geçerli bir başvuru söz konusu olmadığını, sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, sigorta şirketi tarafından 27.04.2021 tarihinde davacı taraflara 71.028,79 tl ödeme yapıldığını, adli tıp trafik ihtisas dairesinden, karayolları genel müdürlüğü fen heyetinden seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması gerektiğini, davalı sigorta şirketinden hiçbir hak ve alacak talep edilemeyeceğinin ortada olduğunu, buna karşın bir an için aksi düşünüldüğün de dahi, davalı sigorta şirketinin sorumluluğu ancak sigortalının kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olacağını, söz konusu kazada kusura ilişkin yapılan ilk tespit olan kaza tespit tutanağından elde edilen bilgilere göre bisiklet sürücüsü … 2918 sayılı karayolları trafik kanunu’nun 84/f ihlali nedeniyle asli kusurlu olduğunu, Yargıtay’ın kemikleşmiş içtihatı uyarınca ceza yargılamalarında alınan kusur raporları hukuk hakiminin bağlamayacağından, yeniden rapor alınması zaruri olduğunu, kesinlikle kabul anlamına gelmemek kaydıyla ve sigortalı araç sürücüsünün dava konusu kazada kusurunun olmadığı kanaatimizi tekrarla, sayın mahkemece aksi kanaatte olunması halinde dahi, davacının kazanın meydana gelmesindeki ve kendi yaralanmasındaki müterafik kusurunun kusur durumun değerlendirilmesinde ve kesinlikle kabul anlamına gelmemek üzere tazminat hesaplamasında dikkate alınması gerektiğini, özellikle davacının kask ve koruyucu kıyafet takıp takmadığı hususlarının dikkate alınması gerektiğini, aktüer uzmanı tarafından hesaplamaların yaptırılması gerektiğini, ayrıca davacı tarafın başvurusunun kabulü halinde ise davalı sigorta şirketinin faizden sorumlu olamayacağını, sonuç olarak zamanaşımından, sigorta şirketince ödeme yapıldığından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde;
Dava, “Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)” davasıdır.
Mahkememizce Seydişehir . Asliye Ceza Mahkemesi’ne, T. Noterler Birliği Başkanlığı’na, Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü’ne, … Sigorta A.Ş.’ne Seydişehir İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne, Seydişehir İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne, Seydişehir Ziraat Odası Başkanlığı’na yazılar yazılarak gerekli bilgi ve belgeler getirtilerek dosyamız arasına konulmuştur.
Davacı tanığı … dinlenmesi için Seydişehir Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılmış, tanık ifadesinde özet olarak; … ile birlikte aynı iş yerinde çalıştıklarını, …’in vefatının üzerinden yaklaşık 5-6 yıl geçmesine rağmen …’in ebeveynleri ve kardeşlerinin halen bu olay yüzünden büyük üzüntü yaşamaya devam ettiklerini, iş arkadaşının sosyal biri olduğunu fakat …’in vefatından sonra sosyal kişiliğini yitirdiğini, … yaklaşık 17 yaşında olduğunu ve garsonluk yaptığını, lise eğitiminde başarılı bir öğrenci olduğunu, davacının tarlaları olduğunu ve belirli zamanlarda bahçe işleri yaptıklarını, en küçük kardeş … halen abisinin ölümünü kabullenemediğini belirtmiştir.
Davalı tanıkları 24/02/2023 tarihli duruşmada alınan beyanlarında özet olarak; kaza sonrası davacı tarafa taziye ziyaretinde bulunduklarını, daha sonra da görüşmek istediklerini fakat davacı tarafın ziyaret isteklerini kabul etmediklerini, kaza esnasında hızın 50-70 km arasında olduğunu, bisikletli …’in bir anda sola kırdığını ve kazanın gerçekleştiğini, kazadan sonra araçtan inilerek …’e müdahalede bulunulduğunu (araçta bulunan ağabeyin sağlıkçı olması sebebiyle) belirtmiştir.
Mahkememizce Ankara . Asliye Ticaret Mahkemesi kanalıyla bilirkişiler Makine Mühendisi Hasar Kusur Uzmanı …, Trafik Mühendisi Hasar Kusur Uzmanı …, Makine Mühendisi Hasar Kusur Uzmanı … oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınmış, bilirkişi heyeti 23/01/2023 tarihli raporda özetle; bisiklet sürücüsü … 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 53/b, 567a-2, 84/f maddeleri ile Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 136/a-6 maddesini ihlal ettiğinden bu kazanın oluşumunda %70 oranında kusurlu olduğu, … plakalı otomobil sürücüsü …’ın 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanununun 52/a, 52/b maddelerini ihlal ettiğinden bu kazanın oluşumunda %30 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Yukarıda izah edilenler, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; …’ın sürücüsü olduğu … plakalı araçla, bisikletiyle ilerleyen …’e çarpması sonucu …’in vefat ettiği, söz konusu kaza nedeniyle davacıların maddi zararlarının tazmini bakımından davalı sigorta şirketine müracaatı üzerine davacılara destekten yoksun kalma tazminatı olarak toplam 71.028,79 TL’nin ödendiği, ancak yapılan hesaplamalar uyarınca ödenen bu tazminatın eksik olduğundan bahisle ve manevi tazminat yönünden işbu davanın ikame edildiği, davalı tarafların ise davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır. Söz konusu trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sigorta şirketinin sigortalısı … plakalı araç sürücüsünün olayın oluşumunda %30 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, davacılar vekilince sunulan dilekçe ile maddi tazminat talepleri yönünden davadan feragat edildiği dikkate alınarak, davalılar ile davacıların ekonomik ve sosyal durumu ve kazaya karışan tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı ve paranın satın alma gücü dikkate alınarak manevi tazminat yönünden davacıların davasının kabulüne, maddi tazminat yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacıların maddi tazminat davalarının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Davacıların manevi tazminat davasının KABULÜ İLE; davacı … için 40.000 TL manevi tazminatın, davacı … için 40.000 TL manevi tazminatın, davacı … için 30.000 TL manevi tazminatın, davacı … için 30.000 TL manevi tazminatın, kaza tarihi olan 14.07.2021 tarihindin itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile DAVACILARA VERİLMESİNE,
3-Maddi tazminat davası yönünden Harçlar Kanununun 22. Maddesi gereği alınması gereken 59,96 TL harçtan, peşin alınan 3,42 TL harcın mahsubu ile bakiye 56,54 TL eksik harcın davacılardan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
4-Manevi tazminat davası yönünden alınması gereken 9.563,40 TL harçtan, peşin alınan 478,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 9.085,23 TL eksik harcın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 478,17 TL harç giderinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
6-Davacılar tarafından yapılan 2.400 TL bilirkişi ücreti gideri, 421,70 TL posta ve tebligat gideri ücreti, 80,70 TL haç gideri olmak üzere toplam 2.902,40 TL yargılama giderinin 2.781,70 TL’sinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, 120,70 TL’sinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Manevi tazminat davası yönünden davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca (kabul edilen dava değerinin 40.000 TL. olduğunun kabulü ile) davacı … vekili için 9.200 TL. vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
8-Manevi tazminat davası yönünden davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca (kabul edilen dava değerinin 40.000 TL. olduğunun kabulü ile) davacı … vekili için 9.200 TL. vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
9-Manevi tazminat davası yönünden davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca (kabul edilen dava değerinin 30.000 TL. olduğunun kabulü ile) davacı … vekili için 9.200 TL. vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’e verilmesine,
10-Manevi tazminat davası yönünden davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca (kabul edilen dava değerinin 30.000 TL. olduğunun kabulü ile) davacı … vekili için 9.200 TL. vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ye verilmesine,
11-Arabuluculuk görüşmelerinden dolayı Hazine tarafından (suçüstü ödeneğinden) yapılan 1.320 TL. yargılama giderinin, davacılardan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, bu amaçla 492 s. Harçlar Kanunu’nun 28/a maddesi gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
12-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın, 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde ve re’sen taraflara iadesine,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/02/2023

Katip Hakim

Bu belge 5070 sayılı kanun uyarınca Elektronik İmza ile imzalanmıştır.