Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/659 E. 2023/310 K. 09.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ … Esas – … Karar
T.C.
KONYA ” TÜRK MİLLETİ ADINA”
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLİ :
2- … – (T.C. Kimlik No: …) …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının kendi adına kayıtlı olan … plakalı aracını 17.03.2022 tarihinde, … Mah. … Cad. No:… Meram/Konya adresindeki ikametinin önüne park ederek bıraktığını, davacıya ait araç park halinde iken 19:00 sıralarında, davalı … yönetiminde olan ve davalı … adına kayıtlı … plakalı tır, davacının aracına çarptığını, davacının kazanın gerçekleşmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davalı sürücü bu kazaya tam(%100) kusurlu hareketi ile sebebiyet verdiğini, bu nedenle davalıların ilgili mevzuat hükümleri doğrultusunda davacı nezdinde doğan maddi zararı müteselsil olarak tazmin etme yükümlülüğünün bulunduğunu, tamir süresince davacının aracını kullanamamasına ve aracın ileriye yönelik olarak değer kaybına uğramasına sebep olunduğunu, davacının kaza tarihine kadar aracın tüm bakımlarını zamanında ve yetkili servisinde yaptırdığını, kaza gerçekleşene kadar geçen süreçte aracın herhangi bir parçasının değişmediği gibi kaporta ve boyasında herhangi bir kusur, çizik dahi olmadığını, toplamda 114.691,96 TL araca tramer kaydı işlendiğini, aracın değerinde ciddi bir düşme yaşandığını, davalının kusurlu hareketi ile sebep olduğu kazadan kaynaklanan “değer kaybı” ve “kazanç kaybı” zararlarına ilişkin olarak şimdilik 50 TL değer kaybı, 50 TL kazanç kaybı olmak üzere toplam 100 TL maddi zarının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini ve öncelikle … plakalı aracın kaydına kararın kesinleşmesine kadar ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı her ne kadar ihtiyati haciz talep etse de yerleşik içtihatlar doğrultusunda değer kaybından kaynaklı tazminat davalarında ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, ZMMS poliçesi davanın ihbar edilmesi talep edilen … Sigorta tarafından yapıldığını, mahrumiyet bedeli için belirtilen 3 ay süre çok fazla olduğunu, davacıya bu süreçte sigorta şirketi tarafından da ikame araç tahsis edildiğini, değer kaybı hesaplanırken mini onarım ile giderilebilen basit kaporta plastik tampon/parça onarımları, cam, radyo/teyp, lastik, hava yastığı, Jant, mekanik, elektik, elektronik ve döşeme aksamı hasarları, ana iskelet ve şaside hasar olmaksızın vidalı parçalarda yapılan onarım/değişim ile giderilebilen parçalar değer kaybına konu edilmediğini, bir araç bir ya da birden fazla kazaya karışmış ise ve bu kazadan dolayı örneğin önceki kazada sol ön kapı zarar görmüş ve tekrar meydana gelen kazada yine aynı yer zarar görmüşse, değer kaybı tazminatı talep edilemeyeceğini, değer kaybının net bir şekilde belirlenmesi gerektiğini, hesaplama yapılmadan önce dava konusu araç üzerinde inceleme yapılmasını, önceden değişen veya boyanan parçaların tespit edilmesini, aracın kaza tarihindeki ve onarımdan sonraki değerinin(kaza tarihine göre) bilirkişi marifeti ile belirlenmesini talep ettiklerini, değer kaybı hesaplamasına esas olarak … Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği (TSB) Kasko Araç Değer Listesindeki bedel esas alındığını, bu liste oluşturulduktan sonra ise, TOBB SEİK listesindeki değer ile TSB Kasko Araç Değer Listesindeki değerlerin ortalaması alındığını, Kasko Araç Değer Listesinde veya TOBB SEİK Araç Değer Listesinde yer almayan araçlarda Piyasa rayiç bedeli piyasa analiz yöntemine göre belirleneceğini, davacıya ait araç her ne kadar park halinde olsa da aracın konumu ve şekli, yolun durumu aracın söz konusu yere park edilip edilemeyeceği hususları da kusur incelemesi sırasında dikkate alınması gerektiğini, davanın … Sigorta A.Ş.’ye ihbar edilmesini, dava açılmasına davalı şirket sebep olmadığından vekalet ücreti ve yargılama gideri talebinin ve davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde;
Dava, “Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)” davasıdır.
Mahkememizce Vergi Dairesi Başkanlığı’na, Konya Ticaret Sicili Müdürlüğü’ne, Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığı’na, Konya C.Başsavcılığı’na, Konya Noterler Birliği Başkanlığı’na yazı yazılarak gerekli bilgi ve belgeler getirtilerek dosyamız arasına konulmuştur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı, Kanununun 5/1. maddesinde de Asliye Ticaret Mahkemesinin tüm ticari davalara bakmakla görevli olduğu düzenlenmiştir.
Ticaret Mahkemelerinin hangi davalara bakacağı TTK 4. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre “(1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; a) Bu Kanunda, b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde, c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde, d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta, e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde, f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır. (2) Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 18/6/1927 tarihli ve 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir.” düzenlemesi ile Ticaret Mahkemelerinin baktığı davalar ya iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bir dava olacak yada TTK da düzenlenen hususlar ile TTK 4. maddesinde sayılan istisnalar kapsamında ki davalar olacaktır.
Somut olayda; davacının aracına, davalı şahsın kullandığı ve davalı şirket adına kayıtlı aracın çarpması sonucunda meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacının talep ettiği değer kaybı ve kazanç kaybı davasına ilişkin olarak tazminat davası açıldığını, taraf gerçek kişilerinin yapılan tacir araştırması neticesinde tacir kayıtlarının bulunmadığı, uyuşmazlığın genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği anlaşılmakla mahkememizin görevli olmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davanın, 6100 sayılı HMK uyarınca Mahkememizin görevli olmaması nedeniyle USULDEN REDDİNE, görevli mahkemenin ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğunun TESPİTİNE,
2-Görevsizlik kararı kesinleştiğinde 6100 sayılı HMK 20. Maddesi uyarınca talep halinde DOSYANIN YETKİLİ VE GÖREVLİ KONYA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE GÖNDERİLMESİNE,
3-6100 sayılı HMK 20 Maddesi uyarınca, Mahkememizce verilen görevsizlik kararı sonucunda taraflardan birinin karar verildiği anda kesin ise tebliğ tarihinden, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren mahkemeye başvurarak dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesinin gerektiği, aksi taktirde davaya görevli mahkemede devam edilmemesi halinde re’sen davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin taraflara İHTARINA,
4-6100 sayılı HMK 20, 31/2.madde ve bendleri uyarınca, davanın açılmamış sayılması hakkında karar verilmesi halinde, yargılama giderleri konusunda karar tayinine,
5-6100 sayılı HMK’nun 331.maddesi gereğince; harç, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hakkında yetkili ve görevli mahkemece KARAR TAYİNİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/05/2023

Katip … Hakim …

Bu belge 5070 sayılı kanun uyarınca Elektronik İmza ile imzalanmıştır.