Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/630 E. 2022/790 K. 14.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … E. – … K.
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALILAR : 1-
VEKİLLERİ :
2-
TASFİYE MEMURU :
DAVA : ALACAK
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 10/10/2006 tarihli dilekçesiyle ve yargılama sırasındaki beyanlarıyla ; davacı tarafından davalı şirkete para yatırıldığını, davalı şirket temsilcileri tarafından para yatırılırken, davacının davalı şirkete ortak olacağı, yatırılan para karşılığında yüksek kazanç elde edeceği ve yatırdığı paranın istendiğinde kendisine iade edileceği konusunda davacıya güven telkin edildiğini, davalı holdingin grup şirketleri bünyesinde barındırdığını, davacının yatırdığı paraları geri istediğinde davalı şirketin ödeme yapmadığını beyan ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacı ile davalı şirket arasında geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığının tespiti ile davacının davalı şirkete yatırdığı paralardan dolayı şimdilik, 11.250 TL.nin en yüksek avans faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalı şirket vekili, öncelikle hak düşürücü süre ve zamanaşımı itirazında bulunmuş ve davanın esastan da reddini istemiştir.
Davacının UYAP Mernis ve Takbis kayıtları çıkartılmış ve davalı şirketin ticaret sicil kayıtlarına ilişkin Ticaret Sicil Gazetesi suretleri başka dosyalarımızdan alınarak bu dosyamıza da konulmuştur.
Açılan dava, İstanbul Asliye . Ticaret Mahkemesi’nin … E. sırasına kaydedilmiş, aynı Mahkemenin 25/09/2008 gün ve … E. … K. sayılı ilamı ile davanın davalılardan … ve … Holding A.Ş. yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalılardan … A.Ş. yönünden ise yetki nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Karara karşı temyiz yoluna gidilmesi üzerine Yargıtay . HD’nin 07/12/2010 gün ve … E. … K. sayılı ilamı ile karar bozulmuş, bozma sonrası dosya aynı mahkemenin … E. sırasına kaydedilmiştir.
İstanbul Asliye . Ticaret Mahkemesi’nin 25/04/2011 gün ve … E. … K. sayılı ilamı ile bütün davalılar yönünden yetkisizlik kararı verilmiş, kararın kesinleşmesi ve talep üzerine dava mahkememize tevzi edilerek Mahkememizin … E. sırasına kaydedilmiştir.
Mahkememizin 26/12/2017 gün ve … E. … K. sayılı ilamı ile de davacının davasının reddine karar verilmiştir.
Karara karşı temyiz yoluna gidilmesi üzerine Yargıtay . HD’nin 09/05/2022 gün ve … E. … K. sayılı ilamı ile karar bozulmuş, bozma sonrası dosya Mahkememizin … E. sırasına kaydedilmiş ve bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Davanın açılmasından sonra, 7194 s. Kanun’un 41. maddesi ile “25/03/1987 tarihli ve 3332 s. Sermaye Piyasasının Teşviki, Sermayenin Tabana Yaygınlaştırılması ve Ekonomiyi Düzenlemede Alınacak Tedbirler ile 3182 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ve 3182 sayılı Bankalar Kanunun da Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’a” Geçici 4. maddenin eklendiği, bu düzenlemenin 07/12/2019 gün ve 30971 s. Resmi Gazete’de yayınlanarak aynı gün yürürlüğe girdiği görülmüş, söz konusu düzenlemeye ilişkin Resmi Gazete’nin ilgili kısmının fotokopisi dosyamıza konulmuştur.
Yargılama sırasında davalılardan …’ın 31.10.2021 tarihinde vefat ettiği anlaşılmıştır. Konya . Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 24.11.2021 gün ve … E. … K. sayılı ilamı ile …’ın bütün mirasçılarının, mirasın reddi davalarının kabulüne karar verildiği, kararın 04.01.2022 tarihinde kesinleştiği görülmüştür. Konya . Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 07.02.2022 gün ve … E. … K. sayılı ek kararı ile de, …’ın terekesinin iflas hükümlerine göre tasfiyesine, tasfiye memuru olarak da Konya 4. Sulh Hukuk Mahkemesi Yazı İşleri Müdürü …’nın atanmasına karar verildiği ve ek kararın da 01.03.2022 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir.
Mirasın reddine ilişkin karar ve tasfiye memuru atanmasına ilişkin ek karardan birer suret dosyamıza getirtilmiş, …’ın terekesini temsilen Tasfiye Memuru …’ya gerekli tebligatlar yapılmıştır.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde;
Dava, “Tespit ve Alacak” davasıdır.
Somut olayda ; Dosyamıza suretleri konulan Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nin 28/05/2010 gün ve … sayılı nüshasının . sayfasınındaki bilgilerden … Tic. A.Ş. ‘nin ünvanının … Holding A.Ş. olarak değiştirildiği, 17/07/2012 gün ve … sayılı nüshasının . sayfasındaki bilgilerden … Yatırım A.Ş.’nin … Holding A.Ş.’nin bünyesine girerek … A.Ş.’ye devredilmek suretiyle birleştirilmesine ve tasfiyesiz infisahına karar verildiği ve 08/06/2017 gün ve … sayılı nüshasının . sayfasındaki bilgilerden de … Holding A.Ş.’nin ünvanının … Holding A.Ş. olarak değiştirilmesine karar verildiği anlaşılmış, gerekçeli kararımızın karar başlığında da davalı şirket, güncel ünvanına uygun olarak … Holding A.Ş. olarak yazılmıştır.
Davada çözülmesi gereken sorunlar ; davacının davalı … Holding A.Ş.nin ortağı olup olmadığı, ortaklık ilişkisinin geçerli olup olmadığı, davacının davalı şirkete verdiğini iddia ettiği bedellerin iadesini isteyip isteyemeyeceği, isteyebilirse isteyebileceği bedelin ne kadar olduğu, davada zamanaşımı süresi ile hak düşürücü sürenin geçip geçmediği, davacının 6100 s. HMK.nin 84. maddesi gereğince teminat yatırmasının gerekip gerekmediği, Anayasa’ya aykırılık iddiası ile 7194 s. Kanun’un 41. maddesinin (3332 sayılı Kanun’un Geçici 4. maddesinin) iptali için Mahkememiz tarafından Anayasa Mahkemesi’ne iptal başvurusu yapılmasının gerekip gerekmediği ve Mahkememizce iptal başvurusu yapılmayacaksa davanın 7194 s. Kanun’un 41. maddesi (3332 sayılı Kanun’un Geçici 4. maddesi) hükümlerine göre karara bağlanmasının gerekip gerekmediği? sorunlarıdır.
6100 s. HMK’nin 84/1. maddesi gereğince “Türkiye’de mutad meskeni olmayan Türk vatandaşının dava açması” halinde teminat yatırılması gerekli ise de; davacının UYAP Mernis ve Takbis kayıtlarının çıkartılması sonucu, davacının Türkiye’de taşınmaz malının ve yerleşim yerinin bulunduğunun belirlenmesi nedeniyle 6100 s. HMK’nin 85/1-b maddesi gereğince davacının teminat yatırmasının gerekmediği sonucuna varılmıştır.
Davacı taraf, 7194 s. Kanun’un 41. maddesinin (3332 sayılı Kanun’un Geçici 4. maddesinin) iptali için Mahkememiz tarafından Anayasa Mahkemesi’ne iptal başvurusu yapılmasını da istemiş ise de; söz konusu düzenlemenin Anayasa’ya aykırı olmadığı kanaatine varıldığından Mahkememiz tarafından Anayasa Mahkemesi’ne bu düzenlemenin iptali için başvuru yapılması talebi kabul edilmemiştir.
Davalı taraf, zamanaşımı ve hak düşürücü süre itirazında da bulunmuş ise de; Yargıtay . HD’nin 23.11.2020 gün ve … E. … K. sayılı emsal içtihadında, “7194 sayılı yasanın 41. maddesiyle 3332 sayılı yasaya eklenen geçici 4. maddesi gereğince “dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına” dair karar vermekle yetinilmesi ve davalı tarafın ileri sürdüğü zamanaşımı def’inin incelenmemesi gerekli” olduğu bildirildiğinden davalı tarafın zamanaşımı ve hak düşürücü itirazları incelenmemiştir.
Davacının davalı şirketin ortağı olup olmadığı ve davalı şirkete yatırılan paraları isteyip isteyemeyeceği yönünden yapılan incelemede ise ;
05/12/2019 gün ve 7194 s. Dijital Hizmet Vergisi ile Bazı Kanunlarda ve 375 s. Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, 07/12/2019 gün ve 30971 s. Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiş, 7194 s. Kanun’un yayınlandığı gün yürürlüğe giren 41. maddesi ile de, “25/03/1987 tarihli ve 3332 s. Sermaye Piyasasının Teşviki, Sermayenin Tabana Yaygınlaştırılması ve Ekonomiyi Düzenlemede Alınacak Tedbirler ile 3182 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ve 3182 sayılı Bankalar Kanunun da Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’a” Geçici 4. madde eklenmiştir.
3332 s. Kanun’un Geçici 4. maddesine göre de, “(Ek:5/12/2019-7194/41 md.) 31/12/2014 tarihine kadar, pay sahibi sayısı nedeniyle payları halka arz olunmuş sayılan ve payları borsada işlem gören anonim ortaklıklar tarafından doğrudan veya dolaylı olarak nominal ya da primli değer üzerinden pay veya pay adı altında satışı yapılmış olan her türlü araç, 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun kaydileştirmeye ilişkin şartlarına tabi olmaksızın 29/6/1956 tarihli ve 6762 sayılı mülga Türk Ticaret Kanunu ile 13/1/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında pay addolunur, bu ortaklıklara yapılan ödemeler pay karşılığı yapılmış kabul edilir ve ortaklık ilişkisi kurulmuş sayılır. Bu payların kaydileştirilmemiş olması ortaklık haklarına halel getirmeyeceği gibi ortaklık ilişkisinin kurulmadığı da iddia edilemez.
Birinci fıkra kapsamında kurulmuş olan ortaklık ilişkileri hakkında; geçerli bir ortaklık ilişkisi bulunmadığı veya primli pay satışı yapıldığı ileri sürülerek sebepsiz zenginleşme, haksız fiil, sözleşme öncesi görüşmelere aykırılık veya sözleşmeye aykırılık nedenlerine dayalı olarak açılan ve kanun yolu incelemesindekiler dahil görülmekte olan menfi tespit, tazminat veya alacak davalarında, karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilir ve yargılama gideri ile maktu vekalet ücreti ortaklık üzerinde bırakılır.”
Her ne kadar davacı tarafından davalı … Holding A.Ş.’ye yatırılan paraların, bu şirkete usulüne uygun olarak ortak olunmadığı gerekçesiyle ve haksız fiil hükümlerine göre iadesi (istirdatı) için alacak davası açılmış ise de ; Yukarıda yazılı 3332 s. Kanun’un Geçici 4/1. maddesi gereğince, halen derdest olan bu davaya da uygulanması gereken 3332 s. Kanun’un Geçici 4. maddesi kapsamında olan davalı … Holding A.Ş.’ye yapılan ödemelerin, pay karşılığı yapıldığının kabul edilmesi, ortaklık ilişkisinin kurulmuş sayılması ve ortaklık ilişkisinin kurulmadığının iddia edilemeyecek olması nedeniyle davacı ile davalı … Holding A.Ş. arasında geçerli bir ortaklık ilişkisinin kurulduğu kabul edilmiştir.
Davalı … Holding A.Ş. dışında diğer davalı … yönünden yapılan incelemede de; davalı şirkete karşı açılan bu tür davaların tamamında hem davalı şirkete hem de, önceki yönetici/temsilci olan davalı veya davalılara karşı dava açıldığı, davalı şirkete dava açılmadan doğrudan ve sadece davalı şirketin önceki yönetici ve temsilcilerine karşı açılan bir dava örneğinin bulunmadığı, davalı şirket ve yöneticilerinin sorumluluğunun aynı sebebe (haksız fiil) dayandırıldığı, 3332 s. Kanun’un Geçici 4/2. maddesinde de, davalı şirket ve/veya önceki yönetici/temsilci ayrımı yapılmaksızın “menfi tespit, tazminat veya alacak davalarında, karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilir…” hükmünü içerdiği görüldüğünden, bu yasal düzenlemenin davalı şirket dışındaki diğer davalı … yönünden de uygulanması ve davalı şirket dahil bütün davalılar yönünden “karar verilmesine yer olmadığına” dair karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
3332 s. Kanun’un Geçici 4/2. maddesine göre de, halen derdest olan bu davada, karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilip, yargılama gideri ile maktu vekalet ücretinin ortaklık üzerinde bırakılması gerektiğinden, davacının davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderleri ile maktu vekalet ücretinin (sadece) davalılardan … Holding A.Ş. üzerinde bırakılmasına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmış ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-07/12/2019 gün ve 30971 s. Resmi Gazete’de yayınlanarak aynı gün yürürlüğe giren ve 7194 s. Kanun’un 41. maddesi ile “25/03/1987 tarihli ve 3332 s. Sermaye Piyasasının Teşviki, Sermayenin Tabana Yaygınlaştırılması ve Ekonomiyi Düzenlemede Alınacak Tedbirler ile 3182 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ve 3182 sayılı Bankalar Kanunun da Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’a” eklenen Geçici 4/2. maddesi gereğince, davacının davası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Peşin alınan 151,90 TL. nispi karar ve ilam harcından, karar tarihi itibariyle alınması gereken 80,70 TL. maktu karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 71,20 TL. harcın istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL.’lik peşin harç dahil 407,80 TL. yargılama gideri ile bu gerekçeli kararın tebliği için davacı avansından yapılacak 27 TL. yargılama gideri olmak üzere toplam 434,80 TL. yargılama giderinin (sadece) davalılardan … Holding A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına,
5-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı vekilleri için 9.200 TL. maktu vekalet ücretinin (sadece) davalılardan … Holding A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın, 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde ve re’sen davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren ( 15 ) gün içerisinde, Yargıtay ilgili Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile temyizi kabil olmak üzere ve oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/12/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …