Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/546 E. 2023/391 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVALI : 3-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkilinin maliki olduğu … plakalı araç ile 28.04.2022 tarihinde Konya ili Karatay ilçesinde, … kavşağı istikametinden … Çevre Yolu Caddesini takiben … Caddesi istikametine seyrettiği sırada … Petrol önüne geldiğinde aniden önünde duran … sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpmamak için durmuş olduğunu fakat daha sonrasında … sevk ve idaresindeki … plakalı tankerin ön kısımlarıyla müvekkilinin aracının arka kısmından çarpması ve çarpmanın etkisiyle müvekkilinin aracının savrulması sebebiyle de önünde bulunan … plakalı araca çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiş olduğunu, kaza sonrasında trafik polisleri tarafından tutulan kaza tespit tutanağının eksik ve hatalı tutulmuş olduğunu ve kabul etmemekte olduklarını, ilgili kazada tüm kusurun davalı sürücü …’a ait olduğunu, ilgili trafik kazasına ilişkin Konya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Soruşturma nolu dosyasında, kaza görüntülerinin incelenmesi sonucu, müvekkilinin aracının önde bulunan … sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarptığına ilişkin bir hususun tespit edilememiş olduğunu, …’in ve …’nın ifadelerinde de müvekkilinin aracının …’in aracına çarpmadığı, ilgili kazanın arkadan gelen … sevk ve idaresindeki … plakalı tankerin müvekkilin aracına çarpması sonucu oluştuğu ifadelerinde beyan edilmiş olduğunu, müvekkilinin aracında meydana gelen hasarın karşılanması için … plakalı aracın sigorta şirketi olan … Sigorta’ya başvuru yapılmış olduğu müracaat üzerine 31.06.2022 tarihinde 28.900 TL ödeme yapıldığını, müvekkiline araç sovtaj bedeli olarak … Tic. Ltd. Şti. tarafından 09.06.2022 tarihinde 62.200 TL ödeme olmak üzere toplamda 91.100 TL ödeme yapılmış olduğunu, müvekkilinin aracının kaza tarihinde piyasa değerinin emsallerine göre 120.000 TL’nin çok çok üstünde olduğunu, arabuluculuk görüşmelerinden de sonuç alınamadığını, davalılardan … Petrol Ürünleri Sanayi Ticret Limited Şirketi’nin araç maliki olup sürücü …’ın ve aracı sigortalayan … Sigortası’nın ilgili kaza sebebiyle müvekkilinin aracında oluşan zarardan dolayı müştereken ve müteselsilen sorumluluklarının bulunmakta olduğunu belirterek; müvekkillerinin aracının kaza tarihindeki piyasa rayiç değerinin tespitine, müvekkilinin aracını piyasa rayiç değeri tespiti sonrasında artırılmak üzere fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla araç değeri için eksik kalan bakiye ödemesinin şimdilik 500,00 TL’sinin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi (araç maliki şirket) ile birlikte davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin poliçe kapsamında sorumluluğunun, poliçe üzerinde yazılı olan azami tazminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve ve trafik sigortası genel şartlar kapsamı ile sınırlı olduğunu, müvekkili şirketin, azami poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, söz konusu teminat limitinin tamamının defaten ödenmesi söz konusu olmayıp zarar görenlerin kaza nedeniyle uğradığı gerçek maddi zararın tespiti ve sigortalının kusuru oranında bu gerçek zararın tazmininin esas olduğunu, davanın dava şartı yokluğu sebebiyle reddi gerekmekte olduğunu, müvekkil şirketin sigorta poliçesi hükümlerini tamamen yerine getirmiş olduğunu, kabul anlamına gelmemek üzere, karşı tarafça sunulmuş olan ekspertiz raporunda belirtilen araç hasarına ilişkin tutarların son derece fahiş olup işbu raporun taraflarınca kabulünün imkansız olduğunu, müvekkili şirket aleyhine tazminata hükmedilecek olması halinde söz konusu araç hasarı ve uzman sigorta eksperi tarafından Yargıtay İçtihatları doğrultusunda belirlenmesi gerekmekte olduğunu, dosyada kusuru oranlarının tespiti için herhangi bir rapor alınmamış olduğundan, en doğru ve geçerli tespitin yapılabilmesi için hem Adli Trafik İhtisas Dairesi’nden hem de Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti’nden seçilecek kusur konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmasının zorunluluk arz etmekte olduğunu, davacı tarafça sunulmuş olan ekspertiz raporunda belirtilen araç rayiç bedeline ilişkin tutarların son derece fahiş olup işbu raporun taraflarınca kabulünün imkansız olduğunu, söz konusu araç hasarın uzman sigorta eksperi tarafından Yargıtay İçtihatları doğrultusunda belirlenmesi gerekmekte olduğunu, davanın haklı olduğu varsayılsa bile müvekkili şirketin sorumluluğunun sınırlı olduğunu belirterek; davanın öncelikle usulden reddine, aksi takdirde esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı … Petrol Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, dava dilekçesinde iddia etmiş olduğu hususları kabul etmediklerini, davayı kabul manasına gelmemekle beraber davacının talep etmiş olduğu tüm alacaklara karşı zamanaşımı defini ileri sürdüklerini, davacının, davasını kısmi alacak olarak açmış olup, fazlaya dair saklı tutulan kısım için zaman aşımı işlemeye devam etmekte olduğunu, davacı tarafın sigorta şirketine usulüne uygun bir başvuru yapmış olması ve zorunlu evrakları sunmuş olması gerekirken dolayısıyla bu hususun dava şartlarından olduğundan mahkemece resen araştırılması gerektiğini, davacının, … Sigorta AŞ ile imzalamış olduğu mutabakatname ve ibranamede fazlaya ilişkin hakkını saklı tutmuş ancak araç rayiç bedeli ile araç sovtaj bedeline ve kusur oranına herhangi bir itirazda bulunmamış olduğunu, dolayısıyla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davaya konu kaza nedeniyle davacı tarafın ZMMS kapsamında … plakalı araç sigortacısı diğer davalı … Sigorta AŞ den 28.900,00 TL tutarlı ödeme ve 62.200,00 TL bedeli olmak üzere toplam 91.100,00 TL almış olduğunu, davanın kabulü manasına gelmemekle birlikte, davanın kabulüne karar verilmesi halinde, müvekkili şirkete ait … plakalı araç sigortacısı diğer davalı … Sigorta AŞ’nin poliçe sınırı 43.000,00 TL olup 43.000,00TL-28.900,00 TL= 14.100,00 TL’lik kısım bakımından, sigorta şirketinin halen sorumluluğunu devam etmekte olduğunu, kazaya ilişkin düzenlenen tutanakta hem davacı …’nın hem de müvekkili şirket çalışanı …’ın aynı kanun maddesini ihlal ettiği belirtilmiş olduğundan, davacı tarafın müvekkil şirketi % 100 kusurlu göstererek, araç bedelinin tamamını talep etmesinin ilgili mevzuata aykırı bulunmakta olduğunu, … Sigorta AŞ tarafından davacıya ödenen miktarın, kaza tarihindeki ekspertiz raporu doğrultusunda hesaplanmış ve davacıya ödenmiş olduğunu, davacının talep etmiş olduğu gibi araç rayiç bedelinin 120.000,00 TL den fazla olduğu bir yana ekspertiz raporunda gösterilen rayiç bedelini olan 120.000,00 TL’yi bile kabul etmediklerini, davacının mutabakatnamede 120.000,00 TL’yi kabul etmesi ve dava dilekçesi ile daha yüksek bedel talep etmesinin hukuka aykırı ve dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil etmekte, davacının kötü niyetle dava açtığını kendi beyanları ile ortaya koymakta olduğunu, söz konusu talebin muhatabının sigorta şirketi olduğunu, davacının, dava dilekçesinde avans faizi talep etmiş olduğunu, aksinin davacı tarafça ispatlanmaması halinde davacının talep edebileceği faiz türünün yasal faiz olup davacının avans faizi talebinin reddi gerekmekte olduğunu belirterek; haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini, mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin davalı kuruma tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, tazminat isteminden ibarettir.
Bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen trafik kazasında, zarar görenlerin zararından, 6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesi uyarınca araç sürücüsü, 2918 sayılı KTK’nın 85. Maddesi uyarınca araç işleteni ve şartları varsa teşebbüs sahibi ve 2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesi uyarınca sigortacı müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Trafik kazası nedeniyle zarara uğradığını iddia eden hak sahipleri tarafından açılan tazminat davalarında ispat yükü 6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesi uyarınca zarar gören üzerinde olup, zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat etmek zorundadır.
Yine bu tür davalarda 2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesi uyarınca, zarar görenin dava açmadan önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvuru yapması gerekmekte olup bu husus sonradan giderilmesi de mümkün olmayan dava şartlarındandır. Ayrıca yazılı başvurudan hemen sonra dava açılması mümkün olmayıp 15 günlük sürenin dolmasından sonra dava açılabilecektir. Sigortacı kendisine yapılan yazılı başvuruya karşı 15 gün içinde cevap vermek ve 2918 sayılı KTK’nın 99. Maddesine göre 8 iş günü içinde de tazminatı ödemek zorundadır. Sekiz iş günü içinde sorumlu olduğu tazminatı ödemeyen sigortacı 9. Gün itibariyle temerrüde düşecektir.
Hak sahipleri tarafından talep edilebilecek tazminatlar ise 2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesi uyarınca 2918 sayılı KTK ile 6098 sayılı TBK’nın haksız fiile ilişkin hükümleri uygulanacaktır.
Somut olayda davacı, davaya konu trafik kazası neticesinde aracının hasara uğradığını iddia ederek, hasar tazminatı isteminde bulunmuştur.
Davaya konu 28/04/2022 tarihli trafik kazası neticesinde düzenlenen kaza tespit tutanağının incelenmesinde, kazanın … idaresindeki … plakalı tanker ile … kavşağı istikametinden … Çevre Yolu Caddesini takiben seyredip … Petrol civarına geldiğinde aracının ön kısmı ile aynı istikamette seyreden ve trafik zorunluluğu nedeniyle duran sürücü … idaresindeki … plakalı otomobilin arka kısmına çarpması ve … plakalı otomobilin öne doğru savrularak yine trafik zorunluluğu nedeniyle duran sürücü … idaresindeki … plakalı otomobilin arka kısmına çarpması sonucu meydana geldiği ve kaza tespit tutanağı ile kazanın oluşmasında … ve …’ın kusurlu olduğu, …’in ise kusursuz olduğunun belirlendiği anlaşılmıştır.
Birbiriyle uyumlu olan 24/01/2023 tarihli ve 21/03/2023 tarihli bilirkişi raporlarıyla, kazanın oluşmasında … plakalı araç sürücüsü …’ın tam kusurlu olduğu, kazaya karışan diğer araç sürücülerinin kusursuz olduğu, davacıya ait araçta oluşan hasar tutarının 124.380,80 TL olduğu, aracın kaza tarihindeki rayiç değerinin ise 140.000,00 TL olduğu, hasarın boyutu dikkate alındığında onarımının ekonomik olmadığı, aracın sovtaj bedelinin 62.000,00 TL olduğu, dolayısıyla araçta oluşan hasar tutarının (140.000,00 – 62.000,00 =) 78.000,00 TL olduğu, sigorta şirketi tarafından yapılan 28.900,00 TL tutarındaki ödemenin mahsubundan sonra bakiye hasar bedelinin 49.100,00 TL olduğu tespit edilmiştir.
Bilirkişi raporlarındaki tespitlerin kazanın oluş şekline ve dosya kapsamına uygun olduğu sonucuna varıldığından, Mahkememizce kazanın oluşmasında davalı …’ın tam kusurlu olduğu, davacıya ait aracın onarımının ekonomik olmadığı ve kaza tarihindeki rayiç değerinin 140.000,00 TL olduğu kabul edilmiştir.
Her ne kadar bilirkişi raporlarıyla davacıya ait aracın sovtaj değeri 62.000,00 TL olarak belirlenmiş ise de; dava dışı … Ltd. Şti. tarafından 09/06/2022 tarihinde davacıya 62.200,00 TL tutarında sovtaj ödemesi yapıldığından, sovtaj bedelinin 62.200,00 TL olduğunun kabulü gerekmektedir. Bu kapsamda davacının araç hasarından kaynaklı zararının (140.000,00 – 62.200,00 =) 77.800,00 TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan 28.900,00 TL tutarındaki ödemenin mahsubundan sonra davacının bakiye zararının (77.800,00 – 28.900,00 =) 48.900,00 TL olduğu sonucuna varılmıştır.
Davalı sigorta şirketinin sorumluluğu kaza tarihi itibariyle geçerli ZMMS poliçesi maddi hasar teminat klozu limitiyle sınırlıdır. Kaza 28/04/2022 tarihinde gerçekleşmiş olup, poliçe limiti 50.000,00 TL’dir. Yapılan ödemenin mahsubundan sonra ise bakiye poliçe limiti (50.000,00 – 28.900,00 =) 21.100,00 TL’dir. Dolayısıyla davalı sigorta şirketi bakiye zararın tamamından değil, 21.100,00 TL’lik kısmından sorumludur.
Davacı vekili 18/05/2023 tarihli ıslah dilekçesiyle tazminat istemini 49.100,00 TL’ye yükseltmiştir.
Her ne kadar ıslah dilekçesine karşı zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de, kazanın 28/04/2022 tarihinde meydana gelmesi, ıslahın ise 2 yıllık süre dolmadan yapılması nedeniyle zamanaşımı itirazlarına itibar edilmemiştir.
Bir kısım davalılar vekili tarafından ıslah ile artırılan tutara ıslah tarihinden itibaren faiz işletilebileceğini ileri sürmüş ise de, davanın haksız fiile dayalı tazminat istemine ilişkin olması, dolayısıyla temerrüdün haksız fiil tarihi itibariyle gerçekleşmesi karşısında bu yöndeki savunmalara itibar edilmemiştir. Yine avans faizi işletilmesinin mümkün olmadığı savunulmuş ise de kazaya karışan sigortalı aracın kullanım şeklinin ”ticari” olduğu açık olduğundan bu yöndeki savunmalara da itibar edilmemiştir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davaya konu trafik kazasının oluşmasında sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, kaza neticesinde davacıya ait aracın hasarlandığı, aracın onarımının ekonomik olmadığı, rayiç değerinin 140.000,00 TL, sovtaj değerinin ise 62.200 TL olduğu dolaysıyla davacının hasardan kaynaklı zararının 77.800 TL olduğu, daha önce yapılan ödemenin mahsubundan sonra davacının bakiye zararının ise 48.900 TL olduğu, davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun ise bakiye poliçe limiti olan 21.100 TL ile sınırlı olduğu sonucuna varıldığından davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumluluğunun bakiye poliçe limiti olan 21.100,00 TL ile sınırlı olması kaydıyla 48.900,00 TL tazminatın, davalı … Sigorta A.Ş. yönünden 28/06/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, davalı … Petrol Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti. ile davalı … yönünden ise 28/04/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte, tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 3.340,35 TL harçtan, peşin ve ıslahla birlikte alınan 918,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.421,65 TL eksik harcın (davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumluluğunun 1.044,92 TL ile sınırlı olması kaydıyla) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Arabuluculuk görüşmelerinden dolayı Hazine tarafından (suçüstü ödeneğinden) yapılan 1.600,00 TL. yargılama giderinin 6,52 TL ‘lik kısmının davacıdan, 1.593,48 TL’lik kısmının ise davalı … Sigorta A.Ş.’den alınarak Hazine’ye gelir kaydına, bu amaçla 492 s. Harçlar Kanunu’nun 28/a maddesi gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
4-Davacı tarafından yapılan 918,70 TL harç giderinin (davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumluluğunun 396,41 TL ile sınırlı olması kaydıyla) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 80,70 TL harç gideri ve 4.679,25 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 4.759,95 TL yargılama giderinden kabul ret oranına göre hesaplanan 4.740,56 TL yargılama giderinin (davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumluluğunun 2.045,51 TL ile sınırlı olması kaydıyla) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf, kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T. uyarınca, tayin ve taktir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı taraflar, kendilerini vekille temsil ettiklerinden, A.A.Ü.T. uyarınca, tayin ve taktir olunan 200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak tüm davalılara (eşit oranda) verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekili ile bir kısım davalılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 15/06/2023

Katip Hakim

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.