Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/47 E. 2023/171 K. 21.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ … Esas – … Karar
T.C.
KONYA “TÜRK MİLLETİ ADINA”
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizin … Esas … Karar sayılı 23/03/2018 tarihli ilamı istinaf incelemesinden geçmiş olup, Ankara BAM. . HD.’nin … Esas … Karar sayılı 28/12/2021 tarihli ilam ile Mahkeme hükmü kaldırıldığından, dosya Mahkememizin yukarıda belirtilen yeni esas sırasına kaydı yapılarak, yapılan yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 20/07/2015 tarihli dava dilekçesinde özet olarak; müvekkiline çekilen 20/01/2015 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamede 12.535,00TL olan aidat borcunun bir ay içinde ödenmesi, ödenmediği takdirde kooperatif üyeliğinden ve ortaklığından çıkarılacağının ihtar edildiğini, ihtara cevap olarak müvekkilinin de 23/02/2015 tarih … yevmiye nolu ihtarnamede 30/10/2013 tarihine kadar devam eden 15.000,00TL lik senedi kooperatife verdiğini beyan ettiğini, Kooperatif Yönetim Kurulu 13/04/2015 tarih ve … sayılı kararıyla müvekkilinin aidat borcunu ödemediği gerekçesiyle üyelikten ihracına karar verdiğini, bu kararın ise 17/04/2015 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkilinin söz konusu aidat boncunu kooperatif tarafından verilen 30/07/2012 tarih ve … seri nolu makbuz karşılığında ödediğini beyan etmesine rağmen kooperatif bunu dikkate almayarak müvekkilinin borcuna mahsup etmediğini, gönderilen ihtarnamede ise asıl borca eklenmesi gereken gecikme faizi, avukatlık ücreti ve icra masraflarının tam olarak belirtilmemiş olması nedeniyle tebliğin yasaya aykırı olduğunu, ortaklıktan çıkarma kararının gerekçeleriyle birlikte karar defterine ve ortaklar defterine yazılarak yönetim kurulunca imzalanmış örneği çıkarılan ortağa tevdi edilmesi gerektiğini, ancak böyle bir gerekçeli kararın müvekkiline tevdi edilmediğini, ortaklıktan çıkarma kararı kesinleşmeyen ortağın yerine yeni ortak olamayacağı gibi ortaklık hak ve yükümlülüklerinin çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar devam ettiğini buna rağmen 31/05/2015 tarihli genel kurul toplantısı hazirunda müvekkilinin ismine yer verilmediğini, kendisine genel kurul gündem ve gününün tebliğ edilmediğini, itiraz ve dava haklarının kullanılması için sürelerin geçirilmesi hususunda kötüniyetli davranıldığını, tüm bu nedenlerle yönetim kurulunun 13/04/2015 gün ve … sayılı müvekkilinin ortaklıktan ihracına ilişkin kararının iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 08/09/2015 tarihli cevap dilekçesinde özet olarak; açılan davanın yasal dayanaktan yoksun olduğunu, davacının kooperatif olan üyelik aidatlarını ödememesi nedeniyle kendisine çekilen 1 ve 2. İhtarlara rağmen ödememekte ısrar etmesi üzerine kooperatif kanununa uygun bir şekilde üyelikten çıkarılmış ve kendisine gerekli tebligatların yapıldığını, davacının kooperatife üyelik aidatı olarak 15.000,00TL lik senet verdiğini iddia etmişsede kooperatif kayıtlarında … üyelik aidatına karşılık teslim alınmış bir
senet kaydı olmadığını, o tarihte davacının kooperatifin ön muhasebe işlemlerini yapmakla görevli olduğunu, ödeme yapılmış olsa kooperatif defter ve kayıtlarına kendisinin işlemesi gerektiğini, ayrıca ödeme makbuzu adlı … nolu makbuzun tanzim tarihinde ve makbuzda gösterilen bankaya yapılacak ilk ödeme tarihi olan 30/08/2012 tarihinde davacının kooperatif üyesi olmadığını, davacının 31/12/2012 tarihinde üye olduğunu, buna dair kooperatif yönetim kurulunun 31/12/2012 tari ve … karar sıra nolu tasdikli kararı olduğunu, davacının ödeme belgesi olarak iddia ettiği makbuzdaki tanzim ve teslim eden kişi olarak isim olmadığını kooperatif ön muhasebecisi olarak kendisinin veya yardımcısı … imzasının olması ihtimali olduğunu, bu konuda davacının isticvap edilmesini istediklerini, davacının delil olarak gösterdiği makbuzdaki senetlerin ön muhasebeci olan davacı tarafından eski kooperatif başkanı’nın kardeşi … davacı ve diğer kişilerin şahsi işi için verildiğini ve teslim belgesi olarak ellerinde bulunan kooperatif makbuzunu kullandıklarının açık olduğunu, bu hususta da davacının isticvap edilmesini istediklerini, tüm bu nedenlerle yapılacak yargılama sonunda davacının davasının reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini beyan ve talep etmiştir.
Mahkememizce alınan 23/11/2017 tarihli SMMM ve hukukçu bilirkişi heyet raporunda özet olarak; SMMM bilirkişinin incelemesinde davacının kooperatife 31/12/2012 tarihinde … hissesini devralarak üye olduğunu, davacının 21/03/2013 tarihli 2012 yılı 21/06/2014 tarihinde yapılan 2013 yılı kooperatif olağan genel kurullarına davet edildiğini, hazirun listesinde isminin olduğunu, 31/05/2014 tarihinde yapılan 2014 yılı olağan genel kurulundaki hazirun listesinde isminin var olduğunu, ancak üzerinin çizilerek iptal edildiği ve kooperatifin mührünün bu iptal çigisi üzerine basılı olduğunu, davacının bu toplantılardan bazılarına katılıp bazılarına katılmadığının Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden dosyaya gönderilen evraklardan tespit edildiğini, davacının 31/12/2014 tarih ve … yevmiye nolu Konya . Noterliği tarafından tasdik edilen 2015 yılı karar defterinin 13/04/2015 tarih ve … nolu yönetim kurulu kararı ile üyelikten ihraç edildiğini, ihraç sebebinin üyelik aidatlarının ödenmemesi olduğunu, davacının hisseyi 31/12/2012 tarihinde 47.831,00TL tutarında aldığını, 2012-2013 yıllarında hiç üyelik aidatı ödemediğini, 2014 yılında kooperatifin … Bankası AŞ hesabına … dekont ile 160,00TL ödediğini, yapılan ödemenin kooperatif defterlerinde kayıtlı olduğunu, başkaca hiç aidat ödemediğini, dosyadaki ödeme makbuzunda ise tarih olmadığını, davacının aidata karşılık verdiğini iddia ettiği 15.000,00TL bedelli senetlerin davalının 2010-2011-2012-2013-2014-2015 yılı yevmiye defterlerinde kayıtlı olmadığını, kooperatifin genel olarak üyelerinden aldığı üye aidat senetlerini aldığı tarihte tahsilat makbuzu düzenleyerek teslim aldığının, kayıt altına aldığı ve bu makbuza dayanarak alacaklandırdığı ve yevmiye defterine kaydettiğinin tespit edildiğini, kooperatif defterlerinde tüm yıllarda yapılan incelemede … adına hiçbir kayda rastlanılmadığını, davalı kooperatif tarfından davacıya tebliğ edilen üyelikten ihraç kararındaki üyelik aidatları ile ilgili ödenmemiş aidat borç tutarlarının davalı kooperatif olağan genel kurul toplantılarında her yıl belirlenmiş ödenmesi gereken üye aidat tutarları ve davalı kooperatif yasal ticari defterlerindeki kayıtlarla uyumlu olduğunu, toplam 12.535,00TL üyelik aidat borcu olduğunun tespit edildğini, defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yapıldığını, kooperatifler hukuku uzmanının raporunda ise özetle; üyelikten çıkarma kararının 17/04/2015 tarihinde davacıya tebliğ edildiğini, ortaklıktan çıkarılma kararlarına karşı 3 ay içerisinde iptal davası açılması gerektiğini, bu sebeple iş bu davanın 17/07/2015 tarihen kadar açılması gerektiği ancak dava dilekçesinde yer alan havale tarihine göre işbu davanın 20/07/2015 tarihinde açıldığını, söz konusu bilgiler ve dava dosyası içerisinde yer alan belgeler çerçevesinde işbu davanın süresinde açılıp açılmadığı hususunun mahkemenin takdirinde olduğunu, ihtarnamelerde belirtilen borç miktarı ile davacının davalı kooperatif ticari defter ve belgelerindeki borç miktarının uyumlu olduğunu, davacının kambiyo senedi vermesinin de aralarındaki temel borç ilişkisini ortadan kaldırmadığını, davalının senet almış olsa bile asıl borç ilişkisi çerçevesinde alacağını tahsil yoluna gidebileceğini taraflar arasında aksi kararlaştırılmadıkça davacı tarafından mevcut bir borcu için kambiyo taahhüdünde bulunulunmasının temel borç ilişkisinin yenilendiği anlamına gelmeyeceğini ancak temel ilişki (aidat borcu) çerçevesinde borçluya başvurulması halinde borçlunun senedin kendisine iade edilmesini talep edebileceğini rapor ettikleri anlaşılmıştır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde;
Dava, “Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali” davasıdır.
Mahkememizin … Esas … Karar sayılı 23/03/2018 tarihli ilamı istinaf incelemesinden geçmiş olup, Ankara BAM. . HD.’nin … Esas … Karar sayılı 28/12/2021 tarihli ilam ile Mahkeme hükmü kaldırıldığından, dosya Mahkememizin … esas sırasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce Dr.Öğr.Üyesi … ile SMMM … birlikte sundukları 12/12/2022 tarihli ek raporda sonuç olarak; “Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası ekinde tarafımıza teslim edilen davalı kooperatifin 2009-2010-2012-2013-2014-2015 yıllarına ait tüm yasal ticari defterleri ve belgeleri davacının ve davalının iddiaları ve savunmaları doğrultusunda, dava konusu kapsamında çok detaylı olarak incelenmiş ve tespit edilen hususlar çok detaylı bir şekilde değerlendirilerek 23.11.2017 tarihli
Bilirkişi Heyeti Kök Raporumuzda anlatılmıştır.
23.11.2017 tarihli Bilirkişi Heyeti Kök Raporumuzda; davalı kooperatifin Karar Defterleri,
Üye Kayıt Defteri ve 2011 yılı yasal ticari defterlerinin hiç birinin tarafımıza teslim edilmediği ve incelemesi yapılan 2009-2010-2012-2014 yıllarına ait Yevmiye Defterlerinde birçok sayfaların eksik olduğu tespit edilmiş ve kök raporumuzda eksik olan bu defter ve belgelerin Mahkeme’ye ibraz edilmesi gerektiğinden bahsedilmiştir.
Sayın Mahkeme ve davacı vekili de eksik olan tüm bu defter ve belgelerin davalı kooperatif tarafından Mahkemeye ibraz edilmesini talep etmiştir.
Davalı kooperatif tarafından yeni herhangi bir defter ve belgenin sunulmayacağı davalı vekilinin 26.07.2022 havale tarihli “28.06.2022 Tarihli Duruşma ve 19.07.2022 Tarihli Ara Kararı Uyarınca Beyanlarımız” konulu dilekçesinde beyan edilmiştir.
(Davalı Vekilinin 26.07.2022 Tarihli Dilekçesi, Raporun II/F Bölümünde Aynen Aktarılmıştır.)
Davalı Vekili 26.07.2022 Tarihli Dilekçesinde; 23.11.2017 tarihli Bilirkişi Heyeti Kök Raporumuzda tespit ettiğimiz, davalı kooperatifin
2009-2010-2012-2014 yıllarına ait Yevmiye Defterlerindeki tek tek yazılan eksik olan sayfalarında olmadığını ve dava dosyasına sunulamayacağından da bahsetmiş ve bu hususla ilgili davalı kooperatif
tarafından düzenlenmiş, eksik belge ve defter sayfalarının tek tek yazıldığı 24.09.2013 tarihli eksik defter, sayfa, makbuz tespitine dair Tespit Tutanağı’nın fotokopisini de dilekçesinin ekinde Mahkeme’ye sunduğu tespit edilmiştir.
(24.09.2013 tarihli Tespit Tutanağı Fotokopisi Rapor Ekinde Bilgilerinize Sunulmuştur)(Ek:1)
Bu tutanak, 23.11.2017 tarihli Bilirkişi Heyeti Kök Raporumuzdaki tespitlerimizin de doğru
olduğunu göstermektedir.
Bu sebeplerle; Dava dosyasına yeni herhangi bir defter ve belge sunulmadığından, Ek Rapora esas alınacak defter ve belge incelemesi de yapılamamıştır.
23.11.2017 tarihli Bilirkişi Heyeti Kök Raporumuzdaki tüm tespitlerimizin,
değerlendirmelerimizin ve kanaatlerimizin davacı ve davalının tüm iddia ve savunmalarına cevap
verecek nitelikte çok detaylı bir rapor hazırlandığı kanaatindeyiz.
Bu gerekçelerle, yeni defter ve belge incelemesi yapılmadığından dolayı, Ek Rapora dahil
edilecek yeni bir bilgi de olmadığından, defter ve belge incelenmesi yönünden 23.11.2017 tarihli Bilirkişi Heyeti Kök Raporumuzdaki tüm tespitlerimizin, değerlendirmelerimizin ve kanaatlerimizin aynı olduğunu Yüce Mahkeme’nin takdirlerine saygıyla arz ederiz.
KOOPERATİF HUKUKU UZMANI DEĞERLENDİRME SONUCU:
Mahkemenin 28.06.2022 tarihli duruşmasında davacı vekilinin itirazları ve sunulduğu takdirde yeni belgeler değerlendirilmek üzere davacının ihracının yerinde olup olmadığı hususunda bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiştir.
Kök bilirkişi raporunda davacın süresi içerisinde açılıp açılmadığına ilişkin değerlendirmeler yapılırken davanın açıldığı tarih 20.07.2015 olarak yazılması gerekirken sehven 20.07.2017 olarak yazılmıştır. Nitekim bilirkişi kök raporunun sonuç kısmında söz
konusu tarih doğru bir şekilde 20.07.2015 olarak belirtilmiştir. Davanın açıldığı tarih 20.07.2015’tir.
Dava konusu uyuşmazlığa ilişkin olarak Ankara . BAM, E. … , K. … sayılı kararında; “mahkemece, davanın hak düşürücü süresi içinde açıldığının kabulü ile, işin esasına girilerek taraf delilleri değerlendirilmek suretiyle davacının ihracına
ilişkin yönetim kurulu kararının yerinde olup olmadığı hususunda bir karar verilmesi
gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Söz konusu kararda da belirtildiği üzere 17.07.2015 tarihi ramazan bayramının 1.
Günü, 18.07.2015 tarihi ramazan bayramının 2. Günü ve 19.07.2015 tarihi ise ramazan
bayramının 3. Günüdür. Bu çerçevede davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp
açılmadığı hususu mahkemenin takdirindedir.
Davacı vekilinin itirazlarının dışında mahkeme tarafından yeni belgeler sunulması
halinde davacının ihracının yerinde olup olmadığına ilişkin bilirkişi raporu hazırlanmasına
karar verilmiştir. Ancak kök bilirkişi raporunun mahkemeye sunulmasından sonra dava
dosyasına yeni belge sunulmamıştır. Dosyadaki mevcut belgeler çerçevesinde kök bilirkişi
raporunda gerekli değerlendirmelere yer verilmiştir. Yukarıda yer verilen söz konusu tespit
ve değerlendirmeler dosyaya yeni bir belge sunulmadığından aynı şekilde geçerliliğini
korumaktadır. ” şeklinde belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Dava, ihraç kararının iptali istemlidir. Davacı ihraç kararının kendisine usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini ve ihtarnamelerdeki borç miktarlarının doğru belirlenmediğini iddia ederek ihraç kararının iptalini istemektedir.
Davacı, davalı kooperatifin üyesi iken,13/04/2015 tarihli ve … sayılı yönetim kurulu kararı ile üyelikten ihraç edilmiş ve ihraç kararına ilişkin Konya . Noterliği’nin 13/04/2015 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi 17/04/2015 tarihine davacının bizzat kendisine tebligat yapıldığı, tebligatın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Mahkememizce uzman bilirkişilerden alınan rapora göre; kooperatife ait ticari defterler incelendiğinde, davacının toplam 12.535,00TL üyelik aidat borcu olduğu, davacının aidata karşılık verdiğini iddia ettiği 15.000,00TL bedelli senetlerin davalının 2010-2011-2012-2013-2014-2015 yılı yevmiye defterlerinde kayıtlı olmadığı, davalının senet almış olsa bile asıl borç ilişkisi çerçevesinde alacağını tahsil yoluna gidebileceğini, taraflar arasında aksi kararlaştırılmadıkça davacı tarafından mevcut bir borcu için kambiyo taahhüdünde bulunulunmasının temel borç ilişkisinin yenilendiği anlamına gelmeyeceğini, ancak temel ilişki (aidat borcu) çerçevesinde borçluya başvurulması halinde borçlunun senedin kendisine iade edilmesini talep edebileceği yönünde tespitte bulunulduğu, davalı kooperatif tarafından yapılan ihtarların usulüne uygun yapıldığı, davacı tarafından aidat borcunun ödenmemesine bağlı olarak davalı kooperatif tarafından verilen ihraç kararının da yerinde olduğu kanaatine varılmakla, davacının davasının reddine karar verilmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 179,90 TL harçtan, peşin alınan 27,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 152,20 TL eksik harcın davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davalı vekili için 9.200 TL. vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın, 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde ve re’sen davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/03/2023

Katip … Hakim …

Bu belge 5070 sayılı kanun uyarınca Elektronik İmza ile imzalanmıştır.