Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/312 E. 2022/423 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- .
: 2-
VEKİLİ :
DAVALI : … – …
VEKİLİ :

DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :
KARARIN MAHİYETİ : KISMEN KABUL

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkillerinden … ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin davalı şirketten aldığı mallar karşılığında … A.Ş’nin kendisine verdiği çekleri ciro ederek teslim ettiğini, … A.Ş’nin ekonomik sıkıntıya girmesi nedeniyle çeklerin ödenmemesi üzerine davalı şirket tarafından Bakırköy . İcra Dairesi’nin … sayılı takip dosyasından müvekkilleri aleyhine icra takibi yapıldığını, icra takibinden sonra davalı şirket vekiline 01/12/2012 tarihinde 5.000,00 TL nakit ve 20.000,00 TL’lik …’ın (… Sigorta Aracılık Hizmetleri) çekinin teslim edildiğini ve çekin de 02/03/2013 tarihinde ödendiğini, bu tahsilatın bugüne kadar icra dosyasına bildirilmediğini, ayrıca müvekkillerinden …’in icra tehdidi altında emekli maaşının tamamına muvafakat etmesi nedeniyle bugüne kadar dosyaya 17.745,19 TL ödendiğini, dosya borcuna mahsup edilmek üzere ayrıca iki adet toplam değeri 10.000,00 TL olan bononun ve toplam değeri 16.000,00 TL olan 3 adet çekin de teslim edildiğini ve ödendiğini, bu ödemelerin de dosyaya bildirilmediğini, ödemelerin borcun çok üzerinde olmasına rağmen davalının kötüniyetle hareket ederek müvekkillerinden …’in gayrimenkullerine ve başkaca menkul mallarına haciz konulduğunu ve hacizlerin devam ettiğini ve açıkladığı nedenlerle müvekkillerinin borçlu bulunmadığının tespiti ile alacağın %20’si üzerinden kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacı tarafça ileri sürülen senetlerin ve çeklerin takip dosyasına istinaden ödendiğine dair herhangi bir belge bulunmadığını, yapılan ödemelerin ve verilen çek ile senetlerin davaya konu olan takiple hiçbir ilgisinin bulunmadığını, davacılar hakkında başlatılmış olan ve halen devam eden muhtelif takiplerin alacağın karşılanmaması nedeniyle devam ettiğini, hacizlerin kötüniyetli olarak değil takibe kona alacakların teminatı için konulduğunu, davanın haksız olduğunu ve açıkladığı nedenlerle davanın reddine karar verilmesini ve dava değerinin %20’sinden az olmamak üzere davacılar aleyhine tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit isteminden ibarettir.
Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/05/2019 gün ve … E … K sayılı kararına karşı istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Konya BAM . HD’nin 24/03/2022 gün ve … E … K sayılı kararıyla ” Harçlar Kanunu’na aykırılığın kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle ilk derece mahkemesine deliller toplanmadan ve esasa ilişkin değerlendirme yapılmadan önce 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 30 vd. maddeleri gereğince başvurma harcını ve takip çıkışı olan 50.465,36 TL üzerinden hesaplanacak peşin harcı yatırmayan davacı şirket ile ilgili davacı şirket vekiline usulüne uygun olarak HMK’nın 120. maddesi gereğince süre verilerek harcın tamamlanmasından sonra davaya devam edilmesi, aksi taktirde harç yatırmayan davacı şirket ile ilgili dava dosyasının HMK’nın 150. maddesi gereğince işlemden kaldırması gerekmektedir. ” gerekçesiyle kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
Kaldırma kararı sonrasında dava Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E sırasına kaydedilmiştir.
Davacı … … Ltd. Şti.’nin 15/06/2022 tarihinde eksik başvuru ve peşin harcı yatırdığı anlaşılmıştır. Bu nedenle davanın esasına girilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Davaya konu, Bakırköy . İcra Dairesi … Esas sayılı dosyası ile 03/11/2012 keşide tarihli … seri nolu 15.000,00 TL bedelli, 08/10/2012 keşide tarihli … seri nolu 15.000,00 TL bedelli ve 23/10/2012 keşide tarihli … seri nolu 15.000,00 TL bedelli çeklere istinaden 45.000,00 TL asıl alacak 830,36 TL işlemiş faiz, 4.500,00 TL çek tazminatı ve 135,00 TL çek komisyonu olmak üzere toplam 50.465,36 TL üzerinden davacılar aleyhine icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi amacıyla yazılan talimat sonucu SMMM Fuat Akın 30/06/2016 tarihli raporu ile; davalı yanın ticari defterlerini ibraz etmediğini, ancak davacılardan … ile ilgili muavin defter ve kaydını elektronik posta ile gönderdiğini, incelenen 4 icra dosyasının üçünde davacıların borçlu sıfatı ile yer aldığını ve bu üç icra dosya toplamının 105,000,00 TL asıl alacak üzerinden başlatıldığını, davacıların ödeme toplamının ise 68.745,00 TL olduğunu, davacıların yapmış olduğu ödemelerden üç çek karşılığı 16.000,00 TL ve 2 adet bono toplamı 10.000,00 TL’nin davalının elektronik posta ile sunduğunu, davacılardan … ile ticari ilişkisini takip ettiği muavin defter kaydından yer aldığını ve bu hesapta davacının davalıya 2012 yılı sonunda 23.309,90 TL borçlu göründüğünü, ancak davalı yanın ticari defter ve belgelerini sunmaması nedeniyle muavin defterin ticari defter kayıtları ile uyumluluğu ve gerçekliğinin denetime elverişli olarak tespit edilemediğini belirtmiştir.
Davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi amacıyla resen seçilen Mali Müşavir bilirkişi … 06/05/2017 tarihli rapor ille davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının tarafına sunulmaması ve incelemeye hazır edilmemesi nedeniyle dava konusu ile ilgili olarak herhangi bir tespit yapılamadığı bildirmiştir.
Resen seçilen hesap bilirkişisi … 11/09/2017 tarihli raporu ile; ödemelerin Bakırköy . İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosya borcuna mahsuben yapıldığı kabul edilecek olursa …’in emekli maaşından yapılan kesintilerin de ilave edilmesi suretiyle davacıların 2.500,16 TL fazla ödeme yaptıklarını, davalının dosya borcuna mahsuben aldığını imzası ile teyit ettiği sadece 5.000,00 TL nakit ve 02/03/2013 ödeme tarihli 20.000,00 TL bedelli çek ile …’in maaşından dosyaya yansıyan tüm kesintiler dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre davacıların halen 34.960,41 TL dosya borcunun bulunduğunu, davacı vekilinin iddia ettiği toplam 51.000,00 TL ödemenin Bakırköy . İcra Dairesi … Esas sayılı dosyaya mahsuben yapıldığının kabul görmemesi halinde sadece …’in emekli maaşından yapılan ve dosyaya yansıyan ödemeler dikkate alınarak yapılan hesaplamaya göre davacıların iş bu dosya için halen 65.883,90 TL borçlu bulunduklarını, dosyaya delil olarak giren dosya borcuna mahsuben yapılan tahsilatla ilgili olarak sadece …’in maaşından yapılan 13.634,48 TL kesinti bulunduğunu, başkaca bir tahsilat gözükmediğini, dosyaya delil olarak sunulan ve davacılar ile davalı şirket arasındaki başkaca ticari ilişki sonucu oluşan icra takiplerini gösteren Bakırköy . İcra Dairesi’nin … Esas, … Esas ve … Esas sayılı dosyaların halen derdest olduğunu ve davacının iddia ettiği ödemelerin bu dosyalar için tahsilat olarak girildiği konusunda açıklayıcı bir bilgi olmadığı gibi bu dosyalarından tamamen ödenerek infaz edilmediğini, bu 3 dosya için davacıların halen 105.028,58 TL borçlarının bulunduğunu, davacılar vekilinin iddia ettiği harici ödeme belgelerinin Bakırköy . İcra Müdürlüğü’nün …, …, … Esas sayılı dosyalardan icra takibine konulduğuna ilişkin herhangi bir bilgi ve belge bulunamadığı gibi bu belgelerin tarafların başka borçlarından veya icra dosyalarından mahsup edildiğine ilişkin yine bilgi ve belge olmadığını, bu ödemelerin başka borçlardan veya varsa açık hesaplardan mahsup edilmiş olabileceği hususunun ticari defterlerin incelenmesi sonucu ortaya çıkacağını belirtmiştir.
11/09/2017 tarihli hesap raporuna davacılar vekilinin 28/09/2017 tarihli itirazlarını cevaplar şekilde davaya konu icra takibine ilişkin borcun tamamen ödenip ödenmediği, varsa fazla ödemeye ilişkin resen seçilen hesap bilirkişisi … 07/02/2018 tarihli ek raporuyla; dava konusu yapılan … Esas sayılı dosya ile ilgili olarak davacılar tarafından dosya borcuna karşılık verildiği iddia edilen toplam 51.000,00 TL’nin bu dosya borcuna karşılık alındığı kabul edilecek olursa 31/12/2014 tarihi itibariyle 7.520,00 TL fazla ödeme bulunduğunu, …’in maaşından yapılan kesintiler ile alacaklı şirket vekilinin imzası ile dosya borcuna mahsuben aldığını beyan ettiği sadece 25.000,00 TL’nin dosya borcuna karşılık alındığı kabul edilecek olursa 31/12/2014 tarihi itibariyle bakiye 23.094,99 TL borç bulunduğunu, haricen ödendiği belirtilen 51.000,00 TL’nin tamamının dosya borcuna karşılık ödendiği kabul görmez ise o zaman sadece …’in maaşından 31/12/2014 dava tarihine kadar kesilen 17.736,08 TL’nin dosya borcundan mahsup edilmesi sonucu halen 54.201,79 TL borç bulunduğunu, ancak davacı …’in 31/12/2014 tarihinden sonra dosya borcu için maaşından kesilen halen 33.293,58 TL tahsilat bulunduğunu belirtmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilaf; davacıların Bakırköy . İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında konu borcun 36.000,00 TL’lik kısmının bu tutarda çek verilmek suretiyle, 10.000,00 TL’lik kısmının bono verilmek suretiyle, 5.000,00 TL’lik kısmının nakit verilmek suretiyle ve 17.745,19 TL’lik kısmının davacı …’in maaşından kesinti yapılmak suretiyle takibe konu borcun tamamının dava tarihi itibariyle ödenip ödenmediği ve davalı tarafa verilen kambiyo senedi vasfına haiz senetlerin bu dosya borcuna mahsuben verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır.
01/12/2012 tarihinde davacı şirket yetkilisi tarafından davalı/alacaklı vekiline 5.000,00 TL tutarında nakit ödeme yapıldığı ve aynı tarihte alacaklı vekiline 20.000,00 TL bedelli çekin verildiği ve bunların Bakırköy . İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına konu borca mahsuben verildiği alacaklı vekilinin imzasını taşıyan evraktan anlaşılmaktadır. Bu nedenle davacı tarafından takibe konu borca mahsuben 25.000,00 TL tutarında ödeme yapıldığı Mahkememizce kabul edilmiştir.
Davacılar 2 adet 5.000,00’er TL bedelli bono ve 2 adet 6.000,00’er bedelli çek ile 4.000,00 TL bedelli çekin davaya konu borca mahsuben davalıya verildiğini iddia etmiş ve senet suretlerini dosyaya sunmuştur. Davalı belirtilen bu senetlerin kendisine verildiğini kabul etmiş ancak bu senetlerin davaya konu icra takibi ile bir bağlantısının bulunmadığı savunmasında bulunmuştur. Bu aşamada ispat yükü davacılarda olup bu senetlerin davaya konu borca mahsuben verildiğini ispatlamaları gerekmektedir. Ancak davacı taraf bu hususun ispatına yarayan bir delil sunamamıştır. Davacı taraf dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayandığından, bu senetlerin davaya konu borca mahsuben verildiği iddiasının ispatı yönünle yemin delili hatırlatılmış; ancak kesin süre içinde davalıya yemin teklifinde bulunulmamıştır. Anılan durum karşısında Mahkememizce bu senetlerin borca mahsuben verildiği kabul edilmemiştir.
Mevcut dosya kapsamına ve takip dosyasını içeriğine uygun ve denetime elverişli olduğu kabul edilen 11/09/2017 tarihli bilirkişi raporu ile dava tarihine kadar davacı …’in maaş hesabından toplam 17.736,08 TL kesinti yapılmak suretiyle dosya borcunun bu tutarda tahsil edildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliler bir bütün halinde değerlendirildiğinde; dava tarihi itibariyle Bakırköy . İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası nedeniyle davacıların davalıya (17.736,08+25.000,00) 42.736,08 TL tutarında borçlu olmadıkları anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
İ.İ.K.’nın 72. Maddesinin 5. Fıkrasına göre; ”Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın yüzde yirmisinden aşağı olamaz.” Eldeki dava yönünden; takibin haksız ve kötü niyetli olduğununun kabulü mümkün olmadığından davacıların tazminat taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
İ.İ.K.’nın 72. Maddesinin 4. Fıkrasına göre;Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde yüzde yirmiden aşağı tayin edilemez. Somut olayda mahkememizce verilen bir ihtiyati tedbir kararı bulunmadığından davalının tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile Bakırköy . İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takibi nedeniyle ve dava tarihi itibariyle DAVACILARIN DAVALIYA 42.736,08 TL TUTARINDA BORÇLU OLMADIKLARININ TESPİTİNE, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Tarafların tazminat istemlerinin ayrı ayrı reddine,
3-Alınması gereken 2.919,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.767,45 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.151,85 TL eksik harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Davacılar tarafından yapılan 1.767,45 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE
6-Davacılar tarafından yapılan 105,90 TL harç gideri ve 1.333,40 TL yargılama olmak üzere toplam 1.439,30 TL yargılama giderinden kabul ret oranına göre hesaplanan 1.218,86 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
7-Davacılar kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T.’ne göre tayin ve taktir olunan 6.355,69 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
8-Davalı kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T.’ne göre tayin ve taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/06/2022

Katip … Hakim …

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.