Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/818 E. 2023/106 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; davalı şirketin müvekkili şirkete 48.847,33 TL bedelli cari hesap borcunun bulunduğunu, ancak herhangi bir ödeme yapmadığını, alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine Ereğli (Konya) İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasıyla icra takibi başlatılmış olduğunu, ancak borçlunun sırf zaman kazanmak ve borcunu ödememek için kötü niyetli davranarak icra takibine itiraz ettiğini, itiraz nedeniyle de takibin durdurulduğunu, arabuluculuk görüşmelerinden de sonuç alınamadığını belirterek; davanın kabulü ile Ereğli (Konya) İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız itirazının iptaline, davalının asıl alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; davacı tarafın Ereğli İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden müvekkili aleyhine ilamsız icra takibi başlatmış olduğunu, bu takipte ilgili müvekkiline 11.10.2021 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiğini, söz konusu ödeme emrine 14.10.2021’de itiraz edildiğini, ödeme emrinin yasaya aykırı olması sebebiyle de ayrıca Ereğli İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/309 Esas sayılı dosyası üzerinden iptali için şikayet yoluna başvurulduğunu, itiraz üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulmuş olduğunu, şikayet üzerine ise icra tetkik mercince 12/11/2021 tarihinde ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, ödeme emrinin tebliğinden ve ödeme emrine itirazdan önce yapılan arabulucu başvurusu ile dava şartı olan zorunlu arabulucuya başvuru şartı yerine getirilmiş kabul edilemeyeceğini belirterek; davanın reddi ile yargılama giderlerinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali isteminden ibarettir.
Davaya konu Ereğli (Konya) İcra Dairesi’nin … E sayılı takibinin 48.847,33 TL asıl alacak üzerinden başlatıldığı, takip dayanağı olarak bakiye borç açıklamasının yapıldığı, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın hükümden düşürülmesi için de eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilaf; taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, ticari ilişkinin açık hesap şeklinde yürütülüp yürütülmediği, açık hesap nedeniyle davacının alacaklı olup olmadığı, varsa alacak tutarının ne kadar olduğu ile davanın arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesinin gerekip gerekmediği hususlarından ibarettir.
Her ne kadar davalı tarafça arabuluculuk görüşmelerinin takibe itirazdan önce başlaması nedeniyle arabuluculuk son tutanağının usulüne uygun olmadığını davanın arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuş ise de davalı tarafça takibe ilk olarak 15/10/2021 tarihinde itiraz edilmesi ve arabuluculuk görüşmelerinin bu tarihten sonra başlaması nedeniyle davalı vekilinin bu savunmalarına itibar edilmemiştir.
6100 sayılı HMK’nın 222/2. maddesine göre; Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
6100 sayılı HMK’nın 222/3. maddesine göre; İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.
Davalının ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde tanzim edilen 14/06/2022 tarihli bilirkişi raporu ile 2020 ve 2021 yıllarına ait ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğu, 2020 yılından 2021 yılına devreden bakiye alacak ya da borç olmadığı, 2021 yılında davacı tarafından tanzim edilen 6 adet faturanın defterlerde kayıtlı olduğu, bu faturalar karşılığında ödeme kayıtları yapılarak 2021 yılı sonu itibariyle bakiye borcun bulunmadığı, ancak ödeme kayıtlarına dayanak herhangi bir belgenin bulunmadığı tespit edilmiştir.
Davacı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde düzenlenen
a)20/06/2022 tarihli bilirkişi raporu ile davacıya ait defterlerin sadece 31/07/2021 tarihinden sonraki dönemin incelenmesi nedeniyle hükme esas alınmasının mümkün olmadığı,
b)29/07/2022 tarihli bilirkişi raporunun ise kendi içinde çelişkili tespitler içermesi ve kanaat verici nitelikte olmaması nedeniyle hükme esas alınmasının mümkün olmadığı,
c)20/01/2023 tarihli bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun olduğu, bu rapor ile davacı defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, 2020 yılı defterlerinin incelemeye sunulmadığı, 2021 yılı defterlerine göre 01/01/2021 tarihli açılış kaydı ile davacının 2020 yılından devreden bakiye alacak tutarı 9.249,90 TL olarak deftere işlendiği, 2021 yılında davacı tarafından 6 adet fatura düzenlenerek defterlere işlendiği, yine 2021 yılında 18.660,00 TL ve 9.250,00 TL tutarlarında tahsilatlar yapıldığı, davacının takip tarihi itibariyle 48.847,32 TL tutarında alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Her iki tarafın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme neticesinde tanzim edilen bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde; davacı tarafın 2020 yılına ait defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle 2020 yılı yönünden davalı defter kayıtlarına itibar edilmesi gerektiği, 2020 yılı sonu itibariyle taraflar arasında herhangi bir alacak borç durumunun bulunmadığı, dolayısıyla davacının 2021 yılı defterlerindeki açılış kaydına (9.249,90 TL tutarındaki alacak kaydına) itibar edilmesinin mümkün olmadığı, 2021 yılında davacı tarafından 6 adet fatura tanzim edildiği, bu faturaların her iki taraf defterlerinde kayıtlı olması nedeniyle bu faturalardaki hizmetin davalıya sunulduğunun kabul edilmesinin gerektiği, her ne kadar davalı defterlerinde bu fatura bedellerinin nakden ödendiği kayıtlı ise de ödeme kaydına dayanak herhangi bir belge olmadığından davacı defterlerinde yer almayan ödeme kayıtlarına itibar edilmesinin mümkün olmadığı, 20/01/2023 tarihli bilirkişi raporu ile davacının takip tarihi itibariyle 48.847,32 TL tutarında alacaklı olduğunun tespit edildiği, bu tutardan açılış kaydı olan 9.249,90 TL’nin düşülmesi gerektiği, bu tutarın mahsubundan sonra davacının açık hesaptan kaynaklanan bakiye alacağının (48.847,32-9.249,90=) 39.597,42 TL olduğu sonucuna varıldığından takibin bu tutar üzerinden devamına yönelik olarak davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacı, aynı zamanda icra inkar tazminatı isteminde bulunmuştur. Takibe itirazın haksız olması ve alacağın likit kabul edilmesi nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, Ereğli (Konya) İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takibine davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 39.597,42 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-39.597,42 TL’nin % 20’si oranında hesaplanan 7.919,48 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 2.704,90 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 589,96 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.114,94 TL eksik harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Arabuluculuk görüşmelerinden dolayı Hazine tarafından (suçüstü ödeneğinden) yapılan 1.320 TL. yargılama giderinin 249,96 TL ‘lik kısmının davacıdan, 1.070,04 TL’lik kısmının ise davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, bu amaçla 492 s. Harçlar Kanunu’nun 28/a maddesi gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
5-Davacı tarafından yapılan 589,96 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL harç gideri ve 2.240,50 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 2.299,80 TL yargılama giderinden kabul ret oranına göre hesaplanan 1.864,30 TL ‘nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı taraf, kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T.’ne göre tayin ve taktir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı taraf, kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T.’ne göre tayin ve taktir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/02/2023

Katip … Hakim …

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.