Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
İLGİLİ İCRA DOSYASI: Merkezi Takip Sistemi … Esas
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; Müvekkil …Dağıtım A.Ş.’nin yapılan abonelik sözleşmesine istinaden …numaralı abonesi olan davalıdan 40.124,30 TL faturadan ve takip tarihine kadar işleyen 1.519,37 TL yasal faiziyle birlikte alacağının bulunduğunu, Merkezi Takip Sisteminin …Esas sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, ancak davalının takibe ilişkin itirazın sonucu takibin durdurulduğunu, arabuluculuk görüşmelerinde de sonuç alınamadığını, açıklanan bu nedenlerle iş bu davanın kabulü ile icra takibine yapılan itirazın iptalini ve takibin devamını, %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve ayrıca yargılama gideri ile vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
Davalıya dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğine rağmen herhangi bir cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali isteminden ibaret olup, davacı davaya ve takibe konu fatura bedelinin ödenmediğini, davalının takibe itirazının haksız olduğunu iddia ederek davalının takibe itirazının iptalini istemiş, davalı ise davaya cevap vermemiştir.
Davaya konu …takip numaralı icra takibi ile davacı faturalara istinaden 40.124,30 TL asıl alacak ve 1.519,37 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 41.643,67 TL’nin tahsilini istemiş, davalının itirazın üzerine takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 222. Maddesine göre; (1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.) Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.(1)(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.
Davalıya ticari defter ve belgelerini sunması ya da inceleme yapılacak yeri bildirmesi için ihtarname gönderilmiş ve ihtarnamenin 06/07/2021 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı defterlerini sunmadığı gibi inceleme yapılacak yeri de bildirmemiştir.
Dosya kapsamına uygun olduğundan hükme esas alınan bilirkişi raporu ile davacıya ait ticari defter ve belgelerin usul ve yasaya uygun olarak tutulduğu, takibe konu faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu ve davacı defterlerine göre takip tarihi itibariyle davacının 40.124,30 TL tutarında davalıdan alacaklı olduğu anlaşılmıştır..
6100 sayılı HMK’nın 222/3. Maddesi uyarınca davalı ticari defter ve belgelerini ibraz etmediğinden davacı ticari defterlerinin TTK’nın 222. maddesine göre sahibi lehine delil olma özelliği taşıdığı mahkememizce kabul edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davaya ve takibe konu faturalardaki hizmetin davalıya sunulduğu, davacı defterlerine göre davaya konu fatura bedelinin ödenmediği, davalının defterlerini sunmaması nedeniyle davacı defterlerindeki kayıtlara itibar edilmesi gerektiği, dosya kapsamında davaya konu fatura bedellerinin ödendiğine dair bir delillin bulunmadığı anlaşılmakla davacının takip tarihi itibariyle faturalar nedeniyle 40.124,30 TL tutarında davalıdan alacaklı olduğu sonucuna varılmıştır.
Davacı davaya konu takip ile aynı zamanda 02/06/2020 – 13/08/2020 tarihleri arası döneme ilişkin olarak 1.519,37 TL işlemiş faiz alacağı isteminde bulunmuştur.
Taraflar arasında imzalanan 19/04/2018 tarihli abonelik sözleşmesinin D.4. Maddesine göre; Fatura tutarının tamamının son ödeme tarihinde ödenmemesi halinde aboneye ödenmeyen kısım için 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsili Usulü Hakkında Kanun’un 51. Maddesinde belirlenen oran ve oranlardaki değişimler üzerinden ”gecikme zammı+KDV” tahakkuk ettirilir. Gecikme zammı ödeme tarihine kadar geçen günler için günlük olarak hesaplanır.
30/12/2019 tarihli ve 30994 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 29/12/2019 tarihli ve 1947 sayılı Cumhurbaşkanı kararı; ”6183 sayılı Amme Alacakları Tahsili Usulü Hakkında Kanun’un 51. Maddesinin birinci fıkrasında yer alan gecikme zammı oranının, her ay için ayrı ayrı uygulanmak üzere % 1,6 olarak belirlenmesine, mezkur madde gereğince karar verilmiştir.” şeklindedir.
Anılan sözleşme hükmü ve yasal düzenlemeler uyarınca davacının takip tarihi itibariyle (02/06/2020 – 02/07/2020 arası dönem için 641,98 TL, 02/07/2020 – 02/08/2020 arası dönem için 641,98 TL ve 02/08/2020 – 13/08/2020 arası dönem için 235,39 TL olmak üzere toplam ) 1.519,35 TL tutarında işlemiş faiz/gecikme zammı alacağının da bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Anılan nedenlerle davalının takibe itirazının iptaline ve takibin 40.124,30 TL asıl alacak ve 1.519,35 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 41.643,65 TL üzerinden devamına karar vermek gerekmiştir.
2004 sayılı İİK’nın 67/2. Maddesine göre; Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. Somut olayda davalının takibe itirazının yerinde olmaması ve alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile …takip numaralı icra takibine davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 40.124,30 TL asıl alacak ve 1.519,35 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 41.643,65 TL alacağın davalıdan tahsili yönüyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 6183 sayılı AATUHK’nın 51. Maddesi uyarınca aylık % 1,6 oranında faiz işletilmesine,
2-41.643,65 TL’nin % 20’si oranında hesaplanan 8.328,73 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 2.844,68 TL harçtan peşin alınan 711,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.133,51 TL eksik harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Arabuluculuk görüşmeleri nedeniyle mevcut suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL’nin 1.319,99 TL’lik kısmının davalıdan, 0,01 TL’lik kısmının ise davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan 711,17 TL harç gideri ile 910,00 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 1.621,17 TL yargılama giderinden kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 1.621,16 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı vekili için A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 6.213,67 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/12/2021
Katip Hakim
5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.