Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/560 E. 2022/38 K. 13.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-

DAVA : İtirazın İptali (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :
KARARIN MAHİYETİ : RED (Usulden)

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (İnanç Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkili ile davalı …’nun Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında borçlu olarak gözüktüklerini, bu icra takibinin 30/12/2018 vade tarihli senede dayandığını, senedin davalının şahsi borcuna ilişkin olduğunu, senette müvekkilinin de imzasının bulunması nedeniyle borçlu olarak kaydedildiğini ve mal varlığına haciz işlemi yapıldığını, o sırada maddi durumu kötü olan davalıların müvekkiline icra dosyasındaki borcu ödemesi halinde kendilerinin yavaş yavaş geri ödeme yapacaklarının sözünü verdiklerini, müvekkilinin de söz konusu borcu taksitler halinde ödemek için taahhüt verdiğini, daha sonra borcu ödeyip icra dosyasını kapattığını, ancak davalıların müvekkiline herhangi bir ödeme yapmadıklarını, müvekkilinin de rücu hakkını kullanarak Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile davalılar hakkında icra takibi başlattığını, davalıların icra takibine itiraz etmeleri nedeniyle icra takibinin durdurulduğunu, bu nedenle davalıların itirazının iptali ile takibin devamına ve % 20 inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özet olarak; müvekkilinin alacaklı veya borçlu olmadığı senedin davacı tarafından ödenmesi karşılığında müvekkilinin davacıya ödeme yapma taahhüdünün hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini savunmuş, % 20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, itirazın İptali davasıdır.
6102 sayılı kanunun 5/A maddesine göre; Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun Dava Şartı Olarak Arabuluculuk başlıklı 18/A-2.maddesi ” Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir. ” şeklinde düzenlenmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takibi ile 31.07.2018 tanzim tarihli, 30.12.2018 vade tarihli, 40.000,00 TL bedelli bonoya istinaden dava dışı …tarafından davacı ile davalı … aleyhine kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlatıldığı, takip dosyasına takip alacaklısı vekili tarafından alacağın haricen tahsil edildiğine dair beyanda bulunulduğu, bu beyan uyarınca dosyanın infazen kapatılmasına karar verildiği, eldeki dava ile de davacının bu bono nedeniyle yapmak zorunda kaldığını iddia ettiği ödemeyi itirazın iptali davası yoluyla davalılardan tahsilini talep ettiği, davacının alacak isteminin dayanağının bono niteliğindeki kambiyo senedi olduğu, bu nedenlerle eldeki davanın mutlak ticari dava niteliğinde olduğu, ticari davalarda 6102 sayılı TTK’nın 5/A maddesi uyarınca davadan önce arabulucuya başvurulmasının dava şartı olduğu, davacı tarafça arabulucuya başvurulmadan eldeki davanın açıldığı anlaşılmakla davanın arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının arabulucuk dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-Peşin alınan 676,64 TL harcın, alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından mahsubu ile bakiye 595,94 TL fazla harcın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan harç ve yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … kendini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T.’nin 7/2. Maddesi uyarınca takdir edilen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’ya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalı … vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/01/2022

Katip … Hakim …

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.