Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/554 E. 2022/453 K. 23.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 2-
: 3-
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :
KARARIN MAHİYETİ : KABUL

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; 17.05.2021 tarihinde müvekkilinizin maliki olduğu … plakalı aracına davalılardan … adına tescilli, diğer davalı … kullandığı … plakalı aracın çarpması sonucu meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası sonucu müvekkilinin aracında değer kaybı oluşmasına neden olduğunu, söz konusu değer kaybından davalı şahısların sigorta şirketi poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla sorumlu olduğunu, dava önce sigorta şirketine yapmış oldukları başvuru üzerine davalı sigorta şirketi tarafından 2.914,60 TL tutarında ödeme yapıldığını, ancak bu bedelin zararı tam karşılamadığını, davalı taraf ile arabuluculuk görüşmelerinden de sonuç alınamadığını, söz konusu kazada davalıların tam kusurlu olduğunu, müvekkilinin aracının 2021 model olup, kaza tarihinde kilometresi 3069 olduğunu, aracın kaza öncesi sıfır niteliğinde iken, meydana gelen kaza sonrası artık kaza yapmış araç olarak nitelendirilmekte ve bu nedenle de değer kaybına uğradığını, aracın tamir sürecinde kullanılamadığını, bu nedenle mahrumiyetinden kaynaklı zararların oluştuğunu belirterek ; müvekkilinin aracında meydana gelen değer kaybı sebebiyle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL nin davalı sigorta şirketi (sorumluluğu poliçe limiti ile olmak kaydıyla) ile diğer davalılardan kaza tarihi olan 17.05.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline verilmesine, aracın mahrumiyetinden dolayı uğranılan zararın yine fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100,00 TL olarak, davalılardan … ile …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkile verilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılar üzerine müştereken ve müteselsilen bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; kazaya karışan … plaka sayılı araç müvekkil şirket nezdinde Karayolları ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun iş bu sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında limitleri ile sınırlı olduğunu, 20/03/2020 tarihli ve 31074 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar” uygulanması gerektiğini, taraflarında eksik evrak ile başvurulmasına rağmen değr kaybı hazırlatıldığını ve araçta meydana gelen değer kaybının 3.508,56 TL olduğu tespit edilmiş ve değer kaybı bedelinin ödendiğini, sonuç olarak eksikliğin tamamlanması halinde başvuru yapılmış sayılacağından başvuran tarafından uygun başvuru yapmadığının kabulü gerektiğini, araç mahrumiyeti tarafından bedeli Trafik Sigortası bakımından teminat dışı olduğundan başvuran taraf ZMMS kapsamında araç mahrumiyeti bedeli talep edemeyeceğini belirterek; davanın usulden reddine, değer kaybı ödenmesi yapılmış olduğundan davanın reddine, değer kaybı yönünden inceleme yapılması halinde 01/04/2020 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları uyarınca değer kaybının tespitinin yapılmasını, araç mahrumiyeti bedeline ilişkin talep ve teminat dışı olup davanın reddine, avans faizinin iptaline ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmektedir.
Davacı vekili 18/03/2022 tarihli dilekçesi ile ; değer kaybı zararını 7.085,40 TL , mahrumiyet alacağını ise 1.175,00 TL olarak ıslah ettiği anlaşılmıştır.
TOPLANAN DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, tazminat isteminden ibarettir.
2918 sayılı KTK’nın 85/1. Maddesine göre; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.
2918 sayılı KTK’nın 85/5. Maddesine göre; İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.
Kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan 2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesine göre; Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Anayasa Mahkemesi’nin 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/7/2020 tarihli ve … E, … K sayılı Kararı ile, 2918 sayılı KTK’nın 90/1. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesine göre; İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesine göre; Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.
2918 sayılı KTK’nın 99. Maddesine göre; Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesine göre; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesine göre; Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.
Anılan yasal düzenlemelere istinaden bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen trafik kazasında, zarar görenlerin zararından, 6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesi uyarınca araç sürücüsü, 2918 sayılı KTK’nın 85. Maddesi uyarınca araç işleteni ve şartları varsa teşebbüs sahibi ve 2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesi uyarınca sigortacı müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Trafik kazası nedeniyle zarara uğradığını iddia eden hak sahipleri tarafından açılan tazminat davalarında ispat yükü 6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesi uyarınca zarar gören üzerinde olup, zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat etmek zorundadır.
Yine bu tür davalarda 2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesi uyarınca, zarar görenin dava açmadan önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvuru yapması gerekmekte olup bu husus sonradan giderilmesi de mümkün olmayan dava şartlarındandır. Ayrıca yazılı başvurudan hemen sonra dava açılması mümkün olmayıp 15 günlük sürenin dolmasından sonra dava açılabilecektir. Sigortacı kendisine yapılan yazılı başvuruya karşı 15 gün içinde cevap vermek ve 2918 sayılı KTK’nın 99. Maddesine göre 8 iş günü içinde de tazminatı ödemek zorundadır. Sekiz iş günü içinde sorumlu olduğu tazminatı ödemeyen sigortacı 9. Gün itibariyle temerrüde düşecektir.
Hak sahipleri tarafından talep edilebilecek tazminatlar ise 2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesi uyarınca 2918 sayılı KTK ile 6098 sayılı TBK’nın haksız fiile ilişkin hükümleri uygulanacaktır.
Somut olayda davacı, davaya konu trafik kazası neticesinde aracının hasara uğradığını iddia ederek değer kaybı tazminatı ve araç mahrumiyet tazminatı istemlerinde bulunmuştur.
Bu kapsamda öncelikle belirlenmesi gereken değer kaybı zararı ile araç mahrumiyet zararı hesabının ne şekilde yapılacağıdır. 2918 sayılı KTK ile 6098 sayılı TBK’da bu hususta bir düzenleme bulunmadığından bu boşluğun da içtihatlarla doldurulması gerekmektedir.
Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatlarına göre araçta oluşan değer kaybı tutarının, aracın modeli, yaşı, hasarın ağırlığı, boyanmış olan yerler ve hasarlı bölgelerin özelliği nazara alınıp, aracın kaza öncesi ikinci el piyasa rayiç değeri ile tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre belirlenmesi gerekmektedir. Nitekim Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin … E … K sayılı ilamında da bu husus vurgulanmıştır.
Yine Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin yerleşik hale gelen içtihatları uyarınca araç mahrumiyet zararı ise hasara uğrayan aracın markası, özellikleri ve model yılı ile aracın gördüğü hasarın ağırlığı ve hasara uğrayan bölgeleri, hasarın giderilmesinde kullanılan parçaların niteliği dikkate alınarak objektif olarak hasara uğrayan aracın onarımı için gerekli süre belirlendikten sonra belirlenen tamir süresi içinde emsal nitelikteki bir araç için ne kadar masraf yapılacağı ( kaza olmasaydı dahi yapılması gereken yakıt, amortisman vs. gibi zorunlu giderler indirildikten sonra) tespit edilmek suretiyle hesaplanacaktır.
Anılan yönteme göre düzenlendiğinden hükme esas alınan 28/02/2022 tarihli bilirkişi raporu ile davacıya ait araçta oluşan değer kaybı tutarının 10.000,00 TL, aracın onarım süresi içinde kullanılamamasından doğan zararın ise 1.175,00 TL olduğu tespit edilmiştir.
Kazanın oluş şeklinde uygun olduğundan hükme esas alınan 28/02/2022 tarihli bilirkişi raporu ile davaya konu trafik kazasının oluşmasında sigortalı araç sürücüsü davalının tam kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Davalı sigorta şirketi tarafından 25/06/2021 tarihinde davacıya 2.914,60 TL tutarında değer kaybı tazminatı ödemesi yapılması karşısında davacının talep edebileceği bakiye değer kaybı tazminatı tutarının (10.000,00 – 2.914,60 =) 7.085,40 TL olduğu sonucuna varılmıştır.
Davacının davalı sigorta şirketine davadan önce tazminat ödemesi için yazılı olarak başvurduğu, başvurunun sigorta şirketine 14/06/2021 tarihinde tebliğ edildiği ve davalı sigorta şirketinin 2918 s. KTK’nin 99/1. maddesi gereğince 8 iş günü sonra 25/06/2021 tarihinde temerrüte düştüğü, 2918 s. KTK.nin 97. maddesi gereğince dava şartının da yerine getirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davaya konu trafik kazasının oluşmasında davalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, kaza neticesinde davacıya ait araçta 10.000,00 TL tutarında değer kaybı oluştuğu, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin mahsubundan sonra davacının talep edebileceği değer kaybı tazminatı tutarının 7.085,40 TL olduğu, davacının onarım süresi içinde aracı kullanamadığı sabit olmakla bundan kaynaklı zararının ise 1.175,00 TL olduğu sonucuna varıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜ ile;
a)7.085,40 TL değer kaybı tazminatının, davalı … Sigorta A.Ş. yönünden kaza tarihi itibariyle geçerli ZMMS maddi hasar teminat klozu limiti ile sınırlı olmak kaydıyla temerrüt tarihi olan 25/06/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … ile davalı … yönünden ise kaza tarihi olan 17/05/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
b)1.175,00 TL araç mahrumiyeti tazminatının, kaza tarihi olan 17/05/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … ile davalı …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 564,27 TL karar ve ilam harcından, peşin ve ıslah harcı olarak alınan 196,96 TL harcın mahsubu ile bakiye 367,30 TL eksik harcın, (davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumluluğu 315,06 TL ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Arabulucuk görüşmeleri nedeniyle mevcut suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davalı … Sigorta A.Ş.’den alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan 256,26 TL harç gideri ile 959,00 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 1.215,26 TL yargılama giderinin davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumluluğu 1.042,59 TL ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 5.100,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/06/2022

Katip Hakim

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.