Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/539 E. 2022/356 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ … Esas – … Karar
T.C.
KONYA “TÜRK MİLLETİ ADINA”
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı bankanın … şubesinin müşterisi olduğunu, davacının adına kayıtlı … A.Ş’ye ait … numaralı telefonuna … numaralı hattan … müşteri hizmetleri temsilcisi olarak tanıtan bir kimseden bir çağrı aldığını ve telefon görüşmesi sonrasında sim kartının devre dışı olduğunu, bu durumdan şüphelenen davacının derhal … müşteri hizmetlerini arayarak hesaplarının bloke ettirme talebinde bulunduğunu, ancak bu esnada davacının hesabı üzerinden 59.000 TL tutarında tüketici kredisi kullanıldığını, 3.750 TL tutarında ek hesap açıldığını, 309,75 TL tutarında kredi tahsis masrafı ile 3.203,35 TL tutarında krediye bağlı hayat sigortası ve 294 TL tutarında … Kazandıran Tarife abonelik işlemi gerçekleştirildiğini, bu işlemlerle birlikte Sigorta İşlemleri Düzenli Ödeme Talimatı, Kredi Sözleşmesine Ek Rehin Sözleşmesi, Taahhütname ve Virman-Takas-Mahsup talimatı da verildiğini, bu işlemler sonrasında davacının hesabından internet bankacılığı üzerinden kötü niyetli 3. kişi veya kişilerce toplamda 61.000 TL … isimli şahsın … IBAN nolu hesabına “evin kalan parası” açıklaması yazılarak EFT yoluyla gönderildiğini, bu usulsüz işlemler sonunda olayın başında hesabında 2.806,49TL bulunan müvekkil, 3.000,61 TL kredi ek hesap borcu ve faizleriyle birlikte 84.359,54 TL tüketici kredisi borcu olmak üzere toplamda 87.360,15 TL davalı bankaya borçlu konumuna düştüğünü, sonrasında sim kartının kopyalandığını öğrendiğini belirterek, davacının bilgisi ve rızası dışında 3. kişi/kişiler tarafından davalı bankayla internet bankacılığı üzerinden dijital olarak imzalanan/onaylanan 14.06.2021 tarihli Mesafeli Olarak Kurulan Tüketici Kredisi Sözleşmesinin, 14.06.2021 tarihli Mesafeli Olarak Kurulan Ürün Tercih Sözleşmesi ve eklerinin, 14.06.2021 tarihli Mesafeli Olarak Kurulan Ek Hesap Sözleşmesi ve eklerinin, 14.06.2021 tarihli Mesafeli Olarak Kurulan Bireysel Nitelikli Kredilerle Bağlantılı Sigorta Sözleşmesi ve eklerinin ve 14.06.2021 tarihli Kazandıran Süper Tarife Abonelik Taahhütnamesinin, 14.06.2021 tarihli Sigorta İşlemleri Düzenli Ödeme Talimatının, 14.06.2021 tarihli Mesafeli Olarak Kurulan Kredi Sözleşmesine Ek Rehin Sözleşmesi Taahhütnamesi ve Virman-Takas-Mahsup Talimatının yokluğunun tespiti ile faizleriyle birlikte 84.359,54-TL tüketici kredisi borcu ile 3.000,61-TL ek hesap borcu olmak üzere toplamda 87.360,15-TL davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine, İİK m. 72/2 uyarınca ihtiyati tedbir kararı verilerek usulsüz işlemlerle çekilen kredi borcunun davalı banka tarafından icra takibine konu edilmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesine, müvekkil tarafından icra tehdidi altında ihtirazi kayıtla davalı bankaya ödenen kredi taksitleri için 7.057,01 TL ve ek hesap borcu için 3.000,61 TL olmak üzere toplamda 10.057,62 TL’nin ticari avans faizi ile birlikte davalı bankadan geri alınarak davacıya ödenmesine, 14.06.2021 tarihinden önce davacının hesabında bulunan ve 3. kişi veya kişilerce bir kısmı kredi masraflarında kullanılan diğer kısmı çekilen krediyle birlikte EFT yoluyla … isimli şahsın hesabına gönderilen 2.806,49 TL’nin 14.06.2021 tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faiziyle birlikte davalı bankadan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı adına hesap açıldığını, davacının sözleşmelerin her bir sayfasını okuyup ayrı ayrı imza attığını, davacının telefon ile kendisini arayan kişilerle kişisel bilgilerini paylaştıklarının öğrendiklerini, verilen şifreler nedeniyle mobil bankacılık kanalıyla işlemler gerçekleştirildiğini, davalı banka sisteminden müşteriye ait bilgilere ulaşılabilmesi ihtimali bulunmadığını, zira böyle bir ihtimalde; tüm hesapların aynı şekilde dolandırıcılar tarafından boşaltılabilmesi gibi bir sonuç ortaya çıkacağını, oysa ki; dolandırıcılar, bankaların zaafiyetinden yararlanarak değil, müşterilerin mail adreslerine yollanan maillerde yer alan linkler vasıtasıyla, ya da bu adreslerine gelen mailllerde yer alan ve bankaların sayfaları gibi düzenlenmiş sayfalara müşterilerin girmesi gibi yöntemlerle, müşterilerin zaafiyetleri ve tedbirsiz davranışları nedeniyle bu işlemleri gerçekleştirebilmelerinin tek yolu olan şifre vs. bilgileri edinebildiklerini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin karar verildiğinden, bu karara ilişkin davacı tarafça istinaf yoluna başvurulmuş, Konya BAM. . HD.’nin … E. … K. Sayılı 15/03/2022 tarihli ilamı ile Mahkememiz ara kararı kaldırılarak, ihtiyati tedbir talebinin görev şartı yokluğu sebebiyle reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Tüketicinin Korunması Hakkındaki 6502 sayılı Kanunda tüketici kavramı, 3/1-k maddesinde ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek ve tüzel kişiler “tüketici” 3/1-1 maddesinde ise mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da banka hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemler “tüketici işlemi” olarak kabul edildiği ve Tüketici Kanununun kapsamı esaslı şekilde genişletildiği, aynı kanunun 73/1 maddesinde “tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda” tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, 83/2.maddesinde de “taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” hükmüne yer verildiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın tüketici işleminden kaynaklandığı, bu sebeple mahkememizin görevli olmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davanın, 6100 sayılı HMK uyarınca Mahkememizin görevli olmaması nedeniyle USULDEN REDDİNE, görevli mahkemenin TÜKETİCİ MAHKEMESİ olduğunun TESPİTİNE,
2-Görevsizlik kararı kesinleştiğinde 6100 sayılı HMK 20. Maddesi uyarınca talep halinde DOSYANIN YETKİLİ VE GÖREVLİ KONYA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİ’NE GÖNDERİLMESİNE,
3-Davacı vekilinin tedbir talebinin görevli mahkemece değerlendirilmesine,
4-6100 sayılı HMK 20 Maddesi uyarınca, Mahkememizce verilen görevsizlik kararı sonucunda taraflardan birinin karar verildiği anda kesin ise tebliğ tarihinden, süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde kararı veren mahkemeye başvurarak dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmesinin gerektiği, aksi taktirde davaya görevli mahkemede devam edilmemesi halinde re’sen davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin taraflara İHTARINA,
5-6100 sayılı HMK 20, 31/2.madde ve bendleri uyarınca, davanın açılmamış sayılması hakkında karar verilmesi halinde, yargılama giderleri konusunda karar tayinine,
6-6100 sayılı HMK’nun 331.maddesi gereğince; harç, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hakkında yetkili ve görevli mahkemece KARAR TAYİNİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/05/2022

Katip Hakim

Bu belge 5070 sayılı kanun uyarınca Elektronik İmza ile imzalanmıştır.