Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/459 E. 2022/655 K. 26.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … E. – … K.
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
VEKİLLERİ :
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 06/09/2021 tarihli dilekçesiyle; dava dışı …. Tic. A.Ş. ile davacı banka arasında imzalanan 22/04/2011, 15/02/2013 ve 18/11/2015 tarihli genel kredi sözleşmelerine istinaden kredi kullandırıldığını, davalı …’in de bu sözleşmelere kefil sıfatıyla imza attığını, dava dışı şirketin borcunu ödememesi üzerine hesabın kat edilerek borçlulara ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye rağmen de borcun ödenmemesi üzerine davalı kefil ve dava dışı diğer borçlular hakkında Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının takibe yaptığı itiraz üzerine takibin durduğunu ancak, itirazın haksız olduğunu beyan ederek, davalının Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin 5.000.000 TL. üzerinden devamına ve davalının alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalı vekili, öncelikle icra dairesinin ve Mahkememizin yetkisine itiraz etmiş, zamanaşamı, hak düşürücü süre, hukuki yarar ve pasif husumet yokluğu itirazları ile eş rızası yokluğu itirazlarında bulunmuş, takibe konu takip talebi ile ödeme emrinin de farklı olduğunu beyan etmiş ve ayrıca davanın esastan da reddini istemiştir.
Davacı vekili tarafından arabuluculuk tutanağı ibraz edilmiş, ilgili bankaya müzekkere yazılarak 22/04/2011, 15/02/2013, 18/11/2015 tarihli genel kredi sözleşmesi fotokopileri ile kat ihtarnamesi ve tebliğine ilişkin fotokopiler getirtilmiş ve Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takibine dayanak takip talebi, ödeme emri, takibe itiraz dilekçesi ve takibe dayanak belge suretleri UYAP’tan çıkartılarak dosyamıza konulmuş, dava dışı asıl borçlu şirkete ilişkin sözleşme dönemlerinde ortak ve yöneticileri gösteren Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi’ndeki ilgili ilanlar ve davalının Uyap aile nüfus kaydı çıkartılarak dosyamıza alınmış ve bankacı bilirkişiden 10/06/2022 tarihli rapor alınmıştır.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde;
Dava, “İtirazın İptali” davasıdır.
Somut olayda ; davalı taraf icra dairesinin ve Mahkememizin yetkisine itiraz etmiş ise de, davacının dayandığı 22/04/2011, 15/02/2013, 18/11/2013 tarihli sözleşmelerin davacı bankanın … ve … Şubeleri tarafından düzenlenmesi, 6100 s. HMK’nin 14. maddesi gereğince şubelerin işlemlerinden doğan ihtilaflarda şubelerin bulunduğu yer icra daireleri ve mahkemelerinin de yetkili olması, Konya merkez ve Ereğli ilçelerinin Mahkememizin yetki alanında bulunması nedeniyle, davalı tarafın icra dairesinin ve Mahkememizin yetkisine yaptığı itiraz reddedilmiştir.
Davalı taraf, sözleşmelerde eş rızasının bulunmadığı yönünde de TBK’nın 584/3. maddesi gereğince itirazda bulunmuş ise de; 22/04/2011 tarihli sözleşmede eş rızası yok ise de, sözleşme tarihi itibariyle yürürlükte bulunan mülga Borçlar Kanunu hükümlerine göre eş rızasının zorunlu olmaması, 15/02/2013 tarihli sözleşmede davalının eşinin rızasının bulunması, 18/11/2015 tarihli sözleşmede eş rızası yok ise de o tarihlerde davalının asıl borçlu şirketin ortaklarından olması nedeniyle eş rızası yokluğuna ilişkin itirazlar yerinde görülmeyerek reddedilmiştir.
Davalı taraf, zamanaşamı ve hak düşürücü süre itirazlarında bulunmuş ise de; sözleşmeden doğan davaların 10 yıllık zamanaşımına tabi olması, borcun doğduğu tarih itibariyle bu sürenin geçmemesi, takip yönünden de takibe itirazın davacı bankaya tebliğ edilmemesi nedeniyle 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçmediği sonucuna varılmış, bu itirazlar da reddedilmiştir.
Davalı tarafın, hukuki yarar yokluğu ve pasif husumet yokluğu itirazları da yerinde görülmemiş, davacı bankanın takip yapmakta hukuki yararının bulunduğu, dava dışı asıl borçlu şirketin borcunu ödememesi ve ihtarın sonuçsuz kalması üzerine kefile müracaat hakkının doğduğu, davalının bu davada pasif husumet ehliyetinin bulunduğu, her iki itirazının da haklı olmadığı sonucuna varılarak bu itirazlar da reddedilmiştir.
Davacı taraf, icra takip talebi ile ödeme emrinin uyumlu olmadığını ileri sürerek de itiraz etmiştir.
Yargıtay . HD’nin 15/02/2018 gün ve … E. … K. sayılı emsal içtihadına göre, “İtirazın iptali davası açılabilmesinin koşullarından birisi de ortada geçerli bir ilamsız icra takibinin bulunmasıdır. Geçerli bir ilamsız icra takibinin mevcut olmaması halinde itirazın iptali davası açılamaz. Bu husus dava şartı olup, mahkemece re’sen gözetilmelidir.
Dava dosyası içinde bulunan dava konusu Bandırma . İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasının aslı incelendiğinde, dayanak takip talebi ile takip borçlusuna çıkarılan ödeme emrinin içerik olarak birbirinden farklı olduğu anlaşılmaktadır. Böyle bir halde geçerli bir ilamsız icra takibinin varlığından söz edilemez. Mahkemece bu yön gözetilerek geçerli bir takip bulunmadığı gerekçesiyle davanın, dava şartı yokluğundan reddi gerekirken işin esası hakkında yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
18/01/2019 tarihinde başlatılan Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı ilamsız icra takibine ilişkin belgelerin incelenmesi sonucu;
08/01/2019 tarihli takip talebinde takip sebebi olarak “genel kredi sözleşmesi borcu” gösterilmiş ve dayanak belge olarak 02/09/2016 tarihli kat ihtarnamesinin dışında ayrıca 18/11/2010 tarihli sözleşme takibe dayanak belge olarak icra dosyasına sunulmuştur.
İcra Müdürlüğü’nce düzenlenen ödeme emrinde ise, takip sebebi olarak “08/01/2019 tarihli genel kredi sözleşmesi borcu yazıldığı” görülmüştür. Her ne kadar ödeme emri icra müdürlüğü tarafından düzenlenmekte ise de, davacı tarafın ödeme emrinin düzeltilmesi ve doğru ödeme emrinin gönderilmesi için icra müdürlüğüne başvurmadığı belirlenmiştir.
Takip talebinde ve ödeme emrinde takip konusu borç, tekil ifadelerle genel kredi sözleşmesi borcu olarak gösterilmesine rağmen, davacı taraf dava dilekçesinde icra takibine konu borcun 22/04/2011, 15/02/2013 (dilekçelerde 18/02/2013 yazılmış ise de 18/02/2013 kefalet tarihi olup, sözleşme tarihi 15/02/2013’tür), 18/11/2013 tarihli sözleşmelerden doğduğunu, takibe dayanak sözleşmelerin bu 3 sözleşme olduğunu beyan etmiştir.
Davacı tarafın, icra takibine dayanak belge dışında itirazın iptali dosyasında başka bir belgeye dayanması mümkün olmadığı gibi, takip talebi ile ödeme emrinin de uyumsuz olması, davacı tarafın icra dosyası içeriğine her an ulaşma imkanı olduğu halde ödeme emrindeki yanlışlık ve farklılığının düzeltilmesi için icra müdürlüğünden talepte bulunmaması, icra dosyasına dayanak belge olarak sunulan sözleşme ile dava dilekçesinde açıklanan ve dosyaya sunulan, bilirkişi tarafından da borcun sebebi olarak gösterilen 3 sözleşmenin farklı olması nedeniyle, davalı hakkında usulüne uygun ve geçerli bir takip bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Yukarıda yazılı Yargıtay emsal içtihadında da belirtildiği üzere, geçerli bir takibin bulunması özel dava şartı olup, dava şartının her aşamada ve re’sen gözetilmesi gerektiği sonucuna varılarak davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı taraf, tazminat talebinde bulunmuş ise de; 2004 s. İİK’nın 67/2 maddesi gereğince, davalı borçlu lehine tazminat hükmedilebilmesi için takibin haksız olması yeterli olmayıp, aynı zamanda kötü niyetli olarak da yapılması gerekmektedir. Bilirkişi raporundan davalı tarafın borçlu olduğu anlaşılmış, takibin usulden reddinin gerektiği belirlenmiş, davacı bankanın kötü niyetli ve haksız takip yaptığı davalı tarafından ispatlanamayıp, iyi niyetin karine olarak mevcut olduğu sonucuna varılmış olduğundan, davalının şartları oluşmayan feri nitelikteki tazminat talebinin de reddine karar vermek gerekmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davasının DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Davalının feri nitelikteki tazminat talebinin reddine,
3-Peşin alınan 60.387,50 TL. nispi karar ve ilam harcından karar tarihi itibariyle alınması gereken, 80,70 TL. maktu ret karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 60.306,80 TL. harcın istek halinde davacıya iadesine,
4-İlamsız icra takibinden dolayı icra dosyasına davacı tarafından yatırılan harcın, 492 s. Harçlar Kanunu’nun 29/3. maddesi gereğince davacıya iadesinin, icra müdürlüğünce takdir edilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderleri ile gerekçeli kararın tebliği için davacı avansından yapılacak yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 6,50 TL. yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı vekilleri için (ve dava değerinin 5.000.000 TL. olduğunun kabulü ile) 9.200 TL. nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Arabuluculuk görüşmelerinden dolayı Hazine tarafından (suçüstü ödeneğinden) yapılan 1.320 TL. yargılama giderinin, davacı bankadan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, bu amaçla 492 s. Harçlar Kanunu’nun 28/a maddesi gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın, 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde ve re’sen ilgili taraflara iadesine,
Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, Konya BAM ilgili Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere ve oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.26/10/2022

Başkan Üye Üye Katip