Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/456 E. 2023/420 K. 22.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALILAR : 2-
: 3-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkilinin 08/01/2021 tarihinde … plakalı aracı ile kendi şeridinde seyir halinde iken kazanın meydana geldiği kavşakta sürücü … yönetimindeki … plakalı aracın yan yoldan hızlı ve kontrolsüz bir şekilde çıkarak müvekkilin aracına çarpmış ve araçta maddi hasara ve değer kaybına neden olduğunu, kaza sırasında sürücü … olup aracın işletene ise … olduğunu, kazaya karışan ve … adına kayıtlı … nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, sigortacı sigorta sıfatı ile davalı şirketin de sorumluluğuna gidildiğini, söz konusu hasar müvekkil tarafından tamir edildiği ve bir çok parçasının değiştiğini, müvekkilin daha önce kaza yapmadığını ve bu kaza nedeniyle aracın rayiç değerinde ciddi anlamda azalma olduğunu, kazadan sonra çekilen fotoğraflar ile müvekkilin aracın meydana gelen hasarın açıkça görüldüğünü, 08/01/2021 tarihinde meydana gelen kazada müvekkilin hiçbir kusuru olmadığını ve 25 km/s ile ilerlerken sürücü yönetimindeki … plakalı aracın yan yoldan hızlı ve kontrolsüz olarak müvekkilin aracına çarptığını, kaza tespit tutanağında olayın gerçekte olduğundan çok farklı anlatıldığını kaza anını gösteren müvekkilinin aracında mevcut yol kayıt kamerasında olayın net olarak göründüğünü belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 100 TL maddi hasar bedelinin, 100 TL değer kaybı zararının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; 08/01/2021 tarihinde … ve … plakalı aracın çarpışması sonucunda hadisenin meydana geldiğini, davacı tarafın kusurun yanlış belirlendiğini iddia etmekte geçiş önceliğinin sigortalı araçta olduğu sabit olduğunu, sigortalı araç sürücüsünün meydan gelen kazada hiçbir kusurunun olmadığını, onarım faturalarının sunulmaması sebebi ile gerçek zararın belli olmadığını, başvurana ait aracın kaskosu bulunup bulunmadığını, kaskosu var ise zararın kasko şirketi tarafından karşılanıp karşılanmadığı araştırılmasının gerektiğini, yedek parça ve işçilik bedellerine ıskonto uygulanması gerektiğini, müvekkilinin kaza tarihi itibari ile benzer hasarlardaki onarım uygulamasına göre eşdeğer veya ömrünü tamamlamış araçlar mevzuatı kapsamında parça bedelleri ile sınırlı olduğunu, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar’ın uygulanması gerektiğini, Trafik Sigortası Genel Şartları Ekinde yer alan kriterlere göre hesaplama yapılmasını, meydana gelen kazada sigortalının kusuru olmadığını belirterek; davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, tazminat isteminden ibarettir.
Bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen trafik kazasında, zarar görenlerin zararından, 6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesi uyarınca araç sürücüsü, 2918 sayılı KTK’nın 85. Maddesi uyarınca araç işleteni ve şartları varsa teşebbüs sahibi ve 2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesi uyarınca sigortacı müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Trafik kazası nedeniyle zarara uğradığını iddia eden hak sahipleri tarafından açılan tazminat davalarında ispat yükü 6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesi uyarınca zarar gören üzerinde olup, zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat etmek zorundadır.
Yine bu tür davalarda 2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesi uyarınca, zarar görenin dava açmadan önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvuru yapması gerekmekte olup bu husus sonradan giderilmesi de mümkün olmayan dava şartlarındandır. Ayrıca yazılı başvurudan hemen sonra dava açılması mümkün olmayıp 15 günlük sürenin dolmasından sonra dava açılabilecektir. Sigortacı kendisine yapılan yazılı başvuruya karşı 15 gün içinde cevap vermek ve 2918 sayılı KTK’nın 99. Maddesine göre 8 iş günü içinde de tazminatı ödemek zorundadır. Sekiz iş günü içinde sorumlu olduğu tazminatı ödemeyen sigortacı 9. Gün itibariyle temerrüde düşecektir.
Hak sahipleri tarafından talep edilebilecek tazminatlar ise 2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesi uyarınca 2918 sayılı KTK ile 6098 sayılı TBK’nın haksız fiile ilişkin hükümleri uygulanacaktır.
Somut olayda davacı, davaya konu trafik kazası neticesinde aracının hasara uğradığını iddia ederek, hasar tazminatı ve değer kaybı tazminatı isteminde bulunmuştur.
Davaya konu 08.01.2021 tarihli trafik kazasının … idaresindeki … plakalı aracın, … idaresindeki … plakalı araç ile kavşak içinde çarpışması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiği ve kaza tespit tutanağında kusur yönünden herhangi bir belirleme olmadığı anlaşılmıştır.
Birbirini teyit eden 20/01/2022 tarihli, 31/07/2022 tarihli ve 13/02/2023 tarihli bilirkişi raporlarıyla
davaya konu trafik kazasının oluşmasında … % 75, … ise % 25 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Anılan tespitin kazanın oluş şekline ve dosya kapsamına uygun olduğu değerlendirilmiş ve Mahkememizce kazanın oluşmasında davacının % 75, sigortalı araç sürücüsü … ise % 25 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiştir.
2918 sayılı KTK ile 6098 sayılı TBK’da araç değer kaybı tutarının ne şekilde belirleneceği konusunda bir düzenleme bulunmadığından bu boşluğun da içtihatlarla doldurulması gerekmektedir.
Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatlarına göre araçta oluşan değer kaybı tutarının, aracın modeli, yaşı, hasarın ağırlığı, boyanmış olan yerler ve hasarlı bölgelerin özelliği nazara alınıp, aracın kaza öncesi ikinci el piyasa rayiç değeri ile tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre belirlenmesi gerekmektedir. Nitekim Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin … E … K sayılı ilamında da bu husus vurgulanmıştır.
Dosya kapsamına uygun olduğundan hükme esas alınan 13/02/2023 tarihli bilirkişi raporu ile, davacıya ait araçta oluşan hasar tutarının 29.890,00 TL, değer kaybı tutarının ise 20.000,00 TL olduğu tespit edilmiştir.
Davacının kazanın oluşmasında % 75 oranında kusurlu olması karşısında talep edebileceği hasar tazminatı tutarı 7.472,50 TL, değer kaybı tazminatı tutarı ise 5.000,00 TL’dir.
Davacı vekili, 08/05/2023 tarihli ıslah dilekçesiyle, davayı kısmi dava olarak ikame ettiklerini belirterek hasar tazminatı istemini 7.472,50 TL’ye, değer kaybı tazminatı istemini ise 5.000,00 TL’ye yükseltmiştir.
Her ne kadar eldeki dava Mahkememizce belirsiz alacak davası olarak vasıflandırılmış ise de, davacı vekilinin açıkça davayı kısmi dava olarak açtıklarını ifade etmesi kapsamında, belirsiz alacak davasının kısmi davaya karşı daha fazla koruma içermesi, diğer ifadeyle davanın belirsiz alacak davası olarak nitelendirilmesinin dava açanın lehine bir husus olduğu, bu kapsamda davacı tarafça açıkça davanın kısmi dava olarak açıldığının belirtilmesi karşısında, gerek taleple bağlılık ilkesi gerekse davalılar lehine oluşan usuli kazanılmış hak gereğince davanın kısmi dava olarak vasıflandırılması gerekmiştir.
Davalılar ıslah dilekçesine karşı zamanaşımı itirazında bulunmuştur. Dava, maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklı tazminat isteminden ibaret olup, zamanaşımı süresi 2918 sayılı KTK’nın 109. maddesi uyarınca 2 yıldır. Davaya konu trafik kazası 08/01/2021 tarihinde meydana gelmiş olup, zamanaşımı süresi 09/01/2023 tarihi itibariyle dolmuştur. Her ne kadar arabuluculuk süresinde zamanaşımı süresi işlemez ise de arabuluculuk görüşmelerinin başladığı ve sona erdiği tarih aralığı (2 ay 7 gün) dikkate alındığında da ıslah tarihinden önce zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu, dolayısıyla davalıların zamanaşımı itirazlarının yerinde olduğu, ıslah ile artırılan tutar yönünden zamanaşımı süresinin dolduğu sonucuna varıldığından ıslah ile artırılan tutar yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Tüm dosya kapsmaı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davaya konu trafik kazasının oluşmasında davacının % 75 oranında kusurlu olduğu, bu kusur oranı dikkate alındığında davacının talep edebileceği hasar tazminatı tutarının 7.472,50 TL, değer kaybı tazminatı tutarının ise 5.000,00 TL olduğu, ıslah ile artırılan tutar yönünden 2 yıllık zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle ancak dava dilekçesi ile talep edilen tazminat tutarına hükmedilebileceği sonucuna varıldığından davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, 100,00 TL hasar tazminatı ve 100,00 TL değer kaybı tazminatı olmak üzere toplam 200,00 TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Peşin ve ıslahla birlikte alınan 268,88 TL harçtan, alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcının mahsubu ile bakiye 88,98 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
3-Arabuluculuk görüşmelerinden dolayı Hazine tarafından (suçüstü ödeneğinden) yapılan 1.320,00 TL. yargılama giderinin 1.298,84 TL ‘lik kısmının davacıdan, 21,16 TL’lik kısmının ise davalı … Sigorta A.Ş.’ den alınarak Hazine’ye gelir kaydına, bu amaçla 492 s. Harçlar Kanunu’nun 28/a maddesi gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
4-Davacı tarafından yapılan 179,90 TL harç giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL harç gideri ve 6.560,40 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 6.619,70 TL yargılama giderinden kabul ret oranına göre hesaplanan 91,47 TL ‘nin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı, kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T.’ne göre tayin ve taktir olunan 200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalılar, kendilerini vekille temsil ettiklerinden, A.A.Ü.T.’nin 13/3. maddesine göre tayin ve taktir olunan 200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara (eşit oranda) VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair ; davacı vekili ile bir kısım davalılar vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/06/2023

Katip Hakim

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.