Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/450 E. 2022/501 K. 07.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO :

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :
KARARIN MAHİYETİ : KISMEN KABUL

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; Müvekkili davacı ile davalı şirketin yapmış oldukları görüşmeler neticesinde müvekkiline Kanada sınırları içerisinde “…” markalı ürünler için tek satıcılık yetkisi verilmesi noktasında anlaştıklarını, ancak taraflar aralarında güven ilişkisinin kurulabilmesi için ayrıntılı tek satıcılık sözleşmesi imzalanmasının ilk siparişinin tamamlanmasından sonraya bırakılmasına karar verildiğini, buna ilişkin olarak “… ” başlıklı sözleşme ile taraflar ilk siparişin son teslim tarihi olan 31.12.2020 tarihine değin geçerli olacak şekilde geçici bir tek satıcılık sözleşmesi imzaladıklarını, davalı şirketin sözleşmeden kaynaklanan edimini belirli vade tarihinde ifa etmemesi üzerine tarafımızca sözleşmeden dönülerek ifa etmiş oldukları edimin iadesi talep edilmişse de davalı tarafça iade yapılmadığından davalı aleyhine Konya . İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden genel haciz yoluyla icra takibine girişildiğini, davalı tarafça icra takibine haksız ve kötüniyetli olarak itiraz edilmesi üzerine takibin durdurulduğunu, bunun üzerine Konya Arabuluculuk Bürosunun … numaralı dosyası ile dava şartı zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulmuş ise de 28.05.2021 tarihli arabuluculuk son tutanağından açıkça anlaşılacağı üzere taraflar arabuluculuk sürecine anlaşmaya varamadıklarını belirterek; davanın kabulü ile davalı tarafın icra takibine yapmış olduğu haksız itirazın iptali ile takibin devamına, davalı tarafın takip konusu alacağın % 20 oranından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; davacı gerçek kişinin yabancı olması nedeniyle teminat yatırmasının gerektiğini, taraflar arasında akdedilmiş mutlak bir sözleşmenin bulunmadığını, sadece karşı tarafında kabul ettiği üzere geçici bir sözleşmenin düzenlendiğini, edimin iadesini isteyen tarafın, kendi edimini tam ve eksiksiz olarak yerine getirmesi, ardından usulüne uygun biçimde karşı tarafı temerrüde düşürmesinin gerektiğini, davacı tarafın edimini eksik ifa ettiğini, müvekkili şirketin temerrüde düşürülmeden karşı taraf sözleşmeden döndüğünü, yapılması planlanan tek satıcılık sözleşmesine güvenerek devam edecek siparişlere yönelik de müvekkili şirket tarafından üretimde kullanılacak etiket ve kutulama ürünleri tedarik edildiğini, bunlara ilişkin faturaların da delilleri arasında olduğunu, ticaretin gerçekleşmemesi nedeniyle uğranılan zarar karşı tarafın iadesini istediği tutarın üzerinde olduğunu, bu nedenle üretilmiş mallar yönünden takas ve mahsup taleplerinin bulunduğunu belirterek; davanın usulden reddine, teminat yatırılmasına gerek yok ise haksız ve mesnetsiz davanın reddine, aksi kanaatte ise takas ve mahsup talebimizin kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali isteminden ibarettir.
Davacı, davalı ile yapılan anlaşmaya istinaden avans ödemesi yaptığını ancak ödeme karşılığında mal teslimi yapılmadığını iddia ederek ödenen bedelin iadesine ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptalini istemiş, davalı ise davacının edimlerini ifa etmediğini, sözleşmeden dönmesinin mümkün olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davaya konu Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takibinin 111,35 TL ve 18.194,44 USD asıl alacak ile 2,49 USD işlemiş faiz üzerinden başlatıldığı, takip dayanağının 31/08/2020 tarihli ödemenin iadesi olarak gösterildiği, itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın hükümden düşürülmesi için eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tarafından tanzim edilen 27/08/2020 tarihli proforma fatura ile faturaya konu malların, yarısı peşin diğer yarısı mal tesliminden sonra ödenmek üzere 36.388,88 USD karşılığında, satışı konusunda teklif verildiği ve davacının teklifi kabul etmek suretiyle fatura bedelinin % 50′ lik kısmı olan 18.194,44 USD’yi 01/09/2020 tarihinde banka vasıtasıyla ödediği anlaşılmaktadır.
Her ne kadar yapılan ödemelerin mevcut borcun tasfiyesine yönelik olduğu karine olarak kabul edilmekte ise de; 27/08/2020 tarihli proforma fatura ile fatura bedelinin bir kısmının avans olarak ödenmesi kararlaştırıldığından, 01/09/2020 tarihinde yapılan ödemenin avans ödemesi niteliğinde olduğu kabul edilmelidir. Bu kapsamda ispat yükü davalı üzerinde olup, yapılan ödeme tutarı kadar mal teslim ettiğini ispatlamalıdır. Davalı, teslimata ilişkin herhangi bir teslim belgesi ibraz etmediği gibi teslimat iddiasında da bulunmamıştır. Bu bakımdan avans ödemesi karşılığında mal teslimi yapılmadığı kabul edilmiştir. Ayrıca, davalı sözleşmeden dönmenin mümkün olmadığını savunmuş ise de, sözleşmeden dönme herhangi bir şekle ve sınırlamaya tabi değildir. Sözleşmeden tek taraflı irade beyanı ile her zaman dönmek mümkündür. Dönmenin haklı nedene dayanıp dayanmadığı ise eldeki davanın konusu değildir. Dönme gerçekleştiği anda (karşı tarafa ulaştığı anda) sonuç doğurmakta olup, artık sözleşme uyarınca verilenlerin iadesi gerekir. Bu bakımdan davalının sözleşmeden dönmenin mümkün olmadığı yönündeki savunmalarına itibar edilmemiştir.
Davalı, taraflar arasındaki anlaşmaya istinaden ürün tedariki yaptığını, sözleşmeden dönülmesi nedeniyle elindeki malların kullanılamaz hale geldiğini belirterek mahsup itirazında bulunmuştur. 10/02/2022 tarihli celse 3 nolu ara karar uyarınca mahsup itirazı yönünden açıklama yapması için davalıya süre verilmiş, ancak herhangi bir açıklamada bulunulmamıştır. Bu nedenle davalının mahsup itirazı dikkate alınmamış ve mevcut delil durumuna göre değerlendirme yapılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; taraflar arasında proforma faturaya konu malın satışı konusunda anlaşma sağlandığı, anlaşmaya istinaden davalıya 18.194,44 TL tutarında avans ödemesi yapıldığı, avans ödemesinin yapılmasına rağmen faturaya konu malların teslim edilmediği, davacının sözleşmeden dönmesi karşısında tarafların karşılıklı edim yükümlülüklerinden kurtuldukları, sözleşmeye istinaden yapılan avans ödemesinin davacıya iadesinin gerektiği, avans ödemesinin iadesi istemine ilişkin telgrafta miktar yönünden herhangi bir belirleme olmadığından bu telgrafın temerrüt için yeterli olmadığı, davalının takip tarihi itibariyle temerrüte düştüğünün kabul edilmesi gerektiği, her ne kadar ihtarname masrafının da tahsili istenilmiş ise de bu alacak kalemine ilişkin herhangi bir delil ibraz edilmediği sonucuna varıldığından takibe itirazın 18.194,44 USD üzerinden iptaline karar vermek gerekmiştir.
Davacı, aynı zamanda icra inkar tazminatı isteminde bulunmuştur. Takibe itirazın haksız olması ve alacağın likit kabul edilmesi nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takibine davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 18.194,44 USD asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarınca USD cinsinden açılan 1 yıl vadeli mevduat hesaplarına ödenen en yüksek mevduat faizi oranının işletilmesine,
2-148.808,68 TL’nin % 20’si oranında hesaplanan 29.761,74 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 10.165,12 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.800,74 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.364,38 TL eksik harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Arabuluculuk görüşmelerinden dolayı Hazine tarafından (suçüstü ödeneğinden) yapılan 1.320 TL. yargılama giderinin 1.317,85 TL’lik kısmının davalıdan, 2,15 TL’lik kısmının ise davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, bu amaçla 492 s. Harçlar Kanunu’nun 28/a maddesi gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
5-Davacı tarafından yapılan 1.800,74 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE
6-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL harç gideri ve 1.052,50 TL yargılama olmak üzere toplam 1.111,80 TL yargılama giderinden kabul ret oranına göre hesaplanan 1.109,99 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Kendini vekille temsil eden davacı için, A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 18.086,82 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 07/07/2022

Katip Hakim

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.