Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :
HAKİM :
KATİP :
DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALILAR : 1-
: 2-
: 3-
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkili banka ile davalı
taraflar arasında 05.11.2018 tarihinde … – … – … numaralı Ticari Kredili Mevduat, … numaralı Çek Kredisi, … numaralı Ticari Kredi Kartı ve … numaralı Ticari Kredi Kartı’ na yönelik Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi, Business Card Sözleşmesi ve … Sözleşmeleri imzalandığı ve davalı bu sözleşme ile borçlandığı, Kredi Ödeme Planı’na göre ödemelerinin bir kısmını yapan davalıların 105.668,87 TL ana para borcu bulunduğu, davalı
firmanın 03.06.2021 tarihinden itibaren ödemelerini yapmadığı ve bunun üzerine 11.06.2021
tarihinde davalı borçlu ve kefillere müvekkili banka tarafından hesap kat ihtarı gönderildiği ve
muaccel olan 99.394,52 TL olan borcunu derhal ödemediği ve aynı şekilde 47.170,00 TL’yi çek
hesabına depo etmediği takdirde yasal yollara başvurulacağı ihtaren bildirildiği, borcun
ödenmemesi nedeniyle davalılar hakkında 08.07.2021 tarihinde Konya . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığı, 16.07.2021 tarihinde davalı tarafından borca itiraz edildiği ve takip aynı tarihte durdurulduğu, ayrıca 08.07.2021 tarihinde 105.668,87 TL’lik alacağın (takipte kesinleşen meblağ) güvence altına alınması amacıyla Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurulmuş; … D. İş sayılı dosyası ile 09.07.2021
tarihinde … D. İş sayılı ihtiyati haciz kararı verildiği, ihtiyati haciz kararı sonrası davalının
kısmi ödemede bulunduğu, fakat bu ödemeyi … Tic. Ltd. Şti. yetkilisi olarak yaptığı, ticari hayatlarına muvazaalı bir şekilde devam ettiklerini açıkça gösterdiğini, davalı …’un icra dosyasının borçlusu, mevcut davanın davalısı … Tic. Ltd. Şti. kefillerinden olduğu, davalı borçluların mal kaçırma riskinin hala devam ettiği
şifahen öğrenildiğini, bu sebeple ihtiyati haciz taleplerinin kabulü yargılamanın ve alacaklının
alacağına kavuşması ilkesinin sıhhati için hayati önem taşıdığı, davalıların müvekkili bankaya olan
ve takip dosyasına konu edilen işbu borcu taraflarca imzalanmış olan sözleşmelerden doğan;
… numaralı Ticari Kredili Mevduat, … … numaralı Çek Kredisi, … – … numaralı Ticari Kredi Kartı
… numaralı Ticari Kredi Kartı’ ndan kaynaklanmakta olup borca itirazı da açıkça alacaklıyı oyalamaya yönelik kötü niyetinin göstergesi olduğu, davalı borçluların itirazının iptali, uyuşmazlık konusunun Ticari sözleşmelerden kaynaklanan alacak olduğunun tespiti ile takibin devamını sağlamak amacıyla taraflarınca zorunlu arabuluculuğa başvurularak 13.08.2021 tarihinde ilk arabuluculuk toplantısı yapıldığı, tarafların tekrar değerlendirme talepleri sebebiyle 17.08.2021 tarihli 2. oturumda da taraflar arasında anlaşma sağlanamadığından son oturum tutanağı
imza altına alındığı belirterek; ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne, davalı borçluların haksız kötü niyetli yapmış oldukları itirazlarının iptali ile takibin devamına, %20’den az olmamak üzere ayrı ayrı icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı borçlular üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; müvekkilinin davacıya iddia ettiği şekilde borcu bulunmadığını, davacı şirket çalışanı, müvekkilini arayarak yaklaşık 95.000-TL borcun kaldığını öncelikle 5.000-TL ödeme yapılması durumunda kalan borcun yapılandırılacağını beyan ettiğini, müvekkili şirket yetkilisi tarafından davacıya 5.000-TL ödeme yapıldığını, ancak davacı bankanın kalan borcun yapılandırma işlemini gerçekleştirmediğini ve dosyayı vekillerine intikal ettirdiklerini, davacı banka vekilinin de, müvekkili arayarak 5.000-TL ödeme yapılması
durumunda kalan borç yönünden yapılandırma yapılacağının beyan edildiğini, müvekkil şirketin davacı vekilinin hesabına 5.000-TL ödeme yaptığını, ancak kalan borcun yapılandırılmayarak müvekkilleri aleyhine icra takibi başlatıldığını, alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğini, alacağın likit olmadığı ve bu nedenle temerrüt durumu da söz konusu olmadığını, kefalet sözleşmelerinin geçerli olmadığını, şekil yönüyle 6098 sayılı TBK’nın “II. Şekil” başlıklı
583. Maddesinde öngörülen şekil şartlarına uyulmadığını, davalı müvekkili şirket ile davacı banka arasında 50.000-TL’lik ve 250.000,00 TL.lik Genel Nakdi ve Gayri nakdi Kredi Sözleşmeleri
imzalandığını, ancak bu sözleşmelerdeki kefalete ilişkin kısımda da yine TBK’nın öngördüğü şekil
şartları yerine getirilmediğini, kefilin el yazısı ile sorumlu olacağı azami miktar ve hangi sıfatla
kefil olunduğu belirtilmediğini, davacı banka TBK’nın öngördüğü hükümleri yerine
getirmediğinden kefalet sözleşmesi geçersiz olduğunu, eşin rızasına ilişkin olarak 6098 sayılı TBK’
nın “III. Eşin rızası” başlıklı 584. Maddesine göre sözleşmelerde yer alan kefalet kısmında diğer
müvekkilleri … ve … kefil olarak gösterilmişse de bu gerçek kişiler sözleşmelerin yapıldığı tarihlerde evli olmalarına rağmen eşlerinin rızaları alınmadığı, dolayısıyla geçerli bir kefalet ilişkisi bulunmadığı, davacı dava dilekçesinde müvekkillerin muvaazalı olarak hareket ettiklerini iddia ettiğini, oysa … Tic. Ltd. Şti. halen aktif olarak
ticari hayatını devam ettirdiğini ve mobilya imalat firmalarından ürünler alıp tüketicilere işbu ürünleri sattığını, davacının bahsini ettiği diğer şirketin ise müvekkili şirket ile bir ilgisi bulunmadığını, her iki şirket bağımsız olarak ticari hayatlarını devam ettirdiğini, davacının alacak talebi likit olmadığı ve yargılamayı gerektirdiği, Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin 13.07.2017 tarih ve … E., … K. sayılı kararında açıkça belirtildiğini belirterek; davanın reddi ile davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve ücret-i vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesine karar verilmesi talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali isteminden ibarettir.
Taraflar arasındaki ihtilaf; davacı banka ile davalı şirket arasında kredi sözleşmesinden kaynaklı bir ilişki bulunup bulunmadığı, davalı şirkete bu sözleşmeye dayalı olarak kredi tahsisi yapılıp yapılmadığı, yapılmış ise kredinin geri ödemesinin yapılıp yapılmadığı, takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalı şirketten alacaklı olup olmadığı, varsa alacak tutarının ne kadar olduğu, davalılar … ve …’un bu borç nedeniyle davacı bankaya karşı sorumluluğunun bulunup bulunmadığı varsa sorumlu olduğu tutarının ne kadar olduğu hususlarından ibarettir.
Davaya konu Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takibinin 102.726,60 TL asıl alacak, 2.802,16 TL işlemiş faiz, 140,11 TL BSMV olmak üzere toplam 105.668,87 TL üzerinden başlatıldığı, takip dayanağı olarak genel kredi sözleşmesinin gösterildiği, itiraz nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği ve itirazın hükümden düşürülmesi için eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına uygun olduğundan ve mevcut raporlar arasındaki çelişkiyi giderdiği kabul edildiğinden hükme esas alınan 07/07/2023 tarihli bilirkişi heyeti raporu ile, davacı banka ile davalı … Ticaret Ltd. Şti. arasında 01.06.2010 tarihinde 50.000,00 TL limitli Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi akdedildiği, diğer davalılar … ve … her birinin aynı limitli müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının olduğu, 12.12.2014 tarihinde 250.000,00 TL limitli Genel Nakdi ve Gayri Nakdi Kredi Sözleşmesi akdedildiği, diğer davalılar … ve … her birinin aynı limitli
müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzalarının olduğu bu sözleşmenin 14.maddesi önceki Sözleşmelerle Bağlantı bölümünde 01.06.2010 tarihli genel nakdi ve gayri nakdi kredi sözleşmesinin ayrılmaz bir cüz’ü olduğu belirtildiği,11.04.2017 tarihinde sözleşmenin 50.000,00 TL, 29.05.2019 tarihinde 100.000,00 TL. artışı
yapıldığı hem sözleşme tutarının hem de … ve …’un kefalet tutarının bu sözleşmede 400.000,00 TL.ye ulaştığı,
27.05.2021 tarihinde sözleşmenin 110.000,00 TL limit artışı yapıldığı ve artırılan tutar kadar
sadece …’un müteselsil kefil imzası alındığı, buna göre bu sözleşmede hem sözleşme tutarı hem …’un kefalet limiti 510.000,00 TL. (toplam 560.000,00 TL.) olduğu, bu sözleşmedeki …’un kefalet limitinin ise; 400.000,00 TL.
(toplam 450.000,00 TL.) olduğu, sözleşmelerin ve kefaletlerin düzenlendiği dönemdeki hukuki çerçeveye(6098 sayılı Borçlar Kanunun 583. ve 584. Maddelerine) uygun olarak kurulduğu, davacı banka … Şubesi ile davalı … Tic. Ltd. Şti. arasında 05.11.2018 tarihinde Business Card Üyelik Sözleşmesi imzalandığı, aynı tarihte … ve … tarafından 33.000,00 TL. lik müteselsil kefil olarak imzasının alındığı, davacı banka … Şubesi ile davalı … Tic. Ltd. Şti. arasında 03.11.2016 tarihinde Vadematik Kart Üyelik Sözleşmesi imzalandığı, aynı tarihte … ve … tarafından 55.000,00 TL. lik müteselsil kefil olarak imzasının alındığı, davacı bankanın takip tarihi itibariyle davalı şirket yönünden 101.279,23 TL asıl alacak, 2.227,98 TL işlemiş faiz, 111,39 TL BSMV olmak üzere toplam 103.618,60 TL olduğu, davalı … yönünden 103.145,88 TL asıl alacak, 723,45 TL işlemiş faiz, 36,18 TL BSMV olmak üzere toplam 103.905,51 TL olduğu, davalı … yönünden ise 102.214,89 TL asıl alacak, 1.668,83 TL işlemiş faiz, 83,45 TL BSMV olmak üzere toplam 103.967,17 TL olduğu, takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin mahsubundan sonra davacı bankanın dava tarihi itibariyle davalı şirket yönünden 117.525,02 TL asıl alacak, 3.192,53 TL işlemiş faiz, 159,63 BSMV olmak üzere toplam 120.877,17 TL olduğu, davalı … yönünden 117.824,93 TL asıl alacak, 3.250,59 TL işlemiş faiz, 162,53 BSMV olmak üzere toplam 121.238,04 TL olduğu, davalı … yönünden 117.846,51 TL asıl alacak, 3.221,28 TL işlemiş faiz, 161,06 BSMV olmak üzere toplam 121.228,86 TL olduğu tespit edilmiş ve bu rapor doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Somut olayda davalıların takibe itirazlarının yerinde olmaması ve alacağın likit olması nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmiş, takibin kötü niyetli olduğunun kabulü mümkün olmadığından davalıların tazminat isteminin ise reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile Konya . İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibine davalılardan tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile TAKİBİN DAVA TARİHİ OLAN 23/08/2021 TARİHİNDEN İTİBAREN,
a)Davalılardan … Ticaret Ltd. Şti. yönünden; 117.525,02 TL asıl alacak, 3.192,53 TL işlemiş faiz ve 159,63 TL BSMV olmak üzere toplam 120.877,17 TL üzerinden devamına, asıl alacağın 98.609,23 TL’lik kısmına % 27,36; 2.670,00 TL’lik kısmına ise %54 oranında faiz işletilmesine,
b)Davalılardan … yönünden; 117.824,93 TL asıl alacak, 3.250,59 TL işlemiş faiz ve 162,53 TL BSMV olmak üzere toplam 121.238,04 TL üzerinden devamına, asıl alacağın 100.452,75 TL’lik kısmına % 27,36; 2.693,13 TL’lik kısmına ise %54 oranında faiz işletilmesine,
c)Davalılardan … yönünden; 117.846,51 TL asıl alacak, 3.221,28 TL işlemiş faiz ve 161,06 TL BSMV olmak üzere toplam 121.228,86 TL üzerinden devamına, asıl alacağın 99.544,89 TL’lik kısmına % 27,36; 2.670,00 TL’lik kısmına ise %54 oranında faiz işletilmesine,
d)Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-121.238,04 TL’nin %20’si oranında hesaplanan 24.247,60 TL icra inkar tazminatının (davalılardan … Ticaret Ltd. Şti.’nin sorumluluğu 24.175,43 TL, davalılardan …’un sorumluluğu ise 24.245,77 TL ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalıların tazminat istemlerinin reddine,
4-Alınması gereken 8.281,77 TL karar ve ilam harcından, peşin olarak alınan 1.275,83 TL harcın mahsubu ile bakiye 7.005,94 TL eksik harcın (davalılardan … Ticaret Ltd. Şti.’nin sorumluluğu 6.985,08 TL, davalılardan …’un sorumluluğu ise 7.005,40 TL ile sınırlı olmak üzere) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
5-Arabuluculuk görüşmelerinden dolayı Hazine tarafından (suçüstü ödeneğinden) yapılan 1.320,00 TL. yargılama giderinin, 21,26 TL’lik kısmının davacıdan, 1.298,74 TL’lik kısmının ise(davalılardan … Ticaret Ltd. Şti.’nin sorumluluğu 1.294,87 TL, davalılardan …’un sorumluluğu ise 1.298,64 TL ile sınırlı olmak üzere) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazine’ye gelir kaydına, bu amaçla 492 s. Harçlar Kanunu’nun 28/a maddesi gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
6-Davacı tarafından yapılan 1.275,83 TL harç giderinin (davalılardan … Ticaret Ltd. Şti.’nin sorumluluğu 1.272,03 TL, davalılardan …’un sorumluluğu ise 1.275,73 TL ile sınırlı olmak üzere) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan 157,00 TL harç gideri ve 6.037,95 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 6.194,95 TL yargılama giderinden kabul ret oranına göre hesaplanan 6.095,18 TL yargılama giderinin(davalılardan … Ticaret Ltd. Şti.’nin sorumluluğu 6.077,03 TL, davalılardan …’un sorumluluğu ise 6.094,71 TL ile sınırlı olmak üzere) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davacı taraf, kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T.’ne göre tayin ve taktir olunan 19.398,09 TL vekalet ücretinin (davalılardan … Ticaret Ltd. Şti.’nin sorumluluğu 19.340,35 TL, davalılardan …’un sorumluluğu ise 19.396,62 TL ile sınırlı olmak üzere) tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
9-Davalılar kendilerini vekille temsil ettiklerinden A.A.Ü.T.’ye göre tayin ve takdir olunan 2.050,27 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
10-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair ; davacı vekili ile davalılar vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/09/2023
Katip Hakim
e-imzalıdır e-imzalıdır
5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.