Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/396 E. 2022/242 K. 31.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İLGİLİ İCRA DOSYASI: Konya . İcra Dairesi … Esas
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :
KARARIN MAHİYETİ : KISMEN KABUL

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkil firmanın davalı firmaya çeşitli tarihlerde fatura ile birlikte peynir ve tereyağı sattığını, davalı firmanın bir kısım ödemelerde bulunduğunu ancak dava konusu 6.929,29 TL lik bakiye alacağını ödemediğini, bu alacak için ihtarname çekilmesine rağmen ödenmediğini ve icra takibine geçildiğini, davalı tarafından yapılan icra takibine itiraz edildiğini ve açıkladığı nedenlerle itirazın iptali ile davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkaz tazminatına mahkum edilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; mahkememizin yetkisiz olduğunu, yetkili yerin … /İstanbul olduğunu, müvekkili firmanın davacıdan 20 kg’lık 150 teneke beyaz peynir aldığını, 114 teneke beyaz peynirin son kullanma tarihi gelmeden bozulduğunu ve satılamadığını, bu hususun davacıya bildirilmesine rağmen, malları geri almadığını ve bedelini de iade etmediğini, bu hususun ihtarname ile davacıya bildirildiğini, bunun akabinde müvekkil işyerinde bulunan peynirlerden numune alınarak tespit yapıldığını beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali isteminden ibarettir.
Davaya konu Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takibinin 6.929,29 TL asıl alacak ve 142,38 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 7.071,67 TL üzerinden başlatıldığı, takip dayanağı olarak taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinin gösterildiği, takibe itiraz sonucunda takibin durdurulmasına karar verildiği ve takibe itirazın asıl alacak üzerinden hükümden düşürülmesi için eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilaf; davalıya teslim edilen malların ayıplı olup olmadığı, ayıp ihbarının süresinde yapılıp yapılmadığı, süresinde ayıp ihbarı yapılmamasının yaptırımının ne olduğu, davacının alacaklı olup olmadığı ve varsa alacak tutarının ne kadar olduğu hususlarından ibarettir.
Mahkememizin 10/10/2019 gün ve … E … K sayılı kararının temyiz edilmesi neticesinden Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin 20/04/2021 gün ve … E … K sayılı ilamı ile ” Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’nın 23/1-c maddesine göre, “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir.Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür.Diğer durumlarda Türk Borçlar Kanunu’nun 223. maddesinin ikinci fıkrası uygulanır. Yine dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK’nın 223. maddesi uyarınca; “Alıcı devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkan bulunur bulunmaz gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek zorundadır. Alıcı gözden geçirmeyi ve bildirimde bulunmayı ihmal ederse satılanı kabul etmiş sayılır.Ancak satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması halinde bu hüküm uygulanmaz.Bu tür ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa hemen satıcıya bildirilmelidir, bildirilmezse satılan bu ayıpla kabul edilmiş sayılır. Somut olayda, davacı tarafından davalıya bakiye borcun ödenmesine yönelik 02.05.2012 tarihli ihtarname gönderilmiş davalı ise bu ihtarnameye karşı 22.05.2012 tarihli ihtarneme ile dava konusu peynirlerin ayıplı olduğu iddiasında bulunmuştur. Davalı alıcı 10.01.2012 tarihli fatura ile satın almış olduğu peynirlerin ayıplı olduğu iddiasını anılan yasa hükmü uyarınca hemen satıcıya bildirmesi gerekirken 22.05.2012 tarihli ihtarname ile bildirimde bulunmuş, 07.06.2012 tarihli Bakırköy . Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D. İş. Sayılı dosyası ile de tespit yaptırmıştır.Aradan geçen süre yasa hükmünde anılan “hemen” kavramı içinde yorumlanamaz.Ayıp durumu daha önceki tarihte öğrenilmiş olduğuna göre artık iğfalden söz edilemez.” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma kararı sonrasında dava Mahkememizin … E sırasına kaydedilmiş, 30/12/2021 tarihli celsede de bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına uyma kararı verildiğinden davalının süresinde ayıp ihbarında bulunmadığının kabulü zorunludur. Dolayısıyla davalı ayıplı olduğu iddia edilen malları bu haliyle kabul etmiş sayılmalıdır.
6100 sayılı HMK’nın 222/2. maddesine göre; Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
6100 sayılı HMK’nın 222/3. maddesine göre; İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.
Davalı vekiline, 30/12/2021 tarihli celse 2 nolu ara karar uyarınca davalıya ait ticari defter ve belgelerini sunması ya da inceleme yapılacak yeri bildirmesi için süre verilmiştir. Davalı vekili duruşmada hazır olmadığından aynı tarihli celse 7 nolu ara karar uyarınca kesin sürelerin tebliği yerine geçmek üzere duruşma zaptından bir suretin kendisine tebliğine karar verilmiştir. duruşma zaptının, dolayısıyla defter ibrazına ilişkin ihtar ve kesin sürenin 04/01/2022 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen davalı vekili defterleri sunmadığı gibi inceleme yapılacak yeri de bildirmemiştir.
Davacıya ait ticari defter ve belgeler üzerinde yapılan inceleme neticesinde düzenlenen 09/03/2022 tarihli bilirkişi raporu ile; defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğu, ticari ilişkinin açık hesap şeklinde yürütüldüğü, defterlerde kayıtlı faturalara istinaden BA BS formu tanzim edildiği, takip tarihi itibariyle davacının 6.929,28 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 222/3. Maddesi uyarınca davalı ticari defter ve belgelerini ibraz etmediğinden davacı ticari defterlerinin sahibi lehine delil olma özelliği taşıdığı kabul edilmiştir.
Bu aşamada ispat yükü davalı üzerinde olup, açık hesap nedeniyle herhangi bir borcunun olmadığını yazılı delillerle ispat etmek zorundadır. Ancak, davalı ödemeye ilişkin herhangi bir yazılı delil ibraz etmemiştir. Bu nedenle, davacının defter kayıtlarına itibar edilerek davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 6.929,28 TL tutarında alacaklı olduğu sonucuna varılmış ve davanın bu tutar üzerinden kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacı, aynı zamanda icra inkar tazminatı isteminde bulunmuştur. Takibe itirazın haksız olması ve alacağın likit kabul edilmesi nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmetmek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takibine davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin 6.929,28 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-6.929,28 TL’nin % 20’si oranında hesaplanan 1.385,86 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 473,34 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 67,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 405,74 TL eksik harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan 67,60 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE
6-Davacı tarafından yapılan, 21,15 başvuru harcı, 1.415,45 TL bilirkişi ücreti ve posta masrafı olmak üzere toplam 1.436,60 TL yargılama giderinden kabul edilen kısım üzerinden hesaplanan 1.436,59 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden, A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 0,01 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 31/03/2022

Katip … Hakim …

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.