Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/164 E. 2021/402 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KONYA
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
“TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO:
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ:
DAVALI :
VEKİLİ :

İLGİLİ İCRA DOSYASI: Konya . İcra Dairesi …Esas
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Konya . Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas, …Karar 03/03/2021 tarihli görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzi edilen İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; 15/04/2019 tarihinde saat 19:15 sıralarında …. sevk ve idaresinde bulunan … plakalı sigortalı aracın Aslım çöplüğü önünde bulunan kavşağa geldiği esnada yola aniden çıkan inek sürüsünden birisine fren yapamadan çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, hayvan sürüsünü karşıdan karşıya geçiren çoban … kural ihlalinin bulunduğunun tespit edildiğini, sigortalı araç sürücüsünün ise kusursuz olduğunu, kaza sonrası aracın onarım bedeli olarak 13.791,87 TL ödeme yapıldığını, davalının kusuru ile sebep olduğu kaza nedeniyle zararı gidermekle yükümlü bulunduğunu, yapılan başvuru ve arabuluculuk görüşmelerinde bir sonuç sağlanamadığını, bunun üzerine başlatılan icra takibine davalı tarafından itirazda bulunulduğunu ve açıkladığı nedenlerle davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesiyle özetle; kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, kaza tespit tutanağının olay sonrasında müvekkilinin bilgisi dışında tamamen araç sürücüsünün tek yanlı beyanları ile oluşturulduğunu, yol kenarında hayvan çıkabilir levhasının bulunduğunu, müvekkilinin yoldan geçen araçlara el kaldırdığını, sürücünün hızlı olduğu için duramadığını ve açıkladığı nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, rücuen alacağa dayalı itirazın iptali isteminden ibarettir.
Davacı, dava dışı …’ya ait … plakalı aracın KASKO sigortası ile sigortalandığını, 15/04/2019 tarihli trafik kazası neticesinde aracın hasara uğradığını, bu hasar nedeniyle 13.791,87 TL tutarında ödeme yapıldığını, kazanın oluşumunda davalının kusurlu olduğunu iddia ederek davalının icra takibine yaptıkları itirazın iptalini istemiş, davalı ise kazanın oluşumunda bir kusurunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Davaya konu Konya . İcra Müdürlüğü’nün …. E. sayılı takibi ile davacı, 12.162,61 TL asıl alacak ve 107,96 TL işlemiş faiz (17/06/2019-23/07/2019 tarihleri arası yasal faiz) olmak üzere toplam 12.270,57 TL alacağın davalıdan tahsilini istemiş, takip borçlusunun takibe itirazı uyarınca da takibin durdurulmasına karar verilmiştir.
6102 sayılı TTK’nın 1472. Maddesine göre;(1) Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.(2) Sigortalı, birinci fıkraya göre sigortacıya geçen haklarını ihlal edici şekilde davranırsa, sigortacıya karşı sorumlu olur. Sigortacı zararı kısmen tazmin etmişse, sigortalı kalan kısımdan dolayı sorumlulara karşı sahip olduğu başvurma hakkını korur.
6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesine göre; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesine göre; Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.
Somut olayda, kaza neticesinde hasar gören aracın onarımı için ödeme yapan davacı KASKO sigortacısı zararı ve karşı tarafın kusurunu ispat etmesi halinde ödediği tutarı 6102 sayılı TTK’nın 1472. Maddesi uyarınca rücuen talep edebilecektir.
15/04/2019 tarihli kaza tespit tutanağı ile kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu belirlenmiştir. Mahkememizce alınan 26/04/2021 tarihli bilirkişi raporu ile ise sigortalı araç sürücüsünün % 30 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Kaza tespit tutanağı ile bilirkişi raporu arasındaki çelişkinin giderilmesi için tanzim ettirilen 07/07/2021 tarihli ATK raporu ile kazanın oluşumunda sigortalı araç sürücüsünün % 30 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Mahkememizce de kaza tespit tutanağı ile bilirkişi raporu arasındaki çelişkinin 07/07/2021 tarihli ATK raporu ile giderildiği kabul edilmiş ve kazanın oluşmasında davalının % 70 oranında kusurlu olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Dava dışı sigortalıya ait araçta oluşan hasar tutarının 12.162,61 TL olması ve kazanın oluşmasında davalının % 70 oranında kusurlu olması karşısında davacının rücuen talep edebileceği alacak tutarının 8.513,82 TL olduğu anlaşılmıştır.
Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin …E …K sayılı ilamı; ”… davalının, haksız fiil faili olan sürücüsünün kusuruyla gerçekleşen zarar nedeniyle ve araç işleteni sıfatıyla zarardan sorumlu olduğu; haksız fiil temelinde sorumlu olan tarafın ise, ayrıca ihtar ve ihbara gerek olmaksızın haksız fiil tarihi itibariyle temerrüde düşeceği; davacı sigortacının, sigortalısına ödeme yapıp onun haklarına halef olduğu tarihten itibaren temerrüt faizi talep hakkını kazanacağı; icra takip talebindeki asıl alacak yönünden, davacı sigortacının ödeme yaptığı tarih ile takip tarihi arasındaki dönem için işlemiş faizi talep etmekte haklı olduğu hususları gözetilmek suretiyle; takipten önce işlemiş faiz miktarının hesaplanması bakımından uzman bilirkişiden rapor alınıp davalının işlemiş faize ilişkin itirazının da iptaline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ve hatalı gerekçeyle, yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir…” şeklindedir.
Anılan emsal nitelikteki içtihatta da belirtildiği üzere davacı sigortacının ödeme tarihinden itibaren faiz isteminde bulunabileceği, davacının ödeme tarihi ile takip tarihi arası döneme ilişkin olarak 75,57 TL tutarında işlemiş faiz alacağının da bulunduğu Mahkememizce tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davaya konu trafik kazasının oluşumunda davalının % 70 oranında kusurlu olduğu, kaza neticesinde sigortalı araçta 12.162,61 TL tutarında hasar oluştuğu, davacının bu tutarı sigortalısına ödemesiyle birlikte sigortalısının haklarına halef olduğu, davalının davacının ödemek zorunda kaldığı sigorta tazminatından kendi kusuruna isabet eden 8.513,82 TL’lik kısmından sorumlu olduğu, davacının ödeme tarihinden itibaren faiz isteminde de bulunabileceği, ödeme tarihi ile takip tarihi arasındaki döneme ilişkin olarak davacının 75,57 TL işlemiş faiz alacağı da talep edebileceği anlaşılmakla davanın bu tutarlar üzerinden kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
2004 sayılı İİK’nın 67/2. Maddesine göre; ” Bu davada (itirazın iptali davasında) borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.” Somut olayda; alacak likit olmadığından davacının tazminat isteminin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile Konya . İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı takibine davalı tarafından yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin 8.513,82 TL asıl alacak ve 75,57 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.589,39 TL alacağın davalıdan tahsili yönüyle devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Davacının tazminat isteminin reddine,
3-Alınması gereken 586,74 TL harçtan peşin alınan 209,56 TL harcın mahsubu ile bakiye 377,18 TL eksik harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Arabuluculuk görüşmeleri nedeniyle mevcut suçüstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL’nin 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11. Maddesi uyarınca davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan 271,76 TL harç gideri ile 1.562,66 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 1.834,42 TL yargılama giderinden kabul edilen kısma göre hesaplanan 1.365,62 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı vekili için kabul edilen kısım üzerinden A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-11. Maddesi uyarınca davalı lehine vekalet ücreti ve yargılama gideri takdirine yer olmadığına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,

Dair ; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/09/2021

Katip Hakim
¸ ¸
5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.