Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/134 E. 2022/628 K. 20.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … Esas – …
T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO :
KARAR NO

HAKİM :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLİ :
DAVALI : 1-
VEKİLLERİ:
DAVALI : 2-
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
KARARIN YAZILDIĞI TARİH :
KARARIN MAHİYETİ : KISMEN KABUL

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; 13.09.2019 tarihinde davalı … ’a ait ve davalının sevk ve idaresinde olan ve diğer davalı … sigorta tarafından sigortalanan … çekici ve … plakalı araç ile … ilçesinden … istikametine seyir halinde iken lastiğin patlaması ve lastiği olduğu gibi yol üzerinde bırakması ile birlikte ilerde yol üzerindeki petrol istasyonuna lastiği yaptırmak için durup, yola bıraktığı lastiği alma gereksinimi bile duymadan beklemekte iken kendine ait ve kendi sevk ve idaresinde olan … plakalı aracıyla davalı … ’ın yola bıraktığı lastiğe çarpması neticesinde araçta maddi hasarın meydana geldiğini, olay meydana geldikten sonra davalının durduğu petrol istasyonunda aracıyla zor da olsa durabildiği; davalının lastiği yoldan almadığı ayrıca 4-5 aracın daha aynı şekilde büyük kazalar atlatarak petrol istasyonunda durabildikleri; yol güzergahının çok işlek olduğunu, olay anında eşinin de (… ) aracın içinde olduğu, eşinin ve diğer araçtan inenlerin aynı kazanın yaşanmaması için lastiği yoldan aldıklarını, trafik ekibine haber verildiği, bu kaza nedeniyle aracında değer kaybının da meydana geldiğini, davalı sigorta şirketine ihtarname gönderildiğini, ancak buna cevap alamadığını, arabuluculukta da anlaşma sağlanamadığını belirterek; fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere …’a ait olan … çekici ve … plakalı aracın mülkiyetinin değiştirilmesi ihtimaline karşın plaka kaydına tedbir konulmasa, aracının 500,00 TL değer kaybı bedelinin 13.09.2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özet olarak; 13/09/2019 tarihli kazaya karıştığı belirtilen … plakalı aracın … Sigorta A.Ş. nezdinde … numaralı 07/05/2019 – 2020 vadeli Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi (Trafik Poliçesi) ile sigortalı bulunmakta olup kaza tarihi itibariyle teminat limiti 39.000,00-TL olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının sorumluluğu ve nihayetinde poliçe teminatı ile sınırlı olduğunu, … plakalı aracında meydana gelen değer kaybı talebi ile ilgili müvekkili sigorta şirketine başvurusu üzerine açılan hasar dosyasından yapılan değerlendirme neticesinde; kaza tarihi itibariyle teminat limitinin 39.000,00 TL olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının sorumluluğunu ve poliçe teminatı ile sınırlı olduğununu, İİK M. 257 anlamında ihtiyati haciz konulması için kanunda belirtilen şartlar gerçekleşmediğinden haksız ihtiyati haciz kararının kaldırılması gerektiğini, müvekkili şirketin muayyen yerleşim yeri bulunmadığını ispat etmesi gerektiğini, zira daha evvel de belirtildiği üzere müvekkili şirketin aynı adresinde İstanbul Ticaret Odasına kayıtlı şekilde faaliyetlerine devam ettiğini, davayı kabul anlamına gelmemek üzere, davacı tarafın aracında meydana gelen değer kaybı miktarının tespit edilebilmesi için Trafik Sigortası Genel Şartlarında belirtilen hesaplama yönteminin esas alınmasının gerektiğini belirterek; davanın reddine, müvekkili şirket dava açılmasına keyfi ve haksız olarak sebep olmadığından, yargılama giderlerinden sorumlu tutulmamasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davacı vekili 20/07/2022 tarihli dilekçesi ile, açmış oldukları davayı 6.000 TL olarak ıslah etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, tazminat isteminden ibarettir.
2918 sayılı KTK’nın 85/1. Maddesine göre; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.
2918 sayılı KTK’nın 85/5. Maddesine göre; İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.
Kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan 2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesine göre; Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Anayasa Mahkemesi’nin 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/7/2020 tarihli ve … E, … K sayılı Kararı ile, 2918 sayılı KTK’nın 90/1. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesine göre; İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesine göre; Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.
2918 sayılı KTK’nın 99. Maddesine göre; Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesine göre; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesine göre; Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.
Anılan yasal düzenlemelere istinaden bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen trafik kazasında, zarar görenlerin zararından, 6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesi uyarınca araç sürücüsü, 2918 sayılı KTK’nın 85. Maddesi uyarınca araç işleteni ve şartları varsa teşebbüs sahibi ve 2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesi uyarınca sigortacı müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Trafik kazası nedeniyle zarara uğradığını iddia eden hak sahipleri tarafından açılan tazminat davalarında ispat yükü 6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesi uyarınca zarar gören üzerinde olup, zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat etmek zorundadır.
Yine bu tür davalarda 2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesi uyarınca, zarar görenin dava açmadan önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvuru yapması gerekmekte olup bu husus sonradan giderilmesi de mümkün olmayan dava şartlarındandır. Ayrıca yazılı başvurudan hemen sonra dava açılması mümkün olmayıp 15 günlük sürenin dolmasından sonra dava açılabilecektir. Sigortacı kendisine yapılan yazılı başvuruya karşı 15 gün içinde cevap vermek ve 2918 sayılı KTK’nın 99. Maddesine göre 8 iş günü içinde de tazminatı ödemek zorundadır. Sekiz iş günü içinde sorumlu olduğu tazminatı ödemeyen sigortacı 9. Gün itibariyle temerrüde düşecektir.
Hak sahipleri tarafından talep edilebilecek tazminatlar ise 2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesi uyarınca 2918 sayılı KTK ile 6098 sayılı TBK’nın haksız fiile ilişkin hükümleri uygulanacaktır.
Somut olayda davacı, davaya konu trafik kazası neticesinde aracının hasara uğradığını iddia ederek değer kaybı tazminatı isteminde bulunmuştur.
Bu kapsamda öncelikle belirlenmesi gereken değer kaybı zararı ile araç mahrumiyet zararı hesabının ne şekilde yapılacağıdır. 2918 sayılı KTK ile 6098 sayılı TBK’da bu hususta bir düzenleme bulunmadığından bu boşluğun da içtihatlarla doldurulması gerekmektedir.
Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatlarına göre araçta oluşan değer kaybı tutarının, aracın modeli, yaşı, hasarın ağırlığı, boyanmış olan yerler ve hasarlı bölgelerin özelliği nazara alınıp, aracın kaza öncesi ikinci el piyasa rayiç değeri ile tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre belirlenmesi gerekmektedir. Nitekim Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin … E … K sayılı ilamında da bu husus vurgulanmıştır.
Davacının davalı sigorta şirketine davadan önce tazminat ödemesi için yazılı olarak başvurduğu, başvurunun sigorta şirketine 08/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği ve davalı sigorta şirketinin 2918 s. KTK’nin 99/1. maddesi gereğince 8 iş günü sonra 19/10/2019 tarihinde temerrüte düştüğü, 2918 s. KTK.nin 97. maddesi gereğince dava şartının da yerine getirilmiş olduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına uygun olduğundan hükme esas alınan 31/05/2021 tarihli kusur raporu ile davaya konu trafik kazasının oluşmasında davalı sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, 09/03/2022 tarihli rapor ile ise kaza neticesinde hasara uğrayan davacıya ait araçta oluşan değer kaybı tutarının 2.500,00 TL olduğu tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde davaya konu trafik kazasının oluşmasında sigortalı araç sürücüsü davalı …’ın tam kusurlu olduğu, kaza neticesinde davacıya ait araçta 2.500,00 TL tutarında değer kaybı oluştuğu, oluşan zarardan davalıların müştereken sorumlu oldukları sonucuna varıldığından davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şeki,lde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, 2.500,00 TL değer kaybı tazminatının davalı … Sigorta A.Ş. yönünden 19/10/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … yönünden ise 13/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 170,77 TL karar ve ilam harcından, peşin ve ıslahla alınan 156,87 TL harcın mahsubu ile bakiye 13,90 TL eksik harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Arabuluculuk görüşmelerinden dolayı Hazine tarafından (suçüstü ödeneğinden) yapılan 1.320 TL. yargılama giderinin, 550 TL’lik kısmının davalı … Sigorta A.Ş.’den, 770,00 TL’lik kısmının ise davacıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydına, bu amaçla 492 s. Harçlar Kanunu’nun 28/a maddesi gereğince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına,
4-Davacı tarafından yapılan 156,87 TL harç giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE
5-Davacı tarafından yapılan 144,00 TL harç gideri ve 4.083,13 TL yargılama olmak üzere toplam 4.227,13 TL yargılama giderinden kabul ret oranına göre hesaplanan 1.761,30 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı taraf kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T.’ye göre tayin ve taktir olunan 2.500,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalı … Sigorta A.Ş. kendini vekille temsil ettiğinden, A.A.Ü.T.’ye göre tayin ve taktir olunan 2.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta A.Ş.’ye VERİLMESİNE,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
Dair ; davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 20/10/2022

Katip Hakim

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.