Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/230 E. 2021/749 K. 31.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO:
KARAR NO:

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
3-
4-
VEKİLLERİ:
DAVALI : 1-
VEKİLİ :
DAVALI : 2-
VEKİLİ :
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
KARARIN MAHİYETİ: KISMEN KABUL

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; Müteveffa …’nın 08.11.2017 tarihinde …plaka sayılı motosiklet ile … Cevre Yolu … kavşağı istikametine seyrettiği sırada …’ın idaresindeki … plakalı kamyonun gerisinden seyirle giderken …’nin idaresindeki … | plakalı otomobilin müteveffanın kullanmış olduğu motosiklete arkadan çarpması sonucu olay yerinde vefat ettiğini, davaya konu kazaya ilişkin soruşturmanın Konya Cumhuriyet. Bşsavcılığı’nın … soruşturma sayılı dosyasından yürütüldüğünü, kazanın davalının tam kusurlu hareketi sonucu meydana geldiğini, davacı müvekkillerinin dava konusu kazada hayatını kaybeden müteveffanın desteğine ihtiyaç duyduklarını, müvekkillerinin yakınlarını kaybetmeleri nedeniyle büyük acı ve üzüntü duyduklarını, davalı …’nin iadesindeki … plaka sayılı aracın diğer davalı …. nezdinde … numaralı poliçe ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinin bulunduğunu, davacıların maddi zararlarının tazmini yönüyle davalı … şirketine müracaatta bulunulduğunu, ancak herhangi bir ödemede bulunulmadığını belirterek; öncelikle … plaka sayılı aracın üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla her bir davacı için 1.000 er TL olmak üzere toplam 4.000 TL destekten yoksan kalma tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, anne Nurcan için 50.000 TL, baba … için 50.000 TL, Kardeş … için 50.000 TL, kardeş küçük … için 50.000 TL manevi tazminatın davalı …’den kaza tarihinden işleyecek faiziyle birlikte alınarak davacılara verilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …. vekili cevap dilekçesiyle özetle; Davaya bakmaya yetkili mahkemenin İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğunu, müvekkili sigorta nezdinde sigortalı olan davalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmaması nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, müteveffanın ehliyetsiz araç kullanması nedeniyle müterafık kusuru nedeniyle %25 oranında indirim yapılmasının gerektiğini, davanın kabulü anlamına gelmemekle birlikte hükmedilecek faizin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz olabileceğini, müvekkilinin sorumluluğunun sigorta poliçesi ile sorumlu olduğunu belirterek; davanın usulden ve esastan reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, tazminat isteminden ibarettir.
2918 sayılı KTK’nın 85/1. Maddesine göre; Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.
2918 sayılı KTK’nın 85/5. Maddesine göre; İşleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.
2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesine göre; Zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar bu Kanun öngörülen usul ve esaslara tabidir. Söz konusu tazminatlar ve manevi tazminata ilişkin olarak bu Kanun düzenlenmeyen hususlar hakkında 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun haksız fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
Anayasa Mahkemesi’nin 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/7/2020 tarihli ve … E, … K sayılı Kararı ile, 2918 sayılı KTK’nın 90/1. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresinin ve ikinci cümlesinde yer alan “…ve genel şartlarda…” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiştir.
2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesine göre; İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesine göre; Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.
2918 sayılı KTK’nın 99. Maddesine göre; Sigortacılar, hak sahibinin zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarıyla belirlenen belgeleri, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesine göre; Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.
6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesine göre; Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.
6098 sayılı TBK’nın 53. Maddesine göre; Ölüm hâlinde uğranılan zararlar özellikle şunlardır: 1. Cenaze giderleri. 2. Ölüm hemen gerçekleşmemişse tedavi giderleri ile çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar. 3. Ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar.
6098 sayılı TBK’nın 55. Maddesine göre; Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.
6098 sayılı TBK’nın 56. Maddesine göre; Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.
Anılan yasal düzenlemelere istinaden bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen trafik kazasında, zarar görenlerin zararından, 6098 sayılı TBK’nın 49. Maddesi uyarınca araç sürücüsü, 2918 sayılı KTK’nın 85. Maddesi uyarınca araç işleteni ve şartları varsa teşebbüs sahibi ve 2918 sayılı KTK’nın 91. Maddesi uyarınca sigortacı müştereken ve müteselsilen sorumludur.
Trafik kazası nedeniyle zarara uğradığını iddia eden hak sahipleri tarafından açılan tazminat davalarında ispat yükü 6098 sayılı TBK’nın 50. Maddesi uyarınca zarar gören üzerinde olup, zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat etmek zorundadır.
Yine bu tür davalarda 2918 sayılı KTK’nın 97. Maddesi uyarınca, zarar görenin dava açmadan önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvuru yapması gerekmekte olup bu husus sonradan giderilmesi de mümkün olmayan dava şartlarındandır. Ayrıca yazılı başvurudan hemen sonra dava açılması mümkün olmayıp 15 günlük sürenin dolmasından sonra dava açılabilecektir. Sigortacı kendisine yapılan yazılı başvuruya karşı 15 gün içinde cevap vermek ve 2918 sayılı KTK’nın 99. Maddesine göre 8 iş günü içinde de tazminatı ödemek zorundadır. Sekiz iş günü içinde sorumlu olduğu tazminatı ödemeyen sigortacı 9. Gün itibariyle temerrüde düşecektir.
Hak sahipleri tarafından talep edilebilecek tazminatlar ise 2918 sayılı KTK’nın 90. Maddesi uyarınca 2918 sayılı KTK ile 6098 sayılı TBK’nın haksız fiile ilişkin hükümleri uygulanacaktır.
Somut olayda davacılar, davaya konu trafik kazası sonucunda ölen …’nın desteğinden yoksun kaldıklarını iddia ederek destekten yoksun kalma tazminatı isteminde bulunmuştur.
Davacıların davalı … şirketine davadan önce tazminat ödemesi için yazılı olarak başvurduğu, başvurunun sigorta şirketine 25.12.2017 tarihinde tebliğ edildiği ve davalı … şirketinin 2918 s. KTK’nin 99/1. maddesi gereğince 8 iş günü sonra 05.01.2018 tarihinde temerrüte düştüğü, 2918 s. KTK.nin 97. maddesi gereğince dava şartının da yerine getirilmiş olduğu anlaşılmıştır. (her ne kadar davalı … şirketi 05.01.2018 tarihinde temerrüde düşmüş ise de talep artırım dilekçesi ile hükmedilecek tazminata 10.01.2018 tarihinden itibaren faiz işletilmesi talep edildiğinden faiz başlangıç tarihi olarak 10.01.2018 tarihi baz alınmıştır.)
Bu kapsamda öncelikle belirlenmesi gereken tazminat hesabının ne şekilde yapılacağıdır. 2918 sayılı KTK ile 6098 sayılı TBK’da bu hususta bir düzenleme bulunmadığından bu boşluğun da içtihatlarla doldurulması gerekmektedir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun … Esas, … sayılı kararı ve Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatları gereği, muhtemel yaşam süresinin tespitinde Population Masculine Et– Feminine (PMF 1931) Tablosu dikkate alınmalı ve hesaplamaların progresif rant yöntemi kullanılmalı ve ayrıca bilinmeyen (işleyecek) devredeki gelirlerin ise her yıl için % 10 artırılıp % 10 iskonto edilmesi suretiyle tespiti gerekmektedir.
Davacılardan … ile … müteveffa …’nın kardeşleri olup, müteveffa ile aralarında desteklik ilişkisi bulunduğu iddiasının davacı kardeşler tarafından ispat edilmesi gerekmektedir. Ancak müteveffanın kaza tarihi itibariyle öğrenci olması karşısında müteveffanın kardeşlerine düzenli ve eylemli maddi anlamda bir katkısı bulunduğu, desteğin kardeşlerine yardım etmediği takdirde kardeşlerin yoksulluğa düşeceği, kardeşlerin müteveffanın desteğine ihtiyaç halinde olduğu ispatlanamadığından davacı … ile davacı …’nın destekten yoksun kalma tazminatı istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı …’nın desteğin babası, davacı …’nın ise desteğin annesi olması karşısında, destek ile aralarında desteklik ilişkisi bulunduğu karine olarak kabul edilmelidir. Bu kapsamda davalı tarafça müteveffa ile anne-baba arasında desteklik ilişkisi bulunmadığı yönünde bir savunma ve delil ileri sürülmediğinden müteveffa ile davacı … ve davacı … arasında desteklik ilişkisi bulunduğu kabul edilmiştir.
Dosya kapsamına uygun olduğundan hükme esas alınan 28.05.2020 tarihli ATK Genişletilmiş Uzmanlar Kurulu raporu ile davaya konu trafik kazasının oluşumunda davalı sigortalı araç sürücüsü ile desteğin eşit oranda (% 50 oranında) kusurlu oldukları tespit edilmiştir.
Desteğin kaza tarihi itibariyle Selçuklu Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü öğrencisi olduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar desteğin ortalama gelirinin tespiti için emsal ücret araştırması yapılmış ise de sağlam bir veri elde edilememiştir.
05.07.2021 tarihli sanat tarihçisi tarafından düzenlenen bilirkişi raporu ile, desteğin öğrencilik kariyerini 4 yılda tamamlayacağı, mezun olduktan sonra 3-5 yıl içinde çalışmaya başlayacağı ve asgari ücret düzeyinde kazancının olacağı bildirilmiştir.
Her ne kadar bilirkişi raporu ile desteğin çalışmaya başlamasıyla birlikte asgari ücret düzeyinde gelir elde edeceği bildirilmiş ise de bu tespit desteğin üniversite öğrencisi olması karşısında yerinde görülmemiş ve Mahkememizce desteğin 4 yıl içinde üniversiteden mezun olacağı, mezun olduktan 4 yıl sonra fiilen çalışmaya başlayacağı ve asgari ücretin 1,5 katı tutarında gelirinin olacağı kabul edilerek hesap bilirkişisinden bu kabullere göre rapor tanzim edilmesi istenilmiştir.
Dosya kapsamına uygun olduğundan hükme esas alınan 27.07.2021 tarihli hesap raporu ile davacı …’nın talep edebileceği tazminat tutarının 82.824,80 TL, davacı …’nın talep edebileceği tazminat tutarının ise 100.262,55 TL olduğu tespit edilmiştir.
6098 sayılı TBK’nın 52. Maddesine göre; Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir. Anılan yasal düzenlemede de belirtildiği üzere zarar görenin zararın oluşmasında ya da zararın artmasında bir ihmali varsa bu hususun tazminatın belirlenmesinde dikkate alınması gerekir. Bir başka deyişle zararın oluşumunda zarar görenin de müterafik kusurunun bulunması halinde tazminattan indirim yapılması gerekmektedir. Müterafik kusurun dikkate alınması için bu yönde yapılan bir savunmaya gerek olmayıp Mahkemece müterafik kusurun resen dikkate alınması gerekmektedir. Nitekim bu husus Yargıtay . Hukuk Dairesi’nin … E … K sayılı ilamında da vurgulanmıştır. Ayrıca müterafik kusur indirimi nedeniyle kısmen reddedilen tutar üzerinden davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmeyeceği noktasında da duraksama bulunmamaktadır.
Somut olayda, desteğin kaza esnasında kaskının takılı olduğu, desteğin kendi ölümünde müterafik kusurunun bulunduğu yönünde davalı tarafça herhangi bir delil ibraz edilmediği, dosya kapsamında da bu yönde bir delilin bulunmadığı sonucuna varıldığından davacılar için hesaplanan tutardan müterafik kusur indirimi yapılmamıştır.
Davacılar vekili de 20.12.2021 tarihli talep artırım dilekçesi ile taleplerini davacı … yönünden 82.824,80 TL, davacı … yönünden ise 100.262,55 TL olarak belirlemiş ve bu tutarlar üzerinden talep artırım dilekçesini harçlandırmıştır.
Anılan nedenlerle davacı … ile davacı …’nın maddi tazminat davalarının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
TBK’nın 56. Maddesine göre; Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.
Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek, tazminata benzer fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve … sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Hakimin, bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri gözetilerek gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminatı takdir etmesi gerekir( HGK 23/06/2004, … -… )
Tarafların kusur oranları, sosyal ekonomik durumları, davacıların müteveffa ile olan yakınlık dereceleri, paranın alım gücü, manevi tazminatın caydırıcılık ve tatmin duygusu dikkate alınarak davacıların manevi tazminat davalarının kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı …’nın MADDİ TAZMİNAT DAVASININ KABULÜ ile 82.824,80 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı …. yönünden olay tarihi itibariyle geçerli ZMMS poliçesi ölüm teminat klozu limitiyle sınırlı olmak kaydıyla 10/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … yönünden ise kaza tarihi olan 08/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine,
2-Davacı …’nın MADDİ TAZMİNAT DAVASININ KABULÜ ile 100.262,55 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı …. yönünden olay tarihi itibariyle geçerli ZMMS poliçesi ölüm teminat klozu limitiyle sınırlı olmak kaydıyla 10/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı … yönünden ise kaza tarihi olan 08/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine,
3-Davacı … ile davacı …’nın MADDİ TAZMİNAT DAVALARININ AYRI AYRI REDDİNE,
4-Davacı …’nın MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 08/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacı …’ya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
5-Davacı …’nın MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 08/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacı …’ya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
6-Davacı …’nın MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 08/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacı …’ya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
7-Davacı …’nın MANEVİ TAZMİNAT DAVASININ KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 08/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den alınarak davacı …’ya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
8-Alınması gereken 16.605,30 TL harçtan peşin ve ıslahla birlikte alınan 1.178,65 TL harcın mahsubu ile bakiye 15.426,65 TL eksik harcın (davalı ….’nin sorumluluğu 11.618,97 TL ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
9-Davacı tarafından yapılan peşin ve ıslah olmak üzere toplam 1.178,65 TL harç giderinin (davalı ….’nin sorumluluğu 887,73 TL ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
10-Davacılar tarafından yapılan toplam 3.169,88 TL yargılama giderinden kabul edilen kısma göre hesaplanan 2.232,93 TL yargılama giderinin (davalı ….’nin sorumluluğu 1.681,79 TL ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine,
11-Davacıların Maddi Tazminat davaları yönünden;
a-)Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 11.567,22 TL vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine,
b-)Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 13.474,94 TL vekalet ücretinin tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’ya verilmesine,
c-)Davalı …. ve davalı … kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalılara verilmesine,
d-)Davalı …. ve davalı … kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalılara verilmesine,
12-Davacı …’nın manevi tazminat davası yönünden;
a-)Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacı …’ya verilmesine,
b-)Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalı …’ye verilmesine
13-Davacı …’nın manevi tazminat davası yönünden;
a-)Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacı …’ya verilmesine,
b-)Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalı …’ye verilmesine
14-Davacı …’nın manevi tazminat davası yönünden;
a-)Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacı …’ya verilmesine,
b-)Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalı …’ye verilmesine
15-Davacı …’nın manevi tazminat davası yönünden;
a-)Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacı …’ya verilmesine,
b-)Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibariyle yürürlükte olan A.A.Ü.T’ne göre tayin ve taktir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalı …’ye verilmesine
16-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının 6100 sayılı HMK 333.maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair ; davacılar vekili ile davalı asil … ve vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, ilgili BAM Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 31/12/2021

Katip Hakim …

5070 Sayılı Kanun Hükümlerine Göre Elektronik İmzalıdır.