Emsal Mahkeme Kararı Konya 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/730 E. 2022/491 K. 06.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA . ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: … E. – … K.
T.C.
KONYA TÜRK MİLLETİ ADINA
. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO :
KARAR NO :

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

DAVACI :
VEKİLLERİ :
DAVALI : 1-
2-
VEKİLLERİ :
DAVA : MENFİ TESPİT
DAVA TARİHİ :
KARAR TARİHİ :
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili 24/03/2016 tarihli dilekçesiyle ve 24/06/2019 tarihli 1. tavzih ve 26/09/2019 tarihli 2. tavzih beyanlarıyla ; davacı şirketin … San. A.Ş. ile aralarında mal alım satımına ilişkin cari hesap ve ticari ilişki bulunduğunu, … A.Ş.’nin 16/03/2016 tarihli hesap mutabakatında davacı tarafından verilen çeklerin 376.628,49 TL.lik kısmı karşılığında mal teslim etmediğini ve borçlu olduğunu kabul ettiğini ancak, … A.Ş.’nin bu çekleri davalı Faktoring Şirketleri’ne ciro edip verdiğini, bedelsizlik definin davalı şirketlere karşı da ileri sürülebileceğini beyan ederek, … … şubesine ait 30/07/2016 keşide tarihli, … çek nolu ve 35.000 TL. bedelli çekinden dolayı davalılardan … A.Ş.’ye ve … Bankası … şubesine ait 30/06/2016 keşide tarihli, … çek nolu, 13.800 TL. bedelli çeki, 30/05/2016 keşide tarihli, … çek nolu, 10.000 TL. bedelli çeki ile … … şubesine ait 31/05/2016 keşide tarihli, … çek nolu, 13.200 TL. bedelli çekinden dolayı davalılardan … A.Ş.’ye borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Açılan dava Mahkememizin … E. sırasına kaydedilmiştir.
Dava, davalılar … A.Ş. ve … A.Ş. dışında, ayrıca … San. A.Ş., … A.Ş., … A.Ş., Destek … A.Ş., … A.Ş. ve … A.Ş.’ye karşı da açılmış ve bu şirketler yönünden diğer çekler dava konusu edilmiş ise de, yapılan yargılama sırasında 30/11/2016 tarihli ön inceleme duruşmasında … Makine A.Ş., … A.Ş. ve … A.Ş. yönünden (1.) tefrik kararı verilerek tefrik edilen dava Mahkememizin … E. sırasına kaydedilmiştir.
Kalan davalı diğer şirketlere yönelik olarak yapılan yargılama sonunda Mahkememizin 30/11/2016 gün ve … E. … K. sayılı ilamı ile yetkisizlik kararı verilmiş, karara karşı istinaf yoluna gidilmesi üzerine Ankara BAM . HD’nin 19/07/2017 gün ve … E., … K. sayılı ilamı ile Mahkememizin kararı kaldırılarak, dosya Mahkememize gönderilmiş ve Mahkememizin … E. sırasına kaydedilmiştir.
Mahkememizin … E. sayılı davasının yapılan yargılaması sırasında 21/02/2018 tarihli duruşmada (2.) tefrik kararı verilerek davanın … A.Ş., … A.Ş. ve … A.Ş. yönünden tefrik edilmesine karar verilmiş, tefrik edilen dava Mahkememizin … E. sırasına kaydedilmiş, Mahkememizin asıl … E. sayılı dosyasında davalı olarak sadece … A.Ş. ile … A.Ş. kalmıştır.
Mahkememizin 1. tefrike ilişkin … E. sayılı dosyasında 05/05/2017 gün ve … E. … K. sayılı ilam ile davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, bu karara karşı istinaf yoluna gidilmesi ve kararın kaldırılması üzerine dosya Mahkememizin … E. sırasına kaydedilmiştir. Mahkememizin 08/03/2022 gün ve … E. … K. sayılı ilamı ile davacının davalı … A.Ş.’ye asıl bu davaya konu olmayan 3 adet çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine, davacının davalılardan … A.Ş. ile … A.Ş. yönünden usulüne uygun açılmış bir dava olmadığından davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, kararın 26/05/2022 tarihinde kesinleştiği belirlenmiştir.
Mahkememizin 2. tefrike ilişkin … E. sayılı dosyasında 18/07/2018 gün ve … E. … K. sayılı yetkisizlik kararı verilerek dosyanın İstanbul Çağlayan Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.
Mahkememizin … E. sayılı asıl dosyasında dilekçeler aşaması tamamlanmış, taraflara duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilerek duruşma açılmıştır.
Davalılar … A.Ş. ve … A.Ş. vekilleri, müvekkil şirketlerinin Faktoring mevzuatına uygun olarak dava konusu çekleri ciro yoluyla edindiklerini, bedelsizlik def’inin kendilerine karşı ileri sürülemeyeceğini beyan ederek davanın reddini istemişlerdir.
Dava konusu çeklerin ödenip ödenmediği ilgili banka şubelerinde araştırılmış, davacı tarafın ticari defterlerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak 30/07/2018 tarihli rapor, 27/06/2019 tarihli 1. ek rapor ve 09/01/2020 tarihli 2. ek rapor alınmıştır. Ayrıca, Mahkememizin tefrik olan davalarına ilişkin karar ve Mahkememizin … E. sayılı dosyasına ilişkin bilirkişi raporunda bir suret dosyamıza alınmış, davacı vekili tarafından 16/03/2016 tarihli hesap mutabakatı yazısı dosyamıza sunulmuştur.
İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde;
Dava, “Menfi Tespit” davasıdır.
Somut olayda ; davacı … A.Ş., aralarındaki ticari ve cari ilişkiye istinaden, keşidecileri dava dışı şirketler olan müşteri çeki niteliğindeki çeklerden dava konusu 4 adet çeki (ve bu davaya konu olmayan diğer çekleri) dava dışı … A.Ş.’ye verdiğini, … A.Ş.’nin bu çekler karşılığında edimlerini yerine getirmediğini, çekleri iade etmediğini, çeklerin bedelsiz kaldığını, buna ilişkin her iki şirket arasında 16/03/2016 tarihli hesap mutabakatının bulunduğunu ve … A.Ş. tarafından dava konusu çeklerden 35.000 TL. bedelli çekin … A.Ş.’ye, 13.800 TL., 10.000 TL. ve 13.200 TL. bedelli çeklerin ise … A.Ş.’ye ciro edildiğini beyan ederek bu çeklerden dolayı davacının her iki davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davacı tarafından … A.Ş.’ye karşı açılan menfi tespit davası tefrik sonucu önce Mahkememizin … E. sırasına kaydedilmiş, BAM kaldırma kararı sonrası Mahkememizin … E. sırasına kaydedilmiştir.
Mahkememizin asıl bu dosyasında, yine Mahkememizin … E. sayılı davası bekletici mesele yapılmış, Mahkememizin … E. sayılı dosyasında davacı … A.Ş.’nin davalı … A.Ş.’ye bu davaya konu olmayan 3 çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, kararın kesinleştiği görülmüştür.
Her ne kadar davalılar … A.Ş. ve … A.Ş. tarafından davacının dava konusu çeklere ilişkin bedelsizlik def’ini kendilerine karşı ileri süremeyeceğini savunmuş iseler de;
Yargıtay . HD’nin 14/10/2015 gün ve … E. … K. sayılı emsal içtihadında da belirtildiği üzere, “Faktoring sözleşmeleri temelinde alacağın temliki hükümlerini barındıran Borçlar Kanunundaki tip sözleşmeler arasında yer almayan ve birden fazla tip sözleşmeyi kapsamına alan atipik nitelikte karma sözleşmelerdir. Faktoring sözleşmeleri üç köşeli işlemlerdir. Faktoring işlemlerinin taraflarını alacağı temlik alan faktoring şirketi, temlik eden önceki alacaklı (faktoring şirketinin müşterisi) ve önceki alacaklıyla arasında temel hukuki ilişki bulunan borçlu olarak gösterebiliriz. Faktoring sözleşmesinin niteliği gereği kural olarak borçlu önceki alacaklısına karşı ileri sürebileceği şahsi defileri temlik alan durumundaki faktoring şirketine karşı da ileri sürebilir. (6098 sayılı TBK md. 188/1, 6361 sayılı yasanın 9/2 md.)
Somut olay bakımından uyuşmazlık 6361 sayılı yasanın 9/3 maddesi hükmünün bu olayda uygulanıp uygulanmayacağı yönünde toplanmaktadır. Belirtilen yasa hükmü faktoring işleminin tarafları olan borçlu önceki alacaklı ve temlik alan faktoring şirketi dışındaki kambiyo senedinde ciro silsilesinde yer alan diğer kambiyo borçluları bakımından getirilmiş bir hükümdür. Kanunun 9/3 maddesi hükmünün faktoring işleminin tarafları arasında yer almayan kambiyo borçlularını ilgilendirdiği madde gerekçesinden de anlaşılabilmektedir. Zira gerekçenin son cümlesinde “Bu bağlamda 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun defiler başlıklı 687. maddesi ile paralellik sağlanması hedeflenmiştir.” denmiştir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 687/2 maddesinde “Alacağın temliki hükümleri saklıdır.” hükmü yer almaktadır. 6361 sayılı kanunun 9/2. maddesi hükmünden hareketle faktoring sözleşmelerinde de alacağın temliki hükümleri uygulanacağından gerek 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 687/2. maddesi, gerekse 6361 sayılı kanunun 9/2 maddesi karşısında faktoring işleminin taraflarından olan kambiyo borçluları hakkında alacağın temliki hükümlerinin uygulanacağı aynı kanunun 9/3 maddesi hükmünün ise faktoring işleminin tarafı olmayan ve ciro silsilesinde yer alan diğer kambiyo borçluları bakımından uygulanabileceği anlaşılmaktadır.”
Dava konusu çeklerden … A.Ş.’ye verilen 3 adet çekte, davacı … A.Ş. lehtar, … A.Ş. lehtardan bu çekleri ciro yoluyla alan ve … A.Ş.’ye ciro eden ciranta ve … A.Ş. ise son hamil konumundadır.
Dava konusu çeklerden … A.Ş.’ye verilen çekte ise, davacı … A.Ş. lehtardan bu çeki alan ve … A.Ş.’ye ciro eden ciranta, … A.Ş. ise … A.Ş.’den alıp … A.Ş.’ye ciro eden ciranta, … A.Ş. ise son hamil konumundadır.
Dava konusu 4 adet çekteki faktoring ilişkisinde, davacı … A.Ş., dava dışı … A.Ş. ve davalı faktoring şirketleri dışında araya giren başka bir taraf bulunmadığından, faktoring şirketleri faktor, … A.Ş. önceki alacaklı ve davacı da önceki alacaklı ile temel ilişkisi bulunan borçlu şirket konumundadır. Yukarıda yazılı Yargıtay emsal içtihadı gereğince taraflar arasındaki ilişkiye 6361 s. Kanun’un 9/3. maddesinin değil, 9/2. maddesinin ve dolayısıyla alacağın temliki hükümlerinin uygulanması gerektiği, bu nedenle de davacı … A.Ş.’nin dava konusu çeklere ilişkin bedelsiz def’ini davalı her iki şirkete karşı ileri sürebileceği sonucuna varılmıştır.
Davacı … A.Ş. ile … A.Ş. arasındaki menfi tespit davasına ilişkin Mahkememizin … E. sayılı dosyasında verilen kabul kararı her ne kadar bu davaya konu olan 4 adet çeke ilişkin değil ise de, Mahkememizin … E. sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporuna göre, 2016 yılı sonu itibariyle … A.Ş.’nin … A.Ş.’ye 383.493,49 TL. borçlu olduğu, … E. sayılı davaya konu olan çeklerinin miktarının ise 93.000 TL. olduğu görülmüştür.
Dosya kapsamına uygun görülerek hükmü esas alınan Mahkememizdeki rapor ve 2 ayrı ek rapora göre de, dava konusu çeklerden 35.000 TL. bedelli çekin 01/02/2016 tarihinde 13.800 TL. bedelli çekin 25/01/2016 tarihinde, 10.000 TL. bedelli çekin 25/01/2016 tarihinde ve 13.200 TL. bedelli çekin de 16/01/2016 tarihinde davacı … A.Ş. tarafından … A.Ş.’ye ciro edilerek verildiği, davacının bu tarihler itibariyle ticari defterlerinde çeklerin verilmesinden önce de alacaklı olduğunun görüldüğü ve yine … A.Ş. tarafından imzalanmış olan ve dava konusu çeklerin … A.Ş.’ye verilmesinden sonra düzenlenen, 16/03/2016 tarihli mutabakat mektubunda … A.Ş.’nin … A.Ş.’ye 376.628,49 TL. borçlu olduğunu kabul ettiği görüldüğünden, dava konusu 4 adet çekin ödeme amacıyla değil, avans çeki olarak … A.Ş. tarafından … A.Ş.’ye verilmiş olduğu, … A.Ş. tarafından bu çek bedelleri karşılığında ticari yükümlülüklerini yerine getirmediği ve çekleri iade etmediği, dolayısıyla davacı … A.Ş.’nin … A.Ş.ye dava konusu 4 adet çekten dolayı da borçlu olmadığı kabul edilmiş, davacının borçlu olmadığına ilişkin bu şahsi def’iyi her iki davalıya karşı ileri sürebileceği sonucuna varılmıştır.
Yapılan yargılama sırasında, dava konusu 4 adet çekin dava dışı keşideci şirketler tarafından çek hamillerine ödendiği tespit edildiğinden, dava konusu 4 adet çeke ilişkin menfi tespit davasının konusuz kaldığı sonucuna varılmış, davacının her iki davalıya karşı açtığı menfi tespit davasında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Yargıtay . HD.nin 13/12/2016 gün ve … E. … K. sayılı emsal içtihadında belirtildiği üzere, dava konusu 4 adet çeke ilişkin ödemeler davacı … A.Ş. tarafından değil, dava dışı keşideci şirketler tarafından yapılmış olduğundan davacı yönünden menfi tespit davasının istirdat davasına dönüşmeyeceği sonucuna varılmıştır.
Davanın konusuz kalması karşısında yargılama giderlerinden hangi tarafın sorumlu olduğunun tespiti gerekmiş, davacının dava konusu çeklerden dolayı … A.Ş.’ye borçlu olmadığının ve bu çeklerin avans çeki olduğunun anlaşılması, bedelsizlik def’inin de davalılara karşı ileri sürülebilecek olması karşısında davalıların yargılama giderinden sorumlu olduğu kabul edilmiş ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davalılar … A.Ş. ile … A.Ş.’ye karşı açtığı menfi tespit davasının konusuz kalması nedeniyle KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Karar tarihi itibariyle;
a) … A.Ş.’ye karşı açılan dava yönünden (ve dava değerinin 37.000 TL. olduğunun kabulü ile) alınması gereken 80,70 TL. maktu karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
b) … A.Ş.’ye karşı açılan dava yönünden (ve dava değerinin 35.000 TL. olduğunun kabulü ile) alınması gereken 80,70 TL. maktu karar ve ilam harcı peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
c) Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 6.431,88 TL. nispi karar ve ilam harcından her iki davalıdan dolayı ayrı ayrı alınması gereken 80,70 TL.’şerden toplam 161,40 TL. maktu karar ve ilam harcının mahsubu ile kalan 6.270,48 TL. harcın istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan 161,40 TL.’lik peşin harç dahil 2.603,40 TL. yargılama giderinin (37.000/72.000 oranına isabet eden 1.337,86 TL.’lik kısmı davalılardan … A.Ş.’den kalan 35.000/72.000 oranına isabet eden 1.265,54 TL.’lik kısmı da davalılardan … A.Ş.’den olmak üzere) her iki davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Gerekçeli kararın tebliği için yapılacak olan 19,50 TL. e-tebligat giderinin de, 10,02 TL.’lik kısmının davalılardan … A.Ş.’den kalan 9,48 TL.’lik kısmının davalılardan … A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri tespit edilemediğinden bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
6-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca;
a) Davalılardan … A.Ş.’ye karşı açılan dava yönünden (ve dava değerinin 37.000 TL. olduğunun kabulü ile) davacı vekilleri için 5.550 TL. nispi vekalet ücretinin davalılardan … A.Ş.’den alınarak davacı … A.Ş.’ye verilmesine,
b) Davalılardan … A.Ş.’ye karşı açılan dava yönünden (ve dava değerinin 35.000 TL. olduğunun kabulü ile) davacı vekilleri için 5.250 TL. nispi vekalet ücretinin davalılardan … A.Ş.’den alınarak davacı … A.Ş.’ye verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın, 6100 s. HMK.nun 333. maddesine göre karar kesinleştiğinde ve re’sen davacıya iadesine,
Dair ; davacı vekili ile davalılardan … A.Ş. vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 6100 s. HMK’nın 345. maddesi gereğince ( 2 ) hafta içerisinde, Ankara BAM ilgili Hukuk Dairesi Başkanlığına sunulmak üzere Mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere ve oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/07/2022

Başkan Üye Üye Katip