Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/85 E. 2023/103 K. 19.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/85
KARAR NO: 2023/103
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 09/11/2022
NUMARASI: 2022/721 E. 2022/801 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 19/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 19/01/2023
KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 09/11/2022 tarih ve 2022/721 E – 2022/801 K kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalının sahibi olduğu soğuk hava deposuna yaklaşık 300 ton kavun teslim ettiğini, kavunların bir süre sonra bozulduğunu, kavunların bozulmasından kaynaklanan zararın tazmini ile taraflarına iade edilmeyen kasa bedellerinin tahsili amacıyla dava açıldığını, Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesinin davanın reddine karar verdiğini, kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay tarafından bozulduğunu, Yahyalı AHM’de yapılan yargılamada aldırılan 10/10/2017 tarihli bilirkişi raporunda kavunlarda meydana gelen toplam hasarın 141.750,72 TL olduğunu, tarafların kusur oranlarına göre davacının talep edebileceği zarar miktarının 70.785,36 TL olduğunu, davacının davalıdan kasa bedeli olarak da 12.756,00 TL talep edebileceğinin tespit edildiğini, bilirkişi raporuna göre toplam zararın 83.541,36 TL olduğu hesaplandığından dava değerini ıslah ettiklerini, mahkemenin ıslah talebinin reddine karar verildiğini, kavunların bozulmasından kaynaklanan zarar ile kasa bedellerinin iade edilmemesinden kaynaklanan zararının toplamının 83.541,36 TL olarak davalıdan istenebileceğinin Yargıtay kararı ile kesinleştiğini, davanın 50.000,00 TL olarak kabulüne karar verildiğinden kalan miktarın tazmini için ek dava açtıklarını, yukarıda açıklanan nedenlerle, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasıyla şimdilik 33.541,36 TL tazminatın ilk dava tarihi olan 19/12/2011tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkili şirkete ait soğuk hava deposundan kendi adına kullanılmak üzere bir oda kiraladığını, davacı tarafından kiralanan bu odaya müvekkili tarafından başka şahısların ürünlerinin kabul edilmediğini ve odaya sadece davacıya ait ürünlerin konulduğunu, bilirkişi tarafından bu hususun dikkate alınmasını, davacının müvekkili şirketten oda kiralamış olması nedeniyle bu odaya koyacağı ürünlerin vasfını kendinin ayarlamasının gerektiğini, davacının depoya koymuş olduğu ürünleri satamaması nedeniyle depoda fazla beklettiğini ve kendi kusuru sonucu bu ürünlerde bozulmaların meydana geldiğini, davacının müvekkiline ait depoya koymuş olduğu kavunların uzun süre depolanmasının mümkün olmadığını, ayrıca müvekkiline ait soğuk hava deposunun otomatik iklimlendirme sistemine sahip olması nedeniyle de müvekkiline bir kusur yüklenmesinin hukuka aykırı olduğunu, yukarıda arz ve izah ettiği ayrıca mahkemece resen nazara alınacak nedenlerle cevap dilekçesinin kabulü ile davanın reddini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkeme kararında; “… Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, her ne kadar davacı tarafça davalıdan Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/337 E, 2019/119 K sayılı dosyasında bilirkişi raporu ile hesap edilen 83.541,36 TL’nin 50.000 TL’si yönünden karar verilmiş olduğu belirtilerek hüküm altına alınmayan kısım yönünden alacaklı olunduğu belirtilerek ek dava açılmış olduğu açıklanmış ise de, yukarda belirtildiği üzere Niğde … Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye nolu alacağın temlikine ilişkin işlem ile davacı tarafça Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/337 E, 2019/119 K sayılı dosyasında hesaplanan 95.919,37 TL alacağın dava dışı…’a devredilmiş olması nedeni ile davacının dava açma hakkının tam temlik ile dava dışı…’a devredilmiş olması nedeni ile davacının dava açma hakkının bulunmadığı anlaşılmış ve böylece davanın HMK mad. 114/1-d, 115/2 gereğince dava şartı yokluğunda usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Davanın HMK mad. 114/1-d, 115/2 gereğince dava şartı yokluğunda usulden reddine,…” şeklinde karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Müvekkili davacının, … adlı kişiye Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/337 esas, 2019/119 karar sayılı dosyasında mahkemece hükmedilen alacağını yasal faizi ile birlikte devrettiğini, alacağın devri sözleşmesinde de miktar belirtilerek devredilen alacağın açıklandığını, müvekkilinin işbu davada hükmedilecek alacağını devretmediğini, dava dışı…’a Niğde İcra Müdürlüğünün …sayılı dosyasından da anlaşılacağı üzere, 50.000,00 TL asıl alacağın, 5.850,00 TL vekalet ücreti, 5.325,55 TL yargılama gideri, 34.743,82 TL faiz olmak üzere toplam 95.919,37 TL’nin temlik edildiğini, Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/337 E. – 2019/119 K. Sayılı dosyasında 50.000,00 TL tazminata hükmedildiğini, ferileri ile birlikte bu hükmedilen tutarın temlik edildiğini, işbu dava bilirkişi raporunda belirtilen zarar toplamı olan 83.541,36 TL’den dava değeri olan 50.000,00 TL’lik kısımdan arta kalan 33.541,36 TL için açılan ek dava olduğunu, işbu davaya konu 33.541,36 TL tazminat hiçbir şekilde dava dışı… adlı kişiye temlik edilmediğini, mahkemenin alacağının tamamının devredildiği yönündeki kabulünün doğru olmadığını, bu nedenle de davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddi usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/721 E. – 2022/801 K. Sayılı ve 09.11.2022 tarihli kararının istinafen kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: H.M.K 355. Maddesi gereğince inceleme Kamu düzenine aykırılık halleri dışında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır. Dava davalı ile aralarında kurulan ardiye sözleşmesi uyarınca uğranılan zararın tazmini amacıyla açılan ek davadır. Taraflara arasında Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/337 Esas saylı dosyasında tazminat davasının görüldüğü yapılan yargılama soncu mahkemece 11.07.2019 tarih 2016/337 Esas 2019/119 Karar sayılı ilamı ile ; davalı tarafın teslim aldığı ürünleri dikkat ve özenle muhafaza etmediği, depoda nem olduğu, su birikintilerinin olduğu, su birikintilerinin olduğu yerlerde daha çok bozulmaların olduğu, davacıyı uyarmadığı gerekçesiyle kusurlu olduğu, davacı tarafın da hasarlaşmaya başlayan malları depoya getirmesi sebebiyle kusurlu olduğu gerekçesiyle bozmadan sonra da ıslah yapılamayacağından davacının ıslah talebinin reddi ile davanın kabulüne, 50.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği,kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 201974622 Esas 2021/5314 Karar sayılı ilamı ile 23.06.2021 tarihinde kesinleştiği sabittir. Niğde 1. Noterliği’nin … tarihli ve … yevmiye nolu alacağın temlik sözleşmesi incelendiğinde; Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 11.07.2019 tarih 2016/337 Esas, 2019/119 Karar sayılı dosyasında dava tarihinden itibaren hesaplanan yasal faizi ile birlikte 95.919,37 TL alacağın tamamını davacı tarafından dava dışı…’a devredilmiş olduğu dava dışı …’un alacağın tamamını talep ve tahsil etmeye yetkili olduğunun belirtildiği görülmektedir. Alacağın temliki, alacak hakkını devredenin mal varlığından çıkararak devralanın mal varlığına dahil eden, sözleşmeye dayalı bir tasarruf işlemidir. Böylece temlik ile devreden borç ilişkisinden çıkar ve onun yerine alacaklı sıfatı ile devralan kişi geçer. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 189. maddesine göre (818 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 168. maddesi), alacağın devri ile devredenin kişiliğine özgü olanlar dışındaki öncelik hakları ve bağlı haklar da devralana temlik olur. Temlik ile devralana geçen hakların kapsamına kefalet ve rehin gibi teminat hakları dahil olduğu gibi, kanuni ipotek hakkı, hapis hakkı, mülkiyeti saklı tutma hakkı, dava açma ve icra takibinde bulunma hakkı da dahildir. TBK’nın 189/2. maddesinde zikredildiği üzere, işlemiş faiz de asıl alaca bağlı yan (feri) hak olarak devralana geçecektir. O halde, temlik sonrasında işleyen temerrüt faizinin de asıl alacağa bağlı yan (feri) hak olarak devralana geçtiği kabul edilmelidir. (EREN, Fikret: Borçlar Hukuk Genel Hükümler, Yirmi Beşinci Basım, Ankara 2020, s. 1362-1375.) Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/9367Esas 2021/8606 Karar- 4. Hukuk Dairesi 2021/24728 Esas 2022/9954 Karar) Nitekim bu husus 6098 sayılı TBK’nın 189. Maddesinde, “Alacağın devri ile devredenin kişiliğine özgü olanlar dışındaki öncelik hakları ve bağlı haklar da devralana geçer.Asıl alacakla birlikte işlemiş faizler de devredilmiş sayılır.” şeklinde ifade edilmiştir. Somut olayda; davacının … tarihindeYahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 11.07.2019 tarih 2016/337 Esas, 2019/119 Karar sayılı dosyasında doğan alacaklarının tamamını dava dışı…’a devrettiği anlaşılmış olup, temlik eden davacının taraf sıfatı kalmadığından davanın usulden reddi yönündeki mahkeme kararının yerinde olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Açıklamalar ışığında davacının istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 09/11/2022 tarih ve 2022/721 E – 2022/801 K sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 179,90 TL istinaf karar ve ilam harcından istinaf eden davacı tarafça peşin yatırılan 80,70 TL’nin mahsubu ile bakiye eksik kalan 99,20 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye Gelir kaydına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan incelemeyle H.M.K’nın 362/1-a maddesi uyarınca KESİN olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.