Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/570 E. 2023/548 K. 23.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/570
KARAR NO: 2023/548
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/02/2023 (ARA KARAR)
ESAS NO: 2022/787
DAVANIN KONUSU: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ: 23/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 24/03/2023
KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 07/02/2023 tarih ve 2022/787 E sayılı ARA kararına karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı … vekilleri Av. … ve Av. … 06/02/2023 tarihli dilekçesinde özetle: “…Dilekçemizde açıklanan tüm nedenler ve Sayın Mahkemenizin resen dikkate alacağı hususlar doğrultusunda; davacı şirket hakkında verilen geçici mühlet kararının ve bu kararla birlikte geçici konkordato komiserlerinin görevleri dahil olmak üzere verilmiş olan tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına ilişkin 30/01/2023 tarihli ara kararının itiraz üzerine kaldırılmasına, geçici mühlet ve tüm ihtiyati tedbirlerin devamına karar verilmesini vekaleten saygılarımızla talep ederiz.” şeklinde talepte bulunduğu görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “…Dosya kapsamı ve safahatı incelendiğinde 30/01/2023 tarihli ara kararının değiştirilmesini gerektirecek nedenler bulunmadığı kanaatine varılmakla davacı vekilinin talebinin reddine karar verilmiştir. 1-Mahkememizin 30/01/2023 tarihli ara kararının değiştirilmesini gerektirecek nedenler bulunmadığı kanaatine varılmakla davacı vekilinin talebinin REDDİNE,…” şeklinde karar verilmiştir. Bu ara karara karşı davacı vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Müvekkili firma tarafından Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/787 Esas sayılı dosyasıyla ikame edilmiş olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) talepli davanın devam eden yargılamasında 13.09.2022 tarihinde mahkeme heyeti tarafından 3 Ay süre ile geçici konkordato mühleti verildiğini, yerel mahkeme heyetince 30.01.2023 tarihli duruşmada verilmiş olan ara karar ile İİK’ nun 292. Maddesi gereği müvekkili davacı şirket hakkında verilen geçici mühlet kararının ve bu kararla birlikte geçici konkordato komiserlerinin görevleri dahil olmak üzere verilmiş olan tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına karar verildiğini, yerel mahkeme heyetince verilmiş olan geçici mühlet kararının ve bu kararla birlikte geçici konkordato komiserlerinin görevleri dahil olmak üzere verilmiş olan tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılması kararının usul ve yasalara aykırı olduğunu, geçici konkordato komiser heyetinin geçici mühlet süresi içerisinde davacı firmanın malvarlığı ve borçlarının gerçek değer tespitiyle ilgili gerekli olan araştırma ve incelemeleri yaparak ara raporlarında mahkeme heyetine ibraz ettiğini, davacı müvekkili firmanın ön projede ticari faaliyetini devam ettirerek borçlarını ödemeyi ayrıca aktifinde kayıtlı taşınır ve taşınmaz mal varlığının satışından elde edeceği gelirlerle alacaklılara olan taahhütlerini yerine getirmeyi planlamakta olduğunu, Yerel mahkemenin geçici komiser heyetince tespit edilerek ara raporlarda mahkemeye sunulan tüm tespit ve değerlendirmelerini hiçe sayarak tüm dosya kapsamında aksi yönde bir delil, değerlendirme ve görüş bulunmamasına karşın 2 ay süreli geçici mühlet süresinin henüz sona ermemiş olmasına karşın tüm tedbirlerin kaldırılması yönünde ara karar vermiş olmasının usul, esas ve Konkordato müessesinde amaçlanan tüm ilkelere aykırı olduğunu, Açıklanan nedenlerle yerel mahkemenin İİK’nun 292. Maddesi gereği müvekkili davacı firma hakkında verilen geçici mühlet kararının ve bu kararla birlikte geçici konkordato komiserlerinin görevleri dahil olmak üzere verilmiş olan tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına ilişkin 30.01.2023 tarihli ara kararına itiraz etme zaruretinin hasıl olduğunu, dilekçede açıklanan tüm nedenler ve mahkemenin resen dikkate alacağı hususlar doğrultusunda; davacı şirket hakkında verilen geçici mühlet kararının ve bu kararla birlikte geçici konkordato komiserlerinin görevleri dahil olmak üzere verilmiş olan tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına ilişkin ara kararının itiraz üzerine kaldırılmasına, geçici mühlet ve tüm ihtiyati tedbirlerin devamına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Derdest dava, davacı şirketin İ.İ.K’nın 285 vd. Maddesi gereğince konkordato talebine ilişkindir. Mahkeme, 13/09/2022 tarihli ara kararı ile; “1-7101 sayılı yasa ile değişik İ.İ.K’nun 286. maddesinde belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğu anlaşıldığından aynı yasanın 287. maddesi gereğince;
A) … ŞİRKETİ Kayseri Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … /Merkez sicil numarasında kayıtlı davacı ” … ŞİRKETİ” hakkında 13/09/2022 TARİHİNDEN İTİBAREN BAŞLAMAK ÜZERE 3 (ÜÇ) AY SÜRE İLE GEÇİCİ MÜHLET KARARI VERİLMESİNE,
b)İ.İ.K’nun 297. maddesinin 2. fıkrasındaki haller de dahil olmak üzere davacı tarafın mal varlıklarının korunması için bütün tedbirlerin alınmasına, bu kapsamda davacı tarafın mahkememizin izni dışında geçici mühlet kararından itibaren rehin tesis etmesinin, kefil olmasının, taşınmaz ve işletmenin devamlı tesisatını kısmen dahi olsa devretmesinin, takyit etmesinin ve ivazsız tasarruflarda bulunmasının ihtiyati tedbiren önlenmesine, aksi halde yapılan işlemlerin hükümsüz olacağına, Borçlunun bu hükme yahut konkordato komiserlerinin ihtarlarına aykırı davranması halinde mahkememizce borçlunun malları üzerindeki tasarruf yetkisinin kaldırılabileceğine veya İ.İ.K’nun 292. maddesi çerçevesinde karar verilebileceğine,
2-a)İ.İ.K’nun 287/3. maddesi gereğince konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının yakından incelenmesi amacıyla ve davacı tarafin sunduğu alacaklı sayısı ve alacak miktarı dikkate alınarak davacı tarafa geçici konkordato komiseri heyeti görevlendirilmesine, 02/06/2018 tarihli ve 30439 sayılı R.G.’de yayınlanarak yürürlüğe girmiş olan konkordato komiserinin niteliklerine ve alacaklılar kurulunun zorunlu olarak oluşturulmasına dair yönetmeliğin madde 4/2. fıkrası da gözetilerek konkordato komiserleri olarak MALİ MÜŞAVİR …, HUKUKÇU …VE İNŞAAT MÜHENDİSİ … ‘nun görevlendirilmesine, geçici konkordato komiserlerinin her birine aylık 2.500,00’er-TL ücret takdirine, bu ücretlerinin davacı tarafça mahkeme veznesine depo edilmiş olan konkordato gider avansından kendilerine ödenmesine (ait olduğu her ayın son günü itibari ile ödemenin yapılmasına),
b)Geçici konkordato komiserler kurulunun davacı borçlu tarafın mevcudunun defterini tutmasına, mallarının kıymetini takdir etmesine, rehinli malların kıymetine ilişkin kararını alacaklılara sunmak üzere hazır tutmasına, ara rapor düzenlemesine, ön projenin takibi ve tamamlanması yönünden katkıda bulunmasına, davacı borçlu tarafın denetlenmesi ve borçlu davacıyla birlikte gerek gördüğü bazı işlemlere katılmasına, davacı tarafın faaliyetlerine nezaret etmesine ve İ.İ.K’nda verilen diğer görevlerini de yapmak üzere yetkilendirilmesine,
c)Geçici konkordato komiserler kurulunun davacı tarafın ticari defter ve mali tablolarını inceleyerek konkordato öncesi veya sonrası davacı şirket yönünden yapılacak incelemede;
c.a)Konkordato isteyen şirketin hali hazırdaki durumu ile olağan ticari faaliyetinin devam edip etmediği,
c.b)Şirketin yakın zamanda adres değişikliği yapıp yapmadığı ve şirketin yakın zamanda iflas ertelemeden çıkıp çıkmadığı,
c.c)İyileştirme projesinde yer verilen hedeflere ulaşılıp ulaşılmadığı,
c.d)Yakın zamanda ortaklık yapısının değişmiş olup olmadığı,
c.e)Ödenmemiş sermaye bulunup bulunmadığı,
c.f)Ortaklara borçlar ortaklardan alacaklar hesaplarında yüksek tutarların bulunup bulunmadığı,
c.g)Kaynak üretmeye yönelik soyut ve belirsiz ifadelerin olup olmadığı,
c.h)Ön projenin hazırlandığı tarih ile başvuru tarihi arasında önemli ve şüpheli finansal işlem olup olmadığı,
Bu kapsamda;
-Önemli bir varlığın, varlık grubunun satılması,
-Bankalar ile yeniden yapılandırma yapılmış olması,
-Önemli tutarda bir alacağın tahsil kabiliyetinin kaybolması,
-Faaliyet için gerekli bir lisansın, iznin iptal edilmesi,
-Bir varlığın, faaliyetleri sekteye uğratacak şekilde zarar görmesi,
gibi hususların önemli ve şüpheli finansal işlem olarak değerlendirilerek bu hususların bulunup bulunmadığının araştırılması ve raporlanması,
c.i)Ön projede hesap hataları ve çelişkilerin bulunup bulunmadığı, sunulan ön projenin ticari defter ve kayıtlarıyla uyumlu olup olmadığı, ön projede eksiklik bulunup bulunmadığı ve ön projenin uygulanma imkanı olup olmadığı,
c.j)Rayiç değer bilançosu hazırlanırken çok büyük hesap hataları yapılıp yapılmadığı,
c.k)Rayiç değer bilançosunda değerleme kriterlerinin finansal olarak açık olup olmadığı, davacı şirketin halihazırda mevcut değerlere göre borca batık olup olmadığı, hangi tutar ve oranda batık olduğu hususunun ele alınması,
c.l)Proforma finansal tablolarda bütçeler ve çalışma kağıtlarının eksik olup olmadığı,
c.m)Komiserler kurulunun rayiç değer bilançosunda düzeltme yapılmasını gerektiren hususların tespit edilerek gerekli düzeltmelerin yapılması ve bunların ne şekilde yapıldığının raporda belirtilmesi,
c.n)Denetim raporu hangi raporlama çerçevesinde yapılmışsa (TMS, BOBİ, FRS vs.) ön projede aynı raporlama esasları çerçevesinde raporlama yapılıp yapılmadığı,
c.o)Borçlunun mali durumunu açıklayıcı diğer bilgi ve belgelerin (tapu kayıtları, araç ruhsatları, gayrimenkul değerleme raporu, detay mizan vs.) sunulup sunulmadığı, sunulmamış ise borçludan bu bilgi ve belgelerin temin edilerek rapora eklenmesi
de)Davacı tarafin İ.İ.K’nun 297/2. maddesine aykırı hareket ettiğinin tespit edilmesi halinde geçici konkordato komiserlerince mahkememize derhal bilgi verilmesine,
e)Geçici konkordato komiserlerinin derhal göreve başlatılarak buna dair tutanaklarının da düzenlenmesine,
f)Konkordato talebine eklenen HMK’nun 286/1-b-c-d. maddesinde yer alan kayıtların doğru olup olmadığı, bu kayıtlarda özellikle bilanço, gelir tablosu, nakit akım tablosu, tüm alacak ve borçları vadeleri ile birlikte gösteren liste ve belgeler ile alacaklıları, alacak miktarlarını ve alacaklıların imtiyaz durumunu gösteren listede gerçeğe aykırı bildirim yapılıp yapılmadığı, var ise nelerden ibaret olduğu,
Hususlarının tek tek araştırılarak raporda yanıtlanması ve dayanaklarının gösterilerek denetime elverişli raporun sunulması için geçici komiser heyetinin ayrıca görevlendirilmesine,
Yukarıda sözü edilen konularda komiser heyetine göreve başladığı tarihten itibaren en geç 1 aylık süre içinde ön raporunu hazırlayıp mahkememize sunmalarına,
sonrasında ise geçici mühlet süresince:
-İİK’nun 298/1. maddesi gereğince davacı şirketin mevcuduna ait defterinin tutulup tutulmadığı, malların kıymetlerinin takdiri işlemleri ile stok sayımı yapılıp yapılmadığı, bu işlemler 3 aylık geçici mühlet süresinde tamamlanmamış ise nedenlerin ayrıca belirtilmesi, yapılan işlemlere ait evrakların rapora ek yapılarak sunulması,
– İİK’nun 299. maddesi uyarınca alacaklılara ilişkin davet işlemine dair ilanın yapılıp yapılmadığı, yapılmadığı ise nedenleri,
-Alacak kayıt işlemi ile yapılan işlemlerin açıklaması suretiyle İİK’nun 300. maddesi gereğince borçluyu iddia olunan alacaklar hakkında açıklamada bulunmaya davet edilip edilmediği,
-İİK’nun 289. maddesi uyarınca konkordatonun başarıya ulaşmasının somut ve açık veriler ışığında mümkün olup olmadığı,
hususlarının tek tek araştırılarak dayanaklarının gösterilmesi ve denetime elverişli rapor tanziminin istenilmesine ve raporu duruşma tarihinden en az 2 hafta öncesinde mahkememize sunmalarına,
3-Geçici konkordato komiserlerinin işbu dava dosyamızda görevlendirildiğinin özel siciline kaydedilmek üzere mahkememizin bağlı olduğu Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi Bilirkişi Bölge Kurulu’na bildirilmesine,
4- Geçici mühlet kararının 7101 Sayılı Yasa ile değişik İ.İ.K’nun 288. maddesi gereğince Ticaret Sicili Gazetesi’nde ve Basın İlan Kurumu’nun resmi ilan portalında ilan edilmesine, ilanda ayrıca alacaklıların ilandan itibaren 7 günlük kesin süre içinde dilekçe ile mahkememiz dosyasına itiraz ederek konkordato mühleti verilmesini gerektiren bir hal olmadığını delilleri ile birlikte ileri sürebilecekleri ve bu çerçevede mahkememizden konkordato talebinin reddini isteyebileceklerinin de belirtilmesine,
5-Geçici mühlet kararının Tapu Genel Müdürlüğü’ne, Kayseri Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne, davacı tarafin bağlı ve kayıtlı olduğu Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Gümrükler Genel Müdürlüğü’ne, PTT Genel Müdürlüğü’ne, Türkiye Bankalar Birliği’ne, Türkiye Katılım Bankaları Birliği’ne, Kayseri Ticaret Odası Başkanlığı’na, Kayseri Sanayi Odası Başkanlığı’na, Taşınır Kıymet Borsaları’na ve Sermaye Piyasası Kurulu’na ayrı ayrı müzekkereler ile bildirilmesine,
6- Davacı tarafın ihtiyati tedbir talepleri yönünden;
a) 7101 sayılı yasa ile değişik İ.İ.K’nun 288/1. maddesi gereğince geçici mühlet kesin mühletin sonuçlarını doğuracağından İ.İ.K’nun 294-295-296 ve 297. maddelerinin uygulanmasına, bu çerçevede mühlet içinde davacı taraf aleyhine 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunu’na göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hangi nedene dayanırsa dayansın her türlü İHTİYATİ TEDBİR, İHTİYATİ HACİZ ve MUHAFAZA İŞLEMLERİ DE DAHİL TÜM TAKİP İŞLEMLERİNİN YAPILMASININ İHTİYATİ TEDBİR YOLU İLE DURDURULMASINA,
b)Yapılmış olan takiplerin de bu günkü mevcut durumları aynen korunarak olduğu yerde DURDURULMASINA,
Ancak davacı tarafın işletme konularına ilişkin faaliyetlerinin devamı için elzem olan ve icra takipleri nedeni ile muhafaza altına alınan makine, teçhizat ve araçlarının üzerlerindeki hacizler baki kalmak kaydı ile yeddiemin olarak davacı tarafa İHTİYATİ TEDBİREN TESLİMİNE,
c)İ.İ.K’nun 206. maddesinin 1. fıkrasında yazılı imtiyazlı alacaklar için haciz yoluyla takip yapılabileceğine, mühlet sırasında rehinle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabileceğine, ancak bu takip nedeni ile muhafaza tedbirleri alınmasının ve rehinli malın satışının yapılmasının İHTİYATİ TEDBİREN ÖNLENMESİNE,
d)Davacı tarafın gayrimenkulleri ve tescilli, tescilsiz bütün mülkleri ile araçları üzerine 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için İHTİYATİ TEDBİR KONULMASINA, ayrıca üzerlerine ayni ve şahsi hak tesisinin de İHTİYATİ TEDBİREN ÖNLENMESİNE,..” karar vermiştir.
30/01/2023 tarihli celsenin (1) nolu ara karar ile de; “1- Dosya kapsamı ve İİK’nun 292. Maddesi gereği davacı şirket hakkında verilen geçici mühlet kararının ve bu kararla birlikte geçici konkordato komiserlerinin görevleri dahil olmak üzere verilmiş olan tüm ihtiyati tedbirlerin kaldırılmasına, bu konuda gerekli ilanların yaptırılmasına ve ilgili yerlere müzekkereler yazılmasına,” karar vermiştir. Davacı vekili işbu ara karara itiraz etmiş, mahkeme 07/02/2023 tarihli gerekçeli ara kararı ile davacı vekilinin söz konusu itirazının ve 30/01/2023 tarihli ara kararının değiştirilmesini gerektirecek nedenler bulunmadığından söz konusu talebinin reddine karar vermiştir.
Davacı vekili UYAP’tan 01/03/2023 tarihinde sunduğu dilekçe ile işbu ara kararını istinaf etmiştir.
HMK’nın “İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar” başlıklı 341/1. Maddesine göre, “İlk Derece Mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.” şeklinde düzenleme getirilmiş ise de;İİK’nun 7101 Sayılı yasa ile değişik “Geçici mühlet” başlıklı 287. maddesinin birinci ve altıncı fıkralarında, “Konkordato talebi üzerine mahkeme, 286. maddede belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde derhâl geçici mühlet kararı verir ve 297. maddenin ikinci fıkrasındaki hâller de dahil olmak üzere, borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alır.
…Geçici mühlet talebinin kabulü, geçici komiser görevlendirilmesi, geçici mühletin uzatılması ve tedbirlere ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz.” hükmü getirilmiştir.
Burada yasa koyucu tarafından “TEDBİRLERE İLİŞKİN KARARLAR” şeklinde belirtilmiş olup, tedbirlere ilişkin ara kararının içeriği yönünden herhangi bir açıklama ve ayrım da yapılmamıştır.Dolayısıyla istinafa konu edilen dava türüyle (Konkordato) ilgili olarak verilmiş söz konusu somut ara kararla ilgili istinaf talebi yönünden işbu yasal düzenlemelerin ve genel anlamda HMK.nun ihtiyati tedbirlere ilişkin hükümlerinin uygulama alanı/zorunluluğu açısından incelenmesi ve hukuken/usulen değerlendirilmesi gerekmiştir.Aynı konuyu düzenleyen birden fazla yasal düzenlemenin bulunması durumunda, hangi yasa hükmünün uygulanacağı konusunda özel yasa-genel yasa ölçütü esas alındığında özel yasa hükmünün uygulanması,önceki yasa-sonraki yasa ölçütü bakımından değerlendirme yapıldığında ise sonraki yasa hükmünün uygulanması gerektiği genel hukuk ilkesi olarak kabul edilmiştir.6100 sayılı HMK’nun 01.10.2011 tarihinde,2004 sayılı İİK’nin 287. maddesinin uygulanması gereken hükmünü değiştiren 7101 sayılı Yasanın ise 15.03.2018 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle 2004 sayılı İİK’nin 287 v.d. maddelerinin sonraki tarihli bir yasa hükmü olduğu açıktır. Ayrıca 6100 sayılı HMK, hukuk davalarındaki yargılama usulünü düzenlemesi bakımından genel bir yasa vasfındayken, 7101 sayılı Yasa ile değişik 2004 sayılı İİK’nin 287. V.d. Maddelerinin HMK’na kıyasla özel bir yasa hükmüdür.Bu nedenlerle HMK’nın 341. maddesinin (1) numaralı fıkrasının lafzı ile bağlı kalınıp buna göre yorum yapılarak, sonraki değişikliği yok saymak suretiyle adi konkordato talebi sırasındaki geçici hukuki korumalara/tedbire yönelik istemlere ve İİK nun 304. Maddesine binaen kesin mühletin uzatılmasına ilişkin kurulan ara kararlarda istinaf kanun yolunun açık olduğu sonucuna ulaşmak hukuken mümkün görülmemiştir.Nitekim İİK nun 293/1 hükmü de buna engel bir düzenlemedir. Ayrıca İİK’nın 287/son maddesinde tedbirlerin niteliği (Kabulü ya da reddi kararları yönünden) ile ilgili herhangi bir ayrım da yapılmamıştır.Konkordato istemlerinin süratle sonuçlandırılması gereği nazara alındığında, İlk Derece Mahkemesince konkordato istemi sırasındaki geçici hukuki korumalara yani ihtiyati tedbirlere ve kesin mühlet kararı verilmesine ilişkin verilen ara kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmasının yasal olarak mümkün olmadığı yani bu vasıftaki ara kararların niteliği itibariyle KESİN olduğu kabul edilmiştir. Davacı şirket vekilinin istinaf talebine konu ara kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulamaması yani kesin nitelikte olması nedeniyle mahkemece HMK nun 346. Maddesi de gözetilmelidir. İstinafa konu ara kararının KESİN olması nedeniyle HMK 352/1-b Maddesine göre öncelikle karar verilir.Yukarıda açıklanan tüm sebeplerle adı geçen müdahiller vekillerinin sözkonusu ara kararına karşı yaptıkları istinaf başvurusunun, ara kararının kesin nitelikte olması yani kanun yoluna başvurulamayacak olması nedeniyle İİK 287/son maddesi gereğince reddine dair kesin olarak karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendi ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 287/son maddeleri gereğince davacı … ŞİRKETİ vekilinin Kayseri 1. Asliye Ticaret mahkemesinin 07/02/2023 tarihli ara kararına ilişkin İSTİNAF KANUN YOLU BAŞVURUSUNUN USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcının istinaf edenden peşinen alınmış olması nedeniyle başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf eden davacı tarafça yapılan istinaf posta/yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harçlarının derdest dava sonunda ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda değerlendirilmesine,
4-H.M.K. 302/5 maddesi gereğince iş bu ilamın kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararın yerine getirilmesi için gerekli bildirilmlerin, H.M.K. 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflarına tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
5-İstinaf incelemesi aşamasında duruşma yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile İİK 287/son maddesi gereğince KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 24/03/2023