Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/477 E. 2023/533 K. 22.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/477
KARAR NO: 2023/533
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/11/2022
ESAS NO: 2021/641
KARAR NO: 2022/854
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 22/03/2023
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 23/03/2023
KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen kararına karşı süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11/12/2019 tarihinde müvekkili ile davalı sigorta şirketi arasında … tarihlerini kapsayan… poliçe numaralı Anadolu İşyeri … imzalandığını, daha sonra 09/12/2020 tarihinde önceki poliçenin eki olan uzatma poliçesinin imzalandığını ve poliçe vadesinin … tarihlerini kapsayacak şekilde uzatıldığını, müvekkiline ait … Tip … Ton kapasiteli alüminyum ekstrüzyon pres makinesinin de bu poliçe kapsamında olan bir makine olduğunu, söz konusu makinede … günü saat 22:15 civarında profil baskı esnasında anlaşılamayan bir nedenle alt ana kolların kırılması sonucu pres gövdesinin hasar aldığını, hasar sonrası alüminyum ekstrüzyon pres makinesinin çalışamaz hale geldiğini, hasara uğrayan makinenin müvekkili şirketin faaliyetleri için büyün önem arz ettiğini, poliçe kapsamında olan bu makinede oluşan hasarın giderilmesi için davalı sigorta şirketine başvurulduğunu, teklifler alındığını ve onarımın gerçekleştirildiğini, yapılan onarım işlemine dair faturaların alındığını ve 16/02/2021 tarihinde sigorta şirketine hasar beyan formu ve yapılan onarımların listesinin gönderildiğini, sigorta şirketi tarafından yapılan inceleme sonucu müvekkiline gönderilen cevabi yazıda makinelerin normal işlemesinden ve mutad kullanılmasından doğan aşınma ve yıpranmalardan veya çürüme,paslanma ve oksidasyondan, buhar kazanlarında kireçlenme ve çamurlanmadan, işletmede doğrudan doğruya meydana gelen etkilerden, atmosferik vs. şartların sebebiyet verdiği tedrici bozulmalardan kaynaklanan hasarların teminat dışında kaldığını belirterek hasar tazmininden kaçındığını, sigorta şirketinin arızanın mutad kullanım sonucu oluştuğu ve zamana bağlı olarak geliştiği iddialarının gerçeği yansıtmadığını, poliçede 16 yaşına kadar olan makinelerin teminat kapsamına alındığını, bahsi geçen makinenin ortalama ömürlerinin 50 yıl ve üzerinde olduğunu, zamana bağlı olarak gelişen bir yıpranma hasarı olduğunu ileri sürmenin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, sigorta şirketinin poliçe kapsamında olan ve ödemesi gereken hasar bedelini ödemekten kaçındığını, arabuluculuk görüşmelerinden de sonuç alamadıklarından bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davanın kabulüne, poliçe kapsamındaki hasara ilişkin zararın karşılanmaması nedeniyle müvekkilini uğradığı zararın şimdilim 250.000,00-TL’sinin ihbar tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davalı vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin genel merkez adresinin “…” olduğunu, bu nedenle işbu davanın İstanbul Anadolu Adalet Sarayı Asliye Ticaret Mahkemeleri nezdinde görülmesi gerektiğini, başvuruya konu hasara uğrayan iş makinesinin, müvekkili şirket tarafından … vadeli… nolu İşyeri … ile 6.500.000-TL’lik azami teminat miktarı kapsamında sigorta örtüsü altına alındığını, dava konusu talebin teminat dışı kaldığını, hasarın mutad kullanıma bağlı olarak meydana geldiğini ve dolayısıyla teminat dışı olduğunu, bunun ekspertiz raporu ile tespit edildiğini, davacı tarafın talebinin haksız ve fahiş olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, eksper tarafından yapılan hasar icmalinde poliçe kapsamında talep edilebilir hasar miktarının 888.185,25-TL olduğunun belirlendiğini, oysa davacı tarafın söz konusu hasar için müvekkilinin 1.982.889,77-TL ödeme yapmasını talep ettiğini, ekspertiz raporu uyarınca sigortalı makinede 1.485.170,48-TL’lik hasar meydana geldiğini, ikrar anlamına gelmemekle birlikte talep edilebilecek toplam tazminat miktarı 888.185,25-TL olduğunu, bu rakamı aşan talebin haksız ve fahiş olduğunu, poliçede muafiyet kaydı bulunduğunu, sundukları ekspertiz raporunun hükme esas alınabileceğini, davacı tarafın müvekkili şirketin kötü niyetli olduğuna ilişkin beyanlarının gerçek dışı olduğunu, davacının basiretli bir tacir gibi davranmadığını ve poliçeye 14 günlük itiraz süresi içerisinde itiraz etmediğini, müvekkili şirketin temerrüte düşmediğinden bahisle açılan haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İddia ve savunmalar, yapılan yargılama, toplanan deliller, hüküm kurmaya elverişli bilirkişi heyet raporu ve tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “…Yapılan yargılama, toplanan deliller, alınan bilirkişi kök – ek raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında akdedilen Anadolu İşyeri … kapsamına dahil … marka, … model, … imal yılı … … kapasiteli Alüminyum Ekstrüzyon Pres Makinesinde … tarihinde meydana gelen hasarın 1 ve 2 nolu kolon millerinin yorulma nedeniyle kırılması sonucu meydana geldiği, Makine Kırılması Sigortası Genel Şartları’nın teminat dışında kalan haller başlığının 3/h maddesi uyarınca meydana gelen hasarın teminat kapsamında olmadığı anlaşılmakla, davacının davasının reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı vekilince yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle: İlk Derece Mahkemesi, HMK’nın 266. maddesindeki hükmün icrası gereği uyuşmazlığın çözümü, hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bilirkişi incelemesine karar verdiğini ve de Bilirkişi Heyeti teşekkül ettirilirken bir Makina Mühendisi bir de Hukukçu atandığını, davamızın konusunu oluşturan makina kırılması ve sigorta hukuku alanında uzmanlıklarının yeterli olmadığını, sırf görevlendirmedeki yasanın yanılgılı tatbiki dahi Mahkeme Kararının iptalini gerektiren usuli eksiklik olduğunu, Dava Konusu, Makina Kırılması olduğundan ve de tarafların Makinanın önemli kısmını oluşturan MİLLER’in ve parçasının yorulmadan kaynaklı kırılma olup olmadığı noktasındaki itirazların oluştuğuna bakıldığında, Mahkemece tayin edilecek Teknik Uzman olan Bilirkişinin, mümkünse HEM Alüminyum Ekstrüzyon Pres Makinası & Çelik Malzeme Yorulması ve Çelik Millerin Kaynak alanında HEM de Malzeme Bilimi ve Mühendisliği & Malzeme Testi ve Kontrolü alanında uzmanlaşmış makina mühendisi olması gerekliliğini tespit etmesi gerektiğini, emsal sunulan teknik rapordan da anlaşılacağı üzere, dava dosyasındaki bilirkişi raporlarında ve de referans alınan erciyes üniversitesi hasar tespit raporunda dökme demir olarak nitelndirilmiş kırılan miller ve bu millerin dökme demir referans alınarak yapılmış hatalı diren hesaplamaları’na ilişkin temel teknik hata’dan kaynaklı uzmanlık sorgulaması teknik raporda olduğunu, bilirkişi heyetine hukukçu bilirkişi tayini konusunda ise, HMK’nın 266. maddesi ve de Rapor teatisinin en az 6 Ay ile 1 yıl davayı uzatacağı gerçeği yanında HMK’nın 30. maddesindeki usul ekonimisi, sigorta teminat kapsamındaki hasarı ve tutarını ispatlayarak haklı davamızın yasalarca kabul edilebilirliğini HMK’nın 25. maddesi tahtında mahkemeye yardımcı olmakla vazifeli olan müvekkil şirketin ve de hukukçu vekil olarak dava dosyasına, işbu istinaf dilekçesi ekinde sunacağı Yargıtay emsal kararları ile donatılacağından ve yasal mevzuatın tatbiki dava açısından genel hukuk bilgisi ile yeterli olacağından, elbette takdir hukuk dairesi ve mahkemeye ait olmak üzere gerek görüp talep ettiklerini, bilirkişi raporu’nun hükme esas alınarak delil şeklinde değerlendirilmesi HMK’nın 297/f. Fıkrasına açık şekilde aykırılıklar içermekte olup gerekçeli kararın iptalini gerektirdiğini, bilirkişi raporunun özel uzman görüşü ile çelişmesi karşısında çelişkileri giderici yeni bilirkişi rapor alınması gerektiğini, İlk Derece Mahkemesinin 02.11.2022 tarihinde verilen 2021/641 Esas ve 2022/854 Karar sayılı gerekçeli kararında davayı red kararında ‘1 ve 2 nolu kolon millerinin yorulma nedeniyle kırılması’ndan bahsedildiğini, buna karşın müvekkil şirketin dava dilekçesinde … marka, … model, … imal yılı … Uston (7”) kapasiteli Alüminyum Ekstrüzyon Pres Makinesi’nin 1. Mil, 2. Mil, 3. Mil ve 4. Mil’den kaynaklanan Hasardan doğan Tazminat talebi dava edildiğini, ancak ilk derece mahkemesi, gerekçeli kararında da kalem aldığı üzere maddi vakıayı eksik tespit ettiği ve hüküm ile maddi vakıanın arasında eksiklikler olduğunu, nihayetinde 1. nolu ve 2 nolu mil’lerin kırılma nedenleri yanlış tespit edilip değerlendirilmişse de, gerekçeli karar da 3 nolu ve 4 nolu miller’in kırılma ve de hasar tazmin talepleri noktasında bir karar verilmediği ve bu yönü ile yargısal inceleme ve hüküm kurulmasında, dava dosyasında eksiklikler oluştuğunu, dava konusu makinanın 2., 3. ve 4. mil kırılmasının teminat kapsamında gerçekleştiği tam olarak ispat edildiğini, dava konusu makinanın 1. mil kırılmasının teminat kapsamında gerçekleşip gerçekleşmediğinin eksik incelendiğini, müvekkilin riskin sigorta teminatı kapsamında gerçekleştiğinin ispatından sonra, sigorta teminatı kapsamındaki hasar ve onarımı da objektif ve reel olarak dava dosyasında ispat edebilir mahiyette olduğunu, ancak mahkemece, alanında uzman olmayan bilirkişilerden alının rapor sebebiyle maalesef bu tespitleri tam ve ayırt ederek davanın aydınlatılıp, hakikate ulaşması sağlanamadığını, hasarın onarım bedelinden sigorta şirketinin sorumlu olduğuna daire yasal dayanak ve Yargıtay emsal kararları müvekkilin istinaf başvurusundaki haklılığını gösterdiğini beyan ederek yerel mahkeme kararının eksik inceleme, yetersiz bilirkişi raporları ve de yanılgılı hukuk uygulamasından sebep iptal edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:Dava, davalı sigorta şirketi tarafından İşyeri … kapsamına sigortalanan davacıya ait pres makinesinde meydana gelen hasarın tazmini talebine ilişkindir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; Makina Mühendisi ve Hukukçu Bilirkişilerden alınan bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm tesis edilmiş ise de, söz konusu raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığı anlaşılmaktadır. İşyeri … kapsamında davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan davacıya ait Alüminyum Ekstrüzyon Pres Makinesinde … tarihinde meydana gelen hasarın poliçe teminatı dışında kalıp kalmadığı, poliçe kapsamında kalması halinde zararın miktarının ne kadar olduğunun tespiti hususunda mahkemece önceki bilirkişi heyeti dışında üç kişilik Makina Mühendisi Bilirkişisinden oluşturulacak heyetten alınacak rapora göre hüküm tesis edilmesi gerekirken, tek Makina Mühendisi Bilirkişisinden alınan rapora göre karar verilmesi doğru olmamıştır.
Yukarıda belirtilen gerekçelerle sonuç olarak; 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a.6.maddesi gereğine Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle yukarıda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmek üzere davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
2-HMK’nın 353/1-a.6 md. gereğince, KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 02/11/2022 tarih ve 2021/641 E – 2022/854 K sayılı kararın KALDIRILMASINA,
3-HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle eksiklikler giderildikten sonra sonucuna göre esastan bir karar verilmek üzere davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye geri GÖNDERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde davacıya iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Yapılan istinaf posta/yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
7-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4.maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
8-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
Dair, dava dosyası üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a.6 maddesi gereğince, KESİN olarak oybirliği ile karar verildi.22/03/2023