Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/361 E. 2023/482 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/361
KARAR NO: 2023/482
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 19/01/2023
ESAS NO: 2023/62
KARAR NO : 2023/24
DAVANIN KONUSU: Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
KARAR TARİHİ: 16/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ: 16/03/2023
KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 19/01/2023 tarih ve 2023/62 E – 2023/24 K kararına karşı süresi içinde davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Keşideci müvekkili … olan … A.Ş …Caddesi Şubesine ait … çek seri numaralı … vade tarihli 26.990,00 TL miktarlı çeki … ‘ye ve … A.Ş …ŞUbesine ait … çek seri nolu … vade tarihli 40.500,00 TL miktarlı çeki …. Şti. Ye verilmek üzere aradaki ticari ilişkiye istinaden müvekkilinin keşide etmiş olduğu … tarihinde müvekkili tarafından … seri nolu faturası ile alıcısı …. Şti. Ve … seri nolu faturası ile alıcısı … ye gönderilmek üzere … kargoya teslim edildiğini, taşınması esnasında kaybolduğunu, tüm yapılan inceleme ve aramalara rağmen söz konusu çeklerin bulunamadığını, davalarının kabulünü, evvel emirde tedbir kararı verilerek çeklerin zayi sebebiyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Tekmil dosya mündericatı birlikte değerlendirildiğinde; “…Dava, zayii nedeniyle açılan çek iptali davasıdır. TTK’nın 651/2 ve 818/1-s bendi yollamasıyla aynı yasanın 757 ve devamı maddelerine göre, kıymetli evrak sayılan çekin zayi olması halinde zayi olduğu veya ziyaın ortaya çıktığı anda çek (senet) üzerinde hak sahibi yani lehdar ya da hamil olan kişiler ancak iş bu çekin (senedin) iptaline karar verilmesini talep edebilir. Çekte lehdar ya da hamil olmayan kişilerin işbu iptal davasını açma hakları yoktur, keşideci olan davacının bu düzenlemeler gereği dava açma hakkı olmadığı anlaşılmıştır. Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 2016/8102 E. 2018/1789 K sayılı kararında; “Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, iptali istenen çeklerin keşidecisinin davacı olduğu, çek iptali davası açma hakkının hamile tanındığı, keşideci tarafından çekin kaybı nedeniyle çek iptali davası açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına,” şeklinde karar verilmiştir. Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, yukarda açıklandığı üzere keşidecinin de iptal davası açma yetkisi bulunmadığından, davacının davasının HMK madde 114/1- d uyarınca taraf ehliyeti olmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. -Davanın HMK’nın 114/1-d. maddesi uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE, …” şeklinde karar verilmiştir.
Bu karara karşı davacı tarafından yasal süresinde istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili tarafından ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili … adına keşidecisi olduğu çeklerin kargo şirketine verilmesi sonucu kaybolması nedeniyle söz konusu kaybolan çeklere ilişkin çek zayi davası açmış olmakla birlikte davalarının keşidecinin çek zayi davası açamayacağından bahisle yerel mahkemece reddedildiğini, işbu yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olup kararın istinafen lehlerine kaldırılması gerektiğini keşidecisi müvekkilim … olan … a.ş kayseri sivas cad. şubesine ait … çek seri numaralı …vade tarihli 26.990,00 TL miktarlı çeki … ye ve… a.ş. kayseri argıncık şubesine ait … çek seri nolu … vade tarihli 40.500,00 TL miktarlı çeki …. Şti Ye verilmek üzere aralarındaki ticari ilişkiye istinaden müvekkilinin keşide ettiğini 09.01.2023 tarihinde müvekkili tarafından … seri nolu faturası ile alıcısı …. şti ve … seri nolu faturası ile alıcısı …. a.ş ye gönderilmek üzere sürat kargoya teslim edildiğini taşınması esnasında kaybolduğunu tüm yapılan inceleme ve aramalara rağmen söz konusu çeklerin bulunamadığını her ne kadar yerel mahkeme çek zayi davası açmaya yetkisi olan kişilerin lehdar ya da hamil olabileceğini, keşidecinin çek zayi davası açamayacağından bahisle davamızı reddetse de çeklerin kargoda kaybolmasından dolayı çekler lehdarlara ulaşmamış olup lehdarların kendilerine ulaşmayan çekler yönünden dava açma durumlarının mümkün olmadığını, zira çek lehdarlara ulaşmadığı için somut olayda dava açma yetkisi zorunlu olarak keşideci olan müvekkiline ait olduğunu ,davaya konu çeklerin vade tarihleri …ve … olup eğer kötü niyetli 3. kişilerin çekleri lehdarların yerine sahte imza atarak bankalara ibrazı veya icra takibi yapılması halinde hem keşideci olan müvekkilinin hem de lehtarların mağduriyet yaşayacağını işbu nedenle açmış oldukları davanın keşidecinin açamayacağından bahisle reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olup yerel mahkeme kararının istinafen lehlerine kaldırılması gerektiğini açıklanan nedenlerle ve yüksek mahkemenizce göz önüne alınacak diğer nedenlerle yerel mahkeme kararının davaya konu çekler fiziki olarak lehdarlara ulaşmadan kargoda kaybolmuş olduğundan, hala keşideci uhdesinde sayıldığından bu nedenle keşideci dışında kimse dava açamayacağından dolayı lehimize istinafen kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:HMK’nın 355. maddesine göre “İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Dava, hasımsız,zayi nedeniyle çek iptali talebine ilişkindir.
6102 sayılı TTK 757/1 Maddesinde; “…İradesi dışında poliçe elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın poliçeyi ödemekten menedilmesini isteyebilir. ” düzenlemesi mevcut olup devamında 818/1-s maddesinde ise Poliçeye ait iptal hakkındaki 757 ilâ 763 üncü maddelerle 764 üncü maddenin birinci fıkrasındaki hükümlerin uygulanacağının belirtildiği görülmüştür.
Bununla birlikte 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 818/1-s bendi yollamasıyla çekler hakkında da uygulanacak olan Türk Ticaret Kanunu’nun 651, 757 ve 765.maddeleri gereğince zayi nedeniyle çek iptali davası açma hakkı kıymetli evrakın zayi olduğu veya ziyaın ortaya çıktığı anda senet (çek) üzerinde hak sahibi olan kişiye ait olduğu (651/2.madde) yani çekte hamil olan kişinin ancak zayi nedeniyle çekin iptaline karar verilmesini isteyebileceği, dava dilekçesindeki ibarelerden davacının keşideci olduğu, keşidecinin zayi nedeni ile iptal davası açma yetkisi olmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle 6100 sayılı HMK 114/h. maddesi uyarınca reddide gerekir. (Aynı yönde Yargıtay 11.HD.nin 2016/8896 esas, 2017/5853 karar sayılı emsal kararı)
Dava, TTK’nın 818. maddesi delaletiyle uygulanması gereken 757 vd. maddelerine temas eden çek iptali davası niteliğindedir. Dava, açıklanan bu niteliği itibariyle HMK’nın 382/(1) e-6 maddesi uyarınca çekişmesiz yargı işi kapsamında olup ilk derece mahkemelerinin çekişmesiz yargı işleri bakımından verdikleri kararlara karşı vaki istinaf başvuruları bakımından Bölge Adliye Mahkemelerince verilen kararlara karşı, HMK’nın 362/(1) ç. maddesi uyarınca temyiz yoluna başvurulamaz. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2021/9 Esas, 2021/446 Karar)
Açıklamalar ışığında davanın reddi yönündeki mahkeme kararında usul ve yasaya aykırı bir yön yoktur. Davacının istinaf sebepleri haklı ve yerinde görülmemiştir. Mahkemenin davanın reddi kararının usul ve yasa yönünden hukuka uygun olması nedeniyle davacının istinaf talebinin HMK’nın 353/1-b.1.maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 19/01/2023 tarih ve 2023/62 E – 2023/24 K sayılı nihai kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşılmakla davacının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gerekli olan 179,90 TL istinaf karar ve ilam harcı istinaf eden davacı tarafça peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4 maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından karşı taraf yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK’nın 382/(1) e-6 maddesi yollamasıyla 362/(1)ç. bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi.16/03/2023