Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/2440 E. 2023/2359 K. 21.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/2440
KARAR NO: 2023/2359
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/11/2023 EK KARAR
NUMARASI: 2023/316 d.İş Esas -2023/317 D.İş Karar
DAVANIN KONUSU: İhtiyati Haciz Kararına itiraz
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 21/12/2023
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 21/12/2023
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 2023/316 Esas 2023/317 Karar sayılı ilamına karşı , karşı taraf … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda ;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Talep eden vekili dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davalı borçlu arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu kapsamda müvekkil şirketçe borçlu şirkete granit, porselen, mermer gibi çeşitli ürünler satıldığını, bu satışlar nedeniyle kesilen fatura dilekçe ekinde sunulduğunu, ekte yer alan belgelerden anlaşıldığı üzere satışa konu mallar davalı borçlu şirkete teslim edildiğini, hatta yine ekli belgelerden anlaşılacağı üzere … Gümrük Müdürlüğüne gelen antrepoda bulunan bir kısım mallar davalı borçlu tarafından doğrudan antrepodan alındığını, bu hususta e-faturaları, gümrük beyannamelerini, sevk irsaliyelerini dilekçe ekinde sunduğunu, ekli fatura ve irsaliyelerde belirtildiği üzere irsaliye yerine geçen faturalar kesilmiş, fatura açıklamasında hangi antrepodan malın çekileceği gösterildiğini ve borçlu şirketin ürünleri teslim aldığını, söz konusu bedellerin fatura tarihi itibariyla muaccel hale geldiğini, ancak gelinen aşamada davalı borçlu herhangi bir ödeme yapmadığını, borçlu şirket ile yapılan görüşmelerin netice vermediğini, muaccel olan borç, rehinle de teminat altına alınmadığını, borçlu hakkında mal kaçırma şüphesi bulunduğundan ihtiyati haciz talebinde bulunma zarureti doğduğunu, müvekkilin davalı borçlunun aldığı tüm ürünleri temin ederek teslim alması için tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini , nitekim davalı da bu malları teslim aldığını ve böylece teslim olgusu da gerçekleştiğini, bu hususların ekte sunulan fatura ve irsaliyelerden açıkça anlaşıldığını, söz konusu bedellerin şimdiye dek ödenmediğini, bu nedenlerle 48.416,26-USD (1USD=26.84-TL olmak üzere 1.299.492,42-TL tahsil tarihinde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak şartıyla) borcun borçludan tahsili için borçlunun menkul, gayrimenkul malları, banka hesapları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları için ihtiyati haciz kararı verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin borçlu üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Somut olayda dosya arasında mevcut faturada yer alan teslime dair kayıt dikkate alındığında malın teslimine ilişkin yaklaşık ispatın sağlandığı gözetildiğinde muaccel alacağın varlığı ve miktarı hususunda ihtiyati haciz talep eden haklılığının yaklaşık olarak ispatı bulunduğundan, talep sahibinin dilekçesi ve ekindeki belgelerin incelenmesinden; borcun vadesinin geldiği, süresinde ödenmediği, İİK nun 257.maddesindeki şartların varolduğu kanaatine ulaşılmış “1-İİK.’nın 257/1.maddesindeki koşullara uygun ihtiyati haciz talebinin KABULÜ ile; 1.302.266,67 TL’lik alacak yönünden, İİK.nın 259/1 maddesi gereğince ihtiyati haciz isteyen tarafından takdiren alacağın %15’i oranında HMK’nun 87.maddesine göre nakdi teminat yatırılması veya muteber bir bankanın kesin ve süresiz nitelikteki banka teminat mektubu ibraz edilmesi halinde borçlunun menkul ve gayrimenkul malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine borca yetecek miktarda İİK’nun 257 ve müteakip maddeleri uyarınca İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA,2-İİK’nın 261. maddesi uyarınca on gün içinde infaz edilmemesi halinde ihtiyati haciz kararının kendiliğinden kalkmış sayılmasına,” şeklinde hüküm kurulmuştur.
Bu karara karşı taraf vekilince dilekçeyle itiraz edilmiş ve mahkemece itiraz duruşmalı incelenerek 01/11/2023 tarihli gerekçeli ek kararla ihtiyati haciz kararına vaki itirazının reddine karar verilmiş, itiraz eden Karşı taraf … vekili işbu değişik iş ek kararını yasal süresi içerisinde istinaf etmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karşı taraf … vekili istinaf dilekçesinde özetle ; İİK m. 258’in İİK. m. 50’ye atfı uyarınca ihtiyati haciz kararını vermeye yetkili ve görevli mahkeme müvekkil şirketin adresinin İzmir ilinde olması nedeniyle İzmir Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, ihtiyati haciz talep eden firmanın adresi de … Mah. … Bulv. I …. BLOK NO: … , … olup ihtiyati haczin Kayseri ilinde talep edilmesine anlam verilemediğini, yetki itirazı dosyada mevcut tüm delil ve belgeler değerlendirilmeksizin reddedildiğini, gerekçeli karar incelendiğinde; işbu yetki itirazına yönelik herhangi bir gerekçelendirme yapılmaksızın talebin reddedildiğinin görüleceğini, işbu hususun müvekkilin gerekçeli karar hakkını engellediğinin açık olduğunu, ilgili yerel mahkeme yetkili olmadığı halde ihtiyati haciz kararının kabulüne karar vererek müvekkilin haklarının zedelenmesine neden olduğunu, karşı tarafça dava dilekçesinin eki mahiyetinde sunmuş olduğu e-faturaya ilişkin borcunu, … . … Şubesine ait: – … keşide tarihli 355.000,00 TL tutarlı … seri numaralı – … keşide tarihli 355.000,00 TL tutarlı … seri numaralı , – … keşide tarihli 355.000,00 TL tutarlı … seri numaralı, – … keşide tarihli 355.063,22 TL tutarlı … seri numaralı çeklerle ödediğini, ilgili çekler keşide tarihinde hamil tarafından bankaya ibraz edilmiş ve karşılığı ödendiğini, müvekkil şirketin, ihtiyati haciz yapılmasını gerektirir herhangi bir borcunun bulunmadığının açık olduğunu, karşı tarafın ihtiyati haciz talebinde kötü niyetli olduğu açıkça ortada olduğundan itirazın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, karşı tarafça sunulan e-faturanın alacağın varlığını ve vadesinin geldiğini yaklaşık olarak ispatladığı kanaatine varıldığını, e-faturanın borcun varlığını ve borcun ödenmediğini yaklaşık dahi olsa kanıtlayamayacağının açık olduğunu, ilgili karar verilirken ticari defterler dahi incelenmeden borcun varlığı ve vadesinin geldiği hususunun mevcut olduğu kabulü ile ihtiyati haciz kararı verilmesi haksız olduğunu, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/330 E., 2023/331 E. Ve 2023/332 E. Sayılı D. İş dosyaları ile ilgili e-faturalara ve e-irsaliyelere dayanılarak ihtiyati haciz talep edildiğini, alacağın ve alacak vadesinin geldiğinin yaklaşık olarak dahi ispatlanamadığı gerekçesi ile reddedildiğini, ihtiyati haciz kararının uygulanma amacı ve kanunda belirtilen şartları gözetildiğinde; müvekkilin mal kaçırma ihtimalinin bulunması gerektiği açıkça görüleceğini, müvekkil şirketin ilgili süreçte, şirkete ait herhangi bir malı gizleme, kaçırma veya hileli herhangi bir işlem yapma teşebbüsü dahi olmadığını, müvekkil şirket adresi 2016 yılından bugüne kadar asla değişmediğini, ilgili hususlar; müvekkilim mal kaçırma ihtimalinin bulunmadığını açıkça kanıtladığını, yerel mahkemece hükmedilen teminat miktarı ile müvekkil şirket aleyhine uygulanan ihtiyati haciz tedbirleri birlikte değerlendirildiğinde müvekkilin hak kaybına uğradığı açıkça görüldüğünü, teminat miktarının oldukça cüz’i bir miktar olmasına karşın ilgili haciz kararının icrası nedeniyle müvekkil şirketin araçları haczedildiğini ve banka hesaplarına bloke konulduğunu, müvekkil şirketin, alanında öncü ve ticari hacmi geniş bir şirket olması sebebiyle ilgili hacizlerin ticari itibarını zedelediği ve ticari hayatını sekteye uğrattığını, izah edilen tüm bu haklı nedenlerle tarafların istinaf kanun yoluna başvurma mecburiyeti doğduğunu, istinaf başvurusunun kabulüne, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin ihtiyati haciz talep eden üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Talep eden … vekili istinaf dilekçesine karşı sunduğu cevap dilekçesinde özetle ; Karşı taraf, istinafa başvuru dilekçesinde ilk olarak, müvekkil şirkete borcu olmadığını iddia ettiğini, ancak bu hususun ihtiyati haciz kararı veren mahkemece incelenmesinin mümkün olmadığını, huzurda görülen bu dosya faturadan kaynaklı olarak alacağın ilişkin ihtiyati haciz dosyası olduğunu, müvekkil şirketin, davacı şirketten alacağı bulunduğunu, taraflar arasında sadece ihtiyati hacze konu faturalar değil, başkaca ticari ilişki mevcut olup, bahsedilen ödemeler de ihtiyati hacze konu faturalara ilişkin olmadığını, karşı tarafın dilekçesinde yer verdiği ve ihtiyati haczin reddine ilişkin Mahkeme ilamları ile huzurdaki mahkeme ilamları benzer olmadığını, sunulan kararlarda sadece fatura dayanak olarak gösterilmiş olup, fatura konusu ürünün teslim edildiğine dair yazılı bir belge bulunmadığından alacağı yaklaşık olsa dahi ispat edemediğinden ihtiyati haciz talebin reddine karar verilmesi hukuka uygun olduğunu, ihtiyati hacze yapılan itirazlar kanunda sınırlı sayıda yazılmış olup, diğer hususlara nazara alınarak ihtiyati haczin kaldırılması mümkün olmadığını, Kayseri Mahkemeleri de gerek İcra Daireleri gerekse ihtiyati haciz alınması ve tatbiki için yetkili olduğunu, izah edilen ve sayın mahkemece resen göz önünde bulundurulacak sair hususlar dâhilinde; karşı tarafça yapılan istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
H.M.K 355. Maddesi gereğince inceleme Kamu Düzenine aykırılık halleri dışında istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ :
Talep (Değişik İş dosyası üzerinden), faturalara dayalı alacak nedeniyle ihtiyati haciz kararı verilmesine ilişkindir.
Mahkemece, 11/09/2023 tarihli gerekçeli kararı ile İİK 257.maddesi gereğince ve %15 teminat karşılığında ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Karşı taraf borçlu vekili işbu ihtiyati haciz kararına 14/09/2023 tarihli dilekçesi ile süresinde itiraz etmiştir. İtiraz sebepleri olarak, kararı veren mahkemenin yetkili olmadığını, ihtiyati haciz isteyen alacaklı şirketin adresinin … İstanbul , itiraz eden borçlu şirketin adresinin İzmir olduğunu bu nedenle Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olmadığını, ihtiyati haciz kararı verilen alacağın varlığı ve muacceliyetine dair yaklaşık ispata yeterli koşulların bulunmadığını, mal kaçırma ihtimalinin bulunmadığını, takdir edilen teminatın da düşük olduğunu ve ihtiyati haciz kararına konu alacağın çeklerle ödendiğini ileri sürmüştür.
Mahkeme itirazı duruşmalı olarak incelemiş, 31/10/2023 tarihli duruşmaya taraf vekilleri katılmış, mahkemece dinlenmişler ve aynı celsedeki kısa ara kararı ile muteriz borçlu karşı tarafın ihtiyati haciz kararına vaki itirazının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Bu kısa ara karar yönünden ayrıca gerekçeli olarak 01/11/2023 tarihli ek karar da yazılmış, muteriz borçlu vekili işbu ek kararı süresinde istinaf etmiştir.
İstinaf dilekçesinde ileri sürülen istinaf sebepleri, mahkemece verilmiş ihtiyati haciz kararı , bu karara yapılan itiraz sebepleri , itirazın duruşmalı olarak yapılan inceleme sonunda verilen ve istinaf edilen gerekçeli ek kararda yazılı açıklamalar ile mevcut dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirildiğinde ;
İİK 265. maddesi: Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.
(Ek ikinci fıkra: 17/7/2003-4949/63 md.) Menfaati ihlâl edilen üçüncü kişiler de ihtiyatî haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edebilir.Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder.
İtiraz eden, dilekçesine istinat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecburdur. Mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir.
(Ek fıkra: 17/7/2003-4949/63 md.; Değişik:2/3/2005-5311/17 md.) İtiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. İstinaf yoluna başvuru, ihtiyatî haciz kararının icrasını durdurmaz.” şeklinde hüküm altına alınmıştır.
Mahkemece verilmiş ihtiyati haciz kararına karşı taraf borçlu vekilince süresinde yapılan itiraz dilekçesi incelendiğinde; İİK 265. maddesi gereğince hem mahkemenin yetkisine hem de teminata karşı açıkça itiraz edildiği ve ayrıca ihtiyati haczin dayandığı sebeplere de itiraz edildiği görülmüştür. Ancak mahkemece verilen ve istinaf edilen gerekçeli ek kararın gerekçe kısmı incelendiğinde; mahkemece muteriz borçlu tarafın sadece ihtiyati haczin dayandığı sebeplere itiraz ettiği belirtilerek sadece bu yöndeki itirazlarının değerlendirilerek itirazın reddedildiği, İİK 265. Maddesi gereğince yaptığı mahkemenin yetkisine ve teminata dair itirazları yönünden ise mahkemece herhangi bir inceleme , araştırma ve değerlendirme yapılmadığı, dolayısıyla İİK 265. maddesine göre eksik inceleme ve değerlendirme ile karar verildiği anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle , mahkemece muteriz borçlu karşı taraf vekilinin ihtiyati haciz kararına karşı sunduğu 14/09/2023 tarihli itiraz dilekçesinde İİK 265. maddesi gereğince ileri sürdüğü itiraz sebeplerinden olan mahkemenin yetkisine ve takdir edilen teminat miktarına yönelik itiraz sebepleri yönünden de araştırma yapılması , ihtiyati haciz isteyen şirketin ve karşı tarafın,ihtiyati haciz talep tarihi itibari ile Ticaret Sicil kayıtlarındaki en son tarihli güncel kayıtlı adreslerinin/şirket merkezlerinin neresi olduğunun ilgili mercilerinden sorulup dosyaya getirtilerek incelenmesi ile mahkemenin İİK 258. maddesi ve 50. Maddesi gereğince yetkili olmadığı yönündeki itirazının da incelenip değerlendirilerek bir karar verilmesi , eğer yetkili olduğuna karar verirse de bu sefer yine İİK 265 . Maddesi gereğince teminat yönünden yaptığı itirazının da açıkça incelenip değerlendirilmesi ile bu yöndeki itirazları hakkında da olumlu ya da olumsuz bir karar verilmek üzere itiraz davasının/yargılamasının yeniden yapılması için HMK 353/1-a-6 gereğince istinaf edilen ek kararın kaldırılmasına ve dosyanın mahkemesine geri gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1- İtiraz ve istinaf eden Karşı taraf … vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE ,
2-HMK’nın 353/1-a.6 md. Gereğince, Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ‘nin 2023/316 Değişik İş esas- ve 2023/317 Değişik İş Karar sayılı, 01/11/2023 tarihli EK KARARININ KALDIRILMASINA,
3-HMK’nun 353/1-a.6 maddesi gereğince Mahkemece, uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek ölçüde önemli delillerin toplanmamış ve değerlendirilmemiş olması nedeniyle yukarıda belirtilen eksiklikler giderildikten sonra sonucuna göre sözkonusu itirazları hakkında da bir karar verilmek üzere itiraz davasının/yargılamasının yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye geri GÖNDERİLMESİNE,
4- Karşı taraf … vekili tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde kendisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Yapılan istinaf kanun yoluna başvuru harcı ile istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
7-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince iş bu ilamın kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararın yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin, harç tahsil işlemlerinin HMK’nın 359/4.maddesi gereğince iş bu kararın taraflarına tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dava dosyası üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a.6 ile İİK 265/son maddesi gereğince, KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 21/12/2023