Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/1848
KARAR NO: 2023/1907
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/03/2023
ESAS NO: 2022/610
KARAR NO: 2023/155
DAVANIN KONUSU: Alacak
İSTİNAF KARAR TARİHİ:08/11/2023
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ:20/11/2023
Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/03/2023 tarih ve 2022/610 Esas 2023/155 Karar sayılı ilamına karşı ,davacı ve davalı … vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya dairemize gelmekle dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda;
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:Davacı vekili dava dilekçesinden özetle; Davacı bankanın davalı ile üye iş yeri sözleşmesi çerçevesinde davalı firmaya kredi kartı alışverişlerinde kullanılmak üzere … numaralı POS (satış noktası terminali) tahsis edildiğini, bu işlemlerde kullanılmak üzere davalı firmanın müvekkil banka … Şubesi nezdinde … numaralı cari hesabının bulunduğunu, üye işyerleri kredi kartlarını POS makinesinden geçirerek veya mail order yöntemiyle kart bilgilerinizi POS cihazına girerek harcamaya sistem üzerinden onay aldığını, üretilen harcama belgesi kredi kartı hamili tarafından imzalandığını, veya pin şifresi ile işlem yapıldığını, mail order yönteminde ise kredi kartı müşterisinden talimat alındığını, harcama bedeli bu şekilde iş yerinin POS cihazını almış olduğu bankadaki hesabına geçen harcama bedeli üzerinde bankayla olan anlaşması çerçevesinde tasarrufta bulunduğunu, kart bankaları da ödenen bu tutarları davalı …’un kredi kartına alacak kaydedeceğini, müvekkili banka tarafından ödenen bu tutarların davalı …’a ödenmemesi için ihtiyati haciz kararı verilmesinin gerektiğini, davalı … daha sonra ise kredi kartı harcamalarına itiraz ederek kredi kartı borçlarından kurtulma yoluna başvurduğunu, bu hususta Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi 2010/112 esas sayılı dosyası ile Kamu Davası açıldığını, bu nedenlerle davalıların sahip oldukları menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz konulmasına bu devirlerin önlenmesine yönelik olarak ihtiyati tedbir vaazına karar verilmesini, 187.302,89-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVALI … VEKİLİNİN İLK DERECE MAHKEMESİNE SUNMUŞ OLDUĞU CEVAP DİLEKÇESİNDEN ÖZETLE: Pos cihazının yasalara aykırı olarak kullanıldığı iddiasının kendi aleyhine sürülemeyeceğini, sözleşme ile kime teslim edildi ise kiminle sözleşme yapıldı ise sorumlu tutulabilecek kişinin o olduğunu, bu nedenle kendisinin aleyhine dava açmaya haklarının olmadığını, kendisinin sorumluluğunu gerektirecek herhangi bir nedenin bulunmadığını, bankanın bahsettiği aktarıldığı iddia edilen paranın 182.266,46-TL’sinin aktarılmadığını, yüksek tutarlı her harcama işlemi için fatura, imzalı mail order talimatlarının ve post sliplerinin asıllarını istemek zorunda olduklarını ve bunların doğruluğunu tespit ettikten sonra ilgili posta sahibi şirketin hesaplarına aktarılmasının gerektiğini, kendisinin … Ltd. Şti.’nde çalıştığı dönemlerde kredi kartını toplantıcılardan şeker ve diğer hammaddeleri almak için kullandıklarını, bu işten rahatsız olduğunu, bunu bildirdiğini, daha sonra her ne oldu ise kartlarının kopyalanıp kullanılmaya devam edildiğini, ancak borçları ödememeye başladıklarında bu durumu fark ettiğini, bu durumla da ilgili bankalara itiraz ettiğini, bu nedenle davanın reddine, verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini, davanın kötü niyetle açılması sebebiyle davacının kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda “…Somut olayda; … Ltd. Şti.’nin davacı bankanın … şubesinin üye işyerlerinden olduğu, taraflar arasında kredi kartı üye işyeri ve posta ile satış (mail order) sözleşmeleri imzalandığı, üye işyeri sözleşmesi çerçevesinde davalı firmaya kredi kartı alışverişlerinde kullanılmak üzere POS tahsis edildiği, bu işlemlerde kullanılmak üzere davalı firmanın davacı bankanın … şubesi nezdinde … nolu cari hesabı bulunduğunu, davalının mail order yöntemi ile gerçekleştirilen kredi kartı ile yapılan satış işlemlerinde kredi kartı hamillerinin itirazları sonucu ters ibraz ”Charge back işlemi” gerçekleştirilerek davacının banka kart hamili bankalara ödemeler yaptığı, taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca davacı bankaca yapılan ödemelerin davalılardan tahsilini talep ettiği görülmüştür. Mahkememizce alınan bilirkişi raporu, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Uluslararası kart kuralları gereği Kedi Kartı ile yapılan bir işlemin ihtilafa dönüşmesi halinde, kart sahibi bankanın, işlem tutarını, işyerine ödeme yapan bankadan geri alma hakkı ve imkanı bulunduğu, Bankalara yapılan harcama itirazları kısmında …’un 7 bankaya yapmış olduğu harcama itirazı sonucunda bankalar Chargeback kuralları çerçevesinde inceleme yaparak itiraz edilen harcama tutarlarını T. … A.Ş.’den tahsil ettiği, yapılan tüm harcamaların … IP adresi üzerinden yapıldığı, bankalarca kredi kartı harcamalarına yapılan ters tutarının 182.266,46-TL olduğu, …’un 7 bankaya yapmış olduğu 182.266,46-TL yönünden harcama itirazı sonucunda bankalar CHARGEBACK kuralları çerçevesinde inceleme yaparak itiraz edilen harcama tutarlarını … A.Ş.’den tahsil ettiği görülmekle, davalı … yönünden davanın Kısmen Kabul Kısmen Reddi ile, 182.266,46-TL’nin dava tarihi itibariyle reeskont faizi ile tahsiline, fazlaya dair istemin reddine karar vermek gerekmiş olup, alınan uzman bilirkişi heyeti raporunda da ayrıntılı olarak açıklandığı üzere 31/08/2009 ile 01/12/2009 tarihleri arasındaki tüm harcama işlemlerinin … A.Ş’ye ait IP adresi üzerinden yapılmış olduğu, 21/12/2009 ile 29/12/2009 tarihleri arasındaki işlemlerin ise …’a ait IP adresi üzerinden yapılmış olduğu anlaşılmakla, davalılar … ve … tarafından yapılmış harcama işlemi olmadığı, dolayısı ile bu davalılar yönünden yapılmış bir harcama itirazı da bulunmadığı harcama işlemlerinin davalı … tarafından yapıldığı dikkate alındığında davalılar … ve … hakkında açılan davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur. 1-Davalılar … ve … yönünden davanın ayrı ayrı REDDİNE, 2-Davalı … yönünden davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, 182.266,46-TL’nin dava tarihi itibariyle reeskont faizi ile tahsiline, fazlaya dair istemin reddine…” dair karar verilmiştir.İş bu kararı davacı ve davalı … vekili süresinde istinaf etmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı … A.Ş. vekili tarafından sunulan istinaf başvuru ve cevap dilekçesinden özetle; Diğer davalılar … firması ile … cihetinden ise ret kararı verildiğinden tam istinafa başvurduklarını, İşbu dava; davalılar nedeniyle müvekkil bankanın uğradığı zararın, davalılardan müştereken ve müteselsilen tazmin davası olduğunu, müvekkil banka ile arasında “POS Üye İşyeri Sözleşmesi” bulunan … firmasının aradaki sözleşme gereği mesuliyetten kurtulması hukuken mümkün olmadığını, işbu dava, ceza davasına da konu bir tazminat davası olduğundan davaya konu işlemlerin yapılmasını sağlayan ve basiretli bir tacir gibi davranmayan … firması sahibi/ortağı/müsebbibi …’un da mesuliyeti bulunduğunu, uzun yıllardır devam etmekte olan ve artık sübuta eren işbu davada; eksik verilmiş ve kısmen hatalı olan yerel mahkeme kararın kaldırılmasını ve hukuki değerlendirmesi tarafça yapılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiğini, … Genel Gıda ve … hakkında davanın reddine karar verilmesini hatalı olduğunu, hukuka aykırı olduğunu, davaya konu para çekim işlemleri, meysan’a ait pos cihazından yapılmıştır ve … ile müvekkil banka arasında “pos üye işyeri sözleşmesi” bulunduğunu, “Sözleşme Hükümleri Gereği” … , dava konusu müvekkil banka zararından doğrudan mesul olduğunu, yerel mahkemece sözleşme hükümleri dikkate alınmadığını, dosyada dava dilekçesi ekinde sözleşme mevcut olduğundan, dava uzun süredir sürdüğünü, hukuki inceleme ile mevcut hata giderilebileceğinden sözleşme hükümlerinin dikkate alınmasını talep ettiğini, ceza davasına da konu olan ve davaya konu işlemlerin yapılmasını sağlayan ve de basiretli bir tacir gibi davranmayan …; … firmasının sahibi/ortağı ve ilintili ceza dosyasıyla da sabit olduğu üzere, … ile birlikte somut olayın müsebbiplerinden birisi olduğunu, dava konusu işlemlerin yapıldığı ve pos sözleşmesi ile tahsis edilmiş pos cihazının sahibi, … firmasının ve basiretli bir tacir gibi davranmayan aksine ceza davasına da konu eylemleri bulunan firma sahibi/ortağı …’un; … ile birlikte müteselsil olarak sorumlu tutulmasına karar verilmesini talep ettiğini, yerel mahkemece, bilirkişi raporu doğrultusunda; müvekkil Bankanın, davalı …’un kötü niyetli kredi kartı harcama itirazları nedeniyle uğradığı zararının 182.266,46 TL sinin (5.036,43 TL banka hakem heyeti ücreti eksiktir.) iadesine karar verildiğini, söz konusu tutardan; … firması ve … müşterek müteselsil olarak mesul tutulmadığını, tüm davalıların, oluşan zarardan; müteselsil olarak mesul tutulması gerektiğini, üstelik söz konusu iki davalı yönünden müvekkil banka aleyhine vekalet ücretine de hükmedildiğini, yerel mahkeme kararı bu yönlerden hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, işbu davanın 2010 yılından beri tam 13 yıldır devam etmekte olduğu ve mevcut enflasyonist ortamda zararın TL olan karşılığının gitgide tüm maddi değerini yitirdiği göz önünde alınarak ve hakkaniyet gereği; işbu hukuk dosyasında ve ilintili Kayseri 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2015/94 E. (2011/733 eski E.) nolu dosyasında bulunan tüm delillerin dikkate alınmasını, hukuki değerlendirme yapılarak davanın kabülüne karar verilmesini talep ettiğini, yerel mahkemece, bilirkişi raporuna ilişkin itirazların dikkate alınmadığını, esasen eksik inceleme nedeniyle kısmen hatalı karar verildiğini, yerel mahkemece hatalı karar verilmesine ana sebep, bilirkişi raporunda yapılan IP adreslerine ilişkin incelemenin; hatalı yorumlandığını, bilirkişi raporunda bulunan ve … ile … h … IBAN nolu pos cari hesabından yapılan para transfer işlemlerinin hangi bilgisiyardan ve hattan yapıldığını gösterdiğini, yerel mahkemece bilirkişi raporu hatalı anlaşıldığını, … firmasının söz konusu pos hesabından yapılan para transferleri, 21.12.2009 ile 29.12.2009 tarihleri arasında …’a ait cihazdan; 31.08.2009 ile 01.12.2009 tarihleri arasında da dava dışı … A.Ş. a ait cihazdan yapıldığını, Ancak bu tespitten; “… ve … tarafından yapılmış harcama işlemi ve harcama itirazı olmadığı” tespiti ve gerekçesi yapılması ha … ‘un yaptığını, … firması, dava konusu işlemlerin yapıldığı Pos un sahibi olması hasebiyle; …’un da … ‘ın sahibi/ortağı/işlemlere bir nevi göz yuman olması hasebiyle birlikte mesuliyeti söz konusu olduğunu, müvekkil banka … ile arasındaki pos sözleşmesi gereği; …’un harcama itirazı nedeniyle yaptığı geri ödemelerini(chargeback)/ uğradığı zararını; … dan, sahibi …’dan ve usulsüz işbu işlemleri yapan … dan tazmin etmek için işbu davayı üçüne birden açtığını, ayrıca ortada chargeback dolandırıcılığı ve diğer suçlar nedeniyle ceza davası da görüldüğünü, …’un … ve … arasındaki ilişki nedeniyle (müspet yada menfi olabilir farketmez) … ın POS cihazını sahte satış işlemleri yaparak kullandığını, kredi kartından yaptığı ödemeleri hem … ‘ın Pos cari hesabından kendisine göndererek uhdesine geçirdiği hem de kredi kartı harcama itirazı yöntemi ile kredi kartından ödediği parayı bankalardan geri aldığını, müvekkil bankanın harcama itirazı (chargeback) kuralları gereği …’un kredi kartı bankalarına geri ödemeler yapmak zorunda kaldığını, bu nedenle 182.266,46 TL harcama itirazı (chargeback) ödemesi + 5.036,43 TL banka hakem heyeti ücreti olmak üzere 187.302,89 TL zarara uğradığının izahtan vareste olduğunu, … firmasının ve … un da dava konusu zarardan mesul olduğunun ortada olduğunu, arz ve izah edilen tüm istinaf sebepleri kapsamınında, istinaf talebinin kabulünü ve tüm davalıların müşterek müteselsil olarak mesul tutulmasını talep ettiğini, Eksik ve hatalı yerel mahkeme kararının, müvekkil Banka lehine; … firması ile … cihetinden ve 5.036,43 TL kısım miktarınca … cihetinden istinaf kanun yoluna başvuru talebinin kabulünü, itirazlar kapsamında eksik, hatalı ve hukuka aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulünü, yargılama gider ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı taraf istinaf dilekçesinde maddi bir olgunun varlığı yönündeki ceza hakimi kararının hukuk hakimini bağlayacağını belirterek ceza davasındaki beraat kararının işbu hukuk davasına doğrudan etki etmesi gerektiğini iddia ettiğini, ceza mahkemesi kararları hukuk yargılamasını doğrudan etkilemeyeceğini, ikisi farklı hukuk alanları olduğunu, sadece maddi vakıanın unsurları bakımından ceza dosyasındaki tespitleri hukuk hakiminin de kabul etmesi gerektiğini, bir de bazı durumlarda zamanaşımına etkisi bulunduğunu, somut olayda ceza davasından zaten istifade edildiğini, ancak ceza davasında beraat kararı çıkması, yapılan eylemler nedeniyle ceza alınmamış olması, hukuk yargısı bakımından tazmin kararı çıkmayacağı anlamına gelmediğini, hukuki sorumluluk ile cezai sorumluluk birbirinden çok farklı olduğunu, somut olayda hukuk yargısının hususiyetlerinin; kusur sorumluğu, sözleşmesel sorumluluk vs. unsurlarının dikkate alınması ve bu kapsamda karar verilmesi gerektiğini, davalının ceza davasındaki beraat kararı, davalıyı hukuk yargılamasındaki tazmin mesuliyetinden kurtarmayacağını, davalının istinaf itirazlarının haksız ve hatalı olduğu belirtir dikkate alınmamasını arz ve talep etmiştir.Davalı … vekili tarafından sunulan istinaf başvuru ve cevap dilekçesinden özetle;Davacı taraf istinafa başvuru dilekçesinde yerel mahkemenin haklı olarak reddettiği 5.036,43-TL banka hakem heyeti ücretinin tazminini talep etmiştir. Ancak karşı tarafın bu talebi yersiz ve hakkaniyete uygun olmadığını, söz konusu banka hakem heyeti ücreti davacı bankanın başvurusu üzerine, iddialarında haksız çıkması sebebi ile hakem heyeti tarafından bankaya yüklenen bir ücret olduğunu, müvekkilin bu ücretin ödenmesinde herhangi bir kusuru söz konusu olmadığını, bu nedenle söz konusu ücretin müvekkilden tazmin edilmeye çalışılması hakkaniyete uygun olmadığını, bir alternatif uyuşmazlık makamı olan hakem heyetinin kararının herhangi bir üst mahkeme denetimine tabi olmadığı ve dahi yerel mahkemenin mezkur ücretin müvekkilden tahsiline karar vermesi gibi bir yetkisinin de olmadığının aşikar olduğunu, davacı … A.Ş.’nin dava konusu olayla ilgili olarak banka hakem heyetine başvurması ve bu başvuru sonucunda banka hakem heyetinin davacı bankayı haksız görerek hakem heyeti ücretini davacı aleyhine hükmetmiş olması da davacı bankanın davasında haklı olmadığının bir göstergesi olduğunu, ilk derece yargılaması sırasında, ilk derece mahkemesine sunulan bilirkişi raporları da incelendiğinde bilirkişiler dahi, yapılan mail order işlemleri adına herhangi bir makbuz, belge, imzalı mail order talimatı olmamasından bahsettiğini, davacı banka lehine bir alacak hesabı yapmaları söz konusu olmadığını, ilk derece mahkemesinin neye dayanarak 182.266,46-TL’lik iddia olunan harcamaları aleyhe tazminat olarak hükmettiği mesnetsiz ve açıklamaya muhtaç bir husus olduğunu, ilk derece mahkemesinin verdiği kararda, yapılan harcama tutarı olan 182.266,46-TL’nin müvekkilden tahsili yönünde hukuka aykırı bir hüküm verildiğini, yetersiz ve iddiaları somutlaştırmaktan uzak bir gerekçe sunulduğunu, davacı bankanın harcama tutarlarını Chargeback kuralları gereği kart sahibi bankalara iade etmiş olması, söz konusu 182.266,46-TL’nin müvekkilden tahsil edilmesi sonucunu doğurmaması gerektiğini, davacı bankanın yaptığı iade işlemleri Chargeback kuralları gereği olduğunu, 12/12/2022 tarihli bilirkişi raporunda da ayrıntılı olarak açıklandığı üzere; itiraza konu harcamalar konusunda mail order slipleri ve diğer belgelerin eksik olduğunu, bu durum harcamaların müvekkilin rızası dışında yapıldığına işaret ettiğini, işbu ceza dosyası kapsamında dinlenen tanık anlatımları ve dahi dosya kapsamında alınan ve dairenizce incelenmesini talep edilen 30/05/2013 tarihli uzman bilirkişi raporu ile müvekkilin masumiyeti ortaya konulduğunu, dosyanın taraflarını tanıyan bağımsız tanıklar … , … ve … beyanları da aynı doğrultuda olmak üzere; diğer sanık …’un … Gıda’nın çalışanlarından borç para ve kartlarını istediği ve çalışanlarının kartlarıyla şirkete ait pos cihazında işlemler yaptığını ortaya koyduğunu, kendisine isnat edilen maddi olgunun ve dahi manevi unsurun gerçekleşmediği ceza mahkemesi kararı ile sabit olan müvekkil aleyhine, davacının talep ettiği tam alacak bedeline hükmedilmesini, asıl kusurlu olan diğer davalılar yönünden ise davanın reddine karar verilmesi hukuki dayanaktan yoksun, fahiş hatalı ve haksız bir karar olduğunu, izah edilen sebepler ve dairenizce resen nazara alınacak nedenlerle; davacı tarafın haksız ve mesnetsiz şekilde talep ettiği 5.036,43-TL’lik alacak yönünden istinaf başvurusunun esastan reddini, hatalı ve hukuka aykırı şekilde müvekkil aleyhine hükmedilen 182.266,46-TL ve dava tarihi itibariyle reeskont faizinin müvekkilden tahsiline ilişkin kararın kaldırılmasını, istinaf başvurusunun kabulünü, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ:Dava, davalılar tarafından usulsüz ve mevzuata aykırı işlemler yoluyla davacı bankanın zarara uğratıldığı iddiasına dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda;Dosya kapsamına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dava konusu olaya ilişkin soruşturma ve ceza dosyasındaki belgelere, mevcut delil durumuna ve ileri sürülen istinaf sebeplerine ve özellikle ilk derece mahkemesince somut olayda Dairemizce verilen kaldırma kararı sonrası aldırılan heyet bilirkişisi raporundaki tespit ve değerlendirmelere, mahkemenin kanıtları taktirinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamasına göre mahkemece davanın davalı … yönünden kısmen kabulüne davalılar … Ltd.Şti ve … yönünden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davacı taraf vekilince yapılan istinaf itirazlarının tümünün yerinde olmadığı görülmüştür.Sonuç itibariyle; yerel mahkemece verilen kararda yazılı açıklamalara,yasal sebep ve gerekçelere binaen kararda usul,yasa ve dosya kapsamı yönlerinden herhangi bir aykırılığın bulunmadığı,kararın hukuka uygun olduğu, dolayısıyla usul ve yasaya uygun mahkeme kararına yapılan istinaf itirazlarının yerinde olmadığı anlaşılmıştır.Belirtilen nedenlerle, davalı … vekili ile davalı … A.Ş.’nin yerinde görülmeyen tüm istinaf başvurusu itirazlarının HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Kayseri 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/03/2023 tarih ve 2022/610Esas 2023/155Karar sayılı ilamına karşı davalı … vekili ile davacı … A.Ş.’nin vekilinin yapmış olduğu istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b,1 maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,
2-İstinaf eden davalı … ‘dan alınması gerekli olan 12.450,62TL istinaf karar ve ilam harcından peşin alınan 3.113TL harcın mahsubu ile bakiye eksik kalan 9.337,62TL istinaf karar ve ilam harcının istinaf eden davalı … ‘dan alınarak Hazineye Gelir kaydına,
3-İstinaf eden davacı … A.Ş.’den alınması gerekli olan 269,85 TL maktu istinaf karar ve ilam harcı peşin alındığından başka harç alınmasına yer olmadığına,
4-İstinaf eden taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının kendi üzerilerinde bırakılmasına,
5-Duruşma açılmadığından istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; HMK’nın 359/4 maddesi gereğince de karar tebliği, harç tahsil müzekkeresi yazılması ve gider avansı iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme ile HMK 362/1-a bendi uyarınca KESİN olarak oy birliği ile karar verildi. 08/11/2023