Emsal Mahkeme Kararı Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2023/1842 E. 2023/1564 K. 04.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KAYSERİ
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO: 2023/1842
KARAR NO: 2023/1564
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/03/2023 (ARA KARAR)
ESAS NO: 2014/677
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/10/2023
İSTİNAF KARAR YAZIM TARİHİ: 05/10/2023
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: İhtiyati haciz kararına itiraz edenler tarafından verilen dilekçelerde özetle; mahkememizin 07/02/2023 tarihli ihtiyati haciz karara itiraz ettiklerini, dosyada bekletici sorun yapılan 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ce verilen kararında sadece iki sanık hariç diğer sanıklar hakkında beraat kararı verilmesi yönünde hüküm kurulduğunu, ihtiyati haciz kararı verilmesinin koşullarının bulunmadığını, bu ara kararına itiraz ettiklerini beyanla kendilerinin yönünden ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmişlerdir.
İhtiyati haciz talep eden davacı vekili Av. … duruşmada “İhtiyati haciz kararına itirazlar yerinde değildir. İşbu dosyada toplanmış deliller ve bilirkişi raporu ile davalıların dava konusu tazminattan sorumlu oldukları açıkça ortadadır. Devam eden ağır ceza yargılaması ile ilgili Yargıtay Ceza Dairesi’nin iki sanık hakkında zimmet, diğer sanıklar hakkında her ne kadar zaman aşımına uğramış olsa bile görevi kötüye kullanma nedeni ile zarara sebebiyet verdikleri kanaati sunulmuş olup her açıdan ihtiyati haciz kararı doğru bir karardır. İtirazların reddine karar verilmesini talep ederiz.” şeklinde beyan ve talepte bulunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince verilen 23/03/2023 tarihli ara karar ile; “… İtiraz edenlerin ihtiyati haciz kararına itiraz sebepleri mahkememizce somut olayın özellikleri ve dosya kapsamına uygun görülmemiştir. Zira ihtiyati haciz taleplerinde alacağın varlık ve miktarını gösterir kanaat uyandırıcı delil ve belgelerin bulunması yeterli olup, alacağın kesin olarak ispatı gerekmez. Bu kapsamda Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2013/121 Esas, 2016/180 Karar (bozmadan sonra 2016/56 Esas ve 2023/87 Karar) sayılı dava dosyası içinde bulunan deliller ve ceza mahkemesinde belirlenen maddi vaka tespitleriyle hukuk hakimleri bağlı olduğundan kesinleşmiş ceza mahkemesi mahkumiyet ilamı haksız fiil sorumluluğuna dayalı davalıların eylemi yönünden kesin delil teşkil edecektir. Dolayısıyla gerek hukuk mahkemesi dosyasına sunulan gerekse ceza mahkemesinde verilen mahkumiyet ilamına konu delil ve belgeler ile bilirkişi raporları yaklaşık ispat koşulunu sağlayan belgelerdendir. Bu kapsamda dosya kapsamındaki delil ve belgeler ile özellikle Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2013/121 Esas, 2016/180 Karar (bozmadan sonra 2016/56 Esas ve 2023/87 Karar) sayılı dosyası içindeki mahkeme ilamında belirtildiği üzere, hakkında ihtiyati haciz istenilen davalılardan … ve …’un 18/05/2001 – 03/05/2009, davalı …’in 03/09/2006 – 03/05/2009 tarihleri arasında … nde yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptıkları, bu dönemlere ilişkin; … ‘nde yapılacak olan 5. Etap konutları, çevre düzenleme işi, park bahçe işi, sağlık ocağı tadilat işinin genel kurul ve yönetim kurulu kararı olmaksızın sanıklar … ve … tarafından imzalanan 16/09/2008 tarihli sözleşme ile emanet usulü 1.950.000,00-TL bedelle … adıyla yüklenici … ‘ya verildiği, 16/03/2015 tarihli bilirkişi raporunda belirtildiği şekilde, ihalenin bir işi veya bir malı birçok istekli arasından en uygun kalite ve fiyatlarla kabul edene bırakma işlemi olduğu, bu nedenle ihale yetkililerinin yapılacak işin miktar, nitelik ve birim fiyatlarını belirleyerek değerlendirmelerinde esas alacakları yaklaşık maliyeti ve isteklilerden teklif fiyatlar alarak yaklaşık maliyete göre en uygun fiyatı belirlemeleri gerekmesine karşın, ihalede keşif özeti ve yaklaşık maliyet hazırlanmadığı, işin teklif fiyatlar alınarak en uygun fiyatı verene ihale edildiğini, 1.950.000,00-TL’lık ihale bedelinin en uygun fiyat olduğunu gösterir belge bulunmadığı, bu konuyla ilgili olarak Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2011/65 Esas sayılı dava dosyası ile yüklenici … aleyhine sebepsiz zenginleşme ve iade davası açıldığı, bu dosya da aldırılan 12/01/2011 tarihli bilirkişi raporuna göre; müteahhidin yaptığı toplam iş miktarının 768.658,32-TL olduğu, ancak kooperatifçe toplam 1.950.000,00-TL ödeme yapılmasıyla, yüklenici firmaya 1.181.341,68-TL fazla ödemede bulunularak kooperatifin bu miktarda zarara uğratıldığının tespit edildiği, 16/09/2008 tarihli sözleşmenin imzalandığı dönemde yönetim kurulunda sanıklar … ve …’un bulunduğu ve kooperatifin bu zararından sorumlu oldukları, yukarıda açıklandığı şekilde, Kooperatif’in 5. Etap çevre düzenlemesi, sağlık ocağı tamiratı, park ve bahçe işlerinin 16/09/2008 tarihli sözleşmeyle gerçek bedelinin 3 kat fazlasına 1.950.000,00-TL’na … adıyla … ‘ya verilip, kooperatifin 1.181.341,00-TL fazla ödeme yapmasına ve bu şekilde kooperatif zararına yol açılmasında, o tarihte sözleşmede imzaları bulunan yönetim kurulu üyeleri olan sanıklar … ve …’un sorumlu oldukları kanaatine varıldığı, … nin yönetim kurulunda değişik tarihlerde görev alan adı geçen sanıkların yukarıda belirtildiği şekilde aldıkları kararlar, yaptıkları sözleşme ve işler dolayısıyla kooperatifi zarara uğrattıkları ve bu şekilde üzerlerine atılı zimmet suçunun sübuta erdiği nedeniyle zimmet suçundan cezalandırılmalarına karar verildiği, 16/09/2008 tarihli sözleşmeyle gerçek bedelin 1.181.341,68-TL fazlasına Kooperatif’in 5. etap çevre düzenleme işini yüklenici … ‘ya vermek suretiyle zimmet suçunu işlediğinden bahisle sanık … hakkında kamu davası açılmış ise de; sanığın kooperatif işleriyle ilgilenmediğini savunması, kooperatif muhasebecisi tanık … ‘ın bu hususu doğrulaması, söz konusu sözleşme imzalanmadan önce yönetim kurulu kararı alınmadığının ve sözleşmede sanığın imzasının olmadığının tespit edilmesi karşısında sanık savunmalarının aksine sanık …’in üzerine atılı zimmet suçunu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli her türlü şüpheden uzak, kesin, yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı,sanık …’in üzerine atılı suçu işlediği kanaatine varılamadığı, sanık …’in üzerine atılı nitelikli zimmet suçunu işlediğinin sabit olmaması sebebiyle sanık …’in üzerine atılı suçtan beraatine karar verildiği anlaşılmaktadır. Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nce ceza dosyasında ceza yargılamasının mahiyeti icabı atılı suçun vasıfları yönünden inceleme yapılarak karar verilmiş olup, davalıların bulundukları konum, yaptıkları görev itibarı ile hukuki sorumlulukları ise inceleme konusu yapılmamıştır. Suç teşkil eden eylemlerden kaynaklı haksız fiillerde eylem ve işlemin yapıldığı tarih itibariyle alacak muaccel olup alacağın rehinle temin edildiğine ilişkin bir iddia ve savunma da bulunmamasına göre hakkında ihtiyati haciz talep edilen davalıların sunulan delil ve belgeler, özellikle Ağır Ceza Mahkemesi dosyası, Kayseri Asliye Ticaret Mahkemesi dosyaları, bu dosyalardan ve eldeki dava dosyasından alınan bilirkişi raporları dikkate alınarak mahkememizce ihtiyati haciz isteminin kabulüne karar verilmiştir. Yapılan açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; yargılamanın safahatı ve mevcut dosya kapsamı itibarı ile ihtiyati haciz kararı verilmesi için yaklaşık ölçüde kanaat oluşturacak delil bulunduğu görüş ve kanaatine varılmış olmakla ihtiyati haciz kararına vaki itirazların reddine karar verilmiştir. İtiraz eden davalı tarafın mahkememizin 07/02/2023 tarihli ihtiyati haciz kararına itirazlarının reddine…” şeklinde karar verilmiştir. Bu ara karara karşı davalılar … ve ark. ile davalı … miraçıları … ve ark. (dahili davalılar) vekillerince istinafa başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ :
Davalılar … ve arkadaşları vekili tarafından sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 07/02/2023 tarihli müvekkilleri aleyhine verilen ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin ara karara yapmış oldukları itirazın reddine ilişkin verilen 20/03/2023 tarihli ara kararın kaldırılmasına ve Yargıtay 5. Ceza Dairesinin 2021/4128 Esas, 2022/11444 Karar ve 03/10/2022 tarihli kararı doğrultusunda 20/03/2023 tarihli ara kararın kaldırılmasına ve müvekkiller yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dahili davalılar … ve arkadaşları vekili ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 07.02.2023 tarihinde davacı tarafın talebi üzerine ittihaz edilen ara kararı ile verilen ihtiyati haciz yönündeki ilk derece mahkemesi kararında, yasal ve vicdani kıstaslar dikkate alındığında, müvekkilleri ve müvekkillerinin miras bırakanı … aleyhinde en küçük bir yasal müeyyide, herhangi bir ceza yargılaması ve ceza hükmü yok iken, daha önemli olarak davaya konu kooperatifin başkanı ve başkan yardımcısı dıştndaki tüm yöneticileri bakımından, Yüce Yargıtay 5. Ceza Dairesi bozma kararı doğrultusunda Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nce zimmet suçlaması yüzünden beraat kararı verilmişken; itthaz edilen ihtiyati haciz kararının muhtemelen ve şehven verilmiş olduğu; herhalükarda kaldırılması gerektiği; talebinin kabulü yerine reddine karar verilmesi, hukuken ve vicdanen doğru olmamıştır. İş bu red kararının istinaf kanun yoluna müracaat suretiyle kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: Derdest işbu dava, davacı kooperatifin genel kurulunca ibra edilmeyen davalı yönetim ve denetim kurulu üyelerinin usul ve yasaya aykırı davranarak kooperatif zararına hareket ettikleri iddiasıyla kooperatifin uğradığı zararlara karşılık bir miktar tazminatın (en son ıslah dilekçesi ile toplam talep miktarı = 1.189.736,69 TL) davalılardan tahsili talebine ilişkindir.
Yargılama sırasında davacı tarafça, dava konusu para alacağı/tazminatı yönünden İİK’nın 257 vd.maddeleri gereğince ihtiyati haciz kararı verilmesi istenmiş, mahkeme gerekçeli ara kararı ile İİK’nın 257 vd.maddeleri gereğince yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Karar tarihi itibariyle işbu ara karar temyize tabi olduğundan davacı vekilince temyiz edilmiştir. Yargıtay 23.Hukuk Dairesinin (Kapatılan) 10/06/2020 tarihli 2017/885 E – 2020/1988 K sayılı ilamıyla söz konusu ihtiyati haciz talebinin kabulü için İİK’nın 257 ve 258.maddeleri gereğince aranan gerekli ve yaklaşık ispata yeterli koşulların mevcut dosya kapsamına göre bulunduğundan bahisle ihtiyati haciz talebinin kabulü gerektiği halde reddine dair ara kararının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçeleriyle Kayseri 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin temyiz edilen ara kararının bozulmasına karar vermiştir.
Bozmadan sonraki yargılama aşamasında mahkeme 14/09/2020 tarihli ara kararı ile Yargıtay 23.Hukuk Dairesinin söz konusu bozma ilamı doğrultusunda 14/09/2020 tarihli ara karar ile davacının ihtiyati haciz talebinin teminat karşılığında ve 1.181.341,68 TL üzerinden kısmen kabulüne karar vermiştir. Davacı tarafça, mahkemenin belirlediği teminat yatırılmadığından söz konusu ihtiyati haciz uygulanamamıştır.
Yargılama devam ederken davacı vekili 06/02/2023 tarihli dilekçe ile yukarıda belirtilen hususları tekrarla yeniden ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme 07/02/2023 tarihli gerekçeli ara kararı ile İİK’nın 257 vd.maddeleri gereğince koşulları bulunduğundan bahisle ve Yargıtay 23.Hukuk Dairesi’nin 10/06/2020 tarihli 2017/885 E – 2020/1988 K sayılı kararı da gözetilerek 1.181.341,68 TL alacak üzerinden ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne, %15 teminat alınmasına, fazlaya ilişkin talebin ise reddine karar verimşitr.
Bu ara kararına karşı yukarıda ismi geçen bir kısım davalılar tarafından itiraz edilmiştir. Mahkeme itirazı duruşmalı incelemiş, 20/03/2023 tarihli duruşmaya katılan taraf vekilleri mahkemece dinlenmiş ve aynı celsedeki kısa ara karar ile itiraz eden davalıların, ihtiyati haciz kararına vaki itirazlarının reddine karar verilmiştir. Mahkeme işbu kısa ara kararı hakkında ayrıca gerekçeli olarak 23/03/2023 tarihli ara karar tesis etmiştir. İşbu ara karar davalı … mirasçıları … ve arkadaşları vekili ile davalı … ve diğerleri vekili tarafından ayrı ayrı istinaf edilmiştir.
İstinaf eden davalı … ve arkadaşları vekiline istinaf edilen 20/03/2023 tarihli gerekçeli ara kararının e-tebligat yoluyla 10/05/2023 tarihinde tebliğ edildiği, HMK’nın 345.maddesi gereğince iki haftalık istinaf süresi ilamın usulen tarafa tebliğiyle işlemeye başlayacağından tebliğ tarihine iki haftalık istinaf süresi eklendiğinde istinaf için son sürenin / günün 24/05/2023 Çarşamba günü sonu olduğu anlaşılmıştır. Oysa davalı … ve arkadaşları vekillerinin UYAP’tan 06/06/2023 tarihinde istinaf talep dilekçesinin sunulduğu ve aynı tarihte de istinaf harçlarının yatırıldığı görülmüştür. Dolayısıyla davalı … ve arkadaşlarının söz konusu istinafı HMK’nın 345.maddesi gereğince 2 haftalık kesin süreden sonra yapıldığından istinaf başvurusunun, HMK’nın 352/1-c maddesi gereğince istinaf başvurusunun süresi içinde yapılmamış olması nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
İstinaf eden diğer davalı … mirasçıları vekilinin yaptığı istinaf başvurusunun ise, ara kararının tebliğ tarihi ise istinaf tarihi gözetildiğinde (10/05/2023 tebliğ tarihi, 04/05/2023 istinaf tarihi, istinaf harcı yatırma tarihi) yasal iki haftalık süresi içinde istinaf edildiği anlaşıldığından istinaf sebepleri esastan incelenmiştir.
İstinaf dilekçesinde ileri sürülen istinaf sebepleri, mahkemece verilmiş ve istinaf edilmiş olan gerekçeli ara kararda yazılı açıklamalar ile mevcut dosya kapsamı birlikte incelenip değerlendirildiğinde; Mahkemece verilen ihtiyati haciz kararında dayanak olarak mevcut dosya kapsamı ile Yargıtay 23.Hukuk Dairesinin bu dosyada verdiği 2017/885 E – 2020/1988 K sayılı bozma ilamı içeriği de gösterilmiş ve bozma ilamında da Kayseri 3.Ağır Ceza MAhkemesinin 2013/121 E sayılı ceza dosyasında verilen mahkumiyet kararının da dikkate alınması gerektiği belirtilmiş olup, istinaf eden davalı … mirasçıları vekilince sunulan istinaf dilekçesinde , murisleri davalı … yönünden Kayseri 3.Ağır Ceza Mahkemesince verilen mahkumiyet kararı hakkında Yargıtay’a yaptıkları temyiz başvurusu sonunda Yargıtay 5.Ceza Dairesince 2021/4128 E – 2022/11444 K sayılı ilamla murisleri davalı yönünden de bozulmasına ve 3.Ağır Ceza Mahkemesince de işbu bozma ilamı doğrultusunda 23/02/2023 tarihli duruşmada esas hakkında karar vererek Yargıtay 5.Ceza Dairesinin bozma ilamına uyarak sanık davalı kooperatif başkanı ve başkan yardımcısı dışındaki diğer tüm sanıkların beraatine karar verildiğini, …’ın işbu davanın hiç bir yerinde adının dahi geçmediğini iddia ederek istinaf sebebi olarak ileri sürdüğünden, ihtiyati haciz kararına bu yöndeki itiraz ve istinaf sebepleri yönünden mahkemece herhangi bir inceleme, araştırma ve değerlendirme yapılmadığı, ilgili Kayseri 3.Ağır Ceza Mahkemesinin ve yukarıda belirtilen Yargıtay 5.Ceza Dairesi dosyası aşamaları, bozma ilamı, bozma ilamından sonraki aşamalarda verildiği söylenen nihai kararlar yönünden yazışma yapılarak ilgili kararların dosyaya celbi ile incelenip değerlendirilerek sonucuna göre adı geçen davalı mirasçıları vekilinin ihtiyati haciz kararına vaki itirazları hakkında bir karar verilmesi gerektiği halde eksik inceleme ve değerlendirme ile ihtiyati haciz kararına vaki itirazın reddine karar verilmesi nedeniyle davalı muteriz … mirasçıları vekilinin istinaf sebeplerinin yerinde olduğu sonucuna varılmıştır.
Açıklanan ndenlerle, istinaf eden davalı … mirasçıları vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a.6.maddesi gereğince kabulü ile, istinaf eden davalı … mirasçıları yönünden olmak üzere ihtiyati haciz kararına vaki itirazın reddine ilişkin istinaf edilen ara karar kısmının kaldırılması ve işbu davalı taraf yönünden itiraz davasının yeniden duruşmalı olarak görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-a)Kayseri 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin derdest 2014/677 E sayılı dava dosyasında verdiği 20/03/2023 (23/03/2023) tarihli ara kararına karşı davalı … ve arkadaşları vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 352/1-c.maddesi gereğince, başvurunun süresi içinde yapılmamış olması nedeniyle USULDEN REDDİNE,
b)İstinaf eden davalı … ve arkadaşları tarafından yatırılmış istinaf karar harcının talepleri halinde kendilerine iadesine,
c)İstinaf eden davalı … ve arkadaşlarının yaptığı istinaf posta giderleri ile istinaf kanun yoluna başvuru harcının derdest dava sonunda ilk derece mahkemesince verilerek nihai kararda değerlendirilmesine,
2-a)Kayseri 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin derdest 2014/677 E sayılı dava dosyasında verdiği 20/03/2023 (23/03/2023) tarihli ara kararına karşı davalı … mirasçıları … ve arkadaşları vekilince yapılmış istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a.6.maddesi gereğince KABULÜNE,
b)HMK’nın 353/1-a.6 md. gereğince, KAYSERİ 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin istinafa konu edilen 20/03/2023 tarih ve 2014/677 E sayılı ARA kararının istinaf eden işbu davalılar … mirasçıları … ve arkadaşları yönünden KALDIRILMASINA,
c)işbu davalı taraf yönünden İHTİYATİ HACİZ KARARINA İTİRAZ TALEBİNİN/DAVASININ yeniden duruşmalı olarak görülmesi için dosyanın mahkemesine GERİ GÖNDERİLMESİNE,
d)İstinaf eden davalı … mirasçıları tarafından yatırılan istinaf karar harcının talebi halinde kendilerine iadesine,
e)İstanaf eden davalı … mirasçıları tarafından yapılan istinaf posta giderleri ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının derdest dava sonunda ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda değerlendirilmesine,
3-İstinaf incelemesi duruşmalı olarak yapılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-HMK’nın 302/5.maddesi gereğince kesinleşme kaydı ve kesinleşme kaydı yapılan kararların yerine getirilmesi için gerekli bildirimlerin; harç tahsil işlemlerinin, HMK’nın 359/4.maddesi gereğince işbu kararın taraflara tebliği işlemlerinin yapılması ve varsa artan gider avansının ilgili tarafa iadesi işlemlerinin İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dava dosyası üzerinden yapılan inceleme sonucunda, HMK 353/1-a ile İİK’nın 265/son maddesi gereğince, KESİN olarak oybirliği ile karar verildi. 04/10/2023